Diş Köprüsü Nedir? 5 Adımda Diş Köprüsü Nasıl Yapılır?
Ağız ve diş sağlığı, genel sağlığımızın ayrılmaz bir parçasıdır. Günümüzde diş kaybı problemi birçok kişinin karşılaştığı bir sorundur. Eksik dişler yalnızca estetik bir problem yaratmakla kalmaz, aynı zamanda çiğneme fonksiyonunu etkileyerek sindirim sistemini de zorlar. Bu nedenle, eksik dişlerin yerine konulması, hem ağız sağlığı hem de genel sağlık açısından büyük önem taşır. Diş köprüsü, bu sorunlara etkili bir çözüm sunan yöntemlerden biridir.
Sağlık Bilgisi İçeriği
Diş Köprüsü Nedir? 5 Adımda Diş Köprüsü Nasıl Yapılır? (Dental Bridge)
Diş köprüsü, bir veya daha fazla dişin eksik olduğu durumlarda tercih edilen bir protez tedavisidir. Çoğunlukla diş implantı veya protezlerle birlikte tercih edilir ve eksik dişin yerine geçici ya da kalıcı çözümler sunar. Bu tedavi, yalnızca estetik görünümün iyileştirilmesiyle kalmaz, aynı zamanda konuşma bozukluklarının giderilmesine ve ağız fonksiyonlarının yeniden kazanılmasına yardımcı olur.
Son yıllarda, diş köprüsü tedavisinde kullanılan malzemelerde ve tekniklerde yaşanan ilerlemeler sayesinde daha doğal görünüme sahip ve dayanıklı köprüler elde edilmiştir. Teknolojinin ilerlemesiyle birlikte, zirkonyum, porselen veya metal destekli köprü seçenekleri de yaygınlaşmıştır. Bu çeşitlilik sayesinde, diş köprüsü tedavisi, kişisel ihtiyaçlara uygun olarak özelleştirilebilmektedir.
Bu makalede diş köprüsü hakkında ayrıntılı bilgiler sunulacak, farklı tedavi türleri ve yöntemleri incelenecektir. Ayrıca, diş köprüsü tedavisinin avantaj ve dezavantajlarına değinilecek ve sıkça sorulan sorulara yanıt verilecektir. Diş sağlığı konusuna ilgi duyan bireylerin bilinçlenmesine katkı sağlayacak bu makale, doğru tedavi kararını vermek isteyenlere yol gösterecektir.
Diş Köprüsü Nedir?
Diş köprüsü, bir veya birden fazla dişin eksik olduğu durumlarda uygulanan, komşu dişlerden destek alarak eksik dişlerin yerine geçen sabit protezlere verilen isimdir. Diş eksikliği, estetik problemler yaratmasının yanı sıra çiğneme ve konuşma fonksiyonlarını da olumsuz etkileyebilir. Diş köprüleri, bu tür sorunların giderilmesinde önemli bir rol oynar ve eksik dişlerin bulunduğu alanı doldurarak ağız içindeki dengeyi sağlar. Köprü tedavisi, eksik dişlerin olduğu bölgeye yeniden işlev kazandırmak ve çevre dişlerin sağlığını korumak için yaygın bir çözümdür.
Diş köprüsü, sabit bir protez olduğu için hasta tarafından çıkarılamaz. Komşu dişler üzerine yerleştirilen köprü, eksik dişlerin görevini üstlenir ve çevre dişlerin zamanla kaymasını önler. Böylece hem ağız yapısının dengesi korunur hem de çiğneme sırasında karşılaşılabilecek zorluklar en aza indirilir. Diş köprüsü, hem estetik açıdan tatmin edici hem de fonksiyonel olarak etkili bir tedavi yöntemi sunar. Çoğunlukla ön dişlerdeki kayıplarda daha estetik malzemeler, arka dişlerde ise dayanıklılık açısından daha güçlü materyaller tercih edilir.
Köprü tedavisinde yaygın olarak porselen, zirkonyum ve metal destekli malzemeler kullanılır. Zirkonyum köprüler, doğal diş görünümüne daha yakın oldukları için estetik kaygısı olan hastalar tarafından tercih edilirken, metal destekli köprüler daha fazla dayanıklılık sağlar. Bununla birlikte, hangi tür köprünün kullanılacağı, hastanın ağız yapısı ve köprünün uygulanacağı bölgeye göre diş hekimi tarafından belirlenir. Diş köprüsü, sadece estetik ve işlevsel avantajlar sunmaz; aynı zamanda kayıp dişin neden olabileceği ağız ve çene problemlerini de önleyerek uzun vadeli ağız sağlığını korur.
Diş Köprüsü Tedavisi
Diş köprüsü tedavisi, eksik dişlerin yerine protez yerleştirilmesiyle gerçekleştirilen ve komşu dişlerden destek alınarak uygulanan bir tedavi yöntemidir. Bu süreç, yalnızca estetik bir çözüm sunmakla kalmaz, aynı zamanda dişlerin çiğneme fonksiyonunu ve ağız sağlığını yeniden kazanmasına yardımcı olur. Diş eksikliğinden kaynaklanan çiğneme bozuklukları ve konuşma sorunları, köprü tedavisi sayesinde giderilir. Tedavi planı, hastanın diş kaybının yeri, sayısı ve komşu dişlerin sağlık durumuna göre belirlenir.
Tedaviye başlamadan önce diş hekimi, hastanın ağız yapısını detaylı bir şekilde inceler. Eksik dişlerin sayısı ve konumu tespit edilirken komşu dişlerin durumu da değerlendirilir, çünkü köprünün sabitlenebilmesi için komşu dişlerden destek alınır. Bu destek dişlerin yeterince sağlıklı ve güçlü olması önemlidir; aksi takdirde, köprünün dayanıklılığı riske girebilir. Hastanın çene yapısı, diş eti sağlığı ve diğer dental ihtiyaçlar göz önüne alınarak uygun köprü tipi seçilir. Diş hekiminin yapacağı bu değerlendirme, tedavinin başarısını belirleyen en kritik aşamalardan biridir.
Tedavi sürecinde ilk olarak, komşu dişlerin küçültülmesi ve köprünün sabitlenmesine uygun hale getirilmesi gerekebilir. Küçültülen dişlerin üzeri, köprülerin düzgün oturmasını sağlamak amacıyla geçici kaplamalarla kaplanır. Ardından, hastanın ağız ölçüsü alınarak laboratuvarda köprü protezi hazırlanır. Köprünün hazırlanması genellikle birkaç gün sürer ve bu süreçte hastaya geçici köprü uygulanır. Geçici köprü, dişlerin korunmasını ve estetik görünümün devam etmesini sağlar.
Son aşamada, laboratuvarda hazırlanan kalıcı köprü hastanın ağzına yerleştirilir. Diş hekimi, köprünün doğru şekilde oturup oturmadığını ve çiğneme fonksiyonunu sağladığını kontrol eder. Köprü sabitlendikten sonra hasta, bu yapının bakımına ve temizliğine dikkat etmelidir. İyi bakıldığı takdirde, diş köprüsü uzun yıllar boyunca kullanılabilir. Tedavi sonrasında düzenli olarak diş hekimine kontrole gitmek, olası problemleri önceden tespit etmek açısından önemlidir.
Diş Köprüsü Tedavisi Türleri
Diş köprüsü tedavisinde, hastaların ağız yapısına ve ihtiyaçlarına göre farklı köprü türleri uygulanabilir. Her köprü türü, farklı avantajlar ve dezavantajlar sunarak, diş kaybının türüne, komşu dişlerin durumuna ve estetik gereksinimlere göre tercih edilir. Aşağıda, en yaygın diş köprüsü türleri detaylı olarak açıklanmaktadır.
1. Klasik Köprü (Konvansiyonel Köprü)
Klasik köprü, eksik dişlerin iki tarafındaki sağlıklı dişlerden destek alınarak uygulanan geleneksel bir tedavi yöntemidir. Bu yöntemde, köprüyü destekleyecek dişlerin (dayanak dişler) küçültülmesi ve üzerlerine kuron yerleştirilmesi gerekir. Eksik dişin bulunduğu boşluğa ise köprünün orta kısmında yer alan yapay diş (pontik) yerleştirilir.
- Avantajları:
Kısa sürede tamamlanabilen bir tedavi yöntemidir ve çiğneme fonksiyonlarını hızlı bir şekilde geri kazandırır. Estetik görünüm açısından başarılı sonuçlar verir ve doğal dişlere yakın bir görünüm sunar. - Dezavantajları:
Dayanak olarak kullanılan komşu dişlerin küçültülmesi gerekir, bu da sağlıklı dişlerin zarar görmesine neden olabilir. Ayrıca bu köprü türü, büyük boşluklarda dayanıklılık açısından yeterli olmayabilir.
2. Kanatlı Köprü (Maryland Köprüsü)
Kanatlı köprü, eksik dişin arka yüzeyine eklenen metal veya porselen kanatlar yardımıyla komşu dişlere yapıştırılan bir köprü türüdür. Genellikle ön dişlerde küçük diş kayıpları için tercih edilir. Diğer köprü türlerinden farklı olarak komşu dişlerin küçültülmesine gerek yoktur.
- Avantajları:
Komşu dişlerin yapısı korunur ve işlem sırasında minimal müdahale yapılır. Özellikle genç bireylerde, ön diş kayıplarında geçici veya kalıcı çözümler sunabilir. Uygulaması hızlı ve ekonomiktir. - Dezavantajları:
Kanatlı köprülerin dayanıklılığı, klasik köprülere göre daha düşüktür. Çiğneme kuvvetine fazla maruz kalan bölgelerde kolayca yerinden çıkabilir. Bu nedenle, genellikle sadece ön dişlerde ve düşük basınca maruz kalan bölgelerde tercih edilir.
3. İmplant Destekli Köprü
İmplant destekli köprü, eksik dişlerin bulunduğu alanlara çene kemiğine yerleştirilen implantlardan destek alarak yapılan bir köprü türüdür. Bu yöntemde, eksik dişlerin her biri için implant yerleştirilebildiği gibi, bazı durumlarda birkaç implant üzerine köprü de sabitlenebilir.
- Avantajları:
İmplant destekli köprüler, doğal dişlere en yakın çözümlerden birini sunar ve komşu dişlerin aşındırılmasına gerek kalmaz. Dayanıklılığı yüksektir ve uzun yıllar sorunsuz bir şekilde kullanılabilir. Çene kemiğinin yapısını korur ve diş kaybının yarattığı çene erimesini önler. - Dezavantajları:
İmplant yerleştirilmesi cerrahi bir işlem gerektirir ve bu süreç klasik köprülerden daha uzun sürebilir. Maliyet açısından daha pahalıdır ve iyileşme süresi daha uzundur. Çene kemiğinin yeterli yoğunlukta olmaması durumunda, bu yöntem her hasta için uygun olmayabilir.
4. Cantilever Köprü
Cantilever köprü, yalnızca bir tarafındaki dişten destek alarak yapılan bir köprü türüdür. Diğer köprü türlerinden farklı olarak, eksik dişin her iki tarafında değil, yalnızca bir tarafında dayanak diş bulunması yeterlidir. Genellikle az sayıda eksik dişin olduğu ve çok fazla çiğneme basıncına maruz kalmayan bölgelerde tercih edilir.
- Avantajları:
Tek taraflı dayanak gerektirdiği için bazı vakalarda avantaj sağlar. Özellikle ağızda dar alanların bulunduğu durumlarda, çiğneme fonksiyonunu geri kazandırmak için etkili bir yöntem olabilir. - Dezavantajları:
Dayanak dişlere fazla yük bindirebilir ve uzun vadede bu dişlerin zarar görmesine yol açabilir. Çiğneme kuvveti dengeli dağılmadığı için arka dişlerde kullanımı önerilmez. Daha çok estetik bölgelerde tercih edilir.
5. Geçici Köprü
Geçici köprüler, kalıcı köprü yapılana kadar kullanılan, hızlı bir çözüm sunan protezlerdir. Tedavi sürecinde hastanın diş estetiğini ve fonksiyonlarını geçici olarak korumak için uygulanır. Genellikle plastik veya akrilik malzemelerden yapılır ve kalıcı köprü yerleştirilene kadar kullanılır.
- Avantajları:
Estetik kaygıları olan hastalar için tedavi sürecinde dişsizlik hissini ortadan kaldırır. Aynı zamanda, ağız yapısının korunmasına ve komşu dişlerin yer değiştirmesini önlemeye yardımcı olur. - Dezavantajları:
Geçici köprülerin dayanıklılığı kalıcı köprülerle karşılaştırıldığında düşüktür ve kolayca hasar görebilir. Uzun süreli kullanıma uygun değildir ve sık bakım gerektirir.
6. Hibrit Köprüler
Hibrit köprüler, hem implant hem de geleneksel köprülerin avantajlarını birleştirerek eksik dişlerin tedavisinde kullanılan bir yöntemdir. Çene kemiğine yerleştirilen implantların üzerine köprü sabitlenirken, bazı bölgelerde komşu dişlerden de destek alınabilir. Bu tür köprüler, geniş diş kayıplarının olduğu vakalarda tercih edilir.
- Avantajları:
Daha fazla stabilite sağlar ve geniş diş boşluklarının tedavisinde etkilidir. Çene kemiğini korurken aynı zamanda estetik ve fonksiyonel bir çözüm sunar. - Dezavantajları:
Karmaşık bir tedavi süreci gerektirir ve maliyeti yüksektir. İyileşme süresi uzun olabilir ve cerrahi müdahaleye ihtiyaç duyulur.
Diş Köprüsü Nasıl Yapılır?
Diş köprüsü yapımı, detaylı bir planlama, hassas ölçüm ve birkaç aşamadan oluşan bir süreç gerektirir. Bu tedavi süreci, eksik dişlerin bulunduğu bölgeye köprü yerleştirilmesini içerir ve her aşama dikkatli bir şekilde gerçekleştirilir. İşlem, diş hekiminin yönlendirmeleri doğrultusunda birkaç randevuda tamamlanır. Aşağıda, diş köprüsü yapımının adımları detaylı şekilde açıklanmıştır:
1. Muayene ve Tedavi Planlaması
Diş köprüsü işlemi, hastanın ağız ve diş yapısının ayrıntılı bir şekilde incelenmesiyle başlar. Diş hekimi, eksik dişlerin bulunduğu bölgeyi değerlendirir ve köprü tedavisinin uygun olup olmadığını belirler. Çene yapısının ve komşu dişlerin sağlıklı olması, başarılı bir köprü tedavisinin temel şartlarından biridir. Diş hekiminin yapacağı bu değerlendirme sırasında röntgen görüntüleri de kullanılarak diş kökü ve çene kemiği yapısı analiz edilir. Tedaviye karar verildikten sonra, hangi köprü türünün uygulanacağına hasta ile birlikte karar verilir.
2. Komşu Dişlerin Hazırlanması
Köprülerin sabitlenebilmesi için, eksik dişin bulunduğu alanın yanındaki komşu dişlerin hazırlanması gerekir. Bu hazırlık aşamasında, dayanak olarak kullanılacak dişlerin üzeri hafifçe aşındırılır ve küçültülür. Amaç, köprüyü sabitlemek için gerekli alanı oluşturmaktır. Komşu dişlerin aşındırılması, bazı durumlarda sağlıklı diş dokusunun feda edilmesini gerektirse de tedavinin stabilitesi açısından bu işlem zorunludur.
Küçültülen dişler, köprünün düzgün oturmasını sağlamak ve tedavi sürecinde dişlerin korunmasını temin etmek amacıyla geçici kaplamalarla kaplanır. Geçici kaplama, aynı zamanda hastanın köprü yapılana kadar estetik kaygı yaşamamasını sağlar.
3. Ölçü Alınması ve Köprünün Hazırlanması
Dayanak dişler hazırlandıktan sonra, diş hekiminin ağızdan hassas bir ölçü alması gerekir. Bu ölçü, köprünün hastanın ağız yapısına tam olarak uyum sağlaması açısından kritik önem taşır. Alınan ölçü, diş laboratuvarına gönderilir ve köprünün üretimi bu ölçülere göre yapılır. Laboratuvarda köprü, genellikle porselen, zirkonyum veya metal destekli malzemelerle hazırlanır. Bu süreç, birkaç gün veya hafta sürebilir. Bu süre zarfında hasta, geçici köprü ile günlük hayatına devam edebilir.
Köprünün rengi ve şekli, hastanın doğal dişlerine uygun olacak şekilde tasarlanır. Özellikle ön dişlerde estetik bir görünüm elde etmek için diş rengi ve şekli titizlikle belirlenir. Diş hekimi, hazırlanan köprünün uygunluğunu kontrol etmek için prova yapabilir ve gerekirse laboratuvara düzeltme talimatları verebilir.
4. Kalıcı Köprünün Yerleştirilmesi ve Sabitlenmesi
Kalıcı köprü hazırlandıktan sonra, diş hekimi tarafından hastanın ağız yapısına yerleştirilir. Bu aşamada, köprünün dişlere tam olarak uyup uymadığı kontrol edilir. Çiğneme sırasında herhangi bir rahatsızlık hissedilmemesi ve köprünün doğru pozisyonda olması önemlidir. Eğer köprü, prova sırasında uygun bulunmazsa, gereken düzeltmeler yapılır.
Köprü, uygun şekilde oturduktan sonra özel dental yapıştırıcılarla sabitlenir. Diş hekimi, köprüyü sabitleme işlemi sırasında köprü ile diş etleri arasındaki uyuma dikkat eder, çünkü yanlış yerleştirilen bir köprü diş eti sorunlarına yol açabilir. Sabitleme işlemi tamamlandıktan sonra hasta, çiğneme ve konuşma testleri yaparak köprünün rahatlığını kontrol eder.
5. Tedavi Sonrası Bakım ve Kontroller
Diş köprüsü yerleştirildikten sonra, tedavi süreci bitmiş sayılmaz. Köprünün uzun ömürlü olabilmesi için düzenli bakım ve diş hekiminin önerilerine uymak önemlidir. Tedavi sonrasında hasta, köprünün alt ve çevresindeki bölgelerin temizliğine özen göstermelidir. Özellikle köprünün altına diş ipi veya ağız duşu gibi özel temizlik ürünleri ile bakım yapılması önerilir. Bu sayede, plak ve bakteri birikimi önlenerek diş eti hastalıklarının önüne geçilir.
Ayrıca, hastanın düzenli olarak diş hekimine kontrole gitmesi gerekir. Diş hekimi, köprünün durumunu ve komşu dişlerin sağlığını takip eder. Erken dönemde fark edilen sorunlar, köprünün uzun vadeli başarısını artırır. Tedavi sonrasında ilk kontroller genellikle 6 ayda bir yapılır ve köprünün sağlamlığı düzenli olarak kontrol edilir.
Diş Köprüsünün Avantajları Nelerdir?
Diş köprüsü tedavisi, hem estetik hem de fonksiyonel açıdan birçok avantaj sunar. Eksik dişlerin neden olduğu sorunların giderilmesinde etkili bir yöntem olan diş köprüleri, aynı zamanda ağız sağlığını korumaya da yardımcı olur. Aşağıda, diş köprüsünün sunduğu avantajlar detaylı olarak açıklanmıştır:
1. Estetik Görünüm Sağlar
Özellikle ön diş kayıplarında, diş köprüleri doğal diş görünümüne en yakın sonuçları sunar. Porselen veya zirkonyum köprüler, doğal diş rengine uygun olarak tasarlanabilir, bu sayede eksik dişin yarattığı estetik kaygılar ortadan kalkar. Gülümseme estetiğini geri kazanmak isteyen hastalar için diş köprüleri etkili bir çözümdür.
2. Konuşma Problemlerini Giderir
Eksik dişler, dilin doğru şekilde konumlanmasını engelleyebilir ve bu durum bazı harflerin telaffuzunda zorluklara neden olabilir. Özellikle ön dişlerin kaybı, “s” ve “z” gibi seslerin düzgün çıkarılmasını zorlaştırır. Diş köprüleri, eksik dişin neden olduğu konuşma bozukluklarını gidererek hastaların daha net ve düzgün konuşmasını sağlar.
3. Çiğneme Fonksiyonunu Geri Kazandırır
Eksik dişler, çiğneme işlevini olumsuz etkileyebilir ve bu durum, sindirim sorunlarına yol açabilir. Diş köprüleri, eksik dişlerin yerine geçerek çiğneme fonksiyonunu yeniden kazandırır. Yiyeceklerin rahat bir şekilde çiğnenmesi, sindirimi kolaylaştırır ve genel sağlığı destekler.
4. Komşu Dişlerin Hareketini Önler
Diş kaybı sonrasında, eksik dişin yanındaki dişler boşluğa doğru kayma eğilimindedir. Bu durum, dişlerin hizasını ve çene yapısını bozabilir. Diş köprüleri, bu boşlukları doldurarak komşu dişlerin yer değiştirmesini ve çapraşıklık oluşmasını engeller. Bu sayede ağız içinde sağlıklı bir denge sağlanır.
5. Hızlı Tedavi Süreci Sunar
Diş implantı gibi cerrahi müdahaleler gerektiren tedavilere kıyasla, diş köprüsü tedavisi daha kısa sürede tamamlanabilir. Tedavi genellikle birkaç hafta içinde biter ve hasta, hızlı bir şekilde normal hayatına dönebilir. Bu özellik, zaman açısından avantaj sağlamak isteyen hastalar için diş köprülerini cazip bir seçenek haline getirir.
6. Ekonomik Bir Alternatif Sunar
Diş köprüsü, diş implantı tedavisine kıyasla daha uygun maliyetlidir. Özellikle çok sayıda diş kaybı yaşayan hastalar için köprü tedavisi, maliyet açısından daha ekonomik bir çözüm sunar. Farklı malzeme seçenekleri sunulması da bütçeye uygun tedavi planı yapılmasını sağlar.
Diş Köprüsünün Dezavantajları Nelerdir?
Her tedavi yönteminde olduğu gibi, diş köprülerinin de bazı dezavantajları bulunmaktadır:
- Komşu Dişlerin Aşındırılması: Köprünün sabitlenmesi için komşu dişlerin küçültülmesi gerekebilir.
- Dayanıklılık Sorunu: Uzun süreli kullanımda köprülerin aşınması veya kırılması söz konusu olabilir.
- Diş Eti Sorunları: Yanlış bakım, diş eti iltihaplarına yol açabilir.
- Köprü Altında Plak Birikimi: Ağız hijyenine dikkat edilmezse köprü altı bölgelerde bakteri oluşumu görülebilir.
Diş Köprüsünün Fiyatı
Diş köprüsü fiyatları, kullanılan malzeme, köprünün uzunluğu ve tedavi yöntemine göre değişiklik gösterir. Zirkonyum gibi yüksek kaliteli malzemelerle yapılan köprüler, daha yüksek maliyetli olabilirken, porselen veya metal destekli köprüler daha uygun fiyatlı seçenekler sunar. Ayrıca, tedavinin yapıldığı klinik ve hekimin deneyimi de fiyatı etkileyen faktörler arasında yer alır.
Diş Köprüsü İlgili Sık Sorulan Sorular
1. Diş köprüsü ağrı yapar mı?
Tedavi sürecinde minimal düzeyde ağrı yaşanabilir. Anestezi kullanımı sayesinde işlem sırasında hasta ağrı hissetmez.
2. Diş köprüsü ne kadar süre dayanır?
Diş köprüsü, iyi bakıldığı takdirde 10-15 yıl kullanılabilir.
3. Diş köprüsü temizliği nasıl yapılır?
Diş köprülerinin temizliği için özel diş ipleri ve ağız duşları kullanılmalıdır.
4. Diş köprüsü ile implant arasındaki fark nedir?
İmplantlar çene kemiğine yerleştirilen yapay köklerden oluşurken, köprüler komşu dişlerden destek alır.
5. Geçici köprü ne kadar süre kalır?
Kalıcı köprü hazır olana kadar geçici köprü 1-2 hafta kullanılabilir.
Referanslar:
- Diş Köprüsü Nedir? 5 Adımda Diş Köprüsü Nasıl Yapılır? (Dental Bridge)
- Rosenstiel, S. F., Land, M. F., & Fujimoto, J. (2006). Contemporary Fixed Prosthodontics. Mosby Elsevier.
- Shillingburg, H. T., Hobo, S., Whitsett, L. D., Jacobi, R., & Brackett, S. E. (1997). Fundamentals of Fixed Prosthodontics. Quintessence Publishing.
- Goodacre, C. J., Bernal, G., Rungcharassaeng, K., & Kan, J. Y. (2003). Clinical complications in fixed prosthodontics. Journal of Prosthetic Dentistry.
- Pjetursson, B. E., Tan, K., Lang, N. P., Brägger, U., Egger, M., & Zwahlen, M. (2004). A systematic review of the survival and complication rates of fixed partial dentures (FPDs) after an observation period of at least 5 years. Clinical Oral Implants Research.
- Zitzmann, N. U., & Marinello, C. P. (2002). Fixed or removable implant-supported prostheses in the edentulous maxilla: Literature review. Journal of Oral Rehabilitation.
- Lulic, M., Brägger, U., Lang, N. P., Zwahlen, M., & Pjetursson, B. E. (2007). Ante’s law and the survival of tooth‐supported fixed dental prostheses: A systematic review with meta‐analysis. Journal of Clinical Periodontology.
- Tan, K., Pjetursson, B. E., Lang, N. P., & Chan, E. S. (2004). A systematic review of the survival and complication rates of fixed partial dentures (FPDs) after an observation period of at least 5 years. Clinical Oral Implants Research.
- Walton, J. N., & Gardner, F. M. (1992). The influence of prosthesis retention and stability on the satisfaction of complete denture patients. International Journal of Prosthodontics.
- Felton, D. A., Madison, S., Kanoy, B. E., & Racean, D. (1991). Long-term effects of crown height and prosthesis fit on crown retention. Journal of Prosthetic Dentistry.
- Valderhaug, J., & Ellingsen, J. E. (1993). Periodontal conditions in patients 5 years following insertion of fixed prostheses. Journal of Clinical Periodontology.
- https://scholar.google.com/
- https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/
- https://www.researchgate.net/
- https://www.mayoclinic.org/
- https://www.nhs.uk/
- https://www.webmd.com/