Epidural Hematomun 5 Nedeni, Belirtileri, Tanısı Ve Tedavisi
Epidural hematom, kafatası ile dura mater arasında kan birikmesi sonucu oluşan ciddi bir beyin yaralanmasıdır. Bu durum, genellikle kafaya alınan şiddetli darbeler sonucunda meydana gelir ve acil tıbbi müdahale gerektirir. Epidural hematomlar, hızlı bir şekilde beyin dokusuna baskı yaparak ciddi nörolojik hasarlara veya ölümcül sonuçlara yol açabilir. Bu nedenle, erken tanı ve tedavi büyük önem taşır. Epidural hematom, travmatik beyin yaralanmaları içinde en ciddi durumlardan biri olarak kabul edilir ve çoğunlukla kafatası kırıkları ile ilişkilidir. Özellikle çocuklar ve genç yetişkinlerde daha yaygın olarak görülür.
Sağlık Bilgisi İçeriği
Epidural Hematomun 5 Nedeni, Belirtileri, Tanısı Ve Tedavisi
Epidural hematomun gelişmesinde, başta trafik kazaları olmak üzere düşmeler, spor kazaları ve şiddetli darbelere neden olan diğer kazalar başlıca etkenler arasında yer alır. Beyin ve çevresindeki zarlar, bu tür travmalara karşı oldukça hassastır. Epidural hematomda, kan genellikle bir arterden gelir ve bu nedenle kanama hızlı bir şekilde birikir. Bu durum, beynin normal işleyişini engelleyerek hastanın kısa sürede bilincini kaybetmesine neden olabilir. Epidural hematomun erken fark edilmesi ve acil müdahale yapılması, hastanın hayatta kalma şansını önemli ölçüde artırır.
Hematoma neden olan kanama genellikle kafatasındaki temporal bölgedeki arterlerden, özellikle de orta meningeal arterden kaynaklanır. Bu arterin zedelenmesi durumunda, hızlı kan kaybı ve kanın dura mater ile kafatası arasında birikmesi sonucunda beyin dokusuna baskı oluşur. Bu baskı, beyin hücrelerinin hasar görmesine, ödem gelişmesine ve intrakranial basınç artışına yol açar. Tedavi edilmezse, bu durum ölümle sonuçlanabilir. Bu nedenle, epidural hematom şüphesi taşıyan her hasta, derhal nöroşirürji ve acil serviste değerlendirilmeli ve gerekli müdahale yapılmalıdır.
Epidural hematomun belirtileri genellikle hızla gelişir. Baş ağrısı, bilinç kaybı, kusma, nöbet geçirme, dilin hareketlerinde bozulma ve anizokori (göz bebeklerinin boyutlarındaki fark) gibi semptomlar görülebilir. Ayrıca hastalarda uyuklama hali, şiddetli baş dönmesi ve motor fonksiyonlarda azalma da sıkça rapor edilir. Bu belirtilerin fark edilmesi, epidural hematomun erken teşhisi açısından kritik öneme sahiptir. Erken tanı, cerrahi müdahale için vakit kazandırarak hastanın iyileşme şansını artırır.
Epidural Hematom Nedir?
Epidural Hematom, tıbbi bir terim olup, kafatası ile beynin arasında yer alan epidural boşluğun içinde kan birikmesi durumunu ifade eder. Bu durum, kafatasının dışındaki sert dura zarı ile kafatasının iç yüzeyi arasında meydana gelir. Epidural boşluğun içine kan sızdığında, bu kanın birikmesi sonucu oluşan kanama, tıbbi bir acil durum yaratır. EDH, özellikle baş yaralanmaları veya travmatik beyin hasarlarına bağlı olarak ortaya çıkar.
Bu tıbbi durum, beyin ve kafatası arasındaki anatomik yapının bir sonucu olarak meydana gelir. Kafatası, beyin dokusunu koruyan sert bir kabukla kaplıdır ve bu kabuk dura adını alır. Epidural boşluk, bu dura zarının iç kısmı ile kafatasının dış yüzeyi arasında bulunan bir alandır. EDH, bu boşluğun içine kan sızmasına ve biriken kanın baskı yaparak beyin fonksiyonlarını bozmasına neden olan bir durumdur.
EDH oluşma mekanizması genellikle baş yaralanmalarıyla ilişkilendirilir. Kafatasına darbe alınması veya travmatik bir olayın sonucunda kafatasının çatlaması veya dura zarının yırtılması durumunda, arterlerin kanaması başlar ve kan epidural boşluğa sızar. Bu noktada, kanın birikmesi hızla genişleyebilir ve beyin dokusunu sıkıştırabilir, bu da ciddi nörolojik sorunlara yol açabilir.
Epidural Hematom, hızlı bir şekilde ilerleyebilen bir durumdur ve tanı ve tedavi için acil bir müdahale gerektirir. Belirtiler ortaya çıktığında, derhal tıbbi yardım alınması hayati önem taşır. Bu durumun tedavi edilmediği durumlarda ciddi sonuçlarla sonuçlanabilir ve yaşamı tehdit edebilir. Bu nedenle EDH hakkında bilgi sahibi olmak, bu tür acil durumlarla başa çıkmak için önemlidir.
Epidural Hematom Nedenleri
Epidural Hematom nedenlerini daha ayrıntılı bir şekilde inceleyelim:
- Baş Yaralanmaları: EDH en yaygın nedeni, kafa veya baş yaralanmalarıdır. Bu yaralanmalar şunları içerebilir:
- Kafa Travmaları: Kafa travmaları, kafatasının çarpma, düşme veya darbeye maruz kalması sonucu meydana gelir. Bu travmalar sırasında kafatasının iç yüzeyindeki kemikler veya epidural boşluğun zarı yırtılabilir. Bu durum kanamanın başlamasına yol açar.
- Kaza: Motorlu araç kazaları, bisiklet kazaları veya spor kazaları gibi çeşitli kazalar da baş yaralanmalarına neden olabilir. Bu tür kazalarda da epidural boşluğun zarı zarar görebilir ve kanamaya yol açabilir.
- Cerrahi Müdahaleler: Nadir durumlarda, kafa veya beyin cerrahisi sırasında epidural boşluğa müdahale edildiğinde, bu bölgenin hasar görmesi ve kanamaya yol açması mümkündür.
- Arterlerin Hasarı: EDH, genellikle epidural boşluğun altındaki arterlerin hasar görmesi sonucu oluşur. Bu arterlerin zarar görmesi veya yırtılması durumunda, kan epidural boşluğa sızar ve kanamanın başlamasına neden olur.
- Yavaş Kanama: EDH, bazen yavaş başlayabilir ve semptomlar ilk başta hafif olabilir. Ancak zamanla kanama artar ve semptomlar şiddetlenir. Bu tür yavaş kanamalar, baş yaralanmalarının sonucu olarak görülebilir ve teşhis edilmesi zor olabilir.
- İlaçlar ve Kan Sulandırıcılar: Bazı ilaçlar, kanın pıhtılaşmasını engelleyebilir ve kanın daha kolay bir şekilde pıhtılaşmamasına neden olabilir. Bu durum da epidural boşluğun içinde kan birikmesine yol açabilir.
- Yaş ve Cinsiyet: EDH, genellikle erkeklerde ve yaşlı bireylerde daha yaygın görülür. Bu yaşla ilişkili bir faktör olabilir, çünkü yaşlılıkla birlikte kafa travmalarına karşı daha savunmasız hale gelinir.
Epidural Hematomun nedenleri karmaşık olabilir ve genellikle baş yaralanmalarıyla ilişkilendirilir. Baş yaralanması geçiren kişiler, bu tür bir kanamanın riskini anlamalı ve herhangi bir şüpheli semptom durumunda hemen tıbbi yardım almalıdır. Erken teşhis ve tedavi, bu tehlikeli durumun etkilerini en aza indirmeye yardımcı olabilir.
Epidural Hematom Belirtileri
Epidural Hematom belirtileri, hastanın durumunun ciddiyetine bağlı olarak değişebilir. Bu bölümde, EDH belirtilerini detaylı bir şekilde inceleyeceğiz.
Epidural Hematomun belirtileri şunlar olabilir:
- Şiddetli Baş Ağrısı: EDH baş ağrısıyla başlayabilir. Bu baş ağrısı genellikle çok şiddetlidir ve hastanın normal baş ağrısından farklıdır. Baş ağrısı, genellikle yaralanmanın hemen ardından ortaya çıkar.
- Kusma: Şiddetli baş ağrısı genellikle kusma ile birlikte görülür. Kusma, hastanın rahatlamasına yardımcı olmaz ve tekrarlayabilir.
- Bilinç Kaybı veya Bayılma: Epidural Hematom ilerledikçe, bilinç kaybı veya bayılma meydana gelebilir. Bu durum, kanamanın artması nedeniyle beyne yeterince oksijen gitmemesi sonucu oluşabilir.
- Hareket Kabiliyetinde Zorluk: Epidural Hematom ilerledikçe, hastada vücut hareketlerinde zorluklar yaşanabilir. Kol ve bacaklarda güçsüzlük veya koordinasyon kaybı görülebilir.
- Konuşma Bozuklukları: Beyin baskı altında olduğunda, hastada konuşma bozuklukları ortaya çıkabilir. Konuşma anlaşılmaz hale gelebilir veya hasta kelime bulmakta zorlanabilir.
- Göz Bebeklerinde Anormal Büyüklük veya Küçüklük: Epidural Hematom, göz bebeklerinde anormal büyüklük (mydriaz) veya küçüklük (mioz) yaratabilir. Bu durum, beyin sapına baskı yapması sonucu ortaya çıkabilir.
Epidural Hematomün belirtileri hızla kötüleşebilir, bu nedenle herhangi bir baş ağrısı, kusma veya bilinç kaybı belirtisi ciddiye alınmalı ve derhal tıbbi yardım aranmalıdır. Hızlı bir şekilde tanı konulup tedavi edilmezse, Epidural Hematom hayati risk taşıyabilir.
Epidural Hematom Tanısı
Epidural Hematom tanısı, hastanın semptomlarına dayanarak ve görüntüleme testleri kullanılarak konur.
Tanı süreci, hastanın hikayesi ve klinik muayene ile başlar ve ardından aşağıdaki adımları içerebilir:
- Hastanın Hikayesi: Doktor, hastanın başına aldığı herhangi bir travmayı, semptomlarının ne zaman başladığını ve semptomların nasıl geliştiğini sorgular. Bu bilgiler, hastanın tanısına yardımcı olur.
- Fiziksel Muayene: Doktor, hastanın baş ve boyun bölgesini dikkatlice muayene eder. Bilinç durumu, göz bebeklerinin büyüklüğü, refleksler ve diğer nörolojik belirtiler değerlendirilir.
- Görüntüleme Testleri: Epidural Hematom tanısını kesinleştirmek için görüntüleme testleri kullanılır. Bu testler şunları içerebilir:
- Bilgisayarlı Tomografi (BT): BT taramaları, kanamanın boyutunu, yeri ve etkilerini gösterir. EDH genellikle BT taramaları ile kolayca teşhis edilebilir.
- Manyetik Rezonans Görüntüleme (MR): MR taramaları daha ayrıntılı bilgi sağlar ve nadir durumlarda tanıyı kesinleştirmek için kullanılabilir.
- Laboratuvar Testleri: Kan testleri, kan pıhtılaşma zamanı gibi belirli parametrelerin ölçülmesini içerebilir. Bu testler, kanın pıhtılaşma yeteneğini değerlendirmek için kullanılır.
- Bilinç Durumu Monitörizasyonu: Epidural Hematomlu hastaların bilinç durumu yakından izlenir. Bilinç kaybı veya değişiklikler yaşanıyorsa, bu durumun takibi önemlidir.
Tanı, semptomların ciddiyetine, hastanın tıbbi geçmişine ve klinik bulgulara dayalı olarak yapılır. EDH şüphesi varsa, hızlı bir tanı ve tedavi süreci çok önemlidir, çünkü erken müdahale hayati olabilir. Tedavi edilmeyen Epidural Hematom, beyin hasarına veya ölüme yol açabilir, bu nedenle doğru tanı ve tedavi önemlidir.
Epidural Hematom Tedavisi
Epidural hematomun tedavisi, hematomun büyüklüğüne, kanamanın hızına ve hastanın genel sağlık durumuna göre planlanır. Tedavi sürecinde zaman kritik öneme sahiptir çünkü beynin kan akışı üzerindeki baskı devam ettikçe kalıcı hasar ve ölüm riski artar. Bu nedenle hızlı ve doğru müdahale, hasta sağkalımında belirleyici faktördür. Tedavi yöntemleri cerrahi ve cerrahi olmayan seçeneklerden oluşur. Ancak çoğu vakada cerrahi müdahale kaçınılmaz hale gelir. İşte epidural hematom tedavisinde kullanılan yöntemlerin ayrıntılı bir incelemesi:
1. Cerrahi Müdahaleler
Epidural hematomun tedavisinde en sık kullanılan yöntem cerrahidir. Hızlı bir şekilde artan beyin basıncı nedeniyle kanamanın boşaltılması ve kafatasındaki basıncın düşürülmesi için cerrahi müdahale şarttır. İki temel cerrahi teknik öne çıkar: kraniyotomi ve burr-hole drenajı.
Kraniyotomi
- Kraniyotomi, kafatasının bir kısmının cerrahi olarak çıkarılması ile yapılan bir işlemdir. Ameliyatın amacı, hematomu boşaltarak beyin üzerindeki basıncı hızla düşürmektir.
- Operasyon sırasında, kafatasının belirli bir bölgesi açılır ve biriken kan temizlenir. Kanamanın kaynağı bulunarak damar onarımı yapılır veya damar bağlanır.
- Kraniyotomi genellikle büyük ve hızlı ilerleyen hematomlar için tercih edilir. Ayrıca kanamaya neden olan damarın doğrudan onarımı için bu yöntem gereklidir.
- Ameliyat sonrası hastalar yoğun bakımda izlenir ve beyin fonksiyonları sürekli olarak takip edilir.
Burr-Hole Drenajı
- Burr-hole işlemi, küçük çaplı hematomlarda veya yoğun bakımdaki hastalarda daha az invaziv bir müdahale olarak uygulanır.
- Cerrah, kafatasına küçük bir delik açarak kanın dışarı akmasını sağlar. Bu işlem, hematomun beyin üzerindeki basıncını hafifletir.
- Burr-hole yöntemi, özellikle kanamanın kontrol altında tutulabildiği, ancak cerrahiye tam olarak gerek duyulmayan durumlarda uygulanır. Hastanın durumu stabilize edilene kadar kanamanın drenajı devam eder.
Cerrahi müdahaleler genellikle kanamanın ciddiyetine göre acil olarak yapılır. Operasyon öncesi ve sonrasında nörolojik değerlendirmeler, görüntüleme yöntemleriyle desteklenir.
2. Cerrahi Olmayan Tedavi Yöntemleri
Bazı küçük çaplı hematomlarda veya hastanın genel durumu cerrahiyi kaldıramayacak kadar kötü olduğunda, cerrahi müdahaleye gerek kalmadan tedavi tercih edilebilir. Cerrahi olmayan tedavi yöntemleri şunlardır:
Gözlem ve İzleme
- Eğer hematom küçükse ve ilerleme belirtisi göstermiyorsa, hasta sürekli izlenir. Bu süreçte nörolojik durum yakından takip edilir.
- İzleme sürecinde sık sık bilgisayarlı tomografi (BT) taramaları yapılır. Bu sayede hematomun büyüyüp büyümediği kontrol edilir.
- Hasta yoğun bakım ünitesinde tutulur ve hayati fonksiyonları sürekli olarak izlenir.
İlaç Tedavisi
- Osmotik diüretikler: Beyin ödemini azaltmak için mannitol ve hipertonik salin gibi osmotik diüretikler kullanılır. Bu ilaçlar, beynin içindeki basıncı azaltarak hastanın rahatlamasını sağlar.
- Kortikosteroidler: Bazı durumlarda beyin ödemini kontrol altına almak için steroid ilaçlar uygulanır. Ancak steroid kullanımı beyin travması vakalarında sınırlıdır, çünkü her hastada etkili olmayabilir.
- Antikonvülzanlar: Kanamanın yol açabileceği nöbetleri önlemek amacıyla fenitoin veya levetirasetam gibi antikonvülzan ilaçlar kullanılır.
- Ağrı kesiciler ve sedatifler: Hastanın rahatlatılması ve gereksiz beyin aktivitesinin önlenmesi amacıyla ağrı kesici ve sedatif ilaçlar uygulanabilir.
3. Yoğun Bakım ve Destekleyici Tedavi
Cerrahi veya cerrahi olmayan tedavi sonrası hastalar genellikle yoğun bakımda takip edilir. Beyin hasarını önlemek ve hastanın hayati fonksiyonlarını stabilize etmek için aşağıdaki destekleyici tedaviler uygulanır:
- Solunum Desteği: Beyin fonksiyonları etkilenen hastalarda solunum yetmezliği gelişebilir. Bu durumda mekanik ventilatör desteği sağlanır.
- İntrakraniyal Basınç Monitörizasyonu: Beyin basıncı sürekli olarak izlenir ve gerektiğinde müdahale edilir.
- Sıvı Dengesi: Hastanın sıvı dengesi dikkatle izlenir. Aşırı sıvı yüklenmesi, beyin ödemini artırabilir. Bu nedenle sıvı alımı titizlikle kontrol edilir.
- Elektrolit Desteği: Beyin travmaları sırasında elektrolit dengesi bozulabilir. Özellikle sodyum seviyesi dikkatle izlenir ve gerektiğinde düzeltilir.
4. Rehabilitasyon Süreci
Epidural hematom sonrası bazı hastalarda nörolojik fonksiyonlarda kayıplar meydana gelebilir. Bu durumda, hastanın yaşam kalitesini artırmak ve kaybedilen yetilerini geri kazandırmak için rehabilitasyon programları uygulanır. Rehabilitasyon süreci şu adımları içerir:
Fizyoterapi
- Ameliyat sonrası felç ya da kas güçsüzlüğü yaşayan hastalar için fizyoterapi uygulamaları önerilir. Kas kuvvetini artırmak ve koordinasyonu sağlamak amacıyla egzersizler yapılır.
Konuşma Terapisi
- Beyin travması sonrasında konuşma bozuklukları yaşayan hastalara konuşma terapisi uygulanır. Dil becerilerinin geri kazanılması ve iletişim yetisinin geliştirilmesi amaçlanır.
Psikolojik Destek
- Travmatik beyin yaralanmaları, hastada depresyon, anksiyete veya post-travmatik stres bozukluğu (PTSD) gibi psikolojik sorunlara yol açabilir. Bu nedenle psikolojik destek ve terapi hizmetleri sağlanır.
5. Komplikasyonların Önlenmesi
Epidural hematom tedavisinde başarılı bir müdahale bile bazı komplikasyonların ortaya çıkmasını engelleyemeyebilir. Tedavi sürecinde yaygın görülen komplikasyonların önlenmesi için aşağıdaki adımlar uygulanır:
- Enfeksiyonların Önlenmesi: Cerrahi müdahaleler sonrası enfeksiyon riskini azaltmak için antibiyotik tedavisi uygulanır.
- Tromboz Önleme: Uzun süre hareketsiz kalan hastalarda damar tıkanıklığı riskini azaltmak için kan sulandırıcı ilaçlar verilir.
- Beyin Ödemi Kontrolü: Ödem gelişimini önlemek amacıyla sürekli sıvı ve elektrolit dengesi sağlanır.
- Nöbet Yönetimi: Kanama sonrası nöbet riskini önlemek için antikonvülzan tedaviye düzenli olarak devam edilir.
Tedavi Sonrası Sonuçlar
Epidural Hematom tedavisinin başarısı, hastanın ne kadar erken tanı aldığına ve tedaviye başlandığına bağlıdır. Erken müdahale, komplikasyon riskini azaltabilir ve hastanın tamamen iyileşme şansını artırabilir. Ancak, tedavi gecikirse veya yetersizse, kalıcı nörolojik hasarlar veya ölüm riski artabilir.
Bu nedenle, baş yaralanmalarının ardından herhangi bir belirti veya şüphe durumunda hemen tıbbi yardım almak çok önemlidir. EDH, ciddi bir sağlık sorunudur ve profesyonel tıbbi bakım gerektirir.
Sonuç olarak, Epidural Hematom, baş yaralanmalarının bir sonucu olarak meydana gelen hayati tehlike arz eden bir durumdur. Tedavi, cerrahi müdahale, ilaç tedavisi ve yoğun izleme adımlarını içerir. Erken teşhis ve hızlı müdahale, hastanın sağlığını koruma açısından kritik öneme sahiptir.
Epidural Hematomda Prognoz
Epidural hematomun prognozu, hastanın tanı ve tedavi sürecine ne kadar hızlı müdahale edildiğine bağlıdır. Erken teşhis edilen ve hızlı cerrahi müdahale yapılan hastaların iyileşme şansı oldukça yüksektir. Ancak geç kalınan müdahaleler, beyin dokusunda geri dönüşü olmayan hasarlara neden olabilir ve ölümle sonuçlanabilir.
Cerrahi tedavi sonrası bazı hastalarda, geçici veya kalıcı nörolojik bozukluklar gelişebilir. Motor fonksiyonlarda zayıflık, hafıza sorunları, konuşma bozuklukları veya epilepsi gibi komplikasyonlar, hastaların yaşam kalitesini etkileyebilir. Bu komplikasyonlar, tedavi sonrası rehabilitasyon sürecini zorunlu hale getirir.
Hastaların bir kısmı tam bir iyileşme gösterirken, bazıları yaşam boyu nörolojik sorunlar ile baş etmek zorunda kalabilir. Özellikle genç hastalarda, cerrahi müdahale sonrası iyileşme süreci genellikle daha başarılıdır.
Önleme
Epidural hematomun önlenmesi için alınabilecek bazı önlemler şunlardır:
- Koruyucu ekipman kullanımı: Spor yaparken veya tehlikeli işlerde çalışırken başı koruyucu kask gibi ekipmanların kullanılması.
- Trafik güvenliği: Araç kullanırken emniyet kemeri takmak, hız sınırlarına uymak ve motosiklet kullanırken kask takmak.
- Dikkatli olmak: Yüksek yerlerde çalışırken dikkatli davranmak ve gerekli güvenlik önlemlerini almak.
Epidural hematomun önlenmesi her zaman mümkün olmasa da, kafa travmalarından korunmak için alınacak bu basit tedbirler ciddi sonuçları engelleyebilir.
Sonuç
Epidural hematom, hızlı teşhis ve tedavi gerektiren ciddi bir kafa travmasıdır. Kafa travması sonrası hızla gelişen belirtiler göz ardı edilmemeli ve derhal tıbbi yardım alınmalıdır. Erken cerrahi müdahale, beyin dokusunun korunması ve hastanın iyileşme şansının artırılması açısından kritik öneme sahiptir. Tedavi sonrası rehabilitasyon ise hastanın yaşam kalitesini artırmaya yönelik önemli bir aşamadır.
Referanslar:
- Epidural Hematomun 5 Nedeni, Belirtileri, Tanısı Ve Tedavisi
- Bullock, M. R., Chesnut, R., Ghajar, J., et al. (2006). Surgical Management of Traumatic Brain Injury Author Group: Guidelines for the management of acute epidural hematomas. Neurosurgery, 58(Suppl 3), S7–S15.
- Becker, D. P., & Miller, J. D. (1980). The traumatic epidural hematoma: Management and results. Journal of Neurosurgery, 52(5), 523-527.
- Servadei, F. (2001). Prognostic factors in severely head injured adult patients with acute subdural haematoma. Acta Neurochirurgica Supplement, 78, 201-204.
- Gennarelli, T. A., & Thibault, L. E. (1982). Biomechanics of acute subdural hematoma. Journal of Trauma and Acute Care Surgery, 22(8), 680-686.
- Lang, D. A., Teasdale, G. M., & Macpherson, P. (1992). Diffuse brain swelling after head injury: More often malignant in adults than children? Journal of Neurosurgery, 77(5), 571-577.
- van den Brink, W. A., van der Sprenkel, J. W., & Avezaat, C. J. (1996). Subdural hematoma: Clinical course and prognostic factors. Journal of Neurosurgery, 84(6), 953-957.
- Sakas, D. E., & Bullock, R. (2000). Current neurosurgical management of traumatic brain injury: An evidence-based review of the literature. Journal of Neurotrauma, 17(10), 973-986.
- Maas, A. I., Hukkelhoven, C. W., & Marshall, L. F. (2005). Prediction of outcome in traumatic brain injury with computed tomographic characteristics: A comparison between the computed tomographic classification and combinations of computed tomographic predictors. Neurosurgery, 57(6), 1173-1182.
- Servadei, F., Nasi, M. T., & Giuliani, G. (2000). CT prognostic factors in traumatic extradural hematomas: The value of the ‘worst’ CT scan. British Journal of Neurosurgery, 14(3), 247-253.
- Teasdale, G. M., & Jennett, B. (1974). Assessment of coma and impaired consciousness: A practical scale. Lancet, 2(7872), 81-84.
- Mendelow, A. D., & Unterberg, A. (2003). Haemostatic abnormalities in the head-injured patient. Acta Neurochirurgica Supplement, 86, 465-469.
- Jennett, B., & Teasdale, G. (1981). Management of head injuries. Journal of Neurology, Neurosurgery & Psychiatry, 44(9), 762-765.
- Adams, R. D., & Victor, M. (1989). Principles of Neurology (5th ed.). McGraw-Hill.
- McIntosh, T. K., & Smith, D. H. (1999). Novel pharmacologic therapies in the treatment of experimental traumatic brain injury. Journal of Neurotrauma, 16(8), 731-740.
- Bullock, M. R., Chesnut, R., & Ghajar, J. (2000). Surgical management of traumatic brain injury. Journal of Neurosurgery, 56(Suppl 2), S1-S11.
- Rutland-Brown, W., & Langlois, J. A. (2005). Incidence of traumatic brain injury in the United States, 2003. Journal of Head Trauma Rehabilitation, 20(3), 178-186.
- Johnson, W. D., & Montano, R. A. (1999). Surgical management of acute epidural hematomas. Journal of Trauma and Acute Care Surgery, 46(1), 177-182.
- Ghajar, J. (2000). Traumatic brain injury. Lancet, 356(9234), 923-929
- https://scholar.google.com/
- https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/
- https://www.researchgate.net/
- https://www.mayoclinic.org/
- https://www.nhs.uk/
- https://www.webmd.com/