Vücut Yağ Oranı Hesaplama Formülü ve Programı
Vücut yağ oranı, sağlıklı yaşam ve ideal beden kompozisyonu açısından kritik bir öneme sahiptir. Her bireyin vücudu, farklı oranlarda yağ ve kas dokusuna sahiptir ve bu dengeler, hem sağlık hem de estetik hedefler için belirleyici faktörler arasında yer alır. Vücut yağ oranı, kişinin genel sağlık durumu hakkında önemli bilgiler sunar ve obezite, diyabet, kalp rahatsızlıkları gibi hastalıklara yönelik riskleri değerlendirmede yardımcı olur. Bu nedenle, vücut yağ oranını hesaplamak, sporcular, diyet yapanlar ve sağlık profesyonelleri için oldukça önemli bir adımdır. Ancak vücut yağ oranını doğru bir şekilde ölçmek ve yorumlamak, yalnızca tartıdaki rakama odaklanmaktan daha fazlasını gerektirir.
Sağlık Bilgisi İçeriği
Vücut Yağ Oranı Hesaplama Formülü ve Programı
Vücut Yağ Oranı Hesaplama
Vücut yağ oranı, sadece kişinin kilosunun düşük ya da yüksek olmasıyla ilgili değildir. Vücut kompozisyonu, yağ kütlesi ile yağsız kütlenin dengesi üzerine kuruludur. Kilo ölçümleri yalnızca toplam ağırlığı gösterirken, vücut yağ oranı ölçümleri, bedenin sağlıklı bir yapıya sahip olup olmadığını daha iyi yansıtır. Aynı kiloda olan iki bireyin farklı yağ oranlarına sahip olması, sağlıklı bir yaşam için yağ-kas dengesi hakkında farkındalık yaratmayı zorunlu kılar. Özellikle sporla ilgilenen bireyler için kas kütlesinin korunması ve yağ oranının ideal seviyede tutulması performans açısından belirleyici olur.
Vücut yağ oranının hesaplanması, birçok farklı yöntemle gerçekleştirilebilir. En yaygın yöntemler arasında biyometrik ölçümler, bioelektrik empedans analizi (BIA) cihazları, kaliper yöntemi ve bel çevresi ölçümleri bulunur. Bu yöntemlerin her biri, farklı avantaj ve dezavantajlara sahiptir. Örneğin, bioelektrik empedans analizi hızlı ve pratik bir yöntem sunarken, kaliper yöntemi daha hassas ama daha çok uzmanlık gerektirir. Günümüzde, teknolojinin gelişmesiyle birlikte akıllı tartılar ve vücut analiz cihazları da kullanıcıların kolayca vücut yağ oranlarını ölçmesine imkan vermektedir.
Bu makalede, vücut yağ oranı hesaplamanın önemi, bu oranı etkileyen faktörler, kullanılan hesaplama yöntemleri ve formüller ele alınacaktır. Ayrıca vücut yağ oranının ideal değerleri ve yaş-cinsiyet gibi değişkenlerin bu oran üzerindeki etkileri de detaylı bir şekilde incelenecektir. Sağlıklı bir yaşam sürdürmek ve estetik hedeflere ulaşmak isteyenler için, vücut yağ oranını bilmek ve takip etmek, kişisel gelişimin önemli bir parçasıdır. Doğru ölçüm yöntemleri ve düzenli takip sayesinde bireyler, hedeflerine ulaşırken sağlıklı ve dengeli bir yaşam tarzı benimseyebilirler.
Vücut Yağ Oranı Nedir ve Neden Önemlidir?
Vücut yağ oranı, bir kişinin vücudunda bulunan toplam yağ miktarının, vücut ağırlığına oranlanarak yüzde cinsinden ifade edilmesidir. Her insanın vücudunda belirli miktarda yağ bulunur ve bu yağ, vücut fonksiyonlarının sağlıklı bir şekilde yerine getirilmesi için gereklidir. Yağ dokusu, vücut ısısının korunması, eklemlerin korunması ve organların etrafında bir koruyucu katman oluşturulması gibi önemli işlevlere sahiptir. Ancak fazla miktarda yağ, metabolik hastalıklar ve kronik rahatsızlıklar için ciddi bir risk faktörüdür. Bu nedenle, kişinin yalnızca kilosunu bilmesi yeterli değildir; yağ-kas dengesi ve vücut yağ oranı, genel sağlık durumunu değerlendirmek için kritik öneme sahiptir.
Yüksek vücut yağ oranı, obezite ile doğrudan ilişkilidir ve kalp-damar hastalıkları, diyabet, hipertansiyon ve metabolik sendrom gibi rahatsızlıkların oluşum riskini artırır. Ancak yalnızca yağ oranının yüksek olması değil, düşük olması da bazı sağlık sorunlarına yol açabilir. Çok düşük yağ oranına sahip bireylerde bağışıklık sistemi zayıflar, hormon dengeleri bozulur ve enerji seviyeleri düşer. Bu durum, kadınlarda adet düzensizliklerine ve üreme sağlığı sorunlarına yol açabilirken, erkeklerde ise testosteron seviyelerinde düşüşe sebep olabilir.
Vücut yağ oranının bilinmesi, sadece sağlık açısından değil, aynı zamanda estetik ve sportif amaçlar için de önemlidir. Sporcular, belirli performans hedeflerine ulaşmak için ideal vücut yağ oranına sahip olmayı hedeflerler. Örneğin, vücut geliştirme sporcuları, yarışma dönemlerinde yağ oranlarını mümkün olduğunca düşürerek kas kütlelerini ön plana çıkarmaya çalışırlar. Aynı şekilde, dayanıklılık sporcuları da düşük yağ oranıyla performanslarını artırmak ve sakatlık riskini azaltmak isterler.
Vücut yağ oranı aynı zamanda sağlıklı kilo verme süreçlerinin de izlenmesine yardımcı olur. Bir birey sadece kilo vermek yerine, kas kütlesini koruyarak yağ kaybı hedeflediğinde, daha sağlıklı ve sürdürülebilir sonuçlar elde eder. Zayıflama diyetleri ve egzersiz programları sırasında vücut yağ oranının düzenli olarak takip edilmesi, yapılan değişikliklerin etkisini değerlendirmek açısından faydalıdır. Özetle, sağlıklı bir yaşam tarzını benimsemek ve sürdürülebilir sağlık hedeflerine ulaşmak isteyen herkes için vücut yağ oranının düzenli olarak ölçülmesi ve takip edilmesi büyük önem taşır.
Vücut Yağ Oranını Etkileyen Faktörler
Vücut yağ oranını etkileyen birçok faktör bulunmaktadır. Bu faktörler, kişinin genetik yapısından yaşam tarzına, hormonal dengesinden yaşına kadar uzanan geniş bir yelpazede değerlendirilir. Vücut yağ oranını etkileyen ana faktörlerin detaylı açıklamaları aşağıda sunulmuştur:
1. Yaş
Yaş, vücut yağ oranı üzerinde büyük bir etkiye sahiptir. İnsanlar yaşlandıkça metabolizmaları yavaşlar ve kas kütlesi azalma eğilimine girer. Kas kaybı, genellikle yağ dokusunun artışıyla birlikte gerçekleşir. Bu süreç, vücudun yağ oranında yükselişe neden olur. Özellikle 30’lu yaşlardan itibaren her on yılda bir kas kütlesinin %3 ila %5 oranında azalması yaygındır. Bu duruma sarkopeni denir ve genellikle yaşlılıkla birlikte ortaya çıkar.
Sarkopeninin yanı sıra, ilerleyen yaşla birlikte enerji ihtiyacı azalır ve bireyler daha az kalori harcamaya başlar. Eğer beslenme alışkanlıklarında herhangi bir değişiklik yapılmazsa, bu durum kilo alımına ve yağ oranının artmasına yol açar. Yaşlandıkça kas kütlesini korumak ve yağ oranını dengede tutmak, egzersiz yapmak ve dengeli beslenmekle mümkündür. Aksi halde, artan vücut yağ oranı; kalp-damar hastalıkları, hipertansiyon ve diyabet gibi kronik hastalıkların gelişme riskini artırır.
2. Cinsiyet
Cinsiyet, vücut yağ oranı üzerinde belirleyici bir rol oynar. Kadınların biyolojik yapıları gereği erkeklere oranla daha fazla yağ dokusuna sahip olmaları doğaldır. Bu farkın temel nedeni, kadınların üreme sağlığı için yağ dokusuna ihtiyaç duymasıdır. Kadın vücudunda hormonlar, özellikle östrojen, yağın belirli bölgelerde (kalça, basen, göğüs) birikmesine neden olur. Sağlıklı bir kadın bireyin yağ oranı genellikle %21 ile %31 arasında değişirken, erkeklerde bu oran %14 ile %24 aralığında kabul edilir.
Erkeklerde testosteron hormonu, kas kütlesinin daha fazla olmasını sağlar ve bu nedenle yağ oranı kadınlara göre düşüktür. Ancak kadınlarda menopoz döneminden sonra östrojen seviyelerinin düşmesi, yağın karın bölgesinde birikmesine yol açabilir ve bu durum, kalp-damar hastalıkları riskini artırır. Erkeklerde ise yaşla birlikte testosteron seviyelerinin azalması, yağ oranının yükselmesine neden olur. Cinsiyet farklılıkları nedeniyle, erkek ve kadın bireyler için ideal yağ oranı aralıkları farklılık gösterir.
3. Genetik Yapı
Genetik faktörler, bireylerin yağ depolama eğilimlerini belirler. Aileden gelen genetik özellikler, yağ oranının vücutta nasıl dağıldığını ve hangi bölgelerde birikeceğini etkiler. Örneğin, bazı insanlar genetik olarak karın bölgesinde daha fazla yağ biriktirme eğilimindeyken, bazıları yağın kalça ve uyluk bölgesinde toplandığını görebilir. Genetik yapı, metabolizma hızını ve bireyin kilo verme veya alma eğilimini de etkiler. Bu nedenle, genetik faktörlerin farkında olmak, kişisel sağlık hedeflerine ulaşmak için önemlidir.
4. Beslenme Alışkanlıkları
Yüksek kalorili ve yağ oranı yüksek beslenme, vücudun yağ depolamasına yol açar. Özellikle fast food, şekerli içecekler ve işlenmiş gıdalar gibi yüksek kalorili besinlerin fazla tüketilmesi, kilo alımını hızlandırır. Aynı zamanda, protein, lif ve sağlıklı yağlardan yoksun bir beslenme düzeni, kas kaybına neden olabilir. Dengeli bir beslenme programı uygulamak, vücut yağ oranını kontrol altında tutmanın en etkili yollarından biridir.
5. Fiziksel Aktivite
Düzenli fiziksel aktivite, kas kütlesini artırarak vücut yağ oranını düşürmeye yardımcı olur. Aerobik egzersizler (koşu, yüzme, bisiklet) yağ yakımını desteklerken, direnç egzersizleri (ağırlık kaldırma) kas kütlesinin korunmasına ve artırılmasına olanak tanır. Hareketsiz yaşam tarzı, kas kaybına ve yağ oranının artmasına yol açar. Bu nedenle, sağlıklı bir yaşam tarzı için haftada en az 150 dakika orta şiddetli egzersiz yapmak önerilir.
6. Hormonal Dengesizlikler
Hormonlar, vücut yağ oranı üzerinde önemli bir etkiye sahiptir. Özellikle tiroid bezi, metabolizma hızını düzenleyerek yağ yakımını etkiler. Tiroid hormonlarındaki dengesizlikler, kilo artışına ve yağ depolanmasına yol açabilir. Ayrıca insülin direnci, leptin direnci ve kortizol hormonundaki değişiklikler, yağ oranını artıran diğer faktörlerdir. Hormonal dengesizliklerden kaynaklanan kilo problemleri için profesyonel destek almak faydalı olabilir.
Vücut Yağ Oranı Hesaplama Yöntemleri ve Formülleri
Vücut yağ oranını hesaplamak, kişinin yağ ve kas dengesi hakkında bilgi edinmesini sağlar. Bunun için birçok farklı yöntem ve formül kullanılmaktadır. Her yöntemin kendine özgü avantajları ve dezavantajları vardır. Aşağıda, en yaygın kullanılan vücut yağ oranı hesaplama yöntemleri ve formülleri detaylı olarak açıklanmıştır:
1. Bioelektrik Empedans Analizi (BIA)
Bioelektrik Empedans Analizi (BIA), vücut yağ oranını hızlı ve pratik bir şekilde ölçmek için kullanılan yaygın bir yöntemdir. Bu yöntemde, vücut üzerinden düşük voltajlı bir elektrik akımı geçirilir. Elektrik akımı, kas dokusundan daha hızlı geçerken yağ dokusundan daha yavaş ilerler. Bu fark kullanılarak, vücuttaki yağ ve kas oranı hesaplanır.
Avantajlar:
- Kolay ve hızlı bir ölçüm sağlar.
- Taşınabilir BIA cihazları (akıllı tartılar) evde de kullanılabilir.
Dezavantajlar:
- Vücut su miktarı ve hidrasyon seviyesi ölçüm sonuçlarını etkileyebilir.
- Spor sonrası ya da susuz kalınan durumlarda hatalı sonuçlar verebilir.
BIA yöntemi, spor salonlarında ve diyetisyenlerin ofislerinde yaygın olarak kullanılmaktadır. Ancak güvenilir sonuçlar almak için ölçüm sırasında vücudun su dengesi göz önünde bulundurulmalıdır.
2. Kaliper (Deri Kıvrım Kalınlığı) Yöntemi
Kaliper yöntemi, vücut yağ oranını ölçmek için belirli bölgelerdeki deri kıvrımlarının kalınlığını ölçen bir tekniktir. Bu yöntem, genellikle göğüs, karın, uyluk, kol ve bel gibi bölgelerde uygulanır. Ölçülen kalınlık değerleri, vücut yağ oranı hesaplama formüllerine (Jackson ve Pollock formülü gibi) yerleştirilir ve genel yağ oranı belirlenir.
Avantajlar:
- Doğru uygulandığında oldukça hassas sonuçlar verir.
- Sporcular arasında yaygın olarak kullanılır.
Dezavantajlar:
- Uygulama için deneyim gerektirir; ölçüm hataları olabilir.
- Tekrarlayan ölçümler arasında tutarlılık sağlamak zor olabilir.
Kaliper yöntemi, kaslı ve yağsız bireylerde oldukça etkili sonuçlar verir. Ancak ölçüm yapacak kişinin, bu yöntemi doğru şekilde uygulama konusunda eğitimli olması gereklidir.
3. Bel-Kalça Oranı
Bel-kalça oranı, özellikle abdominal (karın) yağlanmayı ölçmek için kullanılan basit ama etkili bir yöntemdir. Bel çevresinin kalça çevresine oranı alınarak hesaplanır. Bu oran, göbek çevresindeki yağlanmanın kalp ve damar sağlığı üzerindeki etkilerini değerlendirmede yaygın olarak kullanılır.
Formül:
Bel-Kalça Oranı = Bel Çevresi (cm) / Kalça Çevresi (cm)
Örnek:
Bel çevresi 80 cm, kalça çevresi 100 cm olan bir kişinin bel-kalça oranı:
80 ÷ 100 = 0,8
İdeal Değerler:
- Erkekler: 0,9’un altında
- Kadınlar: 0,85’in altında
Avantajlar:
- Kolay ve hızlı bir yöntemdir.
- Özellikle abdominal obeziteyi tespit etmede etkilidir.
Dezavantajlar:
- Vücut kompozisyonu hakkında detaylı bilgi sunmaz.
- Yalnızca bel ve kalça bölgelerindeki yağlanmayı değerlendirir.
Bu yöntem, kalp-damar hastalıkları ve metabolik risklerin değerlendirilmesinde sıkça kullanılır.
4. Vücut Kütle İndeksi (VKİ) ile Tahmini Yağ Oranı
Vücut Kütle İndeksi (VKİ), boy ve kiloya dayalı olarak hesaplanan bir ölçüttür. VKİ, kişinin genel kilo durumu hakkında bilgi verir, ancak vücut kompozisyonu (yağ ve kas oranı) hakkında doğrudan bir bilgi sunmaz. VKİ kullanılarak tahmini yağ oranı hesaplanabilir, ancak bu yöntem, sporcular ve kas kütlesi fazla olan bireyler için yanıltıcı olabilir.
Formül:
VKİ = Ağırlık (kg) / [Boy (m)]²
VKİ sonucuna göre şu tahminler yapılabilir:
- VKİ < 18,5: Zayıf
- VKİ 18,5 – 24,9: Normal
- VKİ 25 – 29,9: Fazla Kilolu
- VKİ ≥ 30: Obez
Avantajlar:
- Hızlı ve basit bir hesaplama sağlar.
- Yaygın olarak kullanılır ve herkesin anlayabileceği bir ölçüttür.
Dezavantajlar:
- Kas kütlesi fazla olan bireylerde yağ oranı hakkında yanıltıcı sonuçlar verebilir.
- Yalnızca boy ve kilo bilgisine dayalı olduğu için vücut kompozisyonunu tam olarak yansıtmaz.
VKİ, genel kilo yönetimi için faydalı olsa da, doğru vücut yağ oranını belirlemek için tek başına yeterli değildir.
5. Deniz Suyu Batmazlığı (Hidrodensitometri) Yöntemi
Bu yöntem, kişinin su altındaki ağırlığı ile karadaki ağırlığını karşılaştırarak vücut yoğunluğunu ölçer. Vücut yoğunluğu kullanılarak, yağ oranı hesaplanır. Yağ dokusu, su üzerinde daha fazla kaldırma kuvvetine sahip olduğu için, bu yöntem yağ oranını belirlemek için oldukça hassastır.
Avantajlar:
- Laboratuvar ortamında uygulandığında en doğru sonuçları verir.
- Yağ oranını bilimsel olarak hassas bir şekilde ölçer.
Dezavantajlar:
- Uygulama zordur ve özel ekipman gerektirir.
- Evde veya spor salonunda uygulanamaz.
Bu yöntem, daha çok araştırma merkezlerinde ve laboratuvar ortamlarında kullanılmaktadır. Vücut yoğunluğuna dayalı olarak yapılan ölçümler, genellikle diğer yöntemlerden daha doğru sonuçlar sunar.
6. Dual-Energy X-ray Absorptiometry (DEXA)
DEXA taraması, vücut yağ oranını, kemik yoğunluğunu ve kas kütlesini ölçmek için kullanılan bir yöntemdir. Bu yöntemde, vücut taranarak yağ dokusu, kas dokusu ve kemik yapısı ayrıntılı olarak analiz edilir. DEXA taramaları, sporcular ve sağlık profesyonelleri için kapsamlı bilgi sağlar.
Avantajlar:
- Çok detaylı ve doğru sonuçlar verir.
- Kemik yoğunluğunu da ölçer, bu nedenle osteoporoz gibi hastalıkların teşhisinde de kullanılır.
Dezavantajlar:
- Maliyetli ve zaman alıcıdır.
- Cihazlar her yerde bulunmaz; genellikle hastanelerde uygulanır.
DEXA, yağ oranını belirlemek için kullanılan en hassas yöntemlerden biridir ve klinik çalışmalar için sıklıkla tercih edilir.
İdeal Vücut Yağ Oranı Değerleri
Vücut yağ oranı, bireyin yaşına, cinsiyetine ve fiziksel aktivite düzeyine göre değişiklik gösterir. Herkes için ideal yağ oranı aynı değildir; sporcular, sedanter yaşam süren bireyler ve farklı yaş gruplarındaki bireyler için farklı aralıklar belirlenmiştir. Bu oranların bilinmesi, bireylerin sağlık risklerini değerlendirmeleri ve hedeflerine uygun yağ-kas dengesini korumaları açısından önemlidir.
Kadınlar İçin İdeal Vücut Yağ Oranı
Kadınların biyolojik yapıları gereği erkeklere göre daha fazla yağ dokusuna sahip olması normaldir. Kadın vücudunda üreme sağlığı ve hormonal dengenin korunması için belirli bir oranda yağ dokusuna ihtiyaç vardır. Aşağıda kadınlar için ideal yağ oranı değerleri detaylı olarak açıklanmıştır:
- Sporcular: %14 – %20
- Bu aralık, profesyonel sporcular ve atletlerde görülen düşük yağ oranıdır. Dayanıklılık ve performans gerektiren sporlarla uğraşan kadınlar için bu oran idealdir. Ancak, çok düşük yağ oranı hormon dengesizliğine ve adet düzensizliklerine neden olabilir.
- Fit Bireyler: %21 – %24
- Fit kadınlar, düzenli egzersiz yaparak ve dengeli beslenerek vücut yağ oranını bu aralıkta tutarlar. Bu aralıkta yağ oranına sahip olan bireylerin genel sağlık durumları iyidir.
- Sağlıklı Aralık: %25 – %31
- Çoğu kadın için kabul edilebilir ve sağlıklı bir yağ oranı aralığıdır. Bu aralıkta vücut yağ oranına sahip bireylerin sağlık riskleri düşüktür ve yaşam kalitesi yüksektir.
- Obez: %32 ve üzeri
- %32’nin üzerindeki yağ oranı, kadınlarda obezite olarak kabul edilir. Bu durumda kalp hastalıkları, diyabet ve hipertansiyon gibi kronik hastalıkların görülme riski artar.
Erkekler İçin İdeal Vücut Yağ Oranı
Erkeklerin vücutlarında kadınlara göre daha az yağ dokusu bulunur. Testosteron hormonu, erkeklerde kas kütlesinin daha fazla olmasını sağlar. Erkekler için ideal yağ oranları aşağıdaki gibi sıralanabilir:
- Sporcular: %6 – %13
- Bu oran, vücut geliştirme ve profesyonel sporlarla ilgilenen erkeklerde görülür. Yağ oranı düşük olsa da bu bireyler yüksek kas kütlesine sahiptir. Ancak, çok düşük yağ oranı uzun vadede sağlık sorunlarına yol açabilir.
- Fit Bireyler: %14 – %17
- Spor yapan ve sağlıklı yaşam tarzı benimseyen erkeklerin yağ oranı genellikle bu aralıktadır. Hem estetik bir görünüm sağlar hem de sağlık açısından ideal kabul edilir.
- Sağlıklı Aralık: %18 – %24
- Bu aralık, genel olarak sağlıklı kabul edilen yağ oranıdır. Erkekler bu aralıkta vücut yağ oranını koruduklarında düşük sağlık riski taşırlar.
- Obez: %25 ve üzeri
- %25’in üzerindeki yağ oranı, erkeklerde obezite olarak sınıflandırılır ve kronik hastalık riskini artırır. Obez erkeklerde kalp hastalıkları, diyabet ve hipertansiyon gibi sağlık sorunlarının görülme olasılığı daha yüksektir.
Yaşa Göre İdeal Vücut Yağ Oranı
Yaş ilerledikçe vücut yağ oranı artış eğilimi gösterir. Metabolizma yavaşladıkça vücut, daha fazla yağ depolamaya başlar. Bu nedenle yaşa göre ideal yağ oranları farklılık gösterir:
- 20-30 Yaş:
- Kadınlar: %21 – %25
- Erkekler: %14 – %20
- 30-40 Yaş:
- Kadınlar: %23 – %28
- Erkekler: %16 – %22
- 40-50 Yaş:
- Kadınlar: %25 – %30
- Erkekler: %18 – %24
- 50 Yaş ve Üzeri:
- Kadınlar: %27 – %32
- Erkekler: %20 – %26
Yaşla birlikte artan yağ oranı, hormonal değişimlerin ve fiziksel aktivite düzeyindeki azalmaların bir sonucudur. Özellikle 50 yaş ve üzerindeki bireylerin yağ oranını dengede tutmak için düzenli egzersiz yapmaları ve sağlıklı beslenmeleri önerilir.
Sonuç ve Öneriler
Vücut yağ oranını düzenli olarak takip etmek, sağlıklı bir yaşam tarzı için gereklidir. Doğru hesaplama yöntemini kullanarak ideal yağ oranına ulaşmak, yalnızca estetik bir görünüm değil, aynı zamanda sağlık açısından da büyük fayda sağlar. Düzenli spor yapmak, dengeli beslenmek ve gerektiğinde profesyonel destek almak, sağlıklı vücut yağ oranını korumak için atılacak önemli adımlardır. Teknolojik cihazlarla yapılan ölçümleri periyodik olarak değerlendirmek, bireylerin kendi gelişimlerini görmesine ve sağlık hedeflerine ulaşmasına yardımcı olur.
Referanslar:
- Vücut Yağ Oranı Hesaplama Formülü ve Programı
- Wilmore, J. H., & Costill, D. L. (2004). Physiology of Sport and Exercise. Human Kinetics Publishers.
- Lee, S. Y., & Gallagher, D. (2008). “Assessment methods in human body composition.” Current Opinion in Clinical Nutrition and Metabolic Care.
- Heyward, V. H. (2010). Advanced Fitness Assessment and Exercise Prescription. Human Kinetics.
- Jackson, A. S., & Pollock, M. L. (1978). “Generalized equations for predicting body density.” British Journal of Nutrition.
- Wang, Z., et al. (2000). “Body fat from body density: Comparison of methods.” American Journal of Clinical Nutrition.
- Withers, R. T. (2001). “The importance of body composition analysis in weight management.” Journal of Sports Sciences.
- Duren, D. L., et al. (2008). “Body composition methods: Comparisons and applications.” Nutrition Reviews.
- American College of Sports Medicine (2014). ACSM’s Guidelines for Exercise Testing and Prescription.
- Ross, R., & Janiszewski, P. M. (2008). “Abdominal obesity and physical activity.” Exercise and Sport Sciences Reviews.
- Norgan, N. G. (1994). “Body mass index and body fat.” Obesity Research.
- Lohman, T. G. (1992). Body Composition: A Handbook of Methods.
- Deurenberg, P., et al. (1991). “Body mass index as a measure of body fatness.” British Journal of Nutrition.
- VanItallie, T. B., et al. (1990). “Body composition analysis in clinical practice.” Journal of the American Medical Association.
- Gallagher, D., et al. (1996). “Body fat distribution and risk of disease.” Obesity Research.
- Martins, C., et al. (2008). “Long-term weight loss and body composition.” Clinical Obesity.
- Bouchard, C. (1990). Genetics of Obesity. CRC Press.
- Rosenbaum, M., & Leibel, R. L. (1998). “Pathophysiology of obesity.” The New England Journal of Medicine.
- Zamboni, M., et al. (2005). “Health consequences of visceral obesity.” Obesity Reviews
- https://scholar.google.com/
- https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/
- https://www.researchgate.net/
- https://www.mayoclinic.org/
- https://www.nhs.uk/
- https://www.webmd.com/