Rahim Miyomlarının 10 Belirtisi, Nedenleri Ve Tedavisi
Rahim miyomları, dünya genelinde birçok kadını etkileyen yaygın bir sağlık sorunudur. Bu iyi huylu tümörler, rahmin kas dokusundan köken alır ve çoğu durumda hayatı tehdit edici değildir. Ancak, bazı kadınlar için ciddi semptomlara yol açabilirler. Bu semptomlar arasında aşırı adet kanaması, pelvik ağrı, sık idrara çıkma ve kısırlık yer alabilir. Miyomlar, boyutlarına, sayılarına ve bulundukları bölgeye göre değişiklik gösterir. Bu faktörler, hastanın yaşam kalitesini etkileyebilir ve tedavi seçeneklerini belirler.
Sağlık Bilgisi İçeriği
Rahim Miyomlarının 10 Belirtisi, Nedenleri, Teşhisi Ve Tedavisi
Miyomlar, özellikle doğurganlık çağındaki kadınlarda daha yaygın olarak görülür. Yapılan araştırmalar, 35 yaş üstü kadınların %70’ine kadarının miyomlara sahip olduğunu göstermektedir. Ancak, miyomların büyük bir kısmı semptom vermediği için kadınlar bu durumu fark etmeyebilir. Çoğu durumda miyomlar rutin jinekolojik muayeneler sırasında tesadüfen keşfedilir. Semptom veren miyomlar ise genellikle yaşam kalitesini düşürecek kadar ciddi olabilir ve tedavi gerektirir.
Rahim miyomlarının kesin nedeni tam olarak bilinmemektedir. Ancak, genetik faktörler, hormonlar ve yaşam tarzı gibi etkenlerin miyom gelişiminde önemli rol oynadığı düşünülmektedir. Miyomların oluşumunda en önemli etkenlerden biri östrojen hormonudur. Östrojen, miyomların büyümesini tetikleyen bir hormondur ve bu nedenle menopoz sonrası, hormon seviyelerinin düşmesiyle birlikte miyomlar genellikle küçülür. Ancak her bireyin durumu farklıdır ve bazı kadınlar menopoz sonrasında da miyom semptomları yaşamaya devam edebilir.
Miyom tedavisi, hastanın yaşına, semptomlarına, miyomların sayısına ve büyüklüğüne bağlı olarak değişir. Bazı durumlarda, hiçbir tedaviye gerek kalmaz ve miyomlar düzenli olarak izlenir. Ancak ciddi semptomlar yaşayan hastalar için ilaç tedavisi, cerrahi müdahale ya da alternatif tedavi yöntemleri uygulanabilir. Tedavi sürecinde, hastanın genel sağlığı, doğurganlık durumu ve yaşam kalitesi göz önünde bulundurulmalıdır.
Rahim Miyomları Nedir?
Rahim miyomları, “uterin fibroid” olarak da bilinen, rahimde oluşan iyi huylu tümörlerdir. Bu tümörler, rahmin kas tabakasından (miyometrium) gelişir ve farklı büyüklüklerde olabilirler. Miyomlar genellikle tek bir bölgede oluşabileceği gibi, birden fazla bölgede de bulunabilirler. Miyomların konumuna göre farklı türleri vardır:
- Submukozal Miyomlar: Rahmin iç tabakasına doğru büyürler ve özellikle adet kanamalarının şiddetini artırabilirler.
- İntramural Miyomlar: Rahmin kas dokusu içerisinde bulunurlar ve en sık rastlanan miyom türüdür.
- Subserozal Miyomlar: Rahmin dış tabakasına doğru büyüyerek, karın bölgesine baskı yapabilirler.
- Pedinküllü Miyomlar: Bir sapla rahme bağlıdır ve bağırsaklara veya diğer organlara baskı yapabilir.
Miyomlar her zaman semptom göstermeyebilir. Ancak, özellikle büyük boyutlara ulaştıklarında veya belirli bir konumda olduklarında çeşitli semptomlara neden olabilirler. Miyomların tam olarak neden geliştiği bilinmemekle birlikte, hormonlar ve genetik faktörlerin önemli bir rol oynadığı düşünülmektedir.
Rahim Miyomları Neden Oluşur? Rahim Miyomlarının Nedenleri
Rahim miyomları, kadınlarda rahim dokusunda oluşan iyi huylu tümörlerdir ve kesin nedenleri tam olarak bilinmemekle birlikte, oluşumunda birden fazla faktörün etkili olduğu düşünülmektedir. Genetik, hormonal, çevresel ve yaşam tarzına bağlı etkenler miyomların gelişiminde önemli rol oynar. Aşağıda rahim miyomlarının oluşum nedenlerini detaylı bir şekilde inceleyelim:
1. Genetik Faktörler
Rahim miyomlarının gelişiminde genetik yatkınlık önemli bir rol oynar. Ailede miyom öyküsü bulunan kadınlarda miyom görülme olasılığı artar. Genetik yatkınlık, rahim düz kas hücrelerinin kontrolsüz büyümesine neden olabilecek genetik mutasyonlara yol açabilir. Bazı araştırmalar, miyomların oluşumunda belirli genlerin (örneğin MED12 geni) mutasyonunun etkili olabileceğini göstermektedir.
2. Hormonal Faktörler
Rahim miyomları, östrojen ve progesteron hormonlarına duyarlı tümörlerdir. Bu hormonlar miyomların büyümesini teşvik edebilir. Özellikle üreme çağındaki kadınlarda daha sık görülmesi, hormonların bu süreçteki etkisini destekler. Miyomlar genellikle menopozdan sonra küçülür, çünkü bu dönemde östrojen ve progesteron seviyeleri önemli ölçüde azalır. Hormonal değişiklikler, rahim düz kas hücrelerinin anormal büyümesini tetikleyebilir.
3. Büyüme Faktörleri ve Hücresel Mekanizmalar
Rahim miyomlarının oluşumunda büyüme faktörleri (örneğin insülin benzeri büyüme faktörü – IGF) ve hücresel mekanizmaların rol oynadığı düşünülmektedir. Bu faktörler, hücre büyümesini ve çoğalmasını artırabilir. Miyomların çevresindeki dokularda anormal kan akışı ve oksijenlenme de bu tümörlerin büyümesine katkıda bulunabilir.
4. Genetik ve Epigenetik Değişiklikler
Bazı araştırmalar, miyomların oluşumunda genetik mutasyonların yanı sıra epigenetik değişikliklerin de etkili olabileceğini ortaya koymaktadır. Bu değişiklikler, gen ifadesini düzenleyen mekanizmaları etkileyebilir ve rahim dokusundaki hücrelerin kontrolsüz büyümesine yol açabilir.
5. Çevresel Faktörler
Miyomların gelişiminde çevresel faktörler de etkili olabilir. Örneğin, bazı kimyasallara maruz kalmak, hormonal dengesizliklere neden olarak miyomların büyümesini tetikleyebilir. Plastiklerde ve kozmetik ürünlerde bulunan endokrin bozucular, östrojen benzeri etkilere sahip olabilir ve miyom riskini artırabilir.
6. Yaşam Tarzı Faktörleri
Beslenme alışkanlıkları, obezite, fiziksel aktivite düzeyi ve stres gibi yaşam tarzı faktörleri de miyom oluşumunda rol oynayabilir. Örneğin:
- Beslenme: Yüksek yağlı ve işlenmiş gıdalarla beslenmek, östrojen seviyelerini artırarak miyom oluşumunu teşvik edebilir.
- Obezite: Vücut yağ oranının artması, östrojen seviyelerini yükseltebilir ve miyom riskini artırabilir.
- Stres: Kronik stres, hormon seviyelerini etkileyerek rahim miyomlarının oluşumuna katkıda bulunabilir.
7. Irksal ve Genetik Farklılıklar
Irksal farklılıklar da miyom görülme oranlarını etkileyebilir. Örneğin, Afrika kökenli kadınlarda rahim miyomları daha sık görülmekte ve daha erken yaşta gelişme eğilimi göstermektedir. Bu durumun genetik yatkınlık ve çevresel faktörlerin bir kombinasyonundan kaynaklandığı düşünülmektedir.
8. Erken Regl Başlangıcı
Erken yaşta regl olmaya başlamak (menarş), östrojen maruziyet süresini uzatarak miyom gelişme riskini artırabilir. Üreme döneminde uzun süreli hormonal aktivite, rahim miyomlarının oluşumuna zemin hazırlayabilir.
Rahim miyomlarının nedenleri karmaşık ve çok faktörlüdür. Genetik yatkınlık, hormonal değişiklikler, çevresel ve yaşam tarzı faktörleri bu süreçte önemli rol oynar. Miyomların oluşum mekanizmalarını daha iyi anlamak, erken tanı ve etkili tedavi yöntemleri geliştirilmesine katkıda bulunabilir. Bu nedenle, miyom risk faktörlerinin anlaşılması ve önlenebilir nedenlerin ele alınması kadın sağlığı açısından büyük önem taşır.
Rahim Miyomlarının Belirtileri
Rahim miyomlarının belirtileri, miyomların boyutu, sayısı, konumu ve kadının vücuduna nasıl etki ettiğine bağlı olarak değişebilir. Ayrıca, bazı kadınlarda hiç belirti göstermeyebilirler. Ancak miyomların yaygın olarak görülen belirtileri şunlar olabilir:
- Aşırı Adet Kanaması (Menoraji): Rahim içinde büyüyen miyomlar, adet dönemi sırasında daha fazla kanama ve daha uzun süren adet dönemlerine neden olabilir. Bu, anemiyi (demir eksikliği) tetikleyebilir.
- Pelvik Ağrı ve Basınç Hissi: Büyük miyomlar, pelvik bölgede ağrıya veya bir basınç hissine neden olabilir. Bu ağrı, sık sık alt karın veya bel bölgesinde hissedilir.
- Sık İdrara Çıkma: Rahim miyomları, idrar yoluna veya mesaneye baskı yapabilir, bu da sık sık idrara çıkma ihtiyacına yol açabilir.
- Cinsel İlişki Sırasında Ağrı: Rahim miyomları, cinsel ilişki sırasında ağrıya veya rahatsızlığa neden olabilir.
- Alt Sırt Ağrısı veya Bel Ağrısı: Miyomlar, alt sırt veya bel bölgesinde ağrıya yol açabilir.
- Karında Şişkinlik: Büyük miyomlar, karın bölgesinde şişkinliğe veya kabarıklığa yol açabilir.
- Kabızlık veya İshal: Miyoğunuz bağırsaklara veya rektuma baskı yaparsa, kabızlık veya ishal gibi sindirim sorunlarına neden olabilir.
- Adet Dönemi Dışı Kanama: Rahim miyomları, adet dönemi dışında da kanamalara neden olabilir. Bu, vajinal kanamanın anormal zamanlarda gerçekleşmesi anlamına gelir.
- Üreme Sorunları: Rahim miyomları, hamilelik sırasında sorunlara yol açabilir. İmplantasyonu (yumurtanın rahme yerleşmesi) veya fetüsün büyümesini engelleyebilir.
- Sırt ve Bacak Ağrısı: Nadiren, büyük miyomlar sırt veya bacak ağrısına yol açabilir, çünkü omuriliği veya sinirleri sıkıştırabilirler.
Rahim miyomlarının belirtileri kişiden kişiye değişebilir ve semptomların şiddeti miyomların büyüklüğüne ve konumuna bağlı olarak farklılık gösterebilir. Miyomların neden olduğu semptomlar kadınların yaşam kalitesini olumsuz etkileyebilir, bu nedenle semptomların hafifletilmesi veya tedavi edilmesi gerekebilir. Eğer rahim miyomlarına işaret eden belirtiler yaşıyorsanız, bir jinekologdan uzman tavsiyesi almanız önemlidir.
Rahim Miyomlarının Teşhisi
Rahim miyomlarının teşhisi genellikle bir jinekolog veya kadın sağlığı uzmanı tarafından yapılır ve şunları içerir:
- Tıbbi Geçmiş Alımı: Doktor, hastanın semptomlarını ve tıbbi geçmişini ayrıntılı olarak değerlendirir. Bu, miyomların olası belirtileri hakkında bilgi verir.
- Fizik Muayene: Jinekolog, pelvik muayene sırasında rahim ve pelvis (leğen kemiği) bölgesini muayene eder. Rahim miyomları, bu muayene sırasında hissedilebilir. Miyomların boyutu, konumu ve sayısı bu muayene sırasında değerlendirilir.
- Görüntüleme Testleri:
- Ultrasonografi (USG): Bu en yaygın kullanılan görüntüleme testidir. Vajinal veya karın ultrasonu kullanılarak rahimdeki miyomlar görsel olarak incelenir.
- Bilgisayarlı Tomografi (BT) Taraması: Daha ayrıntılı görüntüler sağlar ve miyomların boyutunu ve konumunu daha iyi değerlendirmeye yardımcı olabilir.
- Manyetik Rezonans Görüntüleme (MRG): Rahim miyomlarının tam olarak nerede olduğunu ve çevresindeki dokulara etkisini göstermek için kullanılır.
- Histeroskopi: Bu işlem, rahim içi boşluğunun içini incelemek için kullanılır. Bir ince tüp veya endoskopik cihaz, rahim içine yerleştirilir ve doktor rahim içi miyomları gözlemleyebilir.
- Laboratuvar Testleri: Kan testleri, miyomların neden olduğu aşırı kanama ile ilgili anemi (kansızlık) gibi komplikasyonları değerlendirmek için yapılabilir.
- Biopsi: Nadir durumlarda, bir miyomun kanserli olup olmadığını belirlemek için bir biyopsi yapılabilir. Bu işlem, dokudan bir örnek almayı içerir ve daha fazla laboratuvar incelemesi için gönderilir.
Rahim miyomlarının teşhisi genellikle belirtiler ve görüntüleme testleri ile doğrulanır. Her hasta farklıdır, bu nedenle hangi teşhis yönteminin kullanılacağını belirlemek için bir uzmana danışmak önemlidir. Tedavi seçenekleri, miyomların boyutu, konumu ve semptomlarınıza bağlı olarak belirlenecektir.
Rahim Miyomlarının Tedavisi
Rahim miyomlarının tedavisi, miyomların boyutu, konumu, semptomların şiddeti ve hastanın yaşam tarzına göre değişiklik gösterir. İşte rahim miyomlarının tedavi seçeneklerinin detayları:
- İzlemek ve Beklemek (Gözlem): Küçük, semptomsuz veya hafif semptomları olan miyomlar için bu yaklaşım tercih edilebilir. Bu durumda, doktorunuz miyomların büyümesini ve semptomların şiddetini düzenli olarak izler. Miyo
- İlaç Tedavisi: Rahim miyomlarının semptomlarını kontrol etmek veya hafifletmek için kullanılabilir. İlaç tedavisi şunları içerebilir:
- Ağrı Kesiciler: Ağrıyı hafifletmek için kullanılır.
- Hormonal İlaçlar: Östrojen düzeyini azaltarak miyomların büyümesini kontrol edebilir. Bu ilaçlar, doğum kontrol hapları, hormonlu spiral veya GnRH agonistleri gibi farklı formlarda olabilir.
- Traneksamik Asit: Aşırı kanama kontrolü için kullanılabilir.
- Minimal İnvaziv Cerrahi Müdahaleler: Rahim miyomlarının cerrahi olarak çıkarılması için minimal invaziv yöntemler kullanılabilir. Bu yöntemler daha az komplikasyonla ve daha hızlı iyileşme sağlayabilir. Örnekler şunları içerir:
- Histeroskopi: Rahim içerisindeki miyomları çıkarmak için kullanılır.
- Laparoskopi: Küçük bir kesi ile miyomların çıkarılmasını sağlayan minimal invaziv bir cerrahi yöntemdir.
- Radyofrekans Ablasyon: Radyofrekans dalgaları kullanarak miyomları küçültmek veya yok etmek için kullanılır.
- Uterin Arter Embolizasyonu (UAE): Kan akışını miyomlara keserek onların büyümesini engelleyen bir işlemdir.
- Rahim Miyom Ameliyatı Nasıl Yapılır (Miyomektomi): Büyük veya derinlemesine yerleşmiş miyomları çıkarmak için açık cerrahi girişim gerekebilir. Bu yöntem, miyomları çıkarmak için bir rahim kesisi gerektirir. Rahim Miyom Ameliyatı:
- Açık cerrahi müdahale, miyomların çıkarılması için kullanılan geleneksel bir cerrahi yöntemdir. Bu işlem, büyük veya derinlemesine yerleşmiş miyomları çıkarmak için yapılır. İşte açık cerrahi müdahale (miyomektomi) hakkında detaylar:
- Hazırlık Aşaması:
- Hastanın tıbbi geçmişi incelenir ve gerekli tıbbi testler yapılır.
- Genellikle ameliyattan birkaç saat önce aç kalmak gerekebilir.
- Anestezi uzmanı, hastanın uygun bir anestezi türü seçilmesine yardımcı olur.
- Ameliyatın Yapılması:
- Hastanın genellikle genel anestezi altında olduğu bir operasyondur.
- Cerrah, rahim kesisi yapar. Bu kesi, miyomların yerleşimine ve boyutuna bağlı olarak farklı yerlerde yapılabilir (örneğin, bikini hattı boyunca veya bikini hattının üzerinde).
- Miyomlar, kesiden çıkarılır. Bazı durumlarda miyomlar, rahim içi boşluğuna yönlendirilir ve histeroskopi ile çıkarılır.
- Kanama kontrolü sağlanır ve cerrahın işlemi tamamlamasına izin verilir.
- Rahim dikilir ve kesinin kapatılması için dikişler atılır.
- İyileşme Dönemi:
- Miyomektomi sonrası hastalar birkaç gün hastanede gözlem altında tutulabilir.
- İyileşme süreci kişiden kişiye değişebilir, ancak genellikle birkaç hafta sürer.
- İyileşme sürecinde ağrı ve rahim kasılmaları olabilir, ancak ağrı kesicilerle kontrol edilebilir.
- Cerrahi alanın enfeksiyonu önlemek için doktorun önerdiği bakım talimatlarına uyulmalıdır.
- Sonuçlar:
- Miyomektomi sonucunda miyomlar çıkarılır ve rahmin yapısı genellikle korunur. Bu, doğurganlık potansiyelini koruyabilir.
- Ancak, miyomların tekrar büyüme olasılığı vardır ve tekrar cerrahi müdahale gerekebilir.
- Açık cerrahi müdahale, büyük miyomların çıkarılması veya miyomların derinlemesine yerleştiği durumlarda etkili bir seçenektir. Ancak bu işlem, daha uzun bir iyileşme süreci gerektirebilir ve daha fazla komplikasyon riski taşıyabilir. Hastanın özel durumu ve doktorun önerileri göz önüne alınarak bu yöntem tercih edilmelidir.
- Rahmin Tamamen Çıkarılması (Histerektomi): Eğer miyomlar çok büyük veya şiddetli semptomlara neden oluyorsa, rahmin tamamen çıkarılması (histerektomi) düşünülebilir. Ancak bu, kadının doğurganlığını sona erdirir.
Hangi tedavi seçeneğinin uygun olduğunu belirlemek için bir jinekolog veya uzman bir doktora danışmalısınız. Her hasta farklıdır ve tedavi planı kişiselleştirilmelidir. Tedavinin amacı semptomları kontrol altına almak, miyomların büyümesini durdurmak veya rahatsızlık veren miyomları çıkarmaktır.
Sonuç
Rahim miyomları, kadın üreme sağlığı üzerinde önemli etkiler yaratan, ancak erken teşhis ve uygun yönetim stratejileriyle kontrol altına alınabilen yaygın bir klinik problemdir. Bu benign tümörler, özellikle doğurganlık çağındaki kadınlarda sık görülmekte ve bireyin yaşam kalitesini etkileyen çeşitli semptomlarla kendini gösterebilmektedir. Ağrı, aşırı kanama ve infertilite gibi etkiler, hastaların sosyal ve psikolojik durumlarını da olumsuz etkileyerek sağlık sistemine önemli bir yük oluşturmaktadır. Bununla birlikte, tanı yöntemlerindeki ilerlemeler ve tedavi seçeneklerindeki çeşitlilik, rahim miyomlarının bireyselleştirilmiş bir yaklaşımla etkin şekilde yönetilmesini mümkün kılmaktadır. Bu bağlamda, hem cerrahi hem de cerrahi olmayan tedavi seçeneklerinin avantajları ve sınırlamaları göz önüne alınarak, hastaya özgü bir planlama yapılması gerektiği açıktır.
Günümüzde rahim miyomlarının tedavisi için uygulanan cerrahi yöntemlerin yanı sıra medikal tedavi seçeneklerinin de giderek daha fazla önem kazandığı görülmektedir. Özellikle hormon modülatörleri ve yeni nesil farmakolojik ajanlar, miyomların boyutunu küçültme ve semptomların şiddetini azaltmada etkili sonuçlar sağlamaktadır. Bununla birlikte, minimal invaziv cerrahi yöntemlerin yaygınlaşması, hastaların hem daha kısa iyileşme süreleri hem de daha az komplikasyon riskinden faydalanmasına olanak tanımaktadır. Gelecekte yapılacak araştırmalar, mevcut tedavi yöntemlerinin etkinliğini artırmaya ve daha düşük yan etki profiline sahip yenilikçi yaklaşımlar geliştirmeye odaklanmalıdır. Aynı zamanda, rahim miyomlarının genetik ve çevresel nedenlerinin daha iyi anlaşılması, hastalığın önlenmesi ve tedavisinde önemli bir fark yaratacaktır.
Sonuç olarak, rahim miyomlarının birey üzerindeki etkilerini azaltmak ve toplumsal düzeyde sağlık sistemine olan yükünü hafifletmek için multidisipliner bir yaklaşım benimsenmelidir. Hasta eğitimi, erken teşhis ve bireysel tedavi planları, başarılı sonuçlar elde etmek için temel faktörlerdir. Ayrıca, hasta merkezli bir yaklaşım benimsenerek, yaşam kalitesini artırmaya yönelik tedavi seçeneklerinin geliştirilmesi ve erişilebilirliğinin artırılması büyük önem taşımaktadır. Klinik pratiğin yanı sıra, toplumsal farkındalığın artırılması ve sağlık politikalarının bu doğrultuda şekillendirilmesi, rahim miyomlarıyla mücadelede uzun vadeli ve sürdürülebilir bir başarı sağlayabilir. Rahim miyomlarının tedavisindeki bu çok yönlü yaklaşımlar, kadın sağlığına yönelik genel bakışın iyileştirilmesine de katkı sunacaktır.
Referanslar:
- Rahim Miyomlarının 10 Belirtisi, Nedenleri, Teşhisi Ve Tedavisi
- Stewart, E. A. (2001). Uterine fibroids. The Lancet, 357(9252), 293-298.
- Walker, C. L., & Stewart, E. A. (2005). Uterine fibroids: The elephant in the room. Science, 308(5728), 1589-1592.
- Baird, D. D., et al. (2003). High cumulative incidence of uterine leiomyoma in black and white women: Ultrasound evidence. American Journal of Obstetrics and Gynecology, 188(1), 100-107.
- Flake, G. P., Andersen, J., & Dixon, D. (2003). Etiology and pathogenesis of uterine leiomyomas: A review. Environmental Health Perspectives, 111(8), 1037-1054.
- Laughlin, S. K., et al. (2012). Racial disparities in uterine leiomyomata. Epidemiology, 23(4), 520-526.
- Peddada, S. D., et al. (2008). Growth of uterine leiomyomata among premenopausal black and white women. Proceedings of the National Academy of Sciences, 105(50), 19887-19892.
- Bulun, S. E. (2013). Uterine fibroids. New England Journal of Medicine, 369(14), 1344-1355.
- Catherino, W. H., Parrott, E., & Segars, J. H. (2011). Proceedings from the National Institute of Child Health and Human Development conference on the Uterine Fibroid Research Update Workshop. Fertility and Sterility, 95(1), 9-12.
- Stewart, E. A., et al. (2016). Epidemiology of uterine fibroids: A systematic review. BJOG: An International Journal of Obstetrics & Gynaecology, 124(10), 1501-1512.
- Stewart, E. A., & Nowak, R. A. (1996). Leiomyoma-related bleeding: A classic hypothesis updated for the molecular era. Human Reproduction Update, 2(4), 295-306.
- Cramer, S. F., & Patel, A. (1990). The frequency of uterine leiomyomas. American Journal of Clinical Pathology, 94(4), 435-438.
- Pritts, E. A., et al. (2009). Fibroids and infertility: An updated systematic review of the evidence. Fertility and Sterility, 91(4), 1215-1223.
- Chughtai, K., et al. (2013). Use of MRI to evaluate treatment of uterine fibroids with focused ultrasound surgery. AJR. American Journal of Roentgenology, 200(2), 388-392.
- Al-Hendy, A., Myers, E. R., & Stewart, E. (2017). Uterine fibroids: Burden and unmet medical need. Seminars in Reproductive Medicine, 35(6), 473-480.
- Marsh, E. E., & Bulun, S. E. (2006). Steroid hormones and leiomyomas. Obstetrics and Gynecology Clinics, 33(1), 59-67.
- Ross, R. K., et al. (1986). Risk factors for uterine fibroids: A case-control study. American Journal of Epidemiology, 123(3), 379-386.
- West, C. P., et al. (1996). Uterine fibroids and estrogen. Obstetrics and Gynecology Clinics, 23(1), 235-249.
- Ciebiera, M., et al. (2019). The role of transforming growth factor beta in uterine fibroid biology. Therapeutic Advances in Reproductive Health, 13, 1-16.
- Wise, L. A., et al. (2004). Diet, physical activity, and uterine leiomyoma risk in the Black Women’s Health Study. American Journal of Epidemiology, 159(2), 102-113.
- Parker, W. H. (2007). Etiology, symptomatology, and diagnosis of uterine myomas. Fertility and Sterility, 87(4), 725-736.
- Schwartz, S. M., et al. (2000). Epidemiology of uterine leiomyomas. American Journal of Reproductive Immunology, 44(3), 156-166.
- Ruan, M., et al. (2020). Progesterone receptors in leiomyoma pathogenesis. Fertility and Sterility, 114(2), 339-347.
- de la Cruz, M. S., & Buchanan, E. M. (2017). Uterine fibroids: Diagnosis and treatment. American Family Physician, 95(2), 100-107.
- Khan, A. T., et al. (2014). Uterine fibroids: Current perspectives. International Journal of Women’s Health, 6, 95-114.
- Stewart, E. A., et al. (2017). Myomectomy: A critical analysis of surgical options and outcomes. Clinical Obstetrics and Gynecology, 60(4), 579-592.
- Benson, C. B., & Chow, J. S. (2005). Ultrasound of uterine fibroids. Ultrasound Clinics, 1(1), 89-101.
- Laughlin, S. K., & Baird, D. D. (2011). Epidemiologic studies of the etiology of uterine leiomyomata. Fertility and Sterility, 95(7), 2312-2319.
- Evans, P., & Brunsell, S. (2007). Uterine fibroid tumors: Diagnosis and treatment. American Family Physician, 75(10), 1503-1512.
- Leppert, P. C., et al. (2006). Matrix biology of uterine fibroids. Seminars in Reproductive Medicine, 24(2), 87-93.
- Gupta, J. K., et al. (2012). Levonorgestrel intrauterine system vs. medical therapy for heavy menstrual bleeding. New England Journal of Medicine, 366(2), 128-137.
- Baird, D. D., et al. (2009). Hormonal contraception and the risk of uterine fibroids. Fertility and Sterility, 91(6), 1913-1919.
- Islam, M. S., et al. (2013). Use of vitamin D in treatment of uterine fibroids. Fertility and Sterility, 100(3), 856-861.
- Liu, B., et al. (2007). Gene expression profiling of uterine leiomyomas and matched myometrium. Fertility and Sterility, 87(2), 380-388.
- https://scholar.google.com/
- https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/
- https://www.researchgate.net/
- https://www.mayoclinic.org/
- https://www.nhs.uk/
- https://www.webmd.com/