Hipotiroidinin 12 Belirtisi, Nedenleri Ve Tedavisi
Hipotiroidi, tiroid bezinin yetersiz çalışması sonucu ortaya çıkan ciddi bir sağlık sorunudur. Vücudun metabolizmasını düzenlemekten sorumlu olan tiroid bezi, hormon üretiminde azalma yaşadığı durumlarda bu işlevini yerine getiremez. Bu durum, birçok bedensel sistemi etkileyen geniş kapsamlı semptomlara yol açabilir. Türkiye’de ve dünyada milyonlarca insan bu rahatsızlıkla mücadele etmekte, ancak çoğu kişi hipotiroidinin belirtilerini fark edene kadar bu durumu uzun süre göz ardı etmektedir. Çoğu kez yorgunluk, kilo alımı ve depresyon gibi günlük hayatı etkileyen fakat başka nedenlere de bağlanabilecek şikayetlerle kendini gösterir.
Sağlık Bilgisi İçeriği
Hipotiroidinin 12 Belirtisi, Nedenleri, Risk Faktörleri Ve Tedavisi
Tiroid bezi, boynun ön kısmında bulunan küçük fakat etkili bir organdır. Bu organ, metabolizma hızımızı düzenleyen T3 (triyodotironin) ve T4 (tiroksin) hormonlarını üretir. Ancak tiroid bezinin yeterince aktif olmaması, bu hormonların üretiminde azalmaya yol açar ve bu durumda metabolizma yavaşlar. Hipotiroidi, genel sağlık üzerinde derin ve yaygın bir etkiye sahiptir, çünkü tiroid hormonları sadece enerji metabolizmasını değil, aynı zamanda kalp, sindirim ve sinir sistemlerini de etkiler. Günümüzde, tıbbi açıdan iyi anlaşılmış bir durum olmasına rağmen, erken teşhis edilmezse ciddi komplikasyonlara yol açabilir.
Hipotiroidi, genetik faktörlerden otoimmün hastalıklara kadar birçok farklı neden sonucu gelişebilir. Kadınlarda erkeklere oranla daha sık görülmekte olup, özellikle orta yaşlı ve yaşlı bireylerde yaygındır. Tiroid yetmezliği genellikle yavaş ilerleyen bir hastalıktır ve belirtiler, hastalar tarafından genellikle yaşlanma sürecine veya stres gibi diğer faktörlere bağlanabilir. Ancak bu hastalık zamanında teşhis edilip tedavi edilmezse, kalp hastalıklarından nörolojik bozukluklara kadar ciddi sağlık sorunlarına neden olabilir.
Bu makalede hipotiroidi nedenleri, belirtileri, risk faktörleri ve tedavi yöntemleri ayrıntılı bir şekilde ele alınacaktır. Ayrıca bu durumun bireyler üzerindeki etkileri, yaşam kalitesini nasıl etkilediği ve erken teşhisin neden önemli olduğu konularına da değinilecektir. Hipotiroidi ile ilgili bilgi sahibi olmak, belirtileri fark edip zamanında müdahale etmek açısından kritik öneme sahiptir.
Hipotiroidi Nedir?
Hipotiroidi, tiroid bezinin yeterince hormon üretemediği bir durumdur. Tiroid bezi, boynun ön kısmında yer alan küçük, kelebek şeklinde bir bezdir ve metabolizmanın düzenlenmesinde önemli bir rol oynar. Bu bezin ürettiği T3 (triiodotironin) ve T4 (tiroksin) hormonları, vücudun enerji kullanımı, sıcaklık düzenlemesi ve organların düzgün çalışması gibi temel işlevlerini kontrol eder. Hipotiroidide, tiroid hormonlarının üretiminde azalma meydana gelir ve bu durum vücuttaki birçok sistemin işleyişini olumsuz etkileyebilir. Özellikle kadınlarda daha yaygın görülen bu rahatsızlık, yaşam kalitesini düşürebilecek çeşitli belirtilerle kendini gösterebilir.
Hipotiroidi nedenleri arasında iyot eksikliği, otoimmün hastalıklar ve tiroid cerrahisi gibi faktörler bulunur. Dünya genelinde iyot eksikliği hipotiroidinin en sık görülen nedeni olmasına rağmen, gelişmiş ülkelerde Hashimoto tiroiditi gibi otoimmün hastalıklar daha ön plandadır. Bu tür durumlarda, bağışıklık sistemi yanlışlıkla tiroid bezine saldırarak hormon üretimini kısıtlar. Ayrıca, bazı ilaçlar veya radyasyon tedavisi de tiroid fonksiyonlarını olumsuz etkileyebilir. Doğuştan tiroid bezi yetmezliği (konjenital hipotiroidi) de çocuklarda erken müdahale edilmediğinde ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir.
Hipotiroidi, genellikle yavaş bir şekilde gelişir ve başlangıçta belirgin semptomlar göstermeyebilir. Ancak, zamanla yorgunluk, kilo alma, ciltte kuruluk, saç dökülmesi ve soğuğa karşı hassasiyet gibi belirtiler ortaya çıkabilir. Tiroid hormonlarının eksikliği aynı zamanda depresyon, konsantrasyon güçlüğü ve kalp ritmi yavaşlaması gibi daha ciddi sağlık sorunlarına neden olabilir. Bu nedenle, hipotiroidi genellikle kan testleri ile erken dönemde teşhis edilip tedavi edilmelidir. Erken teşhis, semptomların kontrol altına alınmasına ve ciddi komplikasyonların önlenmesine yardımcı olur.
Hipotiroidi Belirtileri
Hipotiroidi, tiroid bezinin yeterince hormon üretmediği bir durumdur ve bu durum vücudun genel metabolizmasını etkileyerek bir dizi belirtiye yol açabilir. Belirtiler genellikle yavaş yavaş ortaya çıkar ve başlangıçta fark edilmesi zor olabilir. İşte hipotiroidi belirtileri detaylarıyla:
1. Yorgunluk ve Enerji Eksikliği
Hipotiroidi hastalarının sıkça bildirdiği bir belirti yorgunluk hissidir. Tiroid hormonlarının yetersizliği, enerji üretim süreçlerini yavaşlatarak kişinin kendini sürekli halsiz ve yorgun hissetmesine neden olabilir. Sabahları uyanmakta zorlanma ve gün içinde motivasyon kaybı bu duruma eşlik eder.
2. Kilo Alımı
Metabolizmanın yavaşlaması, hipotiroidiyle ilişkili yaygın bir sorundur. Bu durum, diyette bir değişiklik olmasa bile kilo alımına neden olabilir. Hipotiroidi hastaları genellikle vücutta su tutulması sonucu şişkinlik hissi de yaşayabilir.
3. Soğuğa Karşı Hassasiyet
Tiroid hormonlarının düşüklüğü vücudun ısı üretme mekanizmasını zayıflatır. Bu nedenle, hipotiroidisi olan bireyler normalden daha fazla üşüyebilir ve soğuk havalara karşı dayanıklılıkları azalabilir.
4. Cilt ve Saç Problemleri
- Ciltte Kuruluk: Cilt, tiroid hormonlarının eksikliği nedeniyle kuruyabilir, pul pul dökülebilir ve kaşıntı hissine neden olabilir.
- Saç Dökülmesi: Saç telleri zayıflar ve dökülme hızlanabilir. Ayrıca kaşların dış kenarlarında belirgin bir incelme görülebilir.
- Tırnak Kırılganlığı: Tırnaklar zayıflar ve kolayca kırılır.
5. Depresyon ve Duygusal Dalgalanmalar
Hipotiroidi, beynin serotonin üretimini etkileyerek depresyona yatkınlığı artırabilir. Kişi kendini huzursuz, kaygılı veya sürekli mutsuz hissedebilir. Bazı durumlarda konsantrasyon sorunları ve unutkanlık da görülebilir.
6. Kas ve Eklem Ağrıları
Tiroid hormonlarının düşüklüğü kas ve eklemlerde sertlik ve ağrıya neden olabilir. Özellikle el, ayak ve bacaklarda şişlikler de meydana gelebilir. Ayrıca egzersiz sonrası toparlanma süresi uzayabilir.
7. Kabızlık
Sindirim sistemi de tiroid hormonlarının eksikliğinden etkilenir. Bağırsak hareketlerinin yavaşlaması nedeniyle kabızlık yaygın bir sorundur. Bazı hastalar bu durumu uzun süreli bir problem olarak yaşar.
8. Kalp Hızı Düşüklüğü
Hipotiroidi, kalp hızını etkileyerek bradikardi (düşük nabız) adı verilen bir duruma neden olabilir. Bu durum, baş dönmesi, yorgunluk ve nefes darlığı gibi belirtilerle kendini gösterebilir.
9. Adet Düzensizlikleri
Kadınlarda hipotiroidi, adet döngüsünü etkileyebilir. Aşağıdaki durumlar sık görülür:
- Ağır regl kanamaları
- Regl döngüsünün uzaması veya kısalması
- Kısırlık sorunları
10. Yavaş Konuşma ve Hareketler
İleri düzey hipotiroidide, hareketlerin yavaşlaması, konuşmada gecikme ve yüz ifadelerinde donukluk gözlemlenebilir. Bu durum myksödem adı verilen ciddi bir hipotiroidi formuyla ilişkilendirilebilir.
11. Şişkinlik ve Ödem
Vücutta özellikle yüz, el ve ayaklarda şişkinlik oluşabilir. Bu, dokularda su birikmesi sonucu ortaya çıkar ve ciltteki elastikiyet kaybıyla birlikte fark edilir.
12. Düşük Ses Tonu
Tiroid hormonları, ses tellerini etkileyerek kişinin sesinde kalınlaşmaya ve boğuk bir ton oluşmasına neden olabilir. Bu durum özellikle sabahları belirginleşir.
Hipotiroidi belirtileri kişiden kişiye değişebilir ve diğer hastalıklarla karışabilir. Bu nedenle, bu belirtilerden birkaçını yaşıyorsanız bir sağlık uzmanına danışmanız önemlidir. Erken teşhis ve tedavi, belirtilerin kontrol altına alınmasını ve yaşam kalitesinin artırılmasını sağlar.
Hipotiroidi Nedenleri
Hipotiroidi, tiroid bezinin yeterli miktarda tiroid hormonu üretememesi durumudur. Bu durum, tiroid bezinin kendisiyle ilgili sorunlardan ya da hormonal kontrol mekanizmalarındaki aksamalardan kaynaklanabilir. Hipotiroidinin nedenlerini anlamak, doğru teşhis ve tedavi için oldukça önemlidir.
1. Otoimmün Hastalıklar (Hashimoto Tiroiditi)
Hipotiroidinin en yaygın nedeni otoimmün bir hastalık olan Hashimoto tiroiditidir. Bu hastalıkta, bağışıklık sistemi tiroid bezini hedef alır ve iltihaplanmaya yol açarak tiroid hücrelerinin zarar görmesine neden olur. Bu süreçte:
- Bağışıklık sistemi tiroidi yabancı bir doku gibi algılar ve tiroid hücrelerine saldırır.
- Zamanla tiroid dokusu küçülür ve hormon üretimi azalır.
- Genetik yatkınlık bu hastalıkta önemli bir rol oynar. Ailede otoimmün hastalık öyküsü varsa risk artar.
2. İyot Eksikliği veya Fazlalığı
Tiroid hormonlarının üretimi için iyot gereklidir. İyot eksikliği, tiroid hormonlarının sentezini azaltarak hipotiroidiye yol açabilir.
- İyot eksikliği: Dünyada hipotiroidinin en yaygın nedenlerinden biridir ve özellikle iyot bakımından yetersiz beslenmenin yaygın olduğu bölgelerde görülür.
- İyot fazlalığı: Aşırı iyot alımı da tiroid bezinin işlevini bozabilir ve hormon üretiminde azalmaya neden olabilir.
3. Tiroid Cerrahisi veya Radyoterapi
Tiroid bezinin bir kısmının ya da tamamının cerrahi olarak alınması veya radyoterapi nedeniyle zarar görmesi hipotiroidiye yol açabilir:
- Tiroid kanseri, guatr veya nodül tedavisi için yapılan ameliyatlar hormon üretimini doğrudan etkiler.
- Radyoterapi: Özellikle baş ve boyun bölgesine uygulanan radyasyon, tiroid bezine zarar verebilir.
4. Doğumsal (Konjenital) Hipotiroidi
Bebeklerde doğuştan tiroid bezinin gelişmemesi ya da düzgün çalışmaması durumudur:
- Genetik faktörler: Tiroid bezinin eksik veya anormal gelişimine neden olabilir.
- Anne karnında iyot eksikliği veya antitiroid ilaç kullanımı da bu durumu tetikleyebilir.
5. İlaçlar ve Kimyasal Maddeler
Bazı ilaçlar tiroid bezinin fonksiyonunu etkileyerek hipotiroidiye neden olabilir. Bunlar arasında:
- Lityum: Psikiyatrik hastalıkların tedavisinde kullanılır.
- Amiodaron: Kalp ritim bozuklukları için kullanılan bir ilaçtır.
- Antitiroid ilaçlar: Hipertiroidi tedavisinde aşırı hormon üretimini baskılayarak hipotiroidiye yol açabilir.
6. Hipofiz veya Hipotalamus Sorunları
Tiroid bezinin hormon üretimi, hipofiz ve hipotalamusun kontrolü altındadır. Bu bölgelerdeki sorunlar tiroid hormon üretimini etkileyebilir:
- Hipofiz tümörleri veya travmalar: TSH (Tiroid Stimülan Hormon) üretimini azaltabilir.
- Hipotalamus hastalıkları: Tiroid hormonlarının düzenlenmesinde rol oynayan TRH hormonunun salgılanmasını bozabilir.
7. Enfeksiyonlar ve İnflamasyon
Bazı viral ya da bakteriyel enfeksiyonlar tiroid bezinde geçici veya kalıcı hasara yol açabilir. Subakut tiroidit, tiroidin kısa süreli iltihaplanmasıdır ve zamanla hipotiroidiye dönüşebilir.
8. Beslenme ve Metabolik Bozukluklar
- Selenyum eksikliği: Tiroid hormonlarının aktif forma dönüşümünde rol oynayan selenyumun eksikliği hormon dengesizliğine yol açabilir.
- Protein yetersizliği ve yetersiz kalori alımı: Tiroid hormonlarının üretimini dolaylı yoldan etkileyebilir.
9. Nadir Genetik ve Kalıtsal Hastalıklar
Nadir görülen genetik mutasyonlar tiroid bezinin yapısında veya fonksiyonunda bozukluklara yol açabilir. Bu durum genellikle erken yaşta hipotiroidi olarak ortaya çıkar.
Hipotiroidi Risk Faktörleri
Hipotiroidi, herkesi etkileyebilecek bir hastalık olmasına rağmen, bazı bireyler diğerlerine göre daha yüksek risk altındadır. Hipotiroidi geliştirme riskini artıran faktörler şunlardır:
- Cinsiyet: Kadınlar, erkeklere oranla daha yüksek hipotiroidi riski taşır. Özellikle 50 yaş üstü kadınlarda bu hastalığın görülme olasılığı daha yüksektir.
- Aile Geçmişi: Ailede tiroid hastalığı geçmişi olan bireylerde hipotiroidi riski daha fazladır.
- Otoimmün Hastalıklar: Hashimoto tiroiditi gibi otoimmün hastalıklara sahip olan bireylerde hipotiroidi gelişme olasılığı daha yüksektir.
- Radyasyon Tedavisi: Baş ve boyun bölgesine radyasyon tedavisi almış bireylerde tiroid fonksiyonları zarar görebilir.
- Hamilelik: Bazı kadınlar hamilelik sırasında veya sonrasında geçici ya da kalıcı hipotiroidi geliştirebilir.
Bu risk faktörleri göz önünde bulundurulduğunda, özellikle risk grubunda bulunan bireylerin düzenli olarak tiroid fonksiyon testleri yaptırması önerilir.
Hipotiroidi Tedavisi
Hipotiroidi tedavisinde temel amaç, tiroid hormonlarının eksikliğini gidermek ve semptomları hafifleterek hastanın yaşam kalitesini artırmaktır. Tedavi süreci bireysel özelliklere bağlı olarak değişiklik gösterebilir, ancak genel olarak aşağıdaki yöntemler uygulanmaktadır:
1. Hormon Replasman Tedavisi (Levotiroksin Kullanımı)
Hipotiroidi tedavisinin altın standardı, tiroid hormonlarını yerine koyan levotiroksin (T4) kullanımıdır. Levotiroksin, vücudun doğal tiroid hormonu olan tiroksinin sentetik bir formudur. Tedavide dikkat edilmesi gereken noktalar şunlardır:
- Doz Ayarlaması: Levotiroksin dozu, hastanın yaşına, kilosuna, tiroid hormon düzeylerine ve genel sağlık durumuna göre ayarlanır.
- Düzenli Kontrol: Kan TSH (tiroid uyarıcı hormon) düzeyleri düzenli olarak ölçülerek tedavinin etkinliği takip edilir. Genellikle 4-6 hafta aralıklarla kontrol yapılır.
- İlaç Kullanım Talimatları:
- Aç karnına, genellikle sabahları alınmalıdır.
- Diğer ilaçlardan veya kalsiyum ve demir içeren gıdalardan en az 30 dakika uzak tutulmalıdır.
- Yan Etkiler: Doğru dozda alındığında yan etkiler nadir görülür, ancak doz aşımı durumunda çarpıntı, sinirlilik ve uyku sorunları gibi hipertiroidi belirtileri ortaya çıkabilir.
2. Beslenme ve Diyet Desteği
Hipotiroidi tedavisinde beslenme, tedaviyi destekleyen önemli bir unsurdur. Özellikle şu unsurlar dikkate alınmalıdır:
- İyot Alımı:
- İyot eksikliği hipotiroidiye neden olabilir. Ancak aşırı iyot tüketimi de tiroid fonksiyonlarını bozabilir.
- İyotlu tuz, deniz ürünleri ve deniz yosunu gibi kaynaklardan kontrollü alım önerilir.
- Selenyum ve Çinko:
- Selenyum, tiroid hormonlarının aktif hale gelmesine yardımcı olur. Brezilya cevizi, yumurta ve balık iyi kaynaklardır.
- Çinko, tiroid metabolizmasında önemli bir role sahiptir. Kırmızı et, kabak çekirdeği ve tam tahıllar çinko bakımından zengindir.
- Glutensiz Diyet: Hashimoto tiroiditi gibi otoimmün nedenli hipotiroidide glutensiz beslenmenin bazı hastalarda semptomları hafiflettiği görülmüştür.
3. Yaşam Tarzı Değişiklikleri
Hipotiroidi tedavisini desteklemek ve semptomları hafifletmek için yaşam tarzı değişiklikleri önerilir:
- Fiziksel Aktivite:
- Hafif-orta şiddette egzersiz, metabolizmayı hızlandırarak enerji seviyelerini artırabilir.
- Yoga ve meditasyon, stres yönetimine yardımcı olur ve tiroid fonksiyonlarını olumlu etkileyebilir.
- Uyku Düzeni:
- Yetersiz uyku, tiroid hormonlarının dengesini bozabilir. Günde 7-9 saat uyumaya özen gösterilmelidir.
- Stres Yönetimi: Kronik stres, tiroid fonksiyonlarını olumsuz etkileyebilir. Stres yönetimi için mindfulness teknikleri veya profesyonel destek alınabilir.
4. Cerrahi ve Alternatif Yaklaşımlar
Hipotiroidinin cerrahi tedavisi genellikle nadir durumlarda gereklidir. Alternatif yaklaşımlar ise destekleyici tedavi olarak değerlendirilir:
- Cerrahi Müdahale:
- Hipotiroidiye neden olan büyük bir guatr veya tiroid kanseri varsa tiroid bezi cerrahi olarak alınabilir (tiroidektomi). Bu durumda hormon replasman tedavisi ömür boyu devam eder.
- Alternatif ve Destekleyici Tedaviler:
- Bitkisel takviyeler veya akupunktur gibi yöntemler semptomları hafifletici etkiler gösterebilir, ancak bu yaklaşımlar tıbbi tedavinin yerine geçemez.
5. Tedaviye Uyum ve Hasta Eğitimi
Hipotiroidi tedavisinde başarı, hastanın tedaviye uyum göstermesiyle yakından ilişkilidir. Hasta eğitimi, bu sürecin önemli bir parçasıdır:
- Hastanın Bilinçlendirilmesi:
- Hipotiroidinin nedenleri, semptomları ve tedavi seçenekleri hakkında hastanın bilgilendirilmesi, tedaviye uyumu artırır.
- Uzun Süreli Takip:
- Hipotiroidi kronik bir hastalık olduğu için düzenli doktor kontrolleri ve laboratuvar testleri gereklidir.
- Yan Etki Yönetimi:
- Hastalara, levotiroksin tedavisinin potansiyel yan etkileri ve ilacın doğru kullanım şekli anlatılmalıdır.
6. Hamilelikte Hipotiroidi Yönetimi
Hamilelik döneminde hipotiroidi özel bir dikkat gerektirir. Bu süreçte:
- Tiroid hormon düzeylerinin normal sınırlar içinde tutulması, bebeğin sağlıklı gelişimi için kritiktir.
- Levotiroksin dozu genellikle artırılır ve daha sık kan tahlili yapılır.
- Hamilelik süresince iyot alımı kontrollü bir şekilde sağlanmalıdır.
Hipotiroidi tedavisi, bireyin ihtiyaçlarına göre özelleştirilmiş bir yaklaşım gerektirir. Doğru tedavi ve yaşam tarzı değişiklikleriyle hipotiroidi semptomları kontrol altına alınabilir ve hastalar sağlıklı bir yaşam sürdürebilir.
Hipotiroidi Tedavisinin Sonuçları
Tedavi ile tiroid hormon seviyeleri normalleştirilmeye çalışılır. Tedavi sonucunda semptomlar genellikle düzelir. Ancak tiroid hormonu takviyesi ömür boyu alınması gereken bir tedavi olabilir. Bu nedenle düzenli doktor kontrolleri önemlidir.
Yan Etkileri
Tedavide kullanılan ilaçların bazı yan etkileri olabilir. Bu yan etkiler arasında, anksiyete, uykusuzluk, baş ağrısı, kalp çarpıntısı ve mide bulantısı yer alır. Hipotiroidizm tedavisinde kullanılan ilaçların ciddi yan etkileri nadirdir. Bu yan etkiler arasında, kalp hastalığı, kemik erimesi ve kalp krizi yer alır.
Hipotiroidi ve Yaşam Kalitesi
Hipotiroidi, zamanında ve uygun şekilde tedavi edilmediği takdirde yaşam kalitesini ciddi şekilde etkileyebilir. Bu hastalık, bireylerde kronik yorgunluk, depresyon, hafıza sorunları ve kilo kontrolü ile ilgili zorluklar yaratabilir. Ancak doğru tedavi ile bu belirtiler büyük ölçüde kontrol altına alınabilir.
Tedavi sürecinde hastaların düzenli egzersiz yapmaları, dengeli beslenmeleri ve stresi azaltıcı aktivitelerle ilgilenmeleri önerilir. Bu önlemler, tiroid hormonlarının dengelenmesi ile birlikte genel sağlığı iyileştirir.
Hipotiroidi ve Gebelik
Hipotiroidi, hamilelik sırasında hem anne hem de bebek için ciddi sorunlar yaratabilir. Tedavi edilmeyen hipotiroidi, düşük, erken doğum, preeklampsi ve doğumsal anormalliklere yol açabilir. Bu nedenle hamile kalmayı planlayan veya hamile olan kadınların tiroid fonksiyonlarını düzenli olarak kontrol ettirmeleri büyük önem taşır. Gebelik sırasında hipotiroidi tanısı alan kadınlar, doktor kontrolünde levotiroksin tedavisine başlamalı ve dozaj ayarlamalarını dikkatle takip etmelidir.
Sonuç
Hipotiroidi, uygun tedavi ile kontrol altına alınabilen bir durumdur. Tiroid hormonu takviyesi ve sağlıklı yaşam tarzı değişiklikleri, hipotiroidi tedavisinin temelini oluşturur. Hipotiroidi yönetimi düzenli doktor takibi ile başarılı bir şekilde sürdürülebilir.
Referanslar:
- Hipotiroidinin 12 Belirtisi, Nedenleri, Risk Faktörleri Ve Tedavisi
- Wartofsky, L. & Van Nostrand, D. (2017). “Thyroid Disorders: Clinical and Laboratory Aspects”. Endocrinology & Metabolism Clinics of North America, 46(1), 67-88.
- Brent, G. A. (2010). “Clinical Practice: Hypothyroidism in Adults”. New England Journal of Medicine, 362(8), 744-754.
- Chaker, L., Bianco, A. C., Jonklaas, J., & Peeters, R. P. (2017). “Hypothyroidism”. The Lancet, 390(10101), 1550-1562.
- Taylor, P. N. et al. (2018). “Treatment Choices for Hypothyroidism: A Review”. Journal of Clinical Endocrinology & Metabolism, 103(10), 3519-3534.
- McAninch, E. A., & Bianco, A. C. (2016). “The History and Future of Treatment for Hypothyroidism”. Annals of Internal Medicine, 164(1), 50-56.
- Vanderpump, M. P. J. (2011). “The Epidemiology of Thyroid Disease”. British Medical Bulletin, 99(1), 39-51.
- Biondi, B. & Cooper, D. S. (2008). “The Clinical Significance of Subclinical Thyroid Dysfunction”. Endocrine Reviews, 29(1), 76-131.
- Boelaert, K. (2013). “Thyroid Dysfunction in the Elderly”. Nature Reviews Endocrinology, 9(4), 194-204.
- Gaitonde, D. Y., Rowley, K. D., & Sweeney, L. B. (2012). “Hypothyroidism: An Update”. American Family Physician, 86(3), 244-251.
- LeFevre, M. L. (2015). “Screening for Thyroid Dysfunction: U.S. Preventive Services Task Force Recommendation Statement”. Annals of Internal Medicine, 162(9), 641-650.
- Jameson, J. L. & Weetman, A. P. (2021). “Disorders of the Thyroid Gland”. In Harrison’s Principles of Internal Medicine (20th ed.), McGraw-Hill Education.
- Garber, J. R. et al. (2012). “Clinical Practice Guidelines for Hypothyroidism in Adults”. Thyroid, 22(12), 1200-1235.
- Stagnaro-Green, A. et al. (2011). “Guidelines on Thyroid and Pregnancy”. Endocrine Practice, 17(3), 1-47.
- Mandel, S. J., Larsen, P. R., Seely, E. W., & Brent, G. A. (2005). “Thyroid Disorders During Pregnancy”. Endocrine Reviews, 26(5), 704-734.
- Abraham, P. et al. (2016). “Management of Primary Hypothyroidism: A Consensus Statement”. Indian Journal of Endocrinology and Metabolism, 20(6), 841-846.
- Williams, G. R. (2008). “Neurodevelopmental and Neurophysiological Actions of Thyroid Hormone”. Journal of Neuroendocrinology, 20(6), 784-794.
- Gharib, H. et al. (2013). “American Association of Clinical Endocrinologists, and American Thyroid Association Guidelines for Hypothyroidism”. Endocrine Practice, 19(6), 849-886.
- Cooper, D. S. & Biondi, B. (2012). “Subclinical Thyroid Disease”. The Lancet, 379(9821), 1142-1154.
- Ross, D. S. et al. (2016). “Subclinical Hypothyroidism in Pregnancy: Guidelines and Management”. Thyroid, 26(3), 334-346.
- Pearce, E. N., Brabant, G., & Duntas, L. H. (2013). “2013 ETA Guidelines for Hypothyroidism”. European Thyroid Journal, 2(4), 215-228.
- Hoermann, R., Midgley, J. E. M., Larisch, R., & Dietrich, J. W. (2015). “Thyroid Hormone Therapy: The Paradigm Shift”. Frontiers in Endocrinology, 6, 1-10.
- Razvi, S., Weaver, J. U., Vanderpump, M. P., & Pearce, S. H. (2010). “The Incidence of Ischemic Heart Disease in Patients With Subclinical Hypothyroidism”. Archives of Internal Medicine, 170(1), 1-7.
- Mcleod, D. S. A., Cooper, D. S., Ladenson, P. W., & Ross, D. S. (2018). “Thyroid Dysfunction and Cardiovascular Risk”. Endocrine Reviews, 39(2), 140-170.
- Biondi, B. & Kahaly, G. J. (2020). “Cardiovascular Effects of Hypothyroidism and the Role of Thyroid Hormone Therapy”. Nature Reviews Endocrinology, 16(10), 568-580.
- Fatourechi, V. (2009). “Subclinical Hypothyroidism: An Update for Primary Care Physicians”. Mayo Clinic Proceedings, 84(1), 65-71.
- Canaris, G. J., Manowitz, N. R., Mayor, G., & Ridgway, E. C. (2000). “The Colorado Thyroid Disease Prevalence Study”. Archives of Internal Medicine, 160(4), 526-534.
- Hennessey, J. V. (2017). “Levothyroxine Therapy: Benefits and Limitations of Monotherapy”. Endocrine Practice, 23(10), 1167-1174.
- Hollowell, J. G. et al. (2002). “Serum TSH, T4, and Thyroid Antibodies in the United States Population”. The Journal of Clinical Endocrinology & Metabolism, 87(2), 489-499
- Bianco, A. C., Salvatore, D., Gereben, B., Berry, M. J., & Larsen, P. R. (2002). “Biochemistry, Cellular and Molecular Biology of Thyroid Hormone Activation and Inactivation”. Endocrine Reviews, 23(3), 38-89.
- Surks, M. I., Ortiz, E., Daniels, G. H., et al. (2004). “Subclinical Thyroid Disease: Scientific Review and Guidelines for Diagnosis and Management”. Journal of the American Medical Association (JAMA), 291(2), 228-238.
- Rodondi, N., den Elzen, W. P., Bauer, D. C., et al. (2010). “Subclinical Hypothyroidism and the Risk of Coronary Heart Disease and Mortality”. Archives of Internal Medicine, 170(12), 1043-1051.
- Cooper, D. S. (2001). “Clinical Practice: Subclinical Hypothyroidism”. New England Journal of Medicine, 345(4), 260-265.
- Okosieme, O. E., Taylor, P. N., & Dayan, C. M. (2018). “Management of Hypothyroidism in Pregnancy”. Expert Review of Endocrinology & Metabolism, 13(4), 181-190.
- Gravholt, C. H., Andersen, N. H., Conway, G. S., et al. (2005). “Clinical Guidelines for the Care of Women With Turner Syndrome”. European Journal of Endocrinology, 152(1), 1-20.
- Lazarus, J. H. (2015). “Thyroid Function in Pregnancy”. British Medical Bulletin, 113(1), 87-100.
- Yen, P. M. (2001). “Physiological and Molecular Basis of Thyroid Hormone Action”. Physiological Reviews, 81(3), 1097-1142.
- Negro, R., Stagnaro-Green, A. (2014). “Clinical Aspects of Hyperthyroidism, Hypothyroidism, and Thyroid Autoimmunity During Pregnancy”. Endocrine Practice, 20(6), 558-564.
- Jameson, J. L., Mandel, S. J., & Weetman, A. P. (2022). “Hypothyroidism: Clinical and Pathophysiological Overview”. In Harrison’s Principles of Internal Medicine (21st ed.), McGraw-Hill Education.
- Sawka, A. M., Cappola, A. R., & Ladenson, P. W. (2007). “Treatment of Hypothyroidism: Current Concepts and Future Aspects”. Endocrinology & Metabolism Clinics of North America, 36(3), 641-654.
- Taylor, P. N., Albrecht, D., Scholz, A., et al. (2018). “Global Epidemiology of Hypothyroidism and Hyperthyroidism”. Nature Reviews Endocrinology, 14(5), 301-316.
- Doufas, A. G. & Mastorakos, G. (2000). “The Hypothalamic-Pituitary-Thyroid Axis and the Female Reproductive System”. Annals of the New York Academy of Sciences, 900(1), 65-76.
- Jonklass, J., Bianco, A. C., Bauer, A. J., et al. (2014). “Guidelines for the Treatment of Hypothyroidism: American Thyroid Association Guidelines”. Thyroid, 24(12), 1670-1751.
- Abraham-Nordling, M., Törring, O., Lönn, S., et al. (2008). “Incidence of Hyperthyroidism and Hypothyroidism in a General Population”. Archives of Internal Medicine, 168(3), 235-241.
- https://scholar.google.com/
- https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/
- https://www.researchgate.net/
- https://www.mayoclinic.org/
- https://www.nhs.uk/
- https://www.webmd.com/