Alkolizm: Alkol Bağımlılığının 5 Belirtisi, Tanısı, Tedavisi
Alkolizm, bireyin alkol kullanımını kontrol etmekte zorlandığı, fiziksel, psikolojik ve sosyal boyutlarda derin etkiler yaratan kronik bir hastalıktır. Bu durum, yalnızca bireyi değil, aynı zamanda ailesini, arkadaş çevresini ve genel olarak toplumu etkileyen geniş çaplı bir sorundur. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) ve birçok sağlık otoritesi tarafından bağımlılık olarak kabul edilen alkolizm, özellikle toplumların ruhsal ve fiziksel sağlığını tehdit eden önemli bir halk sağlığı problemidir. Alkolün sürekli ve kontrolsüz şekilde tüketimi, bireyin gündelik yaşamını sürdürmesini zorlaştırırken, ilişkilerde kopukluklara, iş kayıplarına ve hatta ölümcül sağlık sorunlarına yol açabilir. Bu bağlamda, alkolizmin karmaşık doğasının anlaşılması, etkili bir mücadele için kritik bir başlangıç noktasıdır.
Sağlık Bilgisi İçeriği
Alkolizm: Alkol Bağımlılığının 5 Belirtisi, Nedenleri, Tanısı Ve Tedavisi
Alkolizm, çoğu zaman bireyin yaşamındaki stres, psikolojik problemler, sosyal baskılar ve genetik faktörlerle ilişkilendirilir. Kimi zaman eğlence veya rahatlama amacıyla başlayan alkol kullanımı, farkında olunmadan bağımlılık düzeyine ulaşabilir. Alkol tüketiminin kontrolsüz bir şekilde artması, kişinin fiziksel sağlığında ciddi hasarlara yol açarken, aynı zamanda ruhsal sağlığı üzerinde de yıkıcı etkiler bırakır. Örneğin, alkol bağımlılığı depresyon, kaygı bozukluğu ve diğer zihinsel sağlık sorunlarını tetikleyebilir ya da bu sorunlarla ilişkilendirilebilir. Toplumda yaygın olarak görülen “sosyal içicilik” anlayışı da birçok kişi için bağımlılık sürecinin başlangıcını oluşturabilir.
Bu bağımlılık, yalnızca bireysel bir sorun olmakla kalmaz; aynı zamanda toplumsal boyutları olan bir kriz olarak da değerlendirilmelidir. Alkolizmin yol açtığı sosyal sorunlar arasında aile içi şiddet, çocuk ihmali, iş gücü kaybı ve suç oranlarında artış bulunmaktadır. Ayrıca, sağlık sistemlerine yüklediği maliyetler de göz ardı edilemez. Alkolün doğrudan veya dolaylı etkileriyle oluşan trafik kazaları, kronik hastalıklar ve erken ölümler, alkolizmin toplumsal düzeyde yarattığı ciddi sonuçlardır. Bu sorunların çözümü için bireylerin ve toplumun bilinçlenmesi, alkolizmle mücadelede temel bir adımdır.
Alkolizmi anlamak ve ele almak için nedenlerinin, belirtilerinin ve olası sonuçlarının detaylı bir şekilde incelenmesi gerekmektedir. Bu inceleme, yalnızca bireysel müdahalelerin ötesine geçerek toplumun genel sağlığına yönelik politikaların geliştirilmesini de kapsar. Alkolizm, genetik yatkınlık, biyolojik faktörler ve çevresel etkilerin bir araya gelmesiyle ortaya çıkan karmaşık bir problem olduğundan, tedavi yöntemleri de bir o kadar çeşitlilik göstermektedir. Bu nedenle, alkolizmin farklı boyutlarının ayrıntılı olarak ele alınması, hastalığın etkili bir şekilde önlenmesi ve tedavi edilmesi için önemlidir. Makalenin devamında, alkolizmin belirtileri, nedenleri, tanısı ve tedavi yöntemleri kapsamlı bir şekilde ele alınacaktır.
Alkolizm Nedir?
Alkolizm, bireyin alkol tüketimini kontrol edememesi, fiziksel ve psikolojik bağımlılık geliştirmesiyle karakterize edilen kronik bir hastalıktır. Alkolizmin temel özelliklerinden biri, kişinin alkolü sosyal ve eğlence amaçlı kullanımın ötesine taşıyarak, günlük yaşamında öncelikli bir ihtiyaç haline getirmesidir. Bu durum, zamanla bireyin hem fiziksel hem de ruhsal sağlığını olumsuz etkiler ve kişinin ailesi, iş ortamı ve sosyal ilişkileri üzerinde yıkıcı sonuçlar doğurur.
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), alkolizmi bir bağımlılık sendromu olarak tanımlayarak, bunun bir tercih değil, tıbbi bir durum olduğunu vurgular. Alkolizm, yalnızca sık ve fazla alkol tüketimi ile değil, aynı zamanda kişinin bu davranış üzerindeki kontrol kaybıyla da tanımlanır. Fiziksel bağımlılık, alkol kullanımı azaldığında ya da tamamen bırakıldığında görülen yoksunluk belirtileriyle kendini gösterirken; psikolojik bağımlılık, kişinin alkolü bir kaçış ya da rahatlama aracı olarak görmesiyle ortaya çıkar.
Alkolizm, basit bir alışkanlık ya da zayıf irade sorunu olarak değerlendirilemez; aksine, genetik, biyolojik, psikolojik ve çevresel faktörlerin bir araya geldiği karmaşık bir sağlık problemidir. Genetik yatkınlık, aile geçmişinde alkolizm olan bireylerde hastalığın görülme olasılığını artırabilir. Bunun yanı sıra, bireyin yaşadığı stres, travmalar, sosyal izolasyon ve çevresel baskılar gibi dış etkenler de alkolizmin gelişiminde önemli bir rol oynar.
Alkol bağımlılığı, beynin ödül mekanizmasını etkileyerek bireyin alkol tüketimini sürdürebilmesi için sürekli bir dürtü hissetmesine yol açar. Bu durum, zamanla kişiyi bir kısır döngü içine sokar ve alkol kullanımı, fiziksel ve ruhsal sağlık sorunlarını derinleştirerek bağımlılığın pekişmesine neden olur. Alkolizmi anlamak ve doğru bir şekilde ele almak, bu karmaşık yapıyı çözümlemeyi gerektirir. Bireyin yaşam kalitesini düşüren ve toplum sağlığını tehdit eden bu durum, erken tanı ve uygun tedavi yaklaşımlarıyla kontrol altına alınabilir.
Alkolizm Belirtileri Nelerdir?
Alkolizm, bireyin alkol kullanımını kontrol edememesi ve bu durumun fiziksel, psikolojik ve sosyal yaşam üzerinde çeşitli olumsuz etkiler yaratmasıyla kendini gösterir. Alkol bağımlılığının belirtileri, genellikle fiziksel, duygusal ve davranışsal olmak üzere farklı kategorilerde ortaya çıkar. Bu belirtiler, kişinin alkol kullanım sıklığı ve yoğunluğuna bağlı olarak değişiklik gösterebilir. Ancak alkolizmin genel belirtilerini anlamak, hem bireyin hem de çevresindekilerin bu sorunu fark ederek harekete geçmesini kolaylaştırabilir.
1. Fiziksel Belirtiler
Alkolizmde fiziksel belirtiler genellikle uzun süreli ve yoğun alkol kullanımının bir sonucu olarak ortaya çıkar. Bu belirtiler arasında el titremeleri, uyku bozuklukları, sabahları alkol tüketme ihtiyacı, sık sık baş ağrısı, kilo kaybı veya alkolle ilişkili kilo artışı, sindirim sorunları ve yorgunluk gibi durumlar sayılabilir. Kronik alkol kullanımına bağlı olarak karaciğer hasarı, siroz, yüksek tansiyon ve bağışıklık sistemi zayıflığı gibi ciddi sağlık problemleri de gelişebilir. Fiziksel bağımlılığın bir göstergesi olarak, birey alkol almadığında terleme, mide bulantısı, huzursuzluk ve sinirlilik gibi yoksunluk belirtileri yaşayabilir.
2. Duygusal ve Psikolojik Belirtiler
Alkolizm, yalnızca fiziksel sağlığı değil, aynı zamanda duygusal ve psikolojik dengeyi de derinden etkiler. Alkol bağımlısı bireylerde depresyon, kaygı bozuklukları ve duygusal dalgalanmalar sıkça görülür. Alkol, beyindeki kimyasal dengeleri bozarak mutluluk ve rahatlama hissi yaratır; ancak uzun vadede bu etki, daha ciddi ruh sağlığı sorunlarına yol açabilir. Alkolik bireyler genellikle kendilerini suçlu veya utanç içinde hissederler ve bu duygular, alkol tüketimlerini daha da artırabilir. Ayrıca, alkol bağımlılığına sahip kişilerde düşünce ve davranışlarını kontrol etme yeteneğinde azalma, odaklanma güçlüğü ve hafıza problemleri de sıkça görülen belirtilerdendir.
3. Davranışsal Belirtiler
Alkolizmin davranışsal belirtileri, kişinin günlük yaşamındaki alışkanlıklarını ve rutinlerini gözle görülür şekilde değiştirir. Alkolik bireyler genellikle işlerine veya sorumluluklarına karşı ilgisizlik gösterirler. İş performansında düşüş, okula veya işe gitmeme, ilişkilerde kopukluk ve çatışmalar, alkol bağımlılığına bağlı yaygın davranışsal belirtiler arasındadır. Ayrıca, bireyler sosyal etkinliklere katılmayı azaltabilir veya tamamen bırakabilir, zamanlarının büyük bir kısmını alkol içmeye veya alkol temin etmeye odaklanabilirler. Alkolizm ilerledikçe, birey genellikle çevresinden uzaklaşır ve yalnız başına alkol tüketmeye başlar.
4. Sosyal Belirtiler
Alkolizm, bireyin toplumsal yaşamını da derinden etkiler. Alkolik bireylerde sık sık arkadaşlık ve aile ilişkilerinde problemler görülür. Aile içi şiddet, çocuklarla ilişkilerde kopukluk, sosyal etkinliklerde sorunlar ve toplumda dışlanma, alkolizmle ilişkilendirilen yaygın sosyal belirtiler arasında yer alır. Bunun yanı sıra, bireyin alkol tüketimi nedeniyle iş kaybı yaşaması, finansal sorunlarla karşılaşması ve hatta yasalarla sorunlar yaşaması da olasıdır. Trafik kazaları ve suç faaliyetleri, genellikle aşırı alkol tüketiminin yol açtığı sonuçlardır.
5. Alkol Toleransı ve Alkol Yoksunluk Belirtileri
Alkolizm belirtileri arasında tolerans gelişimi ve yoksunluk semptomları, bağımlılığın en önemli göstergelerindendir. Tolerans, kişinin aynı etkiyi hissetmek için daha fazla alkol tüketmesi gerektiğini ifade eder. Bu durum, alkol tüketiminin giderek artmasına yol açar. Bunun yanı sıra, alkol alımı durdurulduğunda veya azaltıldığında, birey yoksunluk belirtileri yaşamaya başlar. Bu belirtiler arasında huzursuzluk, titreme, sinirlilik, terleme, mide bulantısı ve ciddi vakalarda halüsinasyonlar ve nöbetler görülebilir.
Bu belirtiler, alkolizmin karmaşıklığını ve ciddiyetini ortaya koymaktadır. Ancak her bireyde alkolizm belirtileri farklı şekilde gelişebilir ve farklı yoğunluklarda hissedilebilir. Bu nedenle, belirtilerin fark edilmesi ve erken müdahale için profesyonel bir sağlık uzmanına başvurulması büyük önem taşır.
Alkolizm Nedenleri Nelerdir?
Alkolizm, birden çok faktörün bir araya gelmesiyle ortaya çıkan karmaşık bir hastalıktır. Biyolojik, psikolojik ve çevresel etkilerin birbirini destekleyerek alkol bağımlılığına zemin hazırladığı bilinmektedir. Her birey için alkolizme giden yol farklı olsa da, genel olarak bağımlılık süreçlerini tetikleyen ortak nedenler bulunmaktadır. Bu bölümde, alkolizmin nedenleri genetik yatkınlık, psikolojik etkiler ve çevresel faktörler çerçevesinde incelenmektedir.
1. Genetik ve Biyolojik Faktörler
Bilimsel araştırmalar, genetik yatkınlığın alkolizm üzerinde önemli bir etkisi olduğunu göstermektedir. Ailede alkol bağımlılığı öyküsü olan bireylerin, diğer insanlara göre bağımlılık geliştirme olasılıklarının daha yüksek olduğu bilinmektedir. Genetik faktörler, alkolün beyindeki etkilerini ve bağımlılık potansiyelini belirleyen biyokimyasal süreçleri etkileyebilir. Örneğin, dopamin ve serotonin gibi nörotransmitterlerin düzeyleri ve işleyişi, bireyin alkol tüketimine verdiği tepkiyi ve bağımlılık riskini artırabilir. Bunun yanı sıra, alkol metabolizmasında rol oynayan enzimlerin bireyden bireye farklılık göstermesi, bazı kişilerin alkol etkilerine karşı daha duyarlı olmasına yol açabilir.
2. Psikolojik Faktörler
Psikolojik faktörler de alkolizmin gelişiminde kritik bir rol oynamaktadır. Depresyon, anksiyete, travma sonrası stres bozukluğu gibi zihinsel sağlık sorunları, bireyleri alkol tüketimine yönlendiren önemli nedenler arasında yer alır. Alkol, geçici bir rahatlama hissi sağlayarak bu tür duygusal zorluklarla başa çıkmak için bir kaçış yolu sunabilir. Ancak bu durum, kısa vadede geçici bir çözüm sunsa da uzun vadede bağımlılık riskini artırır. Özellikle düşük özsaygı, stresle başa çıkamama ve yalnızlık gibi faktörler, bireyin alkol tüketimini artırarak bağımlılık geliştirme ihtimalini yükseltir.
3. Çevresel Faktörler
Çevresel etkiler, bireyin alkolizm geliştirmesinde en önemli dış faktörlerden biridir. Sosyal çevre, aile yapısı, kültürel normlar ve toplumsal beklentiler, alkol kullanımına yönlendirebilir veya teşvik edebilir. Örneğin, alkolün yaygın olarak tüketildiği ve sosyal kabul gördüğü toplumlarda, bireylerin alkol kullanımını erken yaşta deneme olasılığı daha yüksektir. Bunun yanı sıra, aile içi çatışmalar, ekonomik zorluklar ve düşük eğitim seviyesi gibi faktörler de bireylerin alkolizme sürüklenmesinde etkili olabilir. İş yerindeki stres, kötü arkadaş çevresi ve sosyal izolasyon, alkol tüketimini artıran diğer çevresel etkenler arasında sayılabilir.
4. Kişisel Faktörler ve Alışkanlıklar
Bireyin kişisel tercihleri ve alışkanlıkları da alkolizme yol açabilir. Eğlence veya rahatlama amacıyla başlayan alkol tüketimi, farkında olunmadan düzenli bir alışkanlığa dönüşebilir. Özellikle yoğun bir şekilde alkol tüketilen etkinliklere veya mekanlara sık katılan bireylerde, tüketim miktarının artma eğilimi gözlemlenir. Bununla birlikte, erken yaşta alkolle tanışma, bireyin bağımlılık geliştirme riskini artırabilir. Genç yaşta alkol tüketimi, beyin gelişimini olumsuz etkileyerek uzun vadeli bağımlılık riskini yükseltebilir.
5. Nedenlerin Birlikte Etkisi
Alkolizm genellikle tek bir nedene bağlı olarak gelişmez; biyolojik, psikolojik ve çevresel faktörler bir araya gelerek bağımlılığın ortaya çıkmasına yol açar. Örneğin, genetik yatkınlığı olan bir birey, stresli bir çevrede yaşıyorsa ve aynı zamanda psikolojik sorunlar yaşıyorsa, alkolizm geliştirme riski oldukça yüksek olabilir. Bu nedenlerin bir arada değerlendirilmesi, alkolizmin önlenmesi ve tedavi süreçlerinin daha etkili bir şekilde planlanması için önemlidir.
Sonuç olarak, alkolizmin nedenlerini anlamak, bu bağımlılıkla mücadele için temel bir adımdır. Hem bireysel hem de toplumsal düzeyde bilinçlendirme çalışmaları, risk faktörlerinin azaltılmasına ve bireylerin desteklenmesine yardımcı olabilir. Bu kapsamlı nedenler göz önünde bulundurulduğunda, alkolizmin önlenmesi ve tedavisi için çok yönlü bir yaklaşımın gerekliliği açıkça görülmektedir.
Alkolizmin Komplikasyonları Nelerdir?
Alkol merkezi sinir sisteminizi baskılar. Bazı insanlarda ilk tepki enerjide artış gibi hissedilebilir. Ancak içmeye devam ettikçe uykunuz gelir ve davranışlarınız üzerinde daha az kontrole sahip olursunuz.
Çok fazla alkol konuşmanızı, kas koordinasyonunuzu ve beyninizin hayati merkezlerini etkiler. Aşırı içki tüketimi, yaşamı tehdit eden komaya veya ölüme bile neden olabilir. Beynin işlevini de baskılayan bazı ilaçları alırken bu özellikle endişe vericidir.
1. Güvenliğiniz üzerindeki etkisi
Aşırı içki içmek muhakeme becerilerinizi azaltabilir ve engellemeleri azaltabilir, bu da kötü seçimlere ve tehlikeli durumlara veya davranışlara yol açabilir:
- Motorlu taşıt kazaları ve boğulma gibi diğer kazara yaralanma türleri
- İlişki sorunları
- İşte veya okulda düşük performans
- Şiddet içeren suç işleme veya bir suçun mağduru olma olasılığının artması
- Yasal sorunlar veya istihdam veya mali sorunlar
- Diğer madde kullanımıyla ilgili sorunlar
- Riskli, korunmasız seks yapmak veya cinsel istismar ya da flört tecavüzüne maruz kalmak
- Artan intihar girişimi veya tamamlanmış intihar riski
2. Sağlığınız üzerindeki etkisi
Tek bir seferde veya uzun süre boyunca çok fazla alkol içmek aşağıdakiler de dahil olmak üzere sağlık sorunlarına neden olabilir:
- Karaciğer hastalığı. Aşırı içki içmek karaciğerde yağ artışına (hepatik steatoz) ve karaciğerde iltihaplanmaya (alkolik hepatit) neden olabilir. Zamanla, aşırı içki içmek karaciğer dokusunda geri dönüşü olmayan tahribata ve yara izine (siroz) neden olabilir.
- Sindirim problemleri. Aşırı içki içmek mide zarının (gastrit) iltihaplanmasının yanı sıra mide ve yemek borusu ülserlerine de neden olabilir. Ayrıca vücudunuzun yeterli miktarda B vitamini ve diğer besin maddelerini alma yeteneğini de etkileyebilir. Aşırı içki içmek pankreasınıza zarar verebilir veya pankreas iltihabına (pankreatit) yol açabilir.
- Kalp sorunları. Aşırı içki içmek yüksek tansiyona yol açabilir ve kalp büyümesi, kalp yetmezliği veya felç riskinizi artırabilir. Tek bir aşırı yemek bile atriyal fibrilasyon adı verilen ciddi düzensiz kalp atışlarına (aritmi) neden olabilir.
- Diyabet komplikasyonları. Alkol, karaciğerinizden glikoz salınımını engeller ve düşük kan şekeri (hipoglisemi) riskini artırabilir. Diyabetiniz varsa ve kan şekeri seviyenizi düşürmek için zaten insülin veya başka diyabet ilaçları kullanıyorsanız bu tehlikelidir.
- Cinsel işlev ve dönemlerle ilgili sorunlar. Aşırı içki içmek erkeklerin ereksiyonu sürdürmede zorluk yaşamasına (erektil disfonksiyon) neden olabilir. Kadınlarda aşırı içki adet dönemlerini kesintiye uğratabilir.
- Göz problemleri. Zamanla, aşırı içki tüketimi istemsiz hızlı göz hareketlerine (nistagmus) ve ayrıca B-1 vitamini (tiamin) eksikliği nedeniyle göz kaslarınızda zayıflığa ve felce neden olabilir. Tiamin eksikliği, derhal tedavi edilmezse geri dönüşü olmayan demans gibi diğer beyin değişikliklerine neden olabilir.
- Doğum kusurları. Hamilelik sırasında alkol kullanımı düşüklere neden olabilir. Ayrıca fetal alkol spektrum bozukluklarına (FASD) neden olabilir. FASD’ler bir çocuğun ömür boyu sürecek fiziksel ve gelişimsel sorunlarla doğmasına neden olabilir.
- Kemik hasarı. Alkol yeni kemik oluşumunu engelleyebilir. Kemik kaybı kemiklerin incelmesine (osteoporoz) ve kırık riskinin artmasına neden olabilir. Alkol ayrıca kan hücrelerini oluşturan kemik iliğine de zarar verebilir. Bu, düşük trombosit sayısına neden olabilir ve bu da morarma ve kanamaya neden olabilir.
- Nörolojik komplikasyonlar. Aşırı içki içmek sinir sisteminizi etkileyerek ellerinizde ve ayaklarınızda uyuşukluk ve ağrıya, düşünce bozukluğuna, demansa ve kısa süreli hafıza kaybına neden olabilir.
- Zayıflamış bağışıklık sistemi. Aşırı alkol kullanımı vücudunuzun hastalıklara karşı direncini zorlaştırabilir ve başta zatürre olmak üzere çeşitli hastalıklara yakalanma riskinizi artırabilir.
- Artan kanser riski. Uzun süreli aşırı alkol kullanımı ağız, boğaz, karaciğer, yemek borusu, kolon ve meme kanserleri de dahil olmak üzere birçok kanser riskinin artmasıyla ilişkilendirilmiştir. Orta düzeyde içki içmek bile meme kanseri riskini artırabilir.
- İlaç ve alkol etkileşimleri. Bazı ilaçlar alkolle etkileşime girerek toksik etkilerini artırır. Bu ilaçları alırken içki içmek, bunların etkinliğini artırabilir, azaltabilir veya tehlikeli hale getirebilir.
Alkolizm Nasıl Önlenir?
Erken müdahale gençlerde alkole bağlı sorunları önleyebilir. Ergen çocuğunuz varsa, alkolle ilgili bir soruna işaret edebilecek belirti ve semptomlara karşı dikkatli olun:
- Faaliyetlere, hobilere ve kişisel görünüme ilgi kaybı
- Kırmızı gözler, geveleyerek konuşma, koordinasyon sorunları ve hafıza kaybı
- Yeni bir kalabalığa katılmak gibi arkadaşlarla ilişkilerde zorluklar veya değişiklikler
- Düşen notlar ve okuldaki sorunlar
- Sık ruh hali değişiklikleri ve savunma davranışı
Gençlerde alkol kullanımının önlenmesine yardımcı olabilirsiniz:
- Kendi alkol kullanımınızla iyi bir örnek olun.
- Çocuğunuzla açıkça konuşun, birlikte kaliteli zaman geçirin ve çocuğunuzun hayatına aktif olarak dahil olun.
- Çocuğunuza nasıl bir davranış beklediğinizi ve kurallara uymamanın sonuçlarının ne olacağını anlatın.
Alkolizm Tedavisi Nasıl Yapılır? Alkol Bağımlılığı Nasıl Tedavi Edilir?
Alkolizm tedavisi ihtiyaçlarınıza bağlı olarak değişebilir. Tedavi kısa bir müdahaleyi, bireysel veya grup danışmanlığını, ayakta tedavi programını veya yatılı tedaviyi içerebilir. Yaşam kalitesini artırmak için alkol kullanımını durdurmaya çalışmak tedavinin ana hedefidir.
Alkol bağımlılığı tedavisi şunları içerebilir:
- Detoks ve geri çekilme. Tedavi, tıbbi olarak yönetilen bir detoksifikasyon programı (yoksunluk) ile başlayabilir. Bazen detoks olarak da adlandırılan bu işlem genellikle 2 ila 7 gün sürer. Yoksunluk semptomlarını önlemek için sakinleştirici ilaçlar almanız gerekebilir. Detoks genellikle yatılı tedavi merkezinde veya hastanede yapılır.
- Yeni beceriler öğrenmek ve tedavi planı yapmak. Bu süreç genellikle alkol tedavisi uzmanlarını içerir. Hedef belirleme, davranış değiştirme teknikleri, kendi kendine yardım kılavuzlarının kullanımı, danışmanlık ve bir tedavi merkezinde takip bakımını içerebilir.
- Psikolojik danışmanlık. Gruplara ve bireylere yönelik danışmanlık ve terapi, alkolle ilgili sorununuzu daha iyi anlamanıza yardımcı olur ve alkol kullanımının psikolojik yönlerinden kurtulmayı destekler. Çiftlerden veya aile terapisinden yararlanabilirsiniz; aile desteği iyileşme sürecinin önemli bir parçası olabilir.
- Ağızdan alınan ilaçlar. Disülfiram adı verilen bir ilaç, alkol kullanım bozukluğunu iyileştirmese veya içki içme dürtüsünü ortadan kaldırmasa da, içki içmenizi engellemeye yardımcı olabilir. Disülfiram alırken alkol alırsanız ilaç, kızarma, mide bulantısı, kusma ve baş ağrılarını içerebilecek fiziksel bir reaksiyona neden olur.Alkolün neden olduğu iyi duyguları engelleyen bir ilaç olan naltrekson, aşırı içiciliği önleyebilir ve içki içme isteğini azaltabilir. Akamprosat, içmeyi bıraktığınızda alkol isteğiyle mücadele etmenize yardımcı olabilir. Disülfiramın aksine, naltrekson ve akamprosat, içki içtikten sonra kendinizi hasta hissetmenize neden olmaz.
- Enjekte edilen ilaç. Naltrekson ilacının bir versiyonu olan Vivitrol, bir sağlık uzmanı tarafından ayda bir kez enjekte ediliyor. Benzer ilaçlar hap şeklinde alınabilse de, alkol kullanım bozukluğundan iyileşen kişiler için ilacın enjekte edilebilir versiyonunun tutarlı bir şekilde kullanılması daha kolay olabilir.
- Destek devam ediyor. Bakım sonrası programlar ve destek grupları, alkol kullanım bozukluğundan kurtulan kişilerin içkiyi bırakmalarına, nüksetme durumlarını yönetmelerine ve gerekli yaşam tarzı değişiklikleriyle başa çıkmalarına yardımcı olur. Bu, tıbbi veya psikolojik bakımı veya bir destek grubuna katılmayı içerebilir.
- Psikolojik sorunların tedavisi. Alkolizm sıklıkla diğer zihinsel sağlık bozukluklarıyla birlikte ortaya çıkar. Depresyon, anksiyete veya başka bir akıl sağlığı sorununuz varsa, konuşma terapisine (psikoterapi), ilaçlara veya başka tedaviye ihtiyacınız olabilir.
- Sağlık koşulları için tıbbi tedavi. Alkolle ilgili sağlık sorunlarının çoğu, içmeyi bıraktığınızda önemli ölçüde iyileşir. Ancak bazı sağlık koşulları tedavi ve takip bakımının devamını gerektirebilir.
- Manevi uygulama. Bir tür düzenli manevi uygulamayla ilgilenen kişiler, alkol kullanım bozukluğundan veya diğer bağımlılıklardan kurtulmayı daha kolay bulabilirler. Pek çok insan için manevi yönlerine dair daha fazla içgörü kazanmak, iyileşmenin temel unsurudur.
Alternatif tıp
Geleneksel tıbbi tedaviyi veya psikoterapiyi alternatif tıpla değiştirmekten kaçının. Ancak alkol kullanım bozukluğundan kurtulurken tedavi planınıza ek olarak kullanılırsa bu teknikler yararlı olabilir:
- Yoga. Yoganın bir dizi duruşu ve kontrollü nefes egzersizleri rahatlamanıza ve stresi yönetmenize yardımcı olabilir.
- Meditasyon. Meditasyon sırasında dikkatinizi odaklar ve zihninizi meşgul eden ve strese neden olabilecek karışık düşünce akışını ortadan kaldırırsınız.
- Akupunktur. Akupunkturda cilt altına saç teli inceliğinde iğneler batırılır. Akupunktur kaygı ve depresyonun azaltılmasına yardımcı olabilir.
Yaşam Tarzı ve Ev İlaçları
İyileşmenizin bir parçası olarak alışkanlıklarınızı değiştirmeye ve farklı yaşam tarzı seçimleri yapmaya odaklanmanız gerekecek. Bu stratejiler aşağıdakilere yardımcı olabilir:
- Sosyal durumunuzu düşünün. Arkadaşlarınıza ve ailenize alkol içmediğinizi açıkça belirtin. İyileşmenizi destekleyebilecek arkadaşlarınızdan ve ailenizden oluşan bir destek sistemi geliştirin. İyileşmenize zarar verecek arkadaşlarınızdan ve sosyal durumlardan uzaklaşmanız gerekebilir.
- Sağlıklı alışkanlıklar geliştirin. Örneğin, iyi uyku, düzenli fiziksel aktivite, stresi daha etkili bir şekilde yönetmek ve iyi beslenmek, alkol kullanım bozukluğundan kurtulmanızı kolaylaştırabilir.
- Alkol içermeyen şeyler yapın. Faaliyetlerinizin çoğunun içki içmeyi içerdiğini görebilirsiniz. Bunları alkol merkezli olmayan hobiler veya aktivitelerle değiştirin.
Referanslar:
- Alkolizm: Alkol Bağımlılığının 5 Belirtisi, Nedenleri, Tanısı Ve Tedavisi
- American Psychiatric Association. (2013). Diagnostic and Statistical Manual of Mental Disorders (5th ed.). Arlington, VA: American Psychiatric Publishing.
- Babor, T. F., & Del Boca, F. K. (2003). Treatment matching in alcoholism. Cambridge University Press.
- Bertholet, N., Gaume, J., Faouzi, M., Gmel, G., & Daeppen, J. B. (2010). Predictive value of readiness, importance, and confidence in ability to change drinking and smoking. BMC Public Health, 10, 694.
- Brown, S. A., Tapert, S. F., Granholm, E., & Delis, D. C. (2000). Neurocognitive functioning of adolescents: Effects of protracted alcohol use. Alcoholism: Clinical and Experimental Research, 24(2), 164-171.
- Centers for Disease Control and Prevention. (2018). Alcohol-attributable deaths and years of potential life lost—United States, 2006–2010. Morbidity and Mortality Weekly Report, 63(40), 1001–1005.
- Connor, J. P., Haber, P. S., & Hall, W. D. (2016). Alcohol use disorders. The Lancet, 387(10022), 988-998.
- Esser, M. B., et al. (2014). Prevalence of alcohol dependence among US adult drinkers, 2009-2011. Preventing Chronic Disease, 11, E206.
- Fillmore, M. T., Marczinski, C. A., & Bowman, A. M. (2005). Acute alcohol tolerance on subjective intoxication and simulated driving performance in binge drinkers. Psychology of Addictive Behaviors, 19(1), 56.
- Grant, B. F., et al. (2015). Epidemiology of DSM-5 alcohol use disorder: Results from the National Epidemiologic Survey on Alcohol and Related Conditions III. JAMA Psychiatry, 72(8), 757–766.
- Hasin, D. S., et al. (2007). Prevalence, correlates, disability, and comorbidity of DSM-IV alcohol abuse and dependence in the United States: Results from the National Epidemiologic Survey on Alcohol and Related Conditions. Archives of General Psychiatry, 64(7), 830–842.
- Helzer, J. E., & Canino, G. J. (1992). Alcoholism in North America, Europe, and Asia. Oxford University Press.
- Hingson, R., Heeren, T., & Winter, M. (2006). Age at drinking onset and alcohol dependence: Age at onset, duration, and severity. Archives of Pediatrics & Adolescent Medicine, 160(7), 739–746.
- Koob, G. F., & Volkow, N. D. (2010). Neurocircuitry of addiction. Neuropsychopharmacology, 35(1), 217–238.
- Mann, K., et al. (2005). Neuroimaging in alcoholism: Ethanol and brain damage. Alcoholism: Clinical and Experimental Research, 29(5), 1106–1113.
- NIAAA. (2000). 10th Special Report to the U.S. Congress on Alcohol and Health. National Institute on Alcohol Abuse and Alcoholism.
- O’Malley, S. S., & O’Connor, P. G. (2011). Medications for unhealthy alcohol use: Across the spectrum. Alcohol Research & Health, 33(4), 300–312.
- Rehm, J., et al. (2009). Global burden of disease and injury and economic cost attributable to alcohol use and alcohol-use disorders. The Lancet, 373(9682), 2223-2233.
- Room, R., Babor, T., & Rehm, J. (2005). Alcohol and public health. The Lancet, 365(9458), 519-530.
- SAMHSA. (2019). Key substance use and mental health indicators in the United States: Results from the 2018 National Survey on Drug Use and Health. Substance Abuse and Mental Health Services Administration.
- Schuckit, M. A. (2009). Alcohol-use disorders. The Lancet, 373(9662), 492-501.
- Sher, K. J. (1991). Children of Alcoholics: A Critical Appraisal of Theory and Research. University of Chicago Press.
- Spanagel, R. (2009). Alcoholism: A systems approach from molecular physiology to addictive behavior. Physiological Reviews, 89(2), 649–705.
- Steele, C. M., & Josephs, R. A. (1990). Alcohol myopia: Its prized and dangerous effects. American Psychologist, 45(8), 921–933.
- Taylor, B., et al. (2010). Alcohol and hypertension: Gender differences in dose-response relationships determined through systematic review and meta-analysis. Addiction, 104(12), 1981–1990.
- World Health Organization. (2018). Global status report on alcohol and health. World Health Organization.
- https://scholar.google.com/
- https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/
- https://www.researchgate.net/
- https://www.nhs.uk/