Adenomyozis Nedir? 6 Belirtisi, Nedenleri, Tanısı, Tedavisi
Adenomyozis, kadınların üreme sağlığını etkileyen yaygın ancak sıklıkla göz ardı edilen bir rahatsızlıktır. Bu hastalık, rahim dokusunun (endometriyum) rahmin kas tabakasına (miyometrium) doğru büyümesiyle karakterizedir. Normal şartlarda rahim iç tabakasında yer alan endometriyal doku, adenomyozis hastalarında rahmin kas tabakasına nüfuz ederek anormal büyüme gösterir. Bu durum, ağrı, düzensiz kanamalar ve çeşitli diğer belirtilere neden olabilir. Kadınların yaşam kalitesini önemli ölçüde etkileyen adenomyozis, doğru teşhis ve tedavi yöntemleri ile kontrol altına alınabilir. Ancak hastalık, diğer jinekolojik rahatsızlıklarla karıştırılabileceğinden teşhis süreci zaman alabilir ve karmaşık hale gelebilir.
Sağlık Bilgisi İçeriği
Adenomyozis Nedir? 6 Belirtisi, Nedenleri, Tanısı Ve Tedavisi
Adenomyozis nedenleri tam olarak anlaşılamamış olsa da, genetik, hormonlar ve doğum sonrası rahim yaralanmaları gibi faktörlerin etkili olduğu düşünülmektedir. Özellikle orta yaşlı kadınlarda yaygın olarak görülse de, her yaştan kadını etkileyebilir. Çoğu kadın bu hastalıktan muzdarip olduğunu bilmeden uzun yıllar boyunca yaşamına devam edebilir çünkü belirtiler diğer üreme organı hastalıklarıyla benzerlik gösterebilir. Bununla birlikte, son yıllarda tıbbi teknolojinin ilerlemesi ve konuyla ilgili farkındalığın artması sayesinde adenomyozis daha sık teşhis edilmeye başlanmıştır.
Adenomyozis teşhis edildikten sonra tedavi planı hastanın yaşına, belirtilerin şiddetine ve gebelik planlarına bağlı olarak değişir. Hastalığın tedavisi genellikle ilaç tedavisi, hormon tedavisi ve cerrahi müdahaleleri içerir. Ancak her hasta için uygun tedavi yöntemi farklı olabilir. Bu nedenle, hastaların doğru tedavi seçenekleri hakkında bilgilendirilmesi ve doktorlarıyla açık bir iletişim kurmaları büyük önem taşır.
Bu makale, adenomyozis hastalığının belirtilerini, teşhis süreçlerini ve tedavi yöntemlerini detaylandırarak kadın sağlığına katkıda bulunmayı amaçlamaktadır. Yazının devamında, bu hastalığın nedenleri ve risk faktörleri de ele alınarak, kadınların adenomyozis hakkında bilinçlenmeleri sağlanacaktır. Ayrıca, modern tıbbın sunduğu tedavi seçenekleri hakkında kapsamlı bilgi verilecek ve hastalığın yönetimi ile ilgili ipuçları sunulacaktır.
Adenomyozis Nedir?
Rahim iç tabakasını oluşturan endometriyal dokunun, rahmin kas tabakasına (miyometrium) doğru büyümesi sonucu meydana gelir. Bu durum, rahimde kalınlaşma ve büyümeye yol açar. Genellikle orta yaşlı kadınlarda ve birden fazla doğum yapmış kişilerde daha sık görülse de, genç kadınlarda da ortaya çıkabilir. Bu hastalık, her zaman belirgin semptomlara neden olmaz; bu nedenle teşhis edilmesi zor olabilir. Ancak, ağrılı adet dönemleri ve aşırı kanama gibi belirtilerle kendini gösterebilir.
Adenomyozis iki farklı formda ortaya çıkabilir:
- Fokal Adenomyozis: Bu tip, rahmin sadece belli bir bölgesinde sınırlı kalır.
- Diffüz Adenomyozis: Endometriyal dokunun rahmin geniş bir bölgesine yayıldığı tiptir. Bu durumda rahim genel olarak büyür ve kalınlaşır.
Her iki form da ciddi rahatsızlıklara ve komplikasyonlara yol açabilir. Özellikle adet dönemlerinde yaşanan şiddetli ağrılar ve yoğun kanamalar, hastaların günlük yaşamını olumsuz yönde etkileyebilir. Ayrıca, bazı hastalarda infertilite (kısırlık) gibi üreme sorunları da gelişebilir.
Adenomyozis Belirtileri
Her hastada farklı belirtilerle kendini gösterebilir ve bazı hastalarda tamamen belirti vermeyebilir. Ancak, bu rahatsızlığa sahip kadınlarda yaygın olarak görülen bazı ana semptomlar şunlardır:
- Ağrılı Adet Dönemleri (Dismenore): En yaygın belirtisi, şiddetli adet sancılarıdır. Bu sancılar, adenomyozis olan kadınlarda genellikle çok daha yoğundur ve adet döneminin başlamasından birkaç gün önce başlayabilir. Adet döneminin sonuna kadar devam edebilir ve bu süre zarfında kadınların iş veya sosyal yaşamlarına odaklanmalarını zorlaştırabilir.
- Yoğun ve Uzun Süren Adet Kanamaları (Menoraji): Hastaların birçoğu, aşırı kanama yaşar. Bu, adet kanamalarının yoğunluğu artabileceği gibi, kanama süresi de normalden uzun olabilir. Menoraji, demir eksikliği anemisine neden olabilir, bu da halsizlik ve yorgunluğa yol açabilir.
- Cinsel İlişki Sırasında Ağrı (Disparoni): Bazı kadınlar, adenomyozis nedeniyle cinsel ilişki sırasında ağrı yaşayabilirler. Bu ağrı, hastalığın rahmin kas tabakasına olan etkisinden kaynaklanabilir ve rahmin büyümesi ile artış gösterebilir.
- Pelvik Ağrı: Adet dönemleri dışında da pelvik bölgede sürekli bir ağrıya neden olabilir. Bu ağrı, özellikle rahmin genişlediği ve sinirleri baskıladığı durumlarda daha yoğun hissedilebilir.
- Rahmin Büyümesi: Rahmin genel olarak büyümesine neden olabilir. Bu durumda, kadınlar karnında bir dolgunluk veya baskı hissi yaşayabilirler. Bazı durumlarda rahim, hamileymiş gibi büyüyebilir ve bu da rahatsızlık hissini artırabilir.
- Anemi: Yoğun adet kanamaları nedeniyle kadınlar demir eksikliği anemisi geliştirebilir. Anemi, sürekli yorgunluk, baş dönmesi ve halsizlik gibi belirtilere yol açabilir.
Adenomyozis Nedenleri ve Risk Faktörleri
Adenomyozisin kesin nedeni hala tam olarak anlaşılamamıştır. Ancak, bazı teoriler hastalığın nasıl geliştiği konusunda ipuçları sunmaktadır.
Adenomyozisin gelişiminde etkili olabilecek olası faktörler şunlardır:
- Hormonlar: Östrojen hormonunun önemli bir rol oynadığı düşünülmektedir. Östrojen, rahim dokusunun büyümesini teşvik eder ve bu da adenomyozisli kadınlarda rahim içi dokuların kas tabakasına doğru büyümesine neden olabilir.
- Doğum Yapmış Olma: Doğum yapmış kadınlarda daha sık görülür. Doğum sırasında rahim kasları zarar görebilir ve bu, adenomyozis gelişimi için bir risk faktörü olabilir.
- Yaş: Genellikle 40-50 yaş arasındaki kadınlarda teşhis edilir. Menopoz öncesi dönemde östrojen seviyelerinin yüksek olması, hastalığın gelişim riskini artırabilir.
- Rahimle İlgili Ameliyatlar: Daha önce rahimle ilgili ameliyat geçirmiş kadınlarda (örneğin sezaryen veya rahim biyopsisi gibi) gelişme riski daha yüksektir. Bu ameliyatlar sırasında rahim kaslarının zarar görmesi, adenomyozis gelişimini tetikleyebilir.
- Genetik Yatkınlık: Adenomyozis hastalığının ailesel yatkınlıkla ilgili olabileceği düşünülmektedir. Ailede geçmişi olan kadınların bu hastalığa yakalanma riski daha yüksek olabilir.
Adenomyozis Tanısı
Adenomyozisin teşhisi, sıklıkla diğer jinekolojik rahatsızlıklarla karışabileceğinden zor olabilir. Bu nedenle, doğru bir teşhis koymak için birden fazla tanı yöntemi kullanılabilir. Adenomyozis tanısı konulmadan önce, doktorun ayrıntılı bir tıbbi geçmiş alması ve fiziksel muayene yapması gereklidir. Teşhis için kullanılan başlıca yöntemler şunlardır:
- Ultrason: Pelvik ultrason, adenomyozisin teşhisinde kullanılan en yaygın görüntüleme yöntemidir. Ultrason ile rahimdeki anormal kalınlaşmalar ve düzensizlikler tespit edilebilir.
- Manyetik Rezonans Görüntüleme (MRI): MRI, rahimdeki dokuların daha ayrıntılı bir görüntüsünü sağlayabilir. Hastaların MRI görüntülerinde rahmin genişlemiş ve kalınlaşmış olduğu görülebilir.
- Biyopsi: Rahim dokusundan alınan biyopsi örneği, mikroskobik incelemelerle adenomyozis teşhisini doğrulamak için kullanılabilir. Ancak, biyopsi genellikle nadiren tercih edilir çünkü bu yöntem invazivdir.
Adenomyozis Tedavisi
Adenomyozis tedavisi, hastanın yaşı, belirtilerin şiddeti, genel sağlık durumu ve çocuk sahibi olma isteği gibi faktörlere bağlı olarak değişiklik gösterebilir. Tedavinin amacı, belirtileri hafifletmek ve hastanın yaşam kalitesini artırmaktır. Tedavi yöntemleri genel olarak ilaçla tedavi, hormon tedavisi ve cerrahi müdahaleleri kapsar. Ancak, her hastanın durumu farklı olduğu için tedavi kişiselleştirilir ve en iyi sonuç için doktor-hasta iş birliği önemlidir.
Tedavide kullanılan yöntemler şu başlıklar altında incelenebilir:
1. İlaçla Tedavi
Adenomyozis semptomlarını hafifletmek amacıyla kullanılan ilk tedavi seçeneği genellikle ilaç tedavisidir. Ağrıyı ve kanamayı azaltmak amacıyla çeşitli ağrı kesiciler ve anti-inflamatuar ilaçlar kullanılabilir. Ancak bu ilaçlar sadece semptomların yönetilmesine yardımcı olur; hastalığın ilerlemesini durdurmaz.
- Non-steroid Anti-inflamatuar İlaçlar (NSAID’ler): Adenomyozisli kadınların yaşadığı adet sancılarını (dismenore) hafifletmek için sıklıkla kullanılır. Bu ilaçlar, adet dönemi boyunca ağrıya neden olan prostaglandin üretimini baskılayarak ağrıyı hafifletir. NSAID’ler, genellikle ilk basamak tedavi olarak kullanılır ve ibuprofen, naproksen gibi ilaçları içerir.
- Ağrı Kesiciler: Şiddetli pelvik ağrılar ve adet sancıları için doktorlar, NSAID’lere ek olarak daha güçlü ağrı kesiciler önerebilir. Ancak, bu ilaçların uzun süreli kullanımı önerilmez çünkü mide ve böbrekler üzerinde olumsuz etkileri olabilir.
2. Hormon Tedavisi
Östrojen hormonuna duyarlı bir hastalıktır. Bu nedenle, hormon düzeylerini düzenlemeye yönelik tedaviler hastalığın yönetiminde oldukça etkili olabilir. Hormon tedavisi, rahimdeki endometriyal dokunun büyümesini durdurarak belirtilerin hafifletilmesine yardımcı olabilir.
- Doğum Kontrol Hapları: Kombine doğum kontrol hapları, adet döngüsünü düzenleyerek kanama ve ağrıları kontrol altına alabilir. Östrojen ve progesteron içeren bu haplar, rahim iç dokusunun aşırı büyümesini engelleyerek semptomların hafiflemesini sağlar. Genellikle hafif ve orta dereceli vakalarda kullanılır.
- Hormon Spirali (Levonorgestrel Salgılayan İntrauterin Cihaz): Hormon spirali, rahim içine yerleştirilen ve progesteron hormonu salgılayan bir cihazdır. Bu tedavi yöntemi, rahimdeki kanamayı ve ağrıyı azaltabilir. Hormon spiralinin en büyük avantajı, doğrudan rahime etki etmesi ve sistemik hormon tedavilerine göre daha az yan etkiye sahip olmasıdır.
- GnRH Agonistleri: GnRH (Gonadotropin-Releasing Hormone) agonistleri, vücuttaki östrojen üretimini baskılayarak geçici menopoz etkisi yaratır. Bu ilaçlar, rahimdeki endometriyal dokunun küçülmesini sağlar ve semptomların hafifletilmesine yardımcı olur. Ancak bu tedavi yönteminin sıcak basmaları, kemik yoğunluğunda azalma ve diğer menopoz semptomları gibi yan etkileri olabilir. Genellikle, ciddi vakalarda veya cerrahi müdahaleden önce rahmi küçültmek amacıyla kullanılır.
- Progesteron Tedavisi: Progesteron içeren ilaçlar, östrojenin rahimdeki etkisini dengeleyerek aşırı doku büyümesini kontrol altına alabilir. Adet döngüsünü baskılayarak kanamayı azaltan bu ilaçlar, tablet formunda ya da enjeksiyon şeklinde uygulanabilir.
3. Cerrahi Müdahaleler
Adenomyozisin cerrahi tedavisi, ilaç veya hormon tedavilerine yanıt vermeyen ciddi vakalar için bir seçenek olabilir. Cerrahi müdahaleler, hastalığın yaygınlığına ve hastanın çocuk sahibi olma isteğine göre değişiklik gösterir.
- Endometrial Ablasyon: Endometrial ablasyon, rahim iç tabakasının (endometriyum) yakılması veya kazınması işlemidir. Bu prosedür, adenomyozis semptomlarını hafifletmek ve kanama miktarını azaltmak amacıyla kullanılır. Ancak, bu işlem sonrasında hamile kalma şansı çok düşüktür ve genellikle doğurganlığını tamamlamış kadınlarda tercih edilir. Ablasyon, adenomyozisin derin katmanlarına nüfuz etmediği vakalarda etkili olabilir.
- Myomektomi: Myomektomi, rahimdeki odaklanmış adenomyozis bölgelerinin cerrahi olarak çıkarılması işlemidir. Bu işlem, rahmi tamamen çıkarmak istemeyen ancak belirli bölgelerdeki adenomyozis dokusunu çıkartmak isteyen kadınlar için bir seçenek olabilir. Myomektomi, daha çok adenomyozis ile birlikte miyom (rahimdeki iyi huylu tümörler) olan hastalarda tercih edilir.
- Histerektomi (Rahmin Tamamen Çıkarılması): Adenomyozisin tedavisinde en etkili ve kesin çözüm, rahmin tamamen çıkarılmasıdır. Histerektomi, diğer tedavi yöntemlerinin başarısız olduğu ve semptomların dayanılmaz hale geldiği durumlarda tercih edilir. Bu işlem, rahimdeki tüm endometriyal dokuyu ortadan kaldırarak hastalığın neden olduğu ağrı ve kanamayı tamamen durdurur. Ancak, histerektomi doğurganlığı sonlandırdığı için sadece doğurganlık planlarını tamamlamış kadınlar için uygundur.
- Fokal Adenomyozis İçin Laparoskopik Cerrahi: Adenomyozisin sadece belirli bir bölgeyi etkilediği durumlarda laparoskopik cerrahi müdahale yapılabilir. Bu minimal invaziv prosedürde, küçük kesilerden girilerek adenomyozisli dokular çıkarılır. Bu tedavi, özellikle doğurganlığını korumak isteyen kadınlar için bir seçenek olabilir.
4. Yeni ve Deneysel Tedavi Yöntemleri
Adenomyozis tedavisinde, son yıllarda yeni ve deneysel tedavi yöntemleri üzerinde çalışmalar devam etmektedir. Bu yöntemler, daha az invaziv olmaları ve daha az yan etkiye sahip olmaları nedeniyle gelecekte daha fazla tercih edilebilir hale gelebilir.
- Uterin Arter Embolizasyonu (UAE): Bu yöntem, rahimdeki anormal dokuya kan akışını durdurmak için rahmi besleyen arterlerin embolizasyonu (tıkanması) işlemidir. UAE, rahimdeki kan akışını sınırlayarak adenomyozis dokusunun küçülmesini sağlar. Bu tedavi yöntemi, daha az invazivdir ve histerektomiye bir alternatif olarak düşünülmektedir. Ancak, doğurganlık üzerindeki etkileri hala tam olarak bilinmemektedir.
- Odaklanmış Ultrason (FUS): FUS, MRI rehberliğinde odaklanmış ultrason dalgalarının kullanıldığı, invaziv olmayan bir tedavi yöntemidir. Bu yöntemde, yüksek yoğunluklu ultrason dalgaları ile adenomyozisli dokular hedeflenir ve bu dokular ısıtılarak yok edilir. Bu işlem, cerrahi müdahale gerektirmeden semptomları hafifletmeyi amaçlar ve daha az yan etkiye sahiptir.
- Radyo-Frekans Ablasyonu: Bu yeni teknolojide, radyo-frekans enerjisi kullanılarak adenomyozis dokusu yok edilir. Radyo-frekans ablasyonu, minimal invaziv bir prosedür olarak kabul edilir ve genellikle kısa bir iyileşme süresi sunar.
5. Yaşam Tarzı Değişiklikleri ve Destekleyici Tedaviler
Adenomyozis semptomlarını yönetmek için ilaç veya cerrahi tedavilerin yanı sıra bazı yaşam tarzı değişiklikleri ve destekleyici tedaviler de faydalı olabilir. Bu yöntemler, ağrıyı hafifletmek, stresi azaltmak ve genel sağlık durumunu iyileştirmek amacıyla uygulanır.
- Düzenli Egzersiz: Hafif ve orta düzeyde yapılan egzersizler, kan dolaşımını artırarak pelvik bölgedeki ağrıyı hafifletebilir. Ayrıca, egzersiz stresi azaltır ve genel sağlık durumunu iyileştirir.
- Sıcak Uygulamalar: Sıcak su torbaları veya ısıtma pedleri, pelvik bölgedeki kasların gevşemesine ve ağrının azalmasına yardımcı olabilir.
- Stres Yönetimi: Stres, ağrıyı ve diğer semptomları şiddetlendirebilir. Yoga, meditasyon ve derin nefes egzersizleri gibi stres yönetimi teknikleri, semptomların hafifletilmesine katkı sağlayabilir.
- Dengeli Beslenme: Yeterli miktarda vitamin ve mineral almak, genel sağlık durumunu iyileştirir ve vücudun adenomyozis semptomlarıyla daha etkili başa çıkmasını sağlar. Özellikle demir açısından zengin besinler tüketmek, adet dönemindeki aşırı kanamaların neden olduğu demir eksikliğini önleyebilir.
Adenomyozis ve Yaşam Kalitesi
Adenomyozis hastalarının yaşam kalitesi, hastalığın şiddetine ve belirtilerin yönetimine bağlı olarak değişir. Doğru tedavi ile hastaların yaşam kalitesi büyük ölçüde iyileştirilebilir. Hastaların doktorlarıyla sürekli iletişimde olması ve belirtilerini yönetmek için tedavi seçeneklerini gözden geçirmesi önemlidir.
Sonuç
Adenomyozis, kadın sağlığını önemli ölçüde etkileyen ancak hala birçok kişi tarafından yeterince tanınmayan bir rahatsızlıktır. Özellikle pelvik ağrı, ağır adet kanamaları ve doğurganlık sorunları gibi belirtilerle yaşam kalitesini düşüren bu hastalık, erken tanı ve uygun tedavi yaklaşımlarıyla yönetilebilir. Tanıda kullanılan modern görüntüleme teknikleri, adenomyozisin daha doğru ve erken teşhis edilmesine olanak tanırken, bu alandaki klinik farkındalığın artması da önemlidir. Rahatsızlığın belirtilerini yaşayan kadınların zaman kaybetmeden bir uzmana başvurması, tanı sürecinin hızlandırılması ve komplikasyonların önlenmesi açısından kritik bir rol oynar.
Tedavi yaklaşımları hastanın yaşı, semptomların şiddeti ve doğurganlık arzusu gibi bireysel faktörlere bağlı olarak değişmektedir. Medikal tedaviler, hormonal dengeleri düzenleyerek semptomların hafifletilmesinde etkili olurken, cerrahi seçenekler daha ciddi vakalarda tercih edilebilir. Özellikle laparoskopik tekniklerin gelişmesiyle cerrahi müdahaleler daha az invaziv hale gelmiş ve iyileşme süreleri kısalmıştır. Ancak her hasta için en uygun tedavi planının, bir jinekolog tarafından bireysel ihtiyaçlara göre belirlenmesi gerektiği unutulmamalıdır. Bu nedenle, tedavi sürecinde hastaların bilgilendirilmesi ve kararlara dahil edilmesi önem taşır.
Adenomyozisin tedavisinde multidisipliner bir yaklaşımın benimsenmesi, hem kısa vadeli hem de uzun vadeli sonuçlar açısından faydalı olabilir. Ağrı yönetiminden hormonal tedavilere, cerrahi yaklaşımlardan psikolojik desteğe kadar geniş bir yelpazeyi kapsayan bu süreç, hastaların yaşam kalitesini artırmayı hedeflemektedir. Ayrıca, yaşam tarzı değişiklikleri ve düzenli takiplerle tedavi sürecinin etkinliği artırılabilir. Örneğin, sağlıklı bir diyet, düzenli egzersiz ve stres yönetimi, hastaların genel sağlık durumunu olumlu yönde etkileyebilir.
Sonuç olarak, adenomyozis, yönetilebilir bir rahatsızlık olsa da yaşam boyu etkileri göz önünde bulundurulduğunda, erken teşhis ve uygun tedavi hayati önem taşır. Kadınların kendi bedenleriyle ilgili farkındalık geliştirmesi ve belirtileri erken dönemde ciddiye alması, hem tanı hem de tedavi süreçlerini kolaylaştıracaktır. Ayrıca, sağlık profesyonelleri ve toplum düzeyinde bu rahatsızlık hakkında bilinçlendirme çalışmalarının artırılması, adenomyozisin daha etkili bir şekilde yönetilmesine katkı sağlayabilir. Bilimsel araştırmaların ve tedavi yöntemlerindeki ilerlemelerin devam etmesi, gelecekte daha başarılı tedavi seçeneklerinin geliştirilmesine olanak tanıyacaktır.
Referanslar:
- Adenomyozis Nedir? 6 Belirtisi, Nedenleri, Tanısı Ve Tedavisi
- Leyendecker, G., et al. (2015). Uterine adenomyosis and infertility. The Lancet, 5(5), e630-e641.
- Vannuccini, S., et al. (2017). Pathogenesis of adenomyosis: An update on molecular mechanisms. Reproductive Biomedicine Online, 35(5), 592-601.
- Chapron, C., et al. (2019). Relationship between adenomyosis and endometriosis: Insights from surgical and histopathological findings. Human Reproduction Update, 25(5), 592-601.
- Taran, F. A., et al. (2013). Adenomyosis: Epidemiology, risk factors, clinical phenotype and surgical and interventional alternatives to hysterectomy. Geburtshilfe und Frauenheilkunde, 73(9), 924-931.
- Younes, G., & Tulandi, T. (2017). Conservative surgery for adenomyosis and results: A systematic review. Journal of Minimally Invasive Gynecology, 24(4), 552-563.
- Siedentopf, F., et al. (2019). Magnetic resonance imaging as the “gold standard” for diagnosing adenomyosis. Current Opinion in Obstetrics and Gynecology, 31(5), 306-312.
- Takeuchi, H., et al. (2005). Adenomyosis: Diagnosis and management. European Journal of Obstetrics & Gynecology and Reproductive Biology, 123(2), 181-185.
- Donnez, J., et al. (2018). Uterine adenomyosis. Fertility and Sterility, 109(3), 378-388.
- Dueholm, M. (2006). Ultrasound evaluation of adenomyosis. Diagnostic and Interventional Radiology, 12(1), 3-10.
- Harada, T., et al. (2016). Long-term effects of hormonal treatment on adenomyosis-related symptoms. Fertility and Sterility, 106(5), 1339-1346.
- Nirgianakis, K., et al. (2021). Laparoscopic excision of adenomyosis: Indications, technique, and outcomes. Archives of Gynecology and Obstetrics, 303(2), 413-419.
- Reinhold, C., et al. (1996). Adenomyosis: Analysis of 114 cases with MR imaging. Radiology, 199(1), 151-158.
- Liang, S., et al. (2019). Comparative study of adenomyosis and endometriosis in terms of magnetic resonance imaging features. PLOS One, 14(6), e0217893.
- Kissler, S., et al. (2014). Adenomyosis and its impact on female fertility. Obstetrics and Gynecology International, 2014, 6-12.
- Zannoni, L., et al. (2015). Medical therapies for adenomyosis. Current Opinion in Obstetrics and Gynecology, 27(4), 275-281.
- Osuga, Y., et al. (2021). Recent advances in medical treatment for adenomyosis. Journal of Obstetrics and Gynaecology Research, 47(3), 875-881.
- Struble, J., et al. (2016). Clinical diagnosis of adenomyosis: A review. JAMA Surgery, 151(9), 880-887.
- Grimbizis, G. F., et al. (2014). Clinical implications of adenomyosis: A critical review of current knowledge. Fertility and Sterility, 101(4), 805-815.
- McCausland, A. M. (2015). The role of hormonal therapies in managing adenomyosis. Obstetrics and Gynecology Clinics of North America, 42(1), 45-62.
- Zhu, L., et al. (2019). Risk factors associated with adenomyosis. Acta Obstetricia et Gynecologica Scandinavica, 98(8), 1005-1012.
- Tan, J., et al. (2020). Pain management in adenomyosis. Pain Management Nursing, 21(4), 357-364.
- Munro, M. G., et al. (2011). FIGO classification for uterine bleeding disorders and its relevance to adenomyosis. International Journal of Gynecology & Obstetrics, 113(1), 3-13.
- Naftalin, J., et al. (2012). The role of 3D transvaginal ultrasound in adenomyosis diagnosis. Ultrasound in Obstetrics & Gynecology, 39(5), 590-595.
- Bazot, M., et al. (2001). Adenomyosis and endometriosis: Imaging diagnosis and interventional treatment. Clinical Radiology, 56(8), 621-630.
- Weiss, G., et al. (2016). The impact of adenomyosis on assisted reproductive technology outcomes. Human Reproduction Update, 22(6), 723-736.
- Eltabbakh, G. H., et al. (1999). Laparoscopic treatment of adenomyosis. Journal of Minimally Invasive Gynecology, 6(3), 309-314.
- Lev-Toaff, A. S., et al. (2012). Adenomyosis: Sonographic and histopathologic correlations. Journal of Ultrasound in Medicine, 31(9), 1401-1406.
- Bergholt, T., et al. (2001). Prevalence and risk factors of adenomyosis in hysterectomy specimens. Human Reproduction, 16(11), 2418-2421.
- Kishi, Y., et al. (2014). Adenomyosis and pregnancy complications. Acta Obstetricia et Gynecologica Scandinavica, 93(3), 293-298.
- Soares, S. R., et al. (2007). Medical and surgical management of adenomyosis. Gynecological Endocrinology, 23(9), 579-586.
- Vercellini, P., et al. (2006). Surgical approaches to adenomyosis management. Reproductive Biomedicine Online, 12(6), 705-711.
- Bragheto, A. M., et al. (2007). Adenomyosis and infertility: A study of the impact on IVF outcomes. Fertility and Sterility, 88(2), 448-452.
- Morassutto, C., et al. (2016). Adenomyosis prevalence and risk factors: A systematic review and meta-analysis. Reproductive Sciences, 23(7), 813-829
- https://scholar.google.com/
- https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/
- https://www.researchgate.net/
- https://www.mayoclinic.org/
- https://www.nhs.uk/
- https://www.webmd.com/