Ses Kısıklığından Kurtulmak İçin 16 Öneri
Ses kısıklığı, günlük yaşamda birçok insanın karşılaştığı ve genellikle ciddiye alınmayan bir durumdur. Ancak ses kısıklığı, özellikle sesini mesleki olarak kullananlar için büyük bir sorun haline gelebilir. Bir öğretmen, çağrı merkezi çalışanı, şarkıcı ya da tiyatro oyuncusu için ses, temel bir araçtır ve bu aracın zarar görmesi mesleki performans üzerinde olumsuz etkiler yaratabilir. Ses kısıklığı, sadece profesyonel ses kullanıcıları için değil, aynı zamanda sosyal yaşamda iletişimi olumsuz etkileyen bir durum olarak karşımıza çıkar. Günlük hayatta yoğun ses kullanımına, çevresel faktörlere ya da yanlış ses kullanımına bağlı olarak ses tellerinde meydana gelen hasar, ses kısıklığına neden olabilir.
Sağlık Bilgisi İçeriği
Ses Kısıklığından Kurtulmak İçin 16 Öneri
Ses kısıklığının nedenleri arasında enfeksiyonlar, alerjiler, reflü, sigara kullanımı, aşırı ses kullanımı ve çevresel faktörler gibi çok sayıda etken yer alır. Genellikle ses kısıklığı, birkaç gün süren geçici bir durum olsa da, uzun süreli veya kronik ses kısıklığı daha ciddi sorunların habercisi olabilir. Bu tür durumlarda bir uzmana başvurmak son derece önemlidir. Ancak ses kısıklığını önlemek veya hafifletmek için günlük yaşamda uygulanabilecek birçok doğal yöntem ve öneri de bulunmaktadır. Bu yazıda, ses kısıklığına yol açan faktörleri anlamanın yanı sıra, ses tellerinin sağlığını korumak için neler yapılabileceğine dair 16 öneriyi ele alacağız.
Ses sağlığının korunması ve ses kısıklığının önlenmesi için basit ama etkili önlemler almak mümkündür. Doğru teknikleri uygulayarak sesinizi daha uzun süre sağlıklı tutabilir ve ses kısıklığını önleyebilirsiniz. Özellikle ses tellerine zarar veren alışkanlıkları değiştirmek ve ses tellerini dinlendirmek, kısıklığın önüne geçmede önemli bir rol oynar. Ayrıca, doğal yollarla ses tellerini rahatlatan bitki çayları, nemlendirici buhar uygulamaları ve beslenme alışkanlıkları da ses sağlığınızı destekleyen unsurlar arasında yer alır.
Bu makalede, ses kısıklığından kurtulmanıza yardımcı olabilecek 16 pratik öneriyi ele alacağız. Sesinizi nasıl doğru kullanabileceğinizi öğrenmenin yanı sıra, ses tellerinizin sağlığını koruyacak basit uygulamaları da keşfedeceksiniz. Unutmayın, sesinizin sağlıklı kalması, yaşam kalitenizi artıran ve iletişim becerilerinizi güçlendiren önemli bir unsurdur.
Ses Kısıklığından Kurtulmak İçin Öneriler
1. Sesinizi Dinlendirin
Ses kısıklığı yaşadığınızda ilk yapmanız gereken şey sesinizi dinlendirmektir. Ses telleri, aşırı kullanım nedeniyle tahriş olabilir ve bu durumda daha fazla zorlanmaları uzun süreli hasarlara yol açabilir. Ses kısıklığı yaşandığında, dinlenme süresi ses tellerindeki tahrişi azaltır ve iyileşme sürecini hızlandırır. Özellikle öğretmenler, şarkıcılar ve çağrı merkezi çalışanları gibi meslek grupları, sürekli seslerini kullanmak zorunda olduklarından, belirli aralıklarla ses molaları vermelidirler. Bu mola sırasında sesinizi tamamen dinlendirmek ve konuşmaktan kaçınmak, ses tellerinin rahatlamasına olanak tanır.
Ancak ses dinlendirme süreci sadece fiziksel bir dinlenme ile sınırlı değildir. Aynı zamanda zihinsel olarak da konuşma isteğinizi kontrol altına almanız gerekir. Özellikle sosyal ortamlarda ya da profesyonel iş toplantılarında konuşmanız gerekiyorsa, konuşma sürenizi sınırlı tutmak önemlidir. Ayrıca, fısıldamanın ses tellerine zarar verebileceği unutulmamalıdır. Fısıldamak, ses tellerini beklenenden daha fazla zorlayabilir, bu yüzden sessiz kalmak en iyi çözüm olacaktır.
2. Bol Sıvı Tüketin
Ses tellerinin sağlıklı kalması için vücudun nemli olması büyük önem taşır. Ses telleri, ince bir mukus tabakasıyla kaplıdır ve bu mukusun sağlıklı kalabilmesi için yeterli miktarda sıvı tüketimi gereklidir. Dehidrasyon, bu mukus tabakasının incelmesine neden olur, bu da ses tellerinin doğrudan tahriş olmasına yol açabilir. Günlük olarak en az 8-10 bardak su içmek, ses tellerinin yeterince nemli kalmasını sağlar. Bunun yanı sıra, sıcak içecekler de boğazı rahatlatır ve ses tellerinin sağlığını korur.
Ancak su tüketiminin yanında dikkat edilmesi gereken bir diğer konu, kafein ve alkol gibi maddelerin ses sağlığına olumsuz etkileridir. Kafein, idrar söktürücü etkisi nedeniyle vücudun sıvı kaybetmesine neden olur ve bu da ses tellerinin kurumasına yol açabilir. Benzer şekilde, alkol de dehidrasyona neden olur ve ses tellerinin sağlıklı çalışmasını engelleyebilir. Bu nedenle su tüketimini artırırken, kafeinli ve alkollü içeceklerden kaçınmak ses sağlığınızı korumak açısından önemli bir adımdır.
3. Buhar Soluyun
Buhar solumak, ses tellerini nemlendirmek ve rahatlatmak için etkili bir yöntemdir. Özellikle kuru hava koşulları, ses tellerinin kurumasına neden olabilir ve bu da ses kısıklığını tetikler. Buhar, ses tellerine doğrudan nem sağladığı için tahrişi azaltır ve sesin daha kolay çıkmasını sağlar. Buhar soluma işlemi sırasında, sıcak su dolu bir kaba eğilip havluyla başınızı kapatarak buharı doğrudan soluyabilirsiniz. Bu yöntem, ses tellerine nem sağlamanın en doğal yollarından biridir.
Buhar soluma uygulamalarının sıklığı, ses tellerinin ne kadar tahriş olduğuna bağlı olarak değişebilir. Günde birkaç kez buhar solumak, özellikle soğuk algınlığı ya da grip gibi durumlarda etkili bir rahatlama sağlar. Ayrıca, buhar soluma sırasında suya birkaç damla okaliptüs ya da nane yağı eklemek, boğazdaki tıkanıklığı giderebilir ve solunum yollarını açabilir. Bu da ses tellerinin daha rahat çalışmasını sağlar.
4. Sigara ve Tütün Ürünlerinden Kaçının
Sigara ve diğer tütün ürünleri, ses telleri üzerinde ciddi hasarlara yol açabilir. Sigara dumanı, hem sıcaklığı hem de içerdiği kimyasallar nedeniyle ses tellerini doğrudan tahriş eder ve kurutur. Bu durum, ses tellerinde şişlik ve iltihaplanmaya neden olur, bu da ses kısıklığı ile sonuçlanır. Özellikle uzun süreli sigara kullanımı, ses tellerinde kalıcı hasar bırakabilir ve ciddi ses problemlerine yol açabilir. Kronik ses kısıklığı, sigara içenler arasında çok yaygındır.
Ayrıca pasif içicilik de ses sağlığını olumsuz etkileyebilir. Sigara içen kişilerle aynı ortamda bulunmak, ses tellerinizi tahriş edebilir ve ses kısıklığını tetikleyebilir. Ses sağlığınızı korumak için sadece sigarayı bırakmak değil, aynı zamanda sigara dumanına maruz kalmaktan kaçınmak da önemlidir. Sigaranın bırakılması, uzun vadede ses tellerinizin yeniden sağlıklı bir yapıya kavuşmasını sağlayabilir.
5. Alkol ve Kafeini Azaltın
Alkol ve kafein, ses telleri üzerinde olumsuz etkiler yaratan iki ana madde olarak bilinir. Hem alkol hem de kafein, vücudu susuz bırakır ve bu durum ses tellerinin kurumasına yol açar. Dehidrasyon, ses tellerinin üzerindeki koruyucu mukus tabakasının azalmasına neden olur ve bu da ses kısıklığına zemin hazırlar. Özellikle uzun süreli alkol ve kafein tüketimi, ses sağlığı üzerinde ciddi etkiler yaratabilir.
Buna ek olarak, alkol ve kafein ses tellerinde hassasiyet ve tahrişi artırarak sesin daha zayıf ve kısık çıkmasına yol açabilir. Alkol, aynı zamanda mide asidinin artmasına neden olarak reflüyü tetikleyebilir. Bu da ses tellerine zarar vererek ses kısıklığına neden olabilir. Ses sağlığınızı korumak için alkol ve kafein tüketimini sınırlamak, hatta mümkünse tamamen bırakmak önerilir. Bu tür içecekler yerine su, bitki çayları ya da doğal meyve suları tercih edilmelidir.
6. Bal ve Zencefil Kullanın
Bal ve zencefil, ses kısıklığını hafifletmeye yardımcı olabilecek doğal bileşenlerdir. Zencefil, anti-enflamatuar özelliklere sahiptir ve bu da ses tellerindeki tahrişi ve iltihabı azaltabilir. Zencefilin boğazdaki kasları gevşetici etkisi, sesin daha rahat çıkmasını sağlar. Aynı zamanda bal, boğazı yumuşatarak tahrişi hafifletir ve ses tellerinin rahatlamasına yardımcı olur.
Bal ve zencefilin birlikte kullanılması, ses telleri üzerindeki etkisini artırabilir. Ilık bir bardak suya bir çay kaşığı bal ve taze rendelenmiş zencefil ekleyerek bu karışımı gün içerisinde birkaç kez tüketmek, boğazınızdaki rahatlamayı hızlandırabilir. Balın antiseptik özellikleri, boğazdaki mikropları da azaltarak ses tellerindeki enfeksiyon riskini düşürebilir. Bu doğal çözüm, kimyasal ilaçlar yerine daha hafif ve yan etkisiz bir yöntem olarak tercih edilebilir.
7. Yüksek Sesle Konuşmaktan Kaçının
Yüksek sesle konuşmak, ses tellerine gereksiz yere fazla yük bindirir ve zamanla ses tellerinde tahrişe neden olabilir. Gürültülü ortamlarda sesinizi duyurmak için daha yüksek sesle konuşmanız gerekebilir, ancak bu alışkanlık ses kısıklığına yol açabilir. Yüksek sesle konuşma ya da bağırma, ses tellerinin aşırı derecede gerilmesine neden olur ve bu da onları zayıflatır.
Bu sorunu önlemek için, gürültülü ortamlarda ses yükseltme ihtiyacınızı ortadan kaldıran çözümler bulmalısınız. Örneğin, mümkünse mikrofon kullanabilir veya ortamın daha sessiz olmasını sağlamaya çalışabilirsiniz. Ayrıca, uzun süre yüksek sesle konuşmak zorunda olduğunuzda düzenli olarak mola vererek ses tellerinizi dinlendirebilirsiniz. Yüksek sesle konuşmaktan kaçınarak, ses tellerinizin daha sağlıklı kalmasını sağlayabilir ve ses kısıklığının önüne geçebilirsiniz.
8. Nefes Egzersizleri Yapın
Doğru nefes almak, ses sağlığını korumanın anahtarlarından biridir. Sesinizin doğru ve etkili bir şekilde çıkması, nefes kontrolü ile doğrudan ilişkilidir. Diyafram nefesi olarak bilinen teknik, konuşurken nefesinizi doğru kullanmanıza olanak tanır ve ses tellerinize binen yükü hafifletir. Diyafram nefesi, göğüs yerine karın bölgesinden alınan derin nefeslerle sağlanır ve bu yöntemle sesinizin daha güçlü, daha rahat çıkması mümkündür.
Nefes egzersizleri yapmak, aynı zamanda sesinize olan farkındalığınızı artırır. Özellikle sesinizi profesyonel olarak kullanıyorsanız (örneğin, şarkıcılar, oyuncular, öğretmenler), nefes egzersizleri yaparak sesinizi koruyabilirsiniz. Her gün birkaç dakika boyunca diyafram nefesi alıştırmaları yapmak, ses tellerinizi zorlamadan konuşmanıza ve sesinizi güçlendirmenize yardımcı olur. Bu egzersizler aynı zamanda stresin azalmasına ve genel olarak daha rahat bir konuşma tarzına sahip olmanıza da katkıda bulunur.
9. Sıcak Bitki Çayları İçin
Sıcak bitki çayları, ses kısıklığını hafifletmek için kullanılabilecek doğal ve rahatlatıcı bir çözümdür. Bitki çayları, ses tellerini yumuşatarak boğazı rahatlatır ve ses tellerinin tahrişini azaltır. Özellikle adaçayı, papatya, ıhlamur ve zencefil çayları ses sağlığı açısından oldukça faydalıdır. Bu çaylar, anti-enflamatuar ve antiseptik özellikleri ile boğazda enfeksiyonların yayılmasını önler ve ses tellerinin tahrişini hafifletir.
Adaçayı, özellikle boğaz enfeksiyonlarına karşı etkili bir çözüm olarak bilinir. Papatya çayı ise boğaz kaslarını gevşetici etkisiyle bilinir ve ses tellerinde oluşan gerilimi azaltır. Zencefil çayı, doğal bir anti-inflamatuar olup boğazdaki iltihaplanmayı azaltırken, ıhlamur çayı boğazı yumuşatır ve ses tellerinin tahrişini giderir. Bitki çaylarını tüketirken, sıcaklığının aşırı olmamasına dikkat etmek önemlidir, çünkü çok sıcak içecekler ses tellerine zarar verebilir.
Bitki çaylarına bal eklemek de boğazı yumuşatarak ses kısıklığının hafifletilmesine yardımcı olabilir. Aynı zamanda, bal boğazdaki mikropları öldürür ve iltihabı azaltır. Günde birkaç fincan bitki çayı içmek, özellikle ses kısıklığının erken evrelerinde hızlı bir iyileşme sağlar ve ses tellerinizi korur.
10. Hava Nemlendirici Kullanın
Kuru hava, ses tellerinin kurumasına neden olan en önemli faktörlerden biridir. Özellikle kapalı ortamlarda ısıtma sistemleri çalıştığında, hava çok kuru hale gelir ve bu da ses tellerinde tahrişe yol açabilir. Ses tellerinin nemli kalması, sağlıklı bir ses yapısına sahip olmanın temel unsurlarından biridir. Bu nedenle, ses kısıklığından korunmak için ortam havasının nemini korumak önemlidir.
Hava nemlendiriciler, kapalı ortamın nem seviyesini artırarak ses tellerinin kurumasını önler. Özellikle kış aylarında kullanılan merkezi ısıtma sistemleri, havayı kurutarak ses tellerine zarar verebilir. Hava nemlendiricileri, özellikle yatak odasında kullanmak, gece boyunca boğazınızı nemli tutar ve ses tellerinizin sabahları daha sağlıklı olmasını sağlar.
Ayrıca, ortamın nem seviyesini düzenli olarak kontrol etmek de önemlidir. Optimal nem seviyesi %40 ile %60 arasında olmalıdır. Ortam nemlendiriciler, bu dengeyi sağlamak için etkili araçlardır ve ses tellerinizin sürekli nemli kalmasını sağlar. Böylece, ses kısıklığının önlenmesine yardımcı olur ve sesinizin uzun süre sağlıklı kalmasına katkıda bulunur.
11. Boğaz Pastilleri Kullanın
Boğaz pastilleri, ses tellerini korumak ve ses kısıklığını hafifletmek için hızlı bir çözüm sunar. Özellikle ses tellerini tahriş eden faktörlere maruz kaldığınızda ya da soğuk algınlığı gibi durumlarda boğaz pastilleri, boğazı yumuşatarak rahatlama sağlar. Ancak, pastil seçimi yaparken dikkatli olmak gerekir. Şeker içeren pastiller, boğazı geçici olarak rahatlatabilir ancak uzun vadede şekerin boğazdaki bakteri oluşumunu artırması gibi olumsuz etkileri olabilir.
Doğal içerikli, şeker içermeyen boğaz pastilleri tercih etmek ses telleri için daha sağlıklıdır. Özellikle mentollü pastiller, boğazdaki gerginliği azaltarak sesin daha rahat çıkmasına yardımcı olur. Bazı pastillerde bulunan bitkisel özler (adaçayı, okaliptüs, nane gibi) boğazı rahatlatır ve ses kısıklığının geçmesine yardımcı olabilir. Pastilleri, boğazınızı rahatlatma ihtiyacı duyduğunuzda gün içerisinde kullanabilirsiniz.
Ancak pastillerin kullanımını abartmamak da önemlidir. Aşırı kullanımı, boğazınızı gereğinden fazla kurutabilir ve ses tellerinize zarar verebilir. İdeal olarak, pastilleri gün içinde birkaç kez, gerektiğinde kullanmak, ses sağlığınızı korumak için yeterli olacaktır.
12. Beslenmenize Dikkat Edin
Ses tellerinin sağlıklı kalması için dengeli ve doğru bir beslenme büyük önem taşır. Özellikle ses tellerini koruyan vitamin ve mineraller açısından zengin bir diyet, ses kısıklığının önlenmesine yardımcı olabilir. Ses sağlığınız için en önemli vitaminlerden biri C vitaminidir. C vitamini, bağışıklık sisteminizi güçlendirerek ses tellerinizin enfeksiyonlara karşı korunmasına yardımcı olur. C vitamini açısından zengin besinler arasında portakal, greyfurt, kivi, biber ve brokoli gibi gıdalar yer alır.
Ayrıca A ve E vitaminleri de ses tellerinin sağlığını destekler. A vitamini, mukus zarlarının sağlıklı kalmasını sağlar ve ses tellerindeki nemi korur. E vitamini ise ses tellerinin elastikiyetini artırarak onların daha güçlü ve dayanıklı olmasını sağlar. Bu vitaminler yeşil yapraklı sebzeler, badem, ceviz gibi kuruyemişler ve balık yağlarında bolca bulunur.
Bunun yanı sıra, baharatlı ve asidik yiyeceklerden kaçınmak da ses tellerinizin sağlığını korumanız açısından önemlidir. Bu tür gıdalar, boğazı tahriş edebilir ve mide asidinin geri akışını tetikleyerek reflüye yol açabilir. Reflü, ses tellerinde tahriş ve iltihaplanmaya neden olur ve ses kısıklığına yol açabilir. Dengeli ve sağlıklı bir beslenme programı, ses tellerinizi uzun vadede koruyacak önemli bir etkendir.
13. Reflüye Karşı Önlem Alın
Gastroözofageal reflü hastalığı (GERD), ses tellerinde tahrişe ve iltihaplanmaya neden olan yaygın bir sorundur. Reflü, mide asidinin yemek borusuna geri kaçmasıyla ortaya çıkar ve bu asit boğaza kadar yükselerek ses tellerine zarar verir. Bu durumda ses kısıklığı yaşanabilir ve ses telleri ciddi şekilde tahriş olabilir. Ses kısıklığının nedeni eğer reflü ise, bu durumu kontrol altına almak ses sağlığınızı korumanın anahtarıdır.
Reflüyü kontrol altına almak için bazı yaşam tarzı değişiklikleri gereklidir. Örneğin, yatmadan önce yemek yememek, yemeklerden sonra dik durmak ve mide asidini artıran baharatlı, asidik yiyeceklerden kaçınmak önemlidir. Ayrıca, aşırı kafein ve alkol tüketiminden kaçınmak da reflü riskini azaltır. Reflü, uzun vadede ses tellerinde kalıcı hasara neden olabilir, bu nedenle bu sorunu fark ettiğinizde bir uzmana başvurarak tedavi almak önemlidir.
Reflü için kullanılan ilaçlar da ses tellerindeki tahrişi azaltarak ses kısıklığını hafifletebilir. Bunun yanında, yatak başını yükselterek yatmak ve daha küçük porsiyonlarla beslenmek gibi önlemler de reflünün kontrol altına alınmasına yardımcı olabilir.
14. Soğuk Algınlığından Korunun
Soğuk algınlığı, grip ve diğer üst solunum yolu enfeksiyonları ses tellerini olumsuz etkileyen yaygın faktörlerdir. Bu tür enfeksiyonlar sırasında ses telleri şişebilir ve iltihaplanabilir, bu da ses kısıklığına neden olur. Soğuk algınlığı sırasında ses tellerini zorlamak, hasarın daha da artmasına neden olabilir. Bu nedenle, bu tür durumlarda sesinizi dinlendirmek ve tedavi sürecini hızlandırmak önemlidir.
Soğuk algınlığı ve gripten korunmanın en etkili yolu, bağışıklık sisteminizi güçlendirmekten geçer. C vitamini takviyeleri almak, düzenli egzersiz yapmak ve dengeli beslenmek, bağışıklık sisteminizi destekleyerek enfeksiyonlara karşı korunmanıza yardımcı olabilir. Ayrıca, soğuk havalarda boğazınızı koruyacak atkılar kullanmak ve kapalı ortamlarda hijyenik koşullara dikkat etmek de enfeksiyon riskini azaltır.
Eğer soğuk algınlığına yakalanırsanız, sesinizi dinlendirmek ve bol sıvı tüketmek ses tellerinizin daha hızlı iyileşmesine yardımcı olur. Ayrıca, bitki çayları ve buhar soluma gibi yöntemler de boğazı rahatlatır ve ses kısıklığını hafifletir.
15. Profesyonel Yardım Alın
Ses kısıklığı, birkaç gün içinde geçmiyorsa veya sık sık tekrarlıyorsa, mutlaka bir uzmana başvurulması gerekir. Kulak Burun Boğaz (KBB) uzmanları, ses tellerindeki olası yapısal ya da enfeksiyona bağlı problemleri değerlendirebilir. Ses kısıklığı, ciddi durumlarda polip, nodül veya diğer ses teli sorunlarının belirtisi olabilir. Bu tür sorunlar profesyonel tedavi gerektirebilir.
KBB uzmanı, ses tellerini inceleyerek doğru teşhisi koyar ve uygun tedavi planını belirler. Tedavi sürecinde ses terapisi, ilaç kullanımı ya da cerrahi müdahale gibi yöntemler uygulanabilir. Özellikle profesyonel ses kullanıcıları için ses terapisi son derece etkili bir yöntemdir.
16. Ses Terapisi Uygulayın
Ses terapisi, ses kısıklığı yaşayan veya sesini profesyonel olarak kullanan kişiler için uzun vadeli bir çözüm sunar. Ses terapistleri, ses tellerinin doğru kullanılmasını öğretir ve sesin zarar görmesini önleyecek egzersizler önerir. Yanlış ses kullanımı, ses tellerinde aşırı yüke neden olabilir ve bu da ses kısıklığına yol açabilir.
Ses terapisi, özellikle öğretmenler, şarkıcılar, oyuncular ve diğer meslek grupları için önemli bir destektir. Ses egzersizleri, sesin daha güçlü ve sağlıklı çıkmasına yardımcı olur ve ses tellerinin gereksiz yere zorlanmasını önler.
Referanslar:
- Ses Kısıklığından Kurtulmak İçin 16 Öneri
- Ford CN. “Evaluation and Management of Laryngitis.” Otolaryngology Clinics of North America, 1996.
- Koufman JA, Blalock PD. “Voice Disorders.” Current Therapy in Otolaryngology Head and Neck Surgery, 2008.
- Schwartz SR et al. “Clinical Practice Guideline: Hoarseness (Dysphonia).” Otolaryngology-Head and Neck Surgery, 2018.
- Rubin JS, Sataloff RT. “Vocal Health and Techniques.” The Professional Voice, 2007.
- Webb AL, Scott S. “Hydration and Voice Health.” Journal of Voice, 2011.
- Sataloff RT. “Common Problems of Professional Singers.” Journal of Voice, 2005.
- Roy N et al. “Effects of Voice Therapy for Vocal Fold Nodules: A Meta-Analysis.” Journal of Speech, Language, and Hearing Research, 2002.
- Stemple JC. “Voice Therapy: Clinical Studies and Practice.” Speech Pathology, 2010.
- Titze IR. “The Human Voice and Hydration.” Journal of Speech and Hearing Research, 2000.
- Patel RR et al. “Management of Voice Disorders.” Current Opinion in Otolaryngology & Head and Neck Surgery, 2012.
- Yiu EM, Chan KM. “Effects of Chinese Medicinal Herbs on Voice.” Journal of Alternative and Complementary Medicine, 2010.
- Behrman A. “Voice Therapy for Hoarseness.” American Journal of Speech-Language Pathology, 2005.
- Branski RC et al. “Inflammation and Vocal Fold Injury.” Journal of Speech, Language, and Hearing Research, 2008.
- Cohen SM. “Vocal Fatigue and Hoarseness: A Review of Diagnosis and Treatment.” Otolaryngology-Head and Neck Surgery, 2010.
- Garrett CG. “Voice Disorders in Teachers: Diagnosis and Management.” Otolaryngology Clinics of North America, 2005.
- Van Houtte E et al. “Impact of Vocal Hygiene Education.” Journal of Voice, 2011.
- Verdolini K, Ramig LO. “Review: Vocal Health for Teachers.” Journal of Voice, 2001.
- Titze IR, Verdolini K. “Vocal Health and Rehabilitation for Professionals.” Vocal Health and Science, 2006
- https://scholar.google.com/
- https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/
- https://www.researchgate.net/
- https://www.mayoclinic.org/
- https://www.nhs.uk/
- https://www.webmd.com/