Churg-Strauss Sendromu Belirtileri, Nedenleri, Tanısı, Tedavisi

94 / 100

Churg-Strauss Sendromu (CSS), diğer adıyla Eozinofilik Granülomatoz ve Poliangiit (EGPA), nadir görülen ve kompleks bir otoimmün vaskülit hastalığıdır. İlk kez 1951 yılında Dr. Jacob Churg ve Dr. Lotte Strauss tarafından tanımlanmıştır. Bu sendrom, küçük ve orta çaplı kan damarlarını etkileyen inflamatuar bir süreçtir ve eozinofili ile karakterizedir. Hastalık genellikle astım, rinit ve sinüzit gibi alerjik belirtilerle başlar ve zamanla damar iltihabına ve çeşitli organlarda hasara yol açar. CSS’nin erken teşhisi, tedaviye olumlu yanıt verme şansını artırdığı için oldukça önemlidir. Ancak hastalığın nadir olması ve belirtilerinin diğer hastalıklarla karışabilmesi, tanıyı zorlaştırmaktadır.

Churg-Strauss Sendromu

CSS, genellikle üç klinik evre halinde seyreder. İlk evre, alerjik faz olarak bilinir ve kronik astım ve rinit gibi alerjik semptomlarla başlar. Bu aşamada hastalar sıklıkla nefes darlığı, burun akıntısı ve sinüs problemleri yaşar. İkinci evre, eozinofilik fazdır ve kandaki eozinofil seviyelerinin artışıyla karakterizedir. Bu evrede, eozinofillerin akciğerler, gastrointestinal sistem ve deri gibi dokularda birikmesi nedeniyle ciddi hasar oluşabilir. Üçüncü ve son evre ise vaskülitik fazdır ve kan damarlarının iltihaplanması ile çeşitli organ hasarlarına yol açar. Bu evre, genellikle sinir sistemi, kalp ve böbrekler gibi hayati organları etkiler ve ciddi komplikasyonlara neden olabilir.

Churg-Strauss Sendromu’nun etiyolojisi tam olarak bilinmemekle birlikte, genetik yatkınlık ve çevresel faktörlerin bir araya gelmesiyle oluştuğu düşünülmektedir. Hastalığın otoimmün bir doğası olduğu ve bağışıklık sisteminin kendi dokularına saldırdığı bilinmektedir. Son yıllarda yapılan çalışmalar, belirli genetik varyantların hastalığa yatkınlığı artırabileceğini ve bu varyantların özellikle HLA-DRB1 geni ile ilişkili olduğunu göstermektedir. Ayrıca, bazı ilaçların, özellikle lökotrien reseptör antagonistleri ve monoklonal antikorların kullanımı, bazı hastalarda hastalığın tetiklenmesine yol açabilmektedir. Bu nedenle, hastaların tedavi süreçlerinde kullanılan ilaçların dikkatle seçilmesi ve düzenli takibinin yapılması önemlidir.

Churg-Strauss Sendromu’nun tanısında ve tedavisinde multidisipliner bir yaklaşım gereklidir. Tanı süreci, ayrıntılı bir tıbbi öykü, fizik muayene, laboratuvar testleri ve görüntüleme yöntemlerini içerir. Tedavi ise genellikle kortikosteroidler ve immünsüpresif ilaçlarla yapılır. Ancak her hastanın tedaviye verdiği yanıt farklılık gösterebilir ve bazı durumlarda hastalığın seyri tahmin edilemez hale gelebilir. Bu makalede, Churg-Strauss Sendromu’nun klinik özellikleri, tanı kriterleri, tedavi yöntemleri ve hastalığın yönetimi ayrıntılı bir şekilde ele alınacaktır.

Churg-Strauss Sendromu ,

Churg-Strauss Sendromu Nedir?

Churg-Strauss Sendromu, küçük ve orta çaplı kan damarlarını etkileyen nadir bir sistemik vaskülit hastalığıdır. Hastalık, çoğunlukla 30-50 yaş arasındaki yetişkinlerde görülür ve kadın ile erkeklerde benzer oranlarda ortaya çıkar. CSS’nin en belirgin özelliği, hastaların büyük bir çoğunluğunda astım ve alerjik rinit gibi solunum yolu problemlerinin varlığıdır. Eozinofilik inflamasyon ve vaskülit nedeniyle akciğerler, kalp, sinir sistemi, böbrekler ve deri gibi birçok organ etkilenebilir.

CSS’nin klinik tablosu genellikle üç evreye ayrılır: alerjik faz, eozinofilik faz ve vaskülitik faz. Bu evreler her hastada aynı sırayla ve şiddette görülmeyebilir. Alerjik fazda, hastalar genellikle astım, alerjik rinit ve sinüzit gibi kronik alerjik belirtiler yaşar. Bu belirtiler yıllar boyunca sürebilir ve bazı hastalarda tedaviye direnç gösterebilir. İkinci evre olan eozinofilik fazda, kandaki eozinofil seviyesi artar ve bu hücreler dokularda birikerek inflamasyona yol açar. Özellikle akciğerler ve gastrointestinal sistem bu fazda en çok etkilenen organlardır. Üçüncü evre ise vaskülitik fazdır ve bu dönemde kan damarlarının iltihaplanması nedeniyle birçok organ sistemi hasar görebilir.

Churg-Strauss Sendromu Tanı Kriterleri

Churg-Strauss Sendromu tanısında Amerikan Romatoloji Derneği (American College of Rheumatology) tarafından belirlenen altı ana kriter kullanılır.

Bu kriterler şunlardır:

  1. Astım: CSS hastalarının büyük bir çoğunluğunda astım semptomları mevcuttur. Astım genellikle hastalığın başlangıcında ortaya çıkar ve kronik bir seyir izler.
  2. Eozinofili: Kanda eozinofil sayısının %10’un üzerinde olması, hastalığın önemli bir göstergesidir.
  3. Mononöropati veya Polinöropati: Sinirlerin iltihaplanması nedeniyle, hastalarda genellikle el veya ayaklarda uyuşma, güçsüzlük gibi nörolojik belirtiler görülür.
  4. Geçici Pulmoner İfiltratlar: Akciğerlerde geçici nodüller veya infiltratlar görülmesi, hastalığın tipik bir bulgusudur.
  5. Paranazal Sinüs Anomalileri: Sinüslerde kronik iltihaplanma veya polip oluşumu sıkça gözlemlenir.
  6. Ekstravasküler Eozinofiller: Doku biyopsisinde damar dışı bölgelerde eozinofil hücrelerinin bulunması, CSS tanısını destekler.

Bu kriterlerden dört veya daha fazlasının varlığı, CSS tanısı için yeterli kabul edilir. Tanı sürecinde hastanın ayrıntılı öyküsü, fizik muayenesi ve laboratuvar testleri bir arada değerlendirilmelidir.

Churg-Strauss Sendromu Belirtileri ve Semptomlar

Churg-Strauss Sendromu’nun klinik belirtileri, hastalığın evresine ve hangi organların etkilendiğine bağlı olarak büyük ölçüde değişir. Alerjik fazda en sık görülen belirtiler arasında şunlar yer alır:

  • Astım: CSS’nin en belirgin ve erken semptomudur. Genellikle ağır ve tedaviye dirençli bir seyir gösterir.
  • Alerjik Rinit ve Sinüzit: Burun tıkanıklığı, burun akıntısı, sinüs ağrısı ve baş ağrısı gibi semptomlarla kendini gösterir.
  • Nazal Polipler: Sinüslerde polip oluşumu, sık ve tekrarlayan sinüs enfeksiyonlarına yol açar.

Eozinofilik fazda ise, eozinofil hücrelerinin aşırı artışı nedeniyle dokularda ciddi hasar meydana gelir. Bu fazda görülen belirtiler:

  • Eozinofilik Pnömoni: Akciğerlerde eozinofil birikmesi nedeniyle nefes darlığı, göğüs ağrısı ve öksürük görülür.
  • Gastrointestinal Semptomlar: Karın ağrısı, ishal, bulantı ve kusma gibi belirtiler eozinofillerin bağırsak duvarında birikmesi sonucu ortaya çıkar.
  • Deri Lezyonları: Döküntü, purpura ve deri altı nodüller gibi çeşitli cilt belirtileri görülür.

Vaskülitik fazda ise, kan damarlarının iltihaplanması ile çoklu organ hasarı oluşur. Bu dönemdeki belirtiler:

  • Mononöropati veya Polinöropati: Sinir iltihabı nedeniyle, el ve ayaklarda uyuşma, yanma ve ağrı gibi nörolojik sorunlar ortaya çıkar.
  • Kalp Tutulumu: Miyokardit, perikardit ve kalp krizi gibi ciddi kardiyak komplikasyonlar gelişebilir.
  • Renal Tutulum: Nadir de olsa, böbreklerde hasar meydana gelebilir ve bu durum proteinüri, hematuri ve böbrek yetmezliğine yol açabilir.

Churg-Strauss Sendromu Tanısı

Churg-Strauss Sendromu’nun tanısında kullanılan yöntemler arasında laboratuvar testleri, görüntüleme yöntemleri ve biyopsi bulunmaktadır.

  • Laboratuvar Testleri: Eozinofili varlığı, yüksek CRP ve ESR düzeyleri gibi inflamatuar belirteçler, tanı sürecinde önemli rol oynar. Ayrıca, ANCA testi de bazı hastalarda pozitif olabilir.
  • Görüntüleme Yöntemleri: Göğüs röntgeni ve bilgisayarlı tomografi (BT) akciğer tutulumunu değerlendirmede kullanılır. Sinüslerdeki inflamasyonu ve polipleri görmek için sinüs tomografisi faydalıdır.
  • Biyopsi: Kesin tanı için genellikle doku biyopsisi yapılır. Özellikle deri, akciğer veya sinir biyopsisi ile eozinofil infiltrasyonu ve vaskülit varlığı saptanabilir.

Churg-Strauss Sendromu

Churg-Strauss Sendromu Tedavisi

Churg-Strauss Sendromu tedavisinde ana hedef, inflamasyonu kontrol altına almak ve organ hasarını önlemektir. Tedavi genellikle kortikosteroidler ve immünsüpresif ilaçları içerir.

  1. Kortikosteroidler: Prednizon gibi ilaçlar, inflamasyonu hızla azaltmak için kullanılır. Doz, hastalığın şiddetine göre ayarlanır ve genellikle birkaç hafta içinde kademeli olarak azaltılır.
  2. İmmünsüpresif İlaçlar: Siklofosfamid, azatioprin ve metotreksat gibi ilaçlar, kortikosteroidlere yanıt vermeyen hastalarda veya hastalığın şiddetli seyrettiği durumlarda kullanılır.
  3. Biyolojik Tedaviler: Son yıllarda, anti-IL-5 monoklonal antikorlar (örneğin, mepolizumab) gibi biyolojik ajanlar, özellikle eozinofil seviyelerinin kontrolünde etkili bulunmuştur.

Tedavi sürecinde hastaların düzenli olarak takip edilmesi ve ilaçların yan etkilerinin izlenmesi önemlidir. Ayrıca, astım ve alerjik rinit semptomlarının yönetimi için ek tedaviler de gerekebilir.

Komplikasyonlar

Churg-Strauss Sendromu, tedavi edilmezse ciddi komplikasyonlara yol açabilir. Bu komplikasyonlar arasında:

  • Kalp Yetmezliği: Miyokardit ve perikardit nedeniyle kalp yetmezliği gelişebilir.
  • Böbrek Yetmezliği: Nadir de olsa, böbreklerdeki vaskülit nedeniyle böbrek yetmezliği oluşabilir.
  • Sinir Hasarı: Polinöropati nedeniyle uzun vadede kalıcı sinir hasarı ve kas güçsüzlüğü gelişebilir.

Prognoz ve Yaşam Kalitesi

Churg-Strauss Sendromu’nun prognozu, erken tanı ve uygun tedavi ile genellikle iyi olmakla birlikte, hastalığın seyri kişiden kişiye değişebilir. Tedaviye iyi yanıt veren hastalarda remisyon sağlanabilir ve hastalık kontrol altına alınabilir. Ancak bazı hastalarda nüksler ve tedaviye dirençli seyir görülebilir. Bu durumda, ek tedaviler ve multidisipliner bir yaklaşım gereklidir.

Sonuç

Churg-Strauss Sendromu, nadir ve karmaşık bir otoimmün vaskülit hastalığıdır. Hastalığın klinik seyri ve belirtileri, erken tanı ve tedavi ile kontrol altına alınabilirse, prognoz genellikle iyidir. Ancak, hastalığın nadir olması ve diğer otoimmün hastalıklarla benzerlik göstermesi nedeniyle tanı süreci zor olabilir. Bu nedenle, hastaların düzenli olarak izlenmesi, tedaviye yanıtlarının değerlendirilmesi ve gerektiğinde tedavi protokollerinin güncellenmesi önemlidir.

Referanslar:

  1. Churg-Strauss Sendromu
  2. https://www.ncbi.nlm.nih.gov/books/NBK537099/
  3. https://rarediseases.org/rare-diseases/churg-strauss-syndrome/
  4. https://my.clevelandclinic.org/health/diseases/7098–eosinophilic-granulomatosis-with-polyangiitis-egpa-formerly-churg-strauss-syndrome
  5. https://www.hopkinsvasculitis.org/types-vasculitis/churgstrauss-syndrome-css/
Churg-Strauss Sendromu
Churg-Strauss Sendromu

 

Sağlık Bilgisi Paylaş !