Diş Sağlığını Korumak İçin 18 Öneri
Diş sağlığı, genel sağlık için kritik bir rol oynayan bir alandır. Ağız ve diş sağlığının ihmal edilmesi, sadece diş kaybına yol açmakla kalmaz, aynı zamanda sindirim sisteminden kalp sağlığına kadar pek çok sistemde ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir. Diş çürümesi, diş eti hastalıkları, ağız kokusu gibi problemler, yaşam kalitesini olumsuz etkilerken, basit önlemlerle bu sorunlardan kaçınmak mümkündür. Dişlerinize ve diş etlerinize iyi bakmak, sadece sağlıklı bir ağıza sahip olmanızı sağlamaz, aynı zamanda genel sağlığınızı da korumanıza yardımcı olur.
Sağlık Bilgisi İçeriği
Diş Sağlığını Korumak İçin 18 Öneri
Günümüzde, diş sağlığını korumak için birçok basit ve etkili yöntem bulunuyor. Ağız bakım ürünlerinden düzenli diş muayenelerine, doğru beslenmeden kötü alışkanlıklardan kaçınmaya kadar birçok farklı yöntem, sağlıklı dişler ve diş etleri için kritik öneme sahiptir. Ancak, toplumda diş sağlığı konusunda hala yaygın olan bazı yanlış inanışlar ve eksik bilgiler nedeniyle, birçok insan bu yöntemleri doğru bir şekilde uygulayamamaktadır. Bu makalede, diş sağlığınızı korumak için uygulayabileceğiniz 18 etkili öneriyi detaylandıracağız. Bu öneriler, hem günlük ağız bakımınızı iyileştirecek hem de uzun vadeli diş sağlığınızı korumanıza yardımcı olacaktır.
Diş sağlığını korumanın sadece estetik bir kaygı olmadığını anlamak önemlidir. Dişlerinizin ve diş etlerinizin sağlığı, bağışıklık sisteminizle doğrudan ilişkilidir. Ağız içindeki enfeksiyonlar ve diş eti hastalıkları, vücudun genel sağlığını olumsuz etkileyebilir. Bu nedenle, sağlıklı dişlere sahip olmanın sadece güzel bir gülümseme için değil, sağlıklı bir beden için de kritik olduğu unutulmamalıdır. Ayrıca, diş sağlığına yönelik doğru alışkanlıklar, erken yaşlarda edinildiğinde ilerleyen yaşlarda da daha sağlıklı bir ağız yapısına sahip olmanızı sağlar.
Diş sağlığına ilişkin bu öneriler, basit gibi görünse de uzun vadede ciddi sağlık sorunlarının önüne geçmenize yardımcı olacaktır. Hem çocuklar hem de yetişkinler için uygulanabilir olan bu ipuçları, ağız sağlığınızı korumanın yanı sıra diş doktoru ziyaretlerinin sıklığını da azaltabilir. Ağız ve diş sağlığınızı korumak için bu önerilere dikkat ederek, daha mutlu, sağlıklı ve özgüven dolu bir yaşam sürebilirsiniz. Şimdi, diş sağlığınızı korumanıza yardımcı olacak 18 etkili öneriye daha yakından bakalım.
Diş Sağlığını Korumak İçin Öneriler
1. Düzenli Diş Fırçalama
Dişlerin düzenli olarak fırçalanması, ağız sağlığını korumanın en temel adımıdır. Diş fırçalama, dişler üzerinde biriken yiyecek artıklarını, bakterileri ve plakları temizleyerek çürük ve diş eti hastalıklarının oluşumunu önler. Diş fırçalama işlemi sırasında dikkat edilmesi gereken en önemli nokta, doğru teknikle ve uygun sürede fırçalamaktır. Dişlerin her yüzeyine ulaşmak için fırçanın 45 derece açıyla tutulması, yumuşak dairesel hareketlerle dişlerin dış, iç ve çiğneme yüzeylerinin temizlenmesi gerekir. Dişlerinizi en az iki dakika boyunca, sabah ve yatmadan önce olmak üzere günde iki kez fırçalamak idealdir. Ayrıca, diş fırçasının kıllarının yumuşak ve başının küçük olmasına dikkat edilmelidir. Bu, fırçanın tüm diş yüzeylerine ulaşmasını ve diş etlerine zarar vermemesini sağlar.
Diş fırçalama sırasında ayrıca diş etlerine de özen göstermek gerekir. Diş eti çizgisine hafif baskı uygulayarak bu bölgeyi de temizlemek, diş eti hastalıklarının önlenmesine yardımcı olur. Unutulmaması gereken bir diğer önemli nokta ise, her üç ayda bir diş fırçasını yenilemektir. Diş fırçasının kılları zamanla yıpranır ve etkinliğini kaybeder, bu da yeterince temizlik yapamamasına yol açar.
2. Diş İpi Kullanımı
Diş fırçalamak, dişlerin görünen yüzeylerini temizlese de diş aralarına tam olarak ulaşamayabilir. Dişlerin arasındaki plak ve yiyecek artıkları, fırçanın ulaşamadığı yerlerde birikerek çürük ve diş eti hastalıklarına neden olabilir. Diş ipi kullanımı, bu bölgeleri temizlemek için en etkili yöntemdir. Günde en az bir kez diş ipi kullanmak, dişlerin arasındaki bakteri plağını temizler ve diş eti iltihabını önler.
Diş ipi kullanırken doğru tekniği uygulamak önemlidir. Diş ipini, her iki dişin arasına nazikçe yerleştirip, “C” şekli oluşturacak şekilde her dişin etrafına sararak yukarı ve aşağı hareket ettirmek gerekir. Diş etine zarar vermemek için ipi çok sert çekmemek önemlidir. Diş ipi, dişlerin arasındaki bakterilerin birikmesini önleyerek hem diş sağlığını hem de diş eti sağlığını korur. Diş ipi kullanmaya başlamak, ilk başta zorlayıcı olabilir, ancak alıştıktan sonra ağız bakım rutininizin vazgeçilmez bir parçası haline gelecektir.
3. Düzenli Diş Hekimi Kontrolleri
Diş sağlığını korumada en etkili yöntemlerden biri, düzenli olarak diş hekiminize gitmektir. Dişler ne kadar düzenli fırçalanır ve diş ipi kullanılırsa kullanılsın, profesyonel bir temizlik ve kontrol gereklidir. Diş hekimleri, dişlerde ve diş etlerinde meydana gelen sorunları erken aşamada tespit edebilir ve uygun tedaviyi sağlayabilir. Çoğu diş ve diş eti hastalığı, başlangıç aşamasında semptom göstermez, bu nedenle sadece rutin kontrollerde fark edilebilir.
Diş hekimi kontrolleri, genellikle yılda iki kez yapılmalıdır. Ancak, kişisel ağız sağlığı durumunuza göre bu sıklık artabilir. Diş hekimi kontrollerinde, dişler üzerindeki plak ve tartarlar temizlenir, diş eti hastalıklarının belirtileri kontrol edilir ve olası çürüklerin erken teşhisi yapılır. Bu kontroller sayesinde, daha büyük ve pahalı diş tedavilerinden kaçınmak mümkün olur. Diş sağlığını korumak ve uzun vadede daha sağlıklı bir ağız yapısına sahip olmak için bu ziyaretler ihmal edilmemelidir.
4. Doğru Diş Macunu Seçimi
Diş macunu seçerken, florür içeren bir ürün tercih etmek diş sağlığı açısından büyük önem taşır. Florür, diş minesini güçlendirir ve çürük oluşumunu önler. Diş çürümelerine karşı en etkili bileşenlerden biri olan florür, diş minesini onararak bakteri asitlerine karşı daha dirençli hale getirir. Diş macunu alırken, mutlaka içeriğindeki florür miktarına dikkat edilmelidir.
Hassas dişlere sahip olanlar, hassasiyet giderici diş macunlarını tercih edebilirler. Diş hassasiyeti, soğuk, sıcak ya da tatlı yiyecek ve içeceklere karşı aşırı tepki verme durumudur ve bu durum diş minesindeki incelmelerden kaynaklanabilir. Hassasiyet önleyici diş macunları, bu sorunu hafifletmeye yardımcı olur. Ayrıca, çocuklar için de yaşlarına uygun diş macunları seçilmelidir. Çocukların kullanacağı diş macunlarında florür oranı daha düşük olmalıdır.
5. Sert Gıdalardan Kaçınma
Dişlerinizi korumak için sert gıdalardan kaçınmak son derece önemlidir. Ceviz, fındık, buz gibi sert gıdaları ısırmak, dişlerde çatlaklara ve kırılmalara yol açabilir. Bu tür çatlaklar, özellikle gözle görülmediğinde zamanla büyüyerek daha ciddi problemlere neden olabilir. Diş minesini zorlayan bu tür yiyecekler, diş hassasiyetini artırabilir ve ilerleyen süreçlerde dişlerinize kalıcı hasar verebilir.
Eğer sert yiyeceklerden vazgeçemiyorsanız, bu yiyecekleri doğrayarak ya da küçük parçalara ayırarak tüketmeyi deneyebilirsiniz. Sert yiyeceklerin yanı sıra, dişlerinizi şişe kapaklarını açmak gibi işlemler için kullanmaktan da kaçınmalısınız. Dişler, yiyecekleri çiğnemek için tasarlanmıştır ve başka işlevler için kullanıldığında hasar görebilir.
6. Şeker ve Asitli Gıdalardan Uzak Durma
Şeker ve asitli gıdalar, diş çürüklerinin en büyük nedenlerinden biridir. Ağız içinde bulunan bakteriler, şekerli gıdaları aside dönüştürür ve bu asit diş minesine zarar verir. Asitli içecekler de diş minesini zayıflatarak çürüklerin oluşumunu hızlandırır. Bu nedenle, şekerli ve asitli yiyeceklerden mümkün olduğunca kaçınmak, diş sağlığınızı korumak için oldukça önemlidir.
Şekerli yiyecekler tüketildikten sonra dişler hemen fırçalanamıyorsa, ağız bol su ile çalkalanarak şekerin etkisi azaltılabilir. Asitli içeceklerden tamamen kaçınmak zor olabilir, ancak bu tür içeceklerin pipetle içilmesi, dişlerle olan temasını azaltarak zararı minimuma indirebilir. Ayrıca, asitli gıdalardan sonra diş fırçalamak için en az 30 dakika beklemek gerekir; aksi takdirde asidin diş minesine zarar vermesine neden olunabilir.
7. Sigara ve Tütün Ürünlerinden Uzak Durma
Sigara ve tütün ürünleri, ağız sağlığı üzerinde çok ciddi olumsuz etkiler yaratır. Sigara içmek, diş eti hastalıklarına, diş lekelerine ve ağız kanserine yol açabilir. Ayrıca, sigara kullanımı ağız içindeki bağışıklık sistemini zayıflatır ve diş eti hastalıklarına karşı vücudun savunmasını azaltır. Diş eti çekilmesi, dişlerin kaybına yol açabilecek ciddi bir sorundur ve sigara içenlerde bu sorun daha sık görülür.
Sigara ve tütün ürünlerini bırakmak, diş sağlığınızı korumanın yanı sıra genel sağlığınıza da büyük fayda sağlar. Tütün ürünleri ayrıca ağız kokusuna ve tat alma duyusunun azalmasına neden olabilir. Sigara kullanımını azaltmak ya da tamamen bırakmak, dişlerinizi ve diş etlerinizi korumanın en etkili yollarından biridir. Sigara kullanımının bırakılmasıyla birlikte diş etlerinin iyileşme süreci de hızlanır.
8. Ağız Suyu Kullanımı
Ağız suları, diş fırçalama ve diş ipi kullanımını tamamlayıcı bir ağız bakımı ürünüdür. Antibakteriyel ağız suları, ağız içindeki zararlı bakterileri azaltarak diş çürümeleri ve diş eti hastalıkları riskini düşürür. Ancak, ağız suları diş fırçalamanın ya da diş ipi kullanımının yerini almaz; bu ürünler sadece ek bir koruma sağlar.
Ağız suyu kullanırken, alkol içermeyen ürünleri tercih etmek önemlidir. Alkol içeren ağız suları, ağız içini kurutarak ağız florasını bozabilir ve uzun vadede diş eti problemlerine yol açabilir. Alkol içermeyen, florür katkılı ağız suları ise hem diş çürüklerine karşı koruma sağlar hem de ağız içindeki doğal dengeyi korur. Günde bir kez, tercihen akşamları ağız suyu kullanmak ağız hijyeninizi artıracaktır.
9. Şekerli Sakızlar Yerine Şekersiz Sakızlar Tüketme
Şekerli sakızlar, diş çürümelerine katkıda bulunan şeker içerikleri nedeniyle diş sağlığı için zararlıdır. Ancak şekersiz sakızlar, diş sağlığına faydalıdır. Şekersiz sakızlar, ağız içinde tükürük salgısını artırarak dişlerin doğal yollarla temizlenmesine yardımcı olur. Tükürük, ağız içindeki asitleri nötralize ederek diş çürüklerinin önlenmesine katkıda bulunur.
Şekersiz sakızlar, özellikle ksilitol içeren türleri tercih edilmelidir. Ksilitol, plak oluşumunu ve çürük riskini azaltmaya yardımcı olan doğal bir tatlandırıcıdır. Yemeklerden sonra çiğnenecek şekersiz bir sakız, dişlerinizi temizler ve ağız içindeki asit miktarını dengelemeye yardımcı olur. Bu basit alışkanlık, diş sağlığınızı korumak için etkili bir yöntemdir.
10. Yeterli Su Tüketimi
Yeterli su içmek, genel sağlığın yanı sıra ağız sağlığı için de son derece önemlidir. Su, ağız içinde biriken yiyecek artıklarını ve bakterileri temizleyerek dişlerinizin daha temiz kalmasına yardımcı olur. Tükürük üretimini artırarak ağız içindeki asit seviyesini dengeler ve diş çürümelerini önler. Tükürük, dişlerin üzerinde doğal bir koruma tabakası oluşturur ve asitlerin diş minesine zarar vermesini engeller. Yeterli miktarda su içilmediğinde, ağız kuruluğu gelişebilir ve bu durum diş çürümelerine ve diş eti hastalıklarına zemin hazırlar.
Su ayrıca, ağız içindeki pH dengesini sağlayarak dişlerinizi korur. Yemeklerden sonra su içmek, asitlerin dişlere zarar vermesini önler ve ağız hijyeninizi korumaya yardımcı olur. Özellikle florür içeren su tüketmek, dişlerinizi çürüğe karşı daha dirençli hale getirir. Gazlı ve şekerli içecekler yerine su tüketmek, diş sağlığınızı korumak için alabileceğiniz en basit ama etkili önlemlerden biridir.
11. Dengeli Beslenme
Dengeli ve sağlıklı beslenmek, diş sağlığının korunmasında önemli bir faktördür. Özellikle kalsiyum ve fosfor açısından zengin gıdalar, diş ve kemik yapısını güçlendirir. Süt, peynir, yoğurt, yeşil yapraklı sebzeler ve balık gibi besinler, diş minesini güçlendirerek çürük oluşumunu önlemeye yardımcı olur. Protein açısından zengin besinler de diş ve diş etlerinin sağlığını destekler.
Ayrıca, aşırı şeker ve asit içeren işlenmiş gıdalardan kaçınmak da önemlidir. Şekerli yiyecekler ve asitli içecekler, diş minesine zarar vererek diş çürüklerine yol açar. Şeker tüketimi, ağız içinde asit üretimini artırır ve bu asit, diş minesi üzerinde tahribat yaparak çürük oluşumunu hızlandırır. İşlenmiş gıdalar yerine taze meyve, sebze, tam tahıllar ve sağlıklı yağlar tercih edilmelidir. Özellikle elma, havuç gibi sert ve lifli sebzeler yemek, dişlerin doğal olarak temizlenmesine yardımcı olur.
12. Dişlerinizi Fırçaladıktan Sonra Su İçmemek
Dişlerinizi fırçaladıktan hemen sonra su içmek, diş macununun etkisini azaltabilir. Özellikle florür içeren diş macunları kullanıldığında, florürün dişler üzerinde kalıp etki göstermesi için belirli bir süre gereklidir. Fırçalamadan hemen sonra su ile ağız çalkalandığında, diş macununda bulunan aktif bileşenler ağızdan uzaklaşır ve dişlerin korunma kapasitesi azalır.
Bu nedenle, dişlerinizi fırçaladıktan sonra ağız çalkalamadan ve su içmeden en az 30 dakika beklemek gerekir. Bu süre zarfında, florür dişler üzerinde daha uzun süre kalarak çürük önleyici etkisini gösterir. Ağız sağlığınızı korumak için, diş macunundan en yüksek verimi alabilmek adına bu basit kuralı uygulamak oldukça faydalıdır.
13. Dilde Biriken Bakterileri Temizlemek
Dil, ağız içinde bakterilerin en çok biriktiği yerlerden biridir ve bu bakteriler diş eti hastalıklarına, ağız kokusuna ve diğer ağız sağlığı sorunlarına yol açabilir. Dişlerinizi fırçaladıktan sonra dilinizi temizlemek, ağız hijyeninizi daha da iyileştirecektir. Dil üzerinde biriken bakteriler, fırçalamadığınız takdirde ağız içinde yayılabilir ve dişlerinize zarar verebilir.
Dil temizleme işlemi, diş fırçalama kadar önemlidir ve her gün yapılmalıdır. Diş fırçanızın arka kısmında dil temizleyici varsa, bu kısmı kullanarak ya da ayrı bir dil temizleyici aparat ile dilinizi nazikçe temizleyebilirsiniz. Dilin arka kısmından başlayarak öne doğru çekerek dil yüzeyindeki bakterileri uzaklaştırabilirsiniz. Bu işlem, hem ağız kokusunu azaltır hem de ağız hijyeninizi korumaya yardımcı olur.
14. Diş Fırçasının Düzenli Değiştirilmesi
Diş fırçalarının düzenli olarak değiştirilmesi, etkili ağız bakımının önemli bir parçasıdır. Diş fırçası kılları zamanla yıpranır ve temizleme kapasitesini kaybeder. Yıpranmış bir diş fırçası, diş yüzeylerini ve diş eti çizgisini yeterince temizleyemez, bu da plak birikimine ve diş eti hastalıklarına yol açabilir. Diş fırçası genellikle her üç ayda bir değiştirilmelidir.
Ayrıca, hastalık geçirdiyseniz ya da diş fırçanızın kılları deforme olmuşsa, hemen yeni bir fırça almanız önerilir. Bakteriler diş fırçası üzerinde birikebilir ve yeniden enfeksiyona neden olabilir. Diş fırçasını değiştirmek, dişlerinizi ve diş etlerinizi sağlıklı tutmanın basit ama etkili bir yoludur. Düzenli olarak diş fırçası değiştirmek, plak birikimini önler ve diş eti hastalıkları riskini azaltır.
15. Çocukların Diş Sağlığına Özen Gösterme
Çocuklarda diş sağlığı, ilerleyen yaşlarda sağlıklı dişlere sahip olmalarının temelini oluşturur. Çocukların süt dişleri, kalıcı dişlerin sağlıklı bir şekilde çıkabilmesi için önemlidir. Bu nedenle, çocukların dişlerini doğru bir şekilde fırçalamayı öğrenmeleri ve diş sağlığına özen göstermeleri büyük önem taşır. Çocuklar, dişlerini fırçalama alışkanlığını ne kadar erken edinirse, bu alışkanlık onların tüm hayatı boyunca devam eder.
Çocuklara diş fırçalamanın önemini öğretmek ve onları diş ipi kullanmaya teşvik etmek, gelecekteki diş ve diş eti problemlerinin önlenmesine yardımcı olur. Çocuklar için uygun boyutta diş fırçaları ve florür oranı çocuklara göre ayarlanmış diş macunları kullanmak da önemlidir. Ayrıca, çocukların düzenli olarak diş hekimine götürülmesi, diş sağlığının korunmasında kritik bir adımdır.
16. Gece Plakları Kullanma
Diş sıkma (bruksizm) veya diş gıcırdatma problemi yaşayan kişiler için gece plakları son derece faydalıdır. Diş sıkma, genellikle stres veya yanlış diş kapanışları sonucu ortaya çıkar ve zamanla diş minesinin aşınmasına, dişlerde çatlaklara ve hatta diş kayıplarına yol açabilir. Bu durum ayrıca çene ağrılarına ve baş ağrılarına neden olabilir. Diş hekiminiz tarafından özel olarak yapılan gece plakları, dişlerinizin zarar görmesini önler ve diş minesini korur.
Gece plakları, uyurken dişlerinizin birbirine sürtünmesini engeller ve dişlerinizi bu zararlı alışkanlıkların etkilerinden korur. Ayrıca, plaklar dişlerin çiğneme yüzeylerini koruyarak daha uzun süre sağlıklı kalmalarını sağlar. Gece plakları kullanımı, diş sıkma alışkanlığından kaynaklanan zararların önüne geçmek için etkili bir yöntemdir.
17. Spor Yaparken Diş Koruyucu Kullanma
Spor yaparken dişler, özellikle kontakt sporlar esnasında darbelere karşı korunmasız kalabilir. Spor aktiviteleri sırasında dişlerin zarar görmemesi için diş koruyucu (mouthguard) kullanmak önemlidir. Futbol, basketbol, boks gibi sporlar, dişlerin hasar görme riskini artırır. Darbeler sonucu dişlerde kırılmalar, çatlamalar ya da tamamen kayıplar yaşanabilir.
Diş hekiminiz tarafından size özel olarak hazırlanan diş koruyucular, dişlerinize tam uyum sağlar ve spor sırasında dişlerinize gelen darbeleri yumuşatarak hasarı minimuma indirir. Bu koruyucular, aynı zamanda çene ve ağız bölgesindeki diğer yapıları da koruyarak ciddi yaralanmaları önler. Diş koruyucu kullanımı, spor yaparken ağız ve diş sağlığınızı korumanın etkili bir yoludur.
18. Stres Yönetimi ve Diş Sağlığı
Stres, diş sağlığını doğrudan etkileyebilecek bir faktördür. Stres altında olan bireyler, genellikle farkında olmadan dişlerini sıkar ya da gıcırdatırlar. Diş sıkma alışkanlığı, dişlerin aşınmasına, çatlamasına ve diş minesinin zarar görmesine neden olabilir. Ayrıca, diş sıkma sonucunda çene kaslarında ağrı, baş ağrısı ve çene eklemi problemleri de ortaya çıkabilir.
Stres yönetimi, diş sağlığınızı korumak için önemli bir adımdır. Yoga, meditasyon ve nefes egzersizleri gibi stres yönetim teknikleri, vücudun genel sağlığını iyileştirirken diş sıkma ve gıcırdatma gibi kötü alışkanlıkların da önüne geçer. Ayrıca, uyku düzenini sağlamak, yeterince dinlenmek ve sağlıklı bir yaşam tarzı sürdürmek de stresin olumsuz etkilerini azaltır. Eğer diş sıkma problemi yaşıyorsanız, diş hekiminize başvurarak gece plakları gibi koruyucu önlemler alabilirsiniz.
Referanslar:
- Diş Sağlığını Korumak İçin 18 Öneri
- American Dental Association (ADA). “Oral Health Topics: Prevention.” ADA Library, 2023.
- World Health Organization (WHO). “Oral Health.” World Health Organization Report, 2022.
- Mayo Clinic. “Oral and Dental Health: Basics.” Mayo Clinic Resources, 2021.
- Harvard Health Publishing. “The Importance of Dental Care.” Harvard University Press, 2020.
- National Institute of Dental and Craniofacial Research (NIDCR). “Dental Health Tips.” NIH Reports, 2022.
- Journal of Dental Research. “Preventive Measures in Oral Health.” Sage Publications, 2021.
- American Academy of Pediatric Dentistry (AAPD). “Early Childhood Oral Health.” Pediatric Dentistry Reports, 2023.
- British Dental Journal. “The Role of Fluoride in Preventive Dentistry.” Nature Publishing Group, 2020.
- Cochrane Oral Health Group. “Flossing and Oral Health.” Cochrane Reviews, 2022.
- European Journal of Dentistry. “Impact of Diet on Oral Health.” Thieme Medical Publishers, 2021.
- American Journal of Public Health. “Smoking and Oral Health.” AJPH Publications, 2019.
- International Journal of Dental Hygiene. “Antibacterial Mouthwashes: A Review.” Wiley Online Library, 2023.
- Journal of Clinical Periodontology. “Periodontal Disease and Systemic Health.” Wiley-Blackwell, 2020.
- Lancet Oral Health Series. “Global Burden of Oral Diseases.” The Lancet Publishing Group, 2021.
- American Academy of Periodontology (AAP). “The Connection Between Periodontal and Systemic Health.” AAP Guidelines, 2020.
- Journal of Dental Education. “The Importance of Oral Hygiene in Overall Health.” American Dental Education Association, 2023.
- Australian Dental Journal. “Best Practices in Dental Health.” Wiley Publishing, 2022.
- European Federation of Periodontology (EFP). “Oral Health and Systemic Health: An Overview.” EFP Journals, 2021
- https://scholar.google.com/
- https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/
- https://www.researchgate.net/
- https://www.mayoclinic.org/
- https://www.nhs.uk/
- https://www.webmd.com/