Amebiasis: Amipli Dizanteri, Amebiyazis Nedir? 3 Belirtisi
Amebiyazis, Entamoeba histolytica adlı bir protozoanın neden olduğu, insanları etkileyen yaygın bir paraziter enfeksiyondur. Dünya genelinde milyonlarca insanı etkileyen bu hastalık, özellikle düşük hijyen standartlarına sahip, gelişmekte olan ülkelerde önemli bir halk sağlığı sorunu olarak karşımıza çıkar. Parazit, genellikle kontamine su ve gıda yoluyla bulaşır ve bağırsaklarda ciddi enfeksiyonlara neden olabilir. Amebiasis klinik tabloları, asemptomatik taşıyıcılıktan hayatı tehdit eden karaciğer apselerine kadar geniş bir yelpazeye yayılır. Hastalığın bu geniş etkisi, hem bireysel sağlık üzerinde hem de sağlık sistemleri üzerinde ciddi bir yük oluşturur.
Sağlık Bilgisi İçeriği
Amebiasis: Amipli Dizanteri, Amebiyazis Nedir? 3 Belirtisi
Yüzyıllardır bilinen bir hastalık olmasına rağmen, modern epidemiyoloji ve mikrobiyoloji alanında yapılan çalışmalar sayesinde etkileri daha net bir şekilde anlaşılmıştır. İlk olarak 19. yüzyılda tanımlanan bu enfeksiyon, özellikle tropikal ve subtropikal bölgelerde yüksek prevalansa sahiptir. Dünya Sağlık Örgütü’ne (WHO) göre, dünya genelinde yaklaşık 50 milyon ciddi vaka görülmekte ve bunların yaklaşık 40.000’i ölümle sonuçlanmaktadır. Özellikle düşük gelirli bölgelerde, yetersiz sağlık altyapısı ve temiz suya erişim eksikliği bu hastalığın yayılmasını kolaylaştırmaktadır. Aynı zamanda, küreselleşme ve artan uluslararası seyahatler de enfeksiyonun coğrafi olarak daha geniş alanlara yayılmasına neden olmaktadır.
Amebiyazisin temel bulaşma yolu, enfekte kişilerin dışkısıyla kontamine olmuş su veya gıdaların tüketimidir. Özellikle kanalizasyon sisteminin yetersiz olduğu bölgelerde, parazitin kist formu çevresel koşullara dayanıklı olduğundan uzun süre hayatta kalabilir ve enfeksiyonun kolayca yayılmasını sağlar. Hijyen koşullarının kötü olması, yetersiz sağlık eğitimi, düşük sosyoekonomik düzey ve kalabalık yaşam koşulları, amebiyazis riskini artıran başlıca faktörlerdir. Ayrıca, bağışıklık sistemi zayıflamış kişiler, çocuklar ve yaşlılar gibi savunmasız gruplar hastalığa karşı daha hassastır. Bu durum, topluluk bazında ciddi salgınların ortaya çıkmasına neden olabilir.
Hastadan hastaya farklılık gösterebilen geniş bir klinik tabloya sahiptir. En yaygın belirtiler arasında karın ağrısı, ishal ve kilo kaybı bulunurken, bazı hastalarda hastalık asemptomatik bir şekilde ilerleyebilir. Bununla birlikte, şiddetli vakalarda bağırsak delinmesi, peritonit gibi komplikasyonlar veya karaciğer apsesi gibi ekstraintestinal enfeksiyonlar gelişebilir. Özellikle karaciğer apsesi, tedavi edilmediği takdirde hayatı tehdit edici bir durum haline gelebilir. Ayrıca, yanlış teşhis veya geç müdahale, hastalığın ilerlemesine ve daha ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir.
Günümüzde hastalıkla mücadele, hastalığın erken teşhisi ve etkin tedavi yöntemlerinin uygulanmasının yanı sıra, halk sağlığı önlemleri ile mümkündür. Hastalığın yayılmasını önlemek için temiz suya erişim, sanitasyon sistemlerinin iyileştirilmesi ve hijyen eğitiminin artırılması kritik öneme sahiptir. Ayrıca, risk gruplarının düzenli taranması ve enfekte bireylerin hızlı bir şekilde tedavi edilmesi, salgınların önlenmesinde etkili bir strateji olarak öne çıkmaktadır. Modern tıbbi tedavi seçenekleri sayesinde, hastalığın semptomları kontrol altına alınabilirken, dünya genelinde amipin etkilerinin tamamen azaltılması için kapsamlı bir yaklaşım gereklidir. Ancak, bu hastalığın düşük gelirli bölgelerdeki yükünü azaltmak için küresel sağlık sistemleri arasında daha fazla iş birliğine ihtiyaç vardır.
Amebiyazis Nedir?
Amebiyazis, Entamoeba histolytica isimli protozoanın neden olduğu ve genellikle gastrointestinal sistemi etkileyen bir enfeksiyon hastalığıdır. Bu parazit, genellikle kirli su ve gıda yoluyla insanlara bulaşır ve özellikle hijyen koşullarının yetersiz olduğu bölgelerde yaygındır. İnsan vücuduna girdikten sonra, ince bağırsakta aktif forma dönüşerek çoğalmaya başlar ve burada dokuya nüfuz ederek çeşitli semptomlara yol açabilir. E. histolytica genellikle bağırsak mukozasına zarar vererek ülserlerin oluşmasına neden olur ve bu durum, kanlı ve mukuslu ishale yol açabilir. Bazı durumlarda enfeksiyon, karaciğer başta olmak üzere diğer organlara yayılabilir ve daha ciddi komplikasyonlara sebebiyet verebilir. Özellikle bağışıklık sistemi zayıf olan bireylerde bu yayılma daha sık görülür. Parazitin bulaşması, genellikle hijyen standartlarının düşük olduğu ve temiz içme suyuna erişimin sınırlı olduğu gelişmekte olan ülkelerde sıkça gözlemlenir.
Amebiyazis enfeksiyonu her zaman belirgin semptomlarla kendini göstermeyebilir. Çoğu vakada enfekte bireyler asemptomatik taşıyıcılar olarak kalabilir ve paraziti çevreye yaymaya devam edebilirler. Bununla birlikte, enfeksiyonun semptomatik formu genellikle amipli dizanteri olarak bilinen bir tabloya yol açar. Bu durumda, hastalarda karın ağrısı, kanlı ishal, iştahsızlık ve kilo kaybı gibi belirtiler gözlemlenir. Tedavi edilmediği takdirde, bağırsak dokusunda ciddi hasara ve perforasyon riskine neden olabilir. Ayrıca parazit, kan yoluyla karaciğere ulaştığında amipli karaciğer apsesi adı verilen ciddi bir durum gelişebilir. Bu tablo genellikle ateş, üst karın bölgesinde ağrı ve halsizlik gibi belirtilerle seyreder. Amebiyazisin erken teşhisi ve uygun tedavisi, komplikasyonların önlenmesi açısından hayati önem taşır. Hem hijyen önlemlerinin artırılması hem de farkındalık çalışmalarının yaygınlaştırılması, hastalığın kontrol altına alınmasında kritik bir rol oynar.
Amebiyazis Bulaşma Yolları Nelerdir?
Amebiyazis, insana farklı yollarla bulaşabilir. Bu enfeksiyonun bulaşma yollarını anlamak, hastalığın kontrolü ve önlenmesi açısından son derece önemlidir.
İşte amebiyazis bulaşma yolları:
1. Kirlenmiş Gıda ve Su
Genellikle E. histolytica ile kontamine olmuş gıda ve suyun tüketilmesiyle bulaşır. Özellikle hijyenik koşulların yetersiz olduğu bölgelerde, insan dışkısıyla kirlenmiş su kaynakları bu parazitin yayılmasında ana etkenlerden biridir.
- Gıda Yoluyla: Yetersiz şekilde yıkanmış meyve ve sebzelerin tüketilmesi parazit enfeksiyonuna yol açabilir.
- Su Yoluyla: Kirli su kaynaklarından doğrudan su içmek ya da bu suların kullanıldığı buzların tüketilmesi önemli bir risk faktörüdür.
2. Kişiden Kişiye Bulaş
Amebiyazis, hijyen kurallarına uyulmaması durumunda doğrudan kişiler arasında bulaşabilir. Özellikle aşağıdaki durumlar bulaş riskini artırır:
- Eller Yoluyla: Tuvalet sonrası ellerin yıkanmaması ve enfekte bireyin dokunduğu yüzeylerle temas.
- Cinsel Yolla: Özellikle anal-oral temas içeren cinsel aktiviteler sırasında bulaşabilir.
3. Dışkı ile Kirlenmiş Yüzeyler
Parazitin bulaşma yollarından biri de dışkı ile kirlenmiş yüzeylerdir. Enfekte bireylerin kullandığı tuvaletler, temizlik yapılmadığında enfeksiyon kaynağı olabilir. Çocukların oyun oynadığı dışkıyla kontamine olmuş alanlar da bulaş riskini artırır.
4. Vektörler Yoluyla Bulaş
Amebiyazis, bazı böcekler aracılığıyla da dolaylı olarak bulaşabilir. Örneğin:
- Sinekler ve Hamam Böcekleri: İnsan dışkısında bulunan parazit kistlerini yiyeceklere taşıyarak enfeksiyonun yayılmasına katkıda bulunabilirler.
5. Bağışıklığı Baskılanmış Kişilerde Yüksek Risk
Bağışıklık sistemi zayıflamış bireyler (örneğin, HIV/AIDS hastaları) daha yüksek risk altındadır. Bu kişilerde enfeksiyon, basit temaslarla bile daha hızlı yayılabilir.
6. Toplu Yaşam Alanları ve Seyahat
Hijyen koşullarının sınırlı olduğu toplu yaşam alanlarında (örneğin, öğrenci yurtları, mülteci kampları veya hapishaneler) bulaş riski yüksektir. Ayrıca, endemik bölgelere yapılan seyahatler sırasında hijyenik olmayan gıda ve su tüketimi enfeksiyonu tetikleyebilir.
7. Anneden Bebeğe Geçiş
Nadir durumlarda, enfekte bir annenin bakımı sırasında hijyen kurallarına dikkat edilmezse parazit bulaşabilir. Ancak bu durum doğrudan bir bulaşma yolu olmaktan çok dolaylı temasla ilgilidir.
8. Önlemler
Bulaşma yollarını kontrol altına almak için şu önlemlere dikkat edilmelidir:
- Yeterli hijyen koşullarının sağlanması (el yıkama, temiz su ve gıda tüketimi).
- Dışkı ile temasın önlenmesi ve tuvaletlerin düzenli olarak temizlenmesi.
- Vektörlerin (örneğin, sineklerin) kontrol altına alınması.
Amebiyazis bulaşma yollarının bilinmesi, hastalığın yayılmasını önlemede kritik bir rol oynar. Özellikle hijyen ve sanitasyonun iyileştirilmesi, enfeksiyon riskini önemli ölçüde azaltabilir.
Amebiyazis Belirtileri Nelerdir?
Amebiyazis belirtileri enfeksiyonun şiddetine, yayılımına ve kişinin bağışıklık durumuna göre değişiklik gösterebilir. Amebiyazis belirtileri genellikle iki ana kategoriye ayrılır: bağırsak amebiyazisi ve ekstra bağırsak amebiyazisi.
1. Bağırsak Amebiyazisi Belirtileri
Bağırsak enfeksiyonları, parazitin kalın bağırsağı etkilemesi sonucu ortaya çıkar. Bu durumda görülebilecek yaygın belirtiler şunlardır:
- Kanlı ve Mukuslu İshal: En sık görülen belirtidir. Hastalar genellikle günde birkaç kez dışkılama ihtiyacı hisseder ve dışkıda kan ve mukus bulunabilir.
- Karın Ağrısı: Özellikle alt karında hissedilen, kramp şeklinde ağrılar oluşabilir.
- Şişkinlik ve Gaz: Enfeksiyon nedeniyle bağırsaklarda gaz birikimi ve şişkinlik hissi meydana gelebilir.
- Halsizlik ve Yorgunluk: Sürekli ishal ve sıvı kaybı sonucunda hastalar kendilerini halsiz ve bitkin hisseder.
- Hafif Ateş: Bağırsak enfeksiyonu hafif ateşe neden olabilir; ancak yüksek ateş genellikle daha ciddi vakalarda görülür.
- İştah Kaybı ve Kilo Kaybı: Sürekli sindirim problemleri ve besin emilimindeki azalma nedeniyle kilo kaybı gözlenebilir.
2. Ekstra Bağırsak Amebiyazisi Belirtileri
Parazit, nadiren bağırsak duvarını aşarak kan dolaşımı yoluyla karaciğer gibi diğer organlara yayılabilir. Bu durum, genellikle karaciğer amebiyazisi (amebiyazis apsesi) olarak bilinir ve daha ciddi belirtilerle kendini gösterebilir:
- Karaciğer Ağrısı ve Şişlik: Sağ üst karın bölgesinde ağrı ve hassasiyet oluşabilir. Bu durum genellikle karaciğerdeki apseye bağlıdır.
- Ateş ve Titreme: Ekstra bağırsak amebiyazisi olan hastalarda yüksek ateş ve üşüme nöbetleri sık görülür.
- Kilo Kaybı ve Ciddi Halsizlik: Uzun süren enfeksiyonlarda ciddi kilo kaybı ve aşırı halsizlik oluşabilir.
- Sarılık (Nadir): Karaciğer fonksiyonlarının etkilenmesi durumunda sarılık belirtileri gözlenebilir.
- Göğüs Ağrısı ve Solunum Güçlüğü: Parazit diyaframa veya akciğerlere yayıldığında bu tür semptomlar ortaya çıkabilir.
3. Asemptomatik Enfeksiyon
Bazı kişilerde amip, bağırsağı kolonize edebilir ancak herhangi bir belirtiye neden olmaz. Bu kişiler paraziti taşıyıcı olarak kalabilir ve farkında olmadan yayılmasına katkıda bulunabilir.
Risk Faktörleri ve Şiddetli Enfeksiyon Belirtileri
Bağışıklık sistemi zayıf olan bireyler, gebeler, çocuklar ve yaşlılar, amebiyazisin daha ciddi belirtilerine maruz kalabilir. Bu kişilerde:
- Şiddetli dehidrasyon,
- Anemi,
- Bağırsak perforasyonu veya peritonit gibi yaşamı tehdit eden komplikasyonlar ortaya çıkabilir.
Amebiyazis belirtilerini fark eden kişilerin hızlı bir şekilde sağlık uzmanına başvurması, doğru tanı ve tedavi açısından önemlidir. Tedavi edilmediğinde enfeksiyonun daha ciddi komplikasyonlara yol açabileceği unutulmamalıdır.
Amebiyazis Teşhisi
Amebiyazis teşhisi, doğru tedavi planının oluşturulması ve enfeksiyonun kontrol altına alınması için kritik bir adımdır. Entamoeba histolytica’nın neden olduğu bu parazitik enfeksiyon, klinik belirtilerle teşhis edilmesi zor olabileceği için laboratuvar yöntemleriyle desteklenmelidir.
1. Klinik Değerlendirme
Klinik değerlendirme, hastanın semptomlarının ve öyküsünün dikkatlice incelenmesiyle başlar.
- Belirtiler: Amebiyazisin en yaygın belirtileri karın ağrısı, kanlı-mukuslu ishal, ateş, iştahsızlık ve halsizliktir. Ancak bu semptomlar, diğer gastrointestinal hastalıklarla örtüşebilir.
- Epidemiyolojik Faktörler: Hastanın seyahat öyküsü, hijyen koşulları ve riskli bölgelerde yaşama durumu değerlendirilir. Tropikal ve subtropikal bölgelerde yaşayan ya da bu bölgelere seyahat eden kişilerde risk daha yüksektir.
2. Laboratuvar Testleri
Klinik belirtilerin şüphe uyandırdığı durumlarda, laboratuvar testleri kesin teşhis için gereklidir.
- Dışkı Mikroskobisi: Dışkı örneklerinde amip kistleri veya trofozoitlerinin saptanması, enfeksiyonun varlığını gösterebilir. Ancak, bu yöntem bazen spesifik olmayan sonuçlar verebilir; çünkü Entamoeba dispar gibi patojenik olmayan türlerle karışıklık yaşanabilir.
- Taze dışkı örnekleri, mikroskobik inceleme için uygundur.
- En az 3 ayrı örnek alınması, hassasiyeti artırır.
- Serolojik Testler: Özellikle invaziv amebiyazis vakalarında kullanılır. Entamoeba histolytica’ya karşı gelişen antikorların saptanmasıyla teşhis konulabilir. En sık kullanılan yöntemler arasında ELISA ve indirekt hemaglütinasyon testi bulunmaktadır.
- Antijen Testleri: Entamoeba histolytica’nın özgül antijenlerini tespit etmeye yönelik testler, dışkı örneklerinde kullanılır. Bu yöntem, mikroskobik incelemeye göre daha hassas ve spesifiktir.
- Polimeraz Zincir Reaksiyonu (PCR): Amip DNA’sının saptanmasını sağlar ve diğer Entamoeba türlerinden ayrım yapılmasını kolaylaştırır. PCR, en yüksek hassasiyet ve özgüllüğe sahip yöntemlerden biridir, ancak pahalı ve teknik altyapı gerektirir.
3. Görüntüleme Teknikleri
İnvaziv amebiyazis şüphesi olan durumlarda, özellikle karaciğer apsesi gibi komplikasyonların tespitinde görüntüleme yöntemleri önemli bir rol oynar.
- Ultrasonografi (USG): Karaciğerde apselerin varlığını değerlendirmek için yaygın olarak kullanılır.
- Bilgisayarlı Tomografi (BT) ve Manyetik Rezonans Görüntüleme (MRI): Daha karmaşık vakalarda lezyonların detaylı görüntülenmesi ve diğer organ tutulumu değerlendirmesinde tercih edilir.
4. Endoskopik İnceleme
Amip kaynaklı bağırsak lezyonlarının tanısında endoskopik yöntemler kullanılabilir. Özellikle kanlı ishal ve ciddi gastrointestinal semptomlar gösteren hastalarda bağırsak mukozasında ülseratif lezyonların görülmesi teşhis için ipucu sağlayabilir. Endoskopi sırasında alınan biyopsi örnekleri, histolojik inceleme ile parazitin varlığını doğrulayabilir.
5. Biyopsi ve Histopatolojik İnceleme
İnvaziv amebiyazis veya bağırsak dışı komplikasyonlardan şüpheleniliyorsa, biyopsi alınabilir.
- Histopatolojik incelemede, parazitin dokulara invazyonu ve inflamatuar yanıt değerlendirilebilir.
6. Ayırıcı Tanı
Amebiyazis teşhisi koyulurken, benzer semptomlara neden olabilecek diğer hastalıkların dışlanması gerekir. Özellikle şu durumlar dikkatle incelenmelidir:
- Crohn hastalığı
- Bakteriyel dizanteri
- Giardiyazis
- İshal ile seyreden diğer paraziter enfeksiyonlar
7. Multidisipliner Yaklaşım
Bazı vakalarda gastroenterolog, enfeksiyon hastalıkları uzmanı ve radyologların işbirliği teşhis sürecini kolaylaştırabilir. Bu tür bir yaklaşım, özellikle karmaşık ve invaziv vakaların doğru bir şekilde değerlendirilmesinde kritik öneme sahiptir.
Bu yöntemlerin kullanılmasıyla amebiyazis teşhisi daha güvenilir ve doğru bir şekilde konulabilir. Her bir vakaya özgü değerlendirme yapılarak, hem hasta hem de toplumsal sağlık açısından etkili bir müdahale sağlanabilir.
Amebiyazis Tedavisi Nasıl Yapılır?
Amebiyazis tedavisi, enfeksiyonun ciddiyetine, hastalığın hangi aşamada olduğuna ve hastanın genel sağlık durumuna bağlı olarak değişiklik gösterebilir. Tedavide temel amaç, Entamoeba histolytica parazitini tamamen ortadan kaldırmak ve komplikasyonları önlemektir. Tedavi genellikle antiprotozoal ilaçlar, destekleyici bakım ve bazı durumlarda cerrahi müdahaleyi içerir.
1. Farmakolojik Tedavi
Amebiyazis tedavisinde ilaç seçimi, hastalığın bağırsakla sınırlı olup olmadığı veya ekstra-bağırsak dokulara yayılıp yayılmadığına göre belirlenir.
- Asemptomatik Taşıyıcıların Tedavisi: Entamoeba histolytica enfeksiyonu taşıyan ancak semptom göstermeyen bireyler, paraziti yaymayı önlemek için genellikle tedavi edilir.
- Kullanılan ilaçlar: İyodokinol, Paromomisin veya Diloksanid furoat gibi luminal amebisidler.
- Akut Bağırsak Amebiyazisi (Dizanteri): Semptomatik hastalarda enfeksiyonu kontrol altına almak için kombinasyon tedavisi tercih edilir.
- Kullanılan ilaçlar:
- Metronidazol veya Tinidazol: Sisteme yayılmış enfeksiyonların tedavisinde etkili.
- Ardından luminal amebisidler (İyodokinol veya Paromomisin) ile tedavi devam ettirilir.
- Kullanılan ilaçlar:
- Ekstra-Bağırsak Amebiyazisi (Amebik Karaciğer Apsesi): Karaciğer apsesi gibi ciddi komplikasyonlarda sistemik antiprotozoal ilaçlar önceliklidir.
- Kullanılan ilaçlar:
- Metronidazol veya Tinidazol.
- Apsenin boşaltılması gerektiğinde cerrahi veya aspirasyon müdahalesi uygulanabilir.
- Kullanılan ilaçlar:
2. Destekleyici Tedavi
Ağır enfeksiyon vakalarında veya komplikasyonlarla karşılaşıldığında destekleyici tedavi önemlidir:
- Rehidrasyon: Amebiyazis dizanterisi nedeniyle sıvı kaybı yaşayan hastalarda intravenöz sıvılar ile rehidrasyon sağlanır.
- Ağrı Yönetimi ve Ateş Kontrolü: Analjezik ve antipiretik ilaçlar kullanılabilir.
- Beslenme Desteği: Hastanın yeterli beslenmesi sağlanarak iyileşme süreci hızlandırılır.
3. Cerrahi Müdahale
Bazı durumlarda farmakolojik tedavi yeterli olmayabilir ve cerrahi müdahale gerekebilir:
- Karaciğer apsesi drenajı: İlaç tedavisine yanıt vermeyen veya rüptür riski taşıyan büyük apselerde drenaj gereklidir.
- Bağırsak perforasyonu veya şiddetli bağırsak tıkanıklığı gibi komplikasyonlarda cerrahi müdahale kaçınılmazdır.
4. Tedavi Sürecinde Takip
Tedavi sonrasında hastalar, parazitin tamamen yok olduğundan emin olmak için düzenli olarak takip edilmelidir. Tedaviye dirençli enfeksiyonlar veya tekrar eden vakalarda detaylı inceleme gerekebilir.
5. Korunma ve Önleme
Amebiyazisin tekrarlamasını veya yayılmasını önlemek için alınabilecek önlemler tedavi sürecinin önemli bir parçasıdır:
- Temiz su ve hijyenik gıda tüketimi.
- Tuvalet sonrası ve yemek öncesi el yıkama alışkanlığının geliştirilmesi.
- Yüksek risk gruplarında düzenli tarama yapılması.
Amebiyazis tedavisinin erken başlatılması, ciddi komplikasyonları önlemek ve hastanın yaşam kalitesini artırmak için kritik öneme sahiptir. Tedavi sürecinde, semptomların hafiflemesinden sonra bile ilaç kullanımına devam edilmesi gerektiği unutulmamalıdır.
Sonuç
Amebiyazis, özellikle gelişmekte olan ülkelerde yaygın bir sağlık sorunu olarak varlığını sürdürmektedir. Parazitin bulaşma yollarının başında hijyenik olmayan yaşam koşulları, yetersiz sanitasyon, ve güvenli içme suyuna erişim eksikliği gelmektedir. Bu durum, toplum sağlığını tehdit eden önemli bir faktör olarak ele alınmalıdır. Özellikle düşük sosyoekonomik düzeydeki topluluklar, bu hastalıktan daha fazla etkilenmektedir. Amebiyazisin tedavi edilmemesi durumunda ciddi komplikasyonlara yol açabileceği ve bireylerin yaşam kalitesini önemli ölçüde düşürebileceği unutulmamalıdır. Dolayısıyla, koruyucu sağlık hizmetlerinin güçlendirilmesi, halk sağlığına yönelik eğitimlerin artırılması ve bulaşma yollarını hedefleyen sürdürülebilir stratejiler geliştirilmesi gerekliliği bir kez daha ortaya çıkmaktadır. Ayrıca, erken tanı ve etkili tedavi yöntemlerinin yaygınlaştırılması, hem bireysel hem de toplumsal düzeyde hastalığın yükünü azaltabilir.
Sonuç olarak, amebiyazisle mücadelede multidisipliner bir yaklaşım benimsenmesi büyük önem taşımaktadır. Bu kapsamda, sağlık çalışanlarının hastalık hakkında bilinçlendirilmesi, laboratuvar tanı kapasitesinin artırılması ve etkili ilaç tedavilerinin erişilebilir hale getirilmesi kritik öneme sahiptir. Aynı zamanda, uzun vadede toplumsal hijyen standartlarının iyileştirilmesi, temiz su temininin sağlanması ve sanitasyon altyapısının geliştirilmesi, hastalığın yayılımını önlemede temel stratejilerdir. Gelecekte, hastalığın moleküler mekanizmalarına ve yeni tedavi yöntemlerine yönelik daha fazla araştırma yapılması, amebiyazisin kontrol altına alınmasına katkı sağlayacaktır. Bu çabaların bütüncül bir şekilde ele alınması, hem ulusal hem de küresel sağlık politikalarının bir önceliği olarak değerlendirilmelidir.
Referanslar:
- Amebiasis: Amipli Dizanteri, Amebiyazis Nedir? 3 Belirtisi
- Haque R, Huston CD, Hughes M, Houpt E, Petri WA. Ameb. New England Journal of Medicine. 2003;348(16):1565-1573.
- Stanley SL. Amoebiasis. Lancet. 2003;361(9362):1025-1034.
- Shirley DT, Farr L, Watanabe K, Moonah S. A review of the global burden, new diagnostics, and current therapeutics for ameb. Open Forum Infectious Diseases. 2018;5(7)
- World Health Organization. Amoebiasis Fact Sheet. 2020.
- Petri WA, Singh U. Diagnosis and management of ameb. Clinical Infectious Diseases. 1999;29(5):1117-1125.
- Al-Harthi SA, Jamjoom MB. Diagnosis and differentiation of Ent. histolytica and Entamoeba dispar from stool samples by PCR. Journal of King Abdulaziz University-Medical Sciences. 2007;14(1):87-98.
- Ximénez C, Morán P, Rojas L, et al. Reassessment of the epidemiology of ameb: State of the art. Infection, Genetics and Evolution. 2009;9(6):1023-1032.
- Fotedar R, Stark D, Beebe N, Marriott D, Ellis J, Harkness J. Laboratory diagnostic techniques for Entamoeba species. Clinical Microbiology Reviews. 2007;20(3):511-532.
- Marie C, Petri WA. Regulation of virulence of Ent. histolytica. Annual Review of Microbiology. 2014;68:493-520.
- Ali IK, Clark CG, Petri WA. Molecular epidemiology of ameb. Infectious Disease Clinics of North America. 2008;22(2):277-291.
- Ravdin JI, Guerrant RL. Role of adherence in cytopathogenic mechanisms of Ent. histolytica. Journal of Clinical Investigation. 1981;68(5):1305-1313.
- Tachibana H. Epidemiology of ameb. in Japan. Travel Medicine and Infectious Disease. 2009;7(4):171-174.
- Espinosa-Cantellano M, Martínez-Palomo A. Pathogenesis of intestinal ameb.: From molecules to disease. Clinical Microbiology Reviews. 2000;13(2):318-331.
- Reed SL. Ameb.: An update. Clinical Infectious Diseases. 1992;14(2):385-393.
- Ghosh S, Makhal M, Babu SP. Genetic diversity in Ent. histolytica and the complexity of ameb. Molecular Biology Reports. 2015;42(1):51-57.
- Huston CD. Parasitic protozoa of the intestine. Current Opinion in Gastroenterology. 2004;20(1):10-14.
- Diamond LS, Clark CG. A redescription of Ent. histolytica Schaudinn, 1903 (Emended Walker, 1911) separating it from Entamoeba dispar Brumpt, 1925. Journal of Eukaryotic Microbiology. 1993;40(3):340-344.
- Nath J, Ghosh SK, Singha B, Paul J. Molecular epidemiology of Ent. histolytica: Genetic diversity of the parasite in a rural community of India. PLoS Neglected Tropical Diseases. 2009;3(10)
- Fotedar R, Stark D, Beebe N, et al. PCR detection of Ent. histolytica, E. dispar, and E. moshkovskii in stool samples from Sydney, Australia. Journal of Clinical Microbiology. 2007;45(3):1035-1037.
- Blessmann J, Van Linh P, Nu PA, et al. Epidemiology of ameb. in a region of high incidence of amebic liver abscess in central Vietnam. American Journal of Tropical Medicine and Hygiene. 2002;66(5):578-583.
- Blessmann J, Ali IK, Nu PA, et al. Longitudinal study of intestinal Ent. histolytica infections in asymptomatic adult carriers. Journal of Clinical Microbiology. 2003;41(10):4745-4750.
- Tanyuksel M, Petri WA Jr. Laboratory diagnosis of ameb. Clinical Microbiology Reviews. 2003;16(4):713-729.
- Parija SC, Khairnar K. Detection of Ent. histolytica DNA in the liver abscess aspirate using polymerase chain reaction: A case report. Journal of Parasitic Diseases. 2005;29(1):72-74.
- https://scholar.google.com/
- https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/
- https://www.researchgate.net/
- https://www.nhs.uk/