Alerjik Konjonktivit, Göz Nezlesi: 9 Belirtisi ve Tedavisi

Alerjik konjonktivit, gözlerin konjonktiva adı verilen şeffaf zarının iltihaplanması ile kendini gösteren yaygın bir alerjik reaksiyon türüdür. Bu durum genellikle polen, toz, hayvan tüyü ve çeşitli çevresel alerjenlere karşı gelişen bir bağışıklık sistemi tepkisi olarak ortaya çıkar. Dünya genelinde milyonlarca insanı etkileyen önemli bir sağlık sorunudur ve özellikle bahar aylarında artan polen seviyeleriyle birlikte yaygınlaşır. Hem çocukları hem de yetişkinleri etkileyen bu rahatsızlık, gözlerde kızarıklık, kaşıntı ve sulanma gibi rahatsız edici belirtilere yol açar. Ayrıca yaşam kalitesini ciddi şekilde düşürebilen ve günlük aktiviteleri kısıtlayabilen bir sorundur.

Alerjik Konjonktivit, Göz Nezlesi: 9 Belirtisi ve Tedavisi

Alerjik konjonktivit, alerjik reaksiyonlara yatkın bireylerde sık görülür ve çoğunlukla mevsimsel alerjenlere bağlıdır. Bununla birlikte, yıl boyunca sürebilen kronik formlar da mevcuttur. Mevsimsel alerjik konjonktivit, özellikle bahar ve yaz aylarında polenlerin yoğun olduğu dönemlerde belirginleşir. Bu dönemlerde bitkiler, ağaçlar ve çimenler tarafından yayılan polenler, alerjik reaksiyonları tetikleyebilir. Diğer yandan, toz akarları, hayvan tüyleri ve küf sporları gibi alerjenler ise yıl boyunca semptomların ortaya çıkmasına neden olabilir. Bu alerjenlerle temas, bağışıklık sisteminin aşırı tepki göstermesi sonucu, gözlerin savunma mekanizmasının devreye girmesiyle inflamasyona yol açar.

Genellikle hafif bir hastalık olarak kabul edilse de, tedavi edilmediğinde veya uygun önlemler alınmadığında semptomlar kronikleşebilir ve daha ciddi göz sorunlarına yol açabilir. Özellikle çocuklarda ve gençlerde erken tanı ve tedavi, hem semptomların kontrol altına alınması hem de ileride daha ciddi göz problemlerinin önlenmesi açısından büyük önem taşır. Alerjik konjonktivitin yaygın belirtileri arasında gözde şiddetli kaşıntı, sulanma, kızarıklık ve ışığa karşı hassasiyet bulunur. Bu semptomlar, özellikle alerjenlerin yoğun olduğu dönemlerde daha da şiddetlenir ve kişiyi günlük aktivitelerinden alıkoyabilir.

Alerjik konjonktivit, özellikle mevsimsel ve sürekli maruz kalınan alerjenler nedeniyle kronik bir hale geldiğinde, yaşam kalitesini önemli ölçüde etkileyebilir. Bu durum, sürekli göz kaşıma isteği, yanma ve görme bulanıklığı gibi şikayetlerle hastaların rahatını kaçırır. Bu yazıda, alerjik konjonktivitin nedenlerini, belirtilerini, teşhis yöntemlerini ve en etkili tedavi stratejilerini detaylı bir şekilde ele alacağız. Ayrıca, alerjik konjonktiviti önlemek için alınabilecek önlemleri ve doğal tedavi yöntemlerini de inceleyeceğiz. Özellikle alerjik konjonktivitin farklı formlarını ve bu formlar arasındaki farkları anlamak, doğru teşhis ve tedavi açısından kritik öneme sahiptir.

Alerjik Konjonktivit Türleri Nelerdir?

Alerjik konjonktivit, gözlerin konjonktiva adı verilen dış zarının alerjenlere karşı verdiği inflamatuar bir tepkidir. Bu durum, alerjinin türüne, şiddetine ve süresine bağlı olarak farklı şekillerde ortaya çıkabilir. Alerjik konjonktivitin başlıca türleri şunlardır:

1. Mevsimsel Alerjik Konjonktivit (MAK)

Mevsimsel alerjik konjonktivit, en yaygın görülen alerjik göz rahatsızlıklarından biridir. Genellikle bahar ve yaz aylarında ortaya çıkar ve polen alerjisine bağlı olarak gelişir. Bu türde semptomlar polen miktarının arttığı dönemlerde şiddetlenir ve şunları içerebilir:

• Yoğun kaşıntı
• Gözlerde sulanma
• Kızarıklık
• Işığa karşı hassasiyet

Tedavi genellikle antihistaminik damlalar, gözyaşı takviyeleri ve alerjenden kaçınma önlemlerini içerir.

2. Yıl Boyu Süren Alerjik Konjonktivit (Perennial)

Bu tür alerjik konjonktivit, yıl boyunca devam eder ve ev içi alerjenlerden kaynaklanır. Ev tozu akarları, hayvan tüyleri, küf sporları gibi tetikleyiciler başlıca nedenlerdir. Semptomları şunlardır:

• Hafif fakat sürekli göz kaşıntısı
• Kızarıklık ve batma hissi
• Gözlerde hafif şişlik

Tedavi olarak antihistaminik ve mast hücre stabilizatörü içeren damlalar önerilir. Ayrıca, ev içi alerjenleri azaltmaya yönelik önlemler alınmalıdır.

3. Dev Papiller Konjonktivit (DPK)

Genellikle kontakt lens kullananlarda veya göz protezi taşıyan kişilerde görülen bir alerjik reaksiyon türüdür. Kontakt lensin sürekli tahrişi sonucu bağışıklık sistemi tepki verir ve göz kapaklarının iç yüzeyinde büyük papiller oluşur. Semptomlar arasında:

• Gözde batma ve rahatsızlık hissi
• Kontakt lens kullanımında tahammülsüzlük
• Gözde akıntı ve kaşıntı

Tedavi kapsamında kontakt lens kullanımına ara vermek, uygun lens bakımına dikkat etmek ve doktor önerisiyle iltihap giderici damlalar kullanmak gerekebilir.

4. Vernal Keratokonjonktivit (VKC)

Çocukluk çağında ve özellikle erkek çocuklarda daha sık görülen, kronik ve tekrarlayan bir alerjik konjonktivit türüdür. Genellikle bahar ve yaz aylarında alevlenir ve şiddetli semptomlarla seyreder:

• Yoğun göz kaşıntısı
• Göz kapaklarında şişlik
• Kalın mukus benzeri akıntı
• Işığa duyarlılık (fotofobi)

Tedavi süreci antihistaminikler, kortikosteroid damlalar ve bağışıklık düzenleyici ilaçlarla yönetilir.

5. Atopik Keratokonjonktivit (AKK)

Atopik dermatiti (egzama) olan kişilerde görülen ciddi ve kronik bir alerjik göz rahatsızlığıdır. Genellikle yetişkinlerde ortaya çıkar ve göz kapağı ile kornea gibi yapıları etkileyebilir. Belirtileri şunlardır:

• Göz çevresinde egzama ve kuruluk
• Şiddetli kaşıntı
• Korneada yara ve görme kaybı riski

Bu türde erken teşhis ve uygun tedavi oldukça önemlidir. Kortikosteroidler ve immün modülatör ilaçlar doktor kontrolünde kullanılmalıdır.

Her alerjik konjonktivit türü farklı nedenlerden kaynaklandığı için tedavi yöntemleri de değişiklik gösterebilir. Göz sağlığınızı korumak için uzman bir doktora danışarak uygun tedaviye yönelmek önemlidir.

Alerjik Konjonktivit Nedenleri Nelerdir?

Alerjik konjonktivit, gözlerin bağışıklık sisteminin çeşitli alerjenlere aşırı tepki vermesi sonucunda ortaya çıkan bir durumdur. Gözde kaşıntı, kızarıklık, sulanma ve şişlik gibi belirtilere yol açan bu rahatsızlığın birçok farklı nedeni bulunmaktadır. İşte alerjik konjonktivite yol açan başlıca etkenler:

1. Polenler

Polenler, mevsimsel alerjik konjonktivitin en yaygın nedenlerinden biridir. Özellikle bahar ve yaz aylarında ağaçlardan, çiçeklerden, çimenlerden ve yabani otlardan yayılan polenler gözlerde alerjik reaksiyonları tetikleyebilir. Rüzgârla taşınan polenler, dış ortamda uzun süre kalan bireylerde göz rahatsızlıklarına yol açabilir.

2. Toz Akarları

Ev tozu akarları, kapalı ortamlarda gözle görülmeyen mikroskobik canlılardır. Yatak, yastık, halı ve perdelerde bulunan bu akarlar, alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Özellikle ev ortamında uzun süre vakit geçiren bireylerde göz tahrişine ve kaşıntıya yol açabilirler.

3. Hayvan Tüyleri ve Kepeği

Evcil hayvanların tüyleri ve deri döküntüleri, gözlerde alerjik reaksiyonların oluşmasına neden olabilir. Kedi ve köpek gibi tüylü hayvanlarla yakın temas halinde olan kişilerde alerjik konjonktivit belirtileri daha sık görülür.

4. Küf Mantarları

Nemli ve havalandırması yetersiz ortamlarda bulunan küf mantarları, havada yayılan sporları aracılığıyla alerjik tepkilere yol açabilir. Özellikle banyolar, bodrum katları ve eski binalar küf mantarlarının yoğun bulunduğu alanlardır. Küfe karşı hassasiyeti olan bireylerde gözlerde kaşıntı, sulanma ve kızarıklık gibi belirtiler ortaya çıkabilir.

5. Kimyasal Maddeler

Parfümler, deodorantlar, temizlik malzemeleri ve havada bulunan kimyasal dumanlar gözleri tahriş edebilir ve alerjik reaksiyonları tetikleyebilir. Özellikle hassas cilde sahip kişilerde bu tür kimyasalların teması göz sağlığını olumsuz etkileyebilir.

6. Sigara Dumanı ve Hava Kirliliği

Sigara dumanı ve egzoz gazları, gözleri tahriş eden önemli çevresel faktörlerdir. Sigara içilen ortamlarda bulunan kişilerde gözlerde sulanma, yanma ve kızarıklık gibi belirtiler gözlemlenebilir. Hava kirliliğinin yoğun olduğu bölgelerde yaşayan bireylerde de benzer semptomlar ortaya çıkabilir.

7. Kontakt Lens Kullanımı

Kontakt lensler, göz yüzeyini tahriş ederek alerjik reaksiyonları tetikleyebilir. Uzun süreli lens kullanımı veya lenslerin hijyen kurallarına uygun şekilde temizlenmemesi, gözlerde kaşıntı ve kızarıklığa neden olabilir. Ayrıca lens malzemelerine karşı duyarlılığı olan kişilerde alerjik konjonktivit riski daha yüksektir.

8. Gıda Alerjileri

Bazı besinlere karşı gelişen alerjik reaksiyonlar, ciltte ve gözlerde belirtiler gösterebilir. Özellikle süt, yumurta, fındık, deniz ürünleri gibi gıdalara alerjisi olan bireylerde gözde kaşıntı, şişlik ve kızarıklık gibi semptomlar ortaya çıkabilir.

9. Göz Damlası ve İlaçlar

Bazı göz damlaları ve ilaçlar, içerdikleri koruyucu maddeler nedeniyle alerjik konjonktivite neden olabilir. Özellikle göz kuruluğu veya başka bir göz rahatsızlığı nedeniyle sürekli ilaç kullanan bireylerde, bu tür reaksiyonlar sıkça görülebilir.

Alerjik konjonktivitin temel nedenleri yukarıda sıralanan çevresel ve biyolojik faktörlerden kaynaklanmaktadır. Alerjiye neden olan etkenlerden kaçınmak, uygun tedavi yöntemlerini kullanmak ve göz hijyenine dikkat etmek, bu rahatsızlığın önlenmesinde önemli bir rol oynamaktadır.

Alerjik Konjonktivit Belirtileri Nelerdir?

Alerjik konjonktivit, gözlerde alerjik reaksiyon sonucu ortaya çıkan bir enflamasyon türüdür. Çeşitli alerjenlere maruz kalma sonucunda gelişen bu rahatsızlığın belirtileri, hastalığın türüne ve şiddetine bağlı olarak değişiklik gösterebilir. İşte en sık görülen belirtiler ve detayları:

1. Gözlerde Kaşıntı

Alerjik konjonktivitin en belirgin belirtisi gözlerde yoğun kaşıntıdır. Hastalar genellikle gözlerini ovuşturma ihtiyacı hisseder. Ancak gözleri ovuşturmak, tahrişi artırabilir ve belirtilerin daha da kötüleşmesine yol açabilir.

2. Gözlerde Kızarıklık

Alerjik reaksiyon sonucunda gözdeki kan damarları genişler ve göz beyazında belirgin bir kızarıklık meydana gelir. Bu durum, alerjenlere bağlı olarak ortaya çıkan enflamasyonun bir sonucudur.

3. Gözlerde Şişlik

Alerjiye bağlı olarak göz kapaklarında ve göz çevresinde hafif ila orta derecede şişlik görülebilir. Bu şişlik, genellikle histamin salınımına bağlıdır ve özellikle sabahları daha belirgin olabilir.

4. Sulanma (Gözyaşı Artışı)

Gözlerde aşırı sulanma veya gözyaşı üretiminin artması, vücudun alerjenlere karşı doğal bir savunma mekanizmasıdır. Ancak bu durum, hastalar için rahatsız edici olabilir ve bulanık görmeye neden olabilir.

5. Işığa Hassasiyet (Fotofobi)

Alerjik konjonktivit hastaları, parlak ışıklara karşı daha duyarlı hale gelebilir. Işık hassasiyeti, özellikle açık havada veya yoğun yapay ışık altında rahatsızlık hissi yaratabilir.

6. Gözlerde Yabancı Cisim Hissi

Bazı hastalar gözlerinde kum kaçmış gibi rahatsız edici bir his tarif eder. Bu his, göz yüzeyinde meydana gelen tahriş ve enflamasyondan kaynaklanır.

7. Mukuslu veya İpliksi Akıntı

Alerjik konjonktivit, genellikle berrak, yapışkan veya ipliksi bir göz akıntısına neden olabilir. Bu akıntı, özellikle sabahları göz kapaklarının birbirine yapışmasına yol açabilir.

8. Göz Kuruluğu

Bazı hastalarda gözlerde kuruluk hissi ortaya çıkabilir. Aşırı sulanma olmasına rağmen, gözyaşı kalitesinin bozulması nedeniyle göz yüzeyinde yeterince nem sağlanamayabilir.

9. Her İki Gözde Birden Görülmesi

Alerjik konjonktivitin önemli bir özelliği, genellikle her iki gözü birden etkilemesidir. Bakteriyel veya viral konjonktivitin aksine, alerjik konjonktivit tek taraflı olarak nadiren görülür.

Bu belirtiler, kişinin alerjiye maruz kaldığı süre boyunca devam edebilir ve alerjene maruz kalma sona erdiğinde hafifleyebilir. Ancak, semptomların uzun süre devam etmesi veya şiddetlenmesi durumunda bir göz doktoruna başvurmak önemlidir.

Alerjik Konjonktivit Teşhisi Nasıl Konulur?

1. Hasta Öyküsü ve Belirtilerin Değerlendirilmesi

Alerjik konjonktivit teşhisi, öncelikle hastanın öyküsünün alınmasıyla başlar. Hastanın gözlerinde kaşıntı, kızarıklık, sulanma ve ışığa duyarlılık gibi belirtileri olup olmadığı sorgulanır. Ayrıca, belirtilerin mevsimsel olup olmadığı veya belirli çevresel faktörlerle (polen, ev tozu, hayvan tüyü vb.) tetiklenip tetiklenmediği değerlendirilir.

2. Fiziksel Muayene

Göz doktoru veya bir alerji uzmanı tarafından yapılan fiziksel muayenede konjonktival bölgenin durumu incelenir. Göz kapaklarının iç kısmı ve göz beyazı dikkatlice kontrol edilir. Alerjik konjonktivitte genellikle konjonktiva (gözün beyaz kısmını kaplayan zar) şişmiş ve kızarmış olur.

3. Gözyaşı Testleri

Gözyaşı üretiminin değerlendirilmesi için bazı testler uygulanabilir. Alerjik konjonktivitte gözyaşında belirli kimyasal değişiklikler olabilir. Bazı durumlarda, gözyaşı örnekleri alınıp içindeki eozinofil adlı alerjiyle ilişkili beyaz kan hücreleri araştırılabilir.

4. Prick Testi (Deri Delme Testi)

Alerjik konjonktivite neden olan spesifik alerjenlerin belirlenmesi için deri testi uygulanabilir. Bu testte, cilt üzerine küçük miktarda alerjen damlatılarak cildin reaksiyonu gözlemlenir. Pozitif reaksiyon gösteren alerjenler, kişinin alerjik konjonktivitine neden olabilecek etkenler hakkında ipucu verir.

5. Serum IgE Testi

Alerjiyle ilişkili immünoglobulin E (IgE) antikor seviyelerini ölçmek için kan testleri yapılabilir. Yüksek seviyelerde IgE, vücudun alerjenlere karşı aşırı tepki verdiğini gösterir.

6. Konjonktival Yayma Testi

Gözden alınan konjonktival yayma örneğinde eozinofil varlığı araştırılır. Alerjik konjonktivitte eozinofiller sıklıkla artmıştır.

7. Eliminasyon ve Provokasyon Testleri

Eğer belirli bir alerjen şüphesi varsa, bu alerjene maruziyetin sınırlandırılması (eliminasyon testi) veya kontrollü bir şekilde maruz bırakılması (provokasyon testi) teşhis sürecinde uygulanabilir. Özellikle mesleki alerjenler veya gıda alerjilerinin neden olduğu göz alerjilerinde bu yöntem faydalı olabilir.

8. Ayırıcı Tanı

Alerjik konjonktivitin kesin teşhisinin konulması için enfeksiyöz konjonktivit (bakteriyel veya viral), kuru göz sendromu, göz yüzey hastalıkları gibi diğer göz hastalıkları ile ayırt edilmesi gerekir. Göz hekiminin muayenesiyle bu hastalıkların belirlenmesi sağlanır.

Alerjik konjonktivit teşhisinde en önemli adım, hastanın detaylı öyküsünün alınması ve belirtilerin dikkatlice değerlendirilmesidir. Ek testler ve laboratuvar incelemeleri, kesin tanının konulmasında yardımcı olabilir.

Alerjik Konjonktivit Tedavisi Nasıl Yapılır?

Alerjik konjonktivitin tedavisinde temel amaç, hastanın maruz kaldığı alerjenleri belirlemek ve bunlardan kaçınmasını sağlamaktır. Bununla birlikte, belirtileri hafifletmek ve hastanın yaşam kalitesini artırmak için çeşitli tedavi yöntemleri uygulanmaktadır. Aşağıda, alerjik konjonktivit tedavisinde kullanılan başlıca yöntemler detaylı şekilde açıklanmıştır.

1. Alerjenlerden Kaçınma ve Çevresel Önlemler

Alerjik konjonktivitin tedavisinde en etkili yöntem, alerjiye neden olan maddelerle teması önlemektir. Bunun için alınabilecek bazı önlemler şunlardır:

• Kapalı ortamlarda hava temizleyiciler kullanmak: Özellikle polenlerin yoğun olduğu dönemlerde iç mekan hava filtreleri kullanmak faydalı olabilir.
• Evi ve yaşam alanlarını düzenli temizlemek: Toz akarlarını ve hayvan tüylerini azaltmak için halıları, perdeleri ve çarşafları sık sık yıkamak gereklidir.
• Dışarı çıkarken gözlük kullanmak: Polen ve toz gibi alerjenlerden korunmak için güneş gözlüğü kullanmak gözleri koruyabilir.
• Elleri ve yüzü sık sık yıkamak: Alerjenlerle temas sonrası ellerin ve yüzün yıkanması, alerjik reaksiyonları azaltabilir.
• Evcil hayvanlarla teması sınırlamak: Hayvan tüyleri ve deri döküntüleri alerjiyi tetikleyebilir, bu nedenle evcil hayvan bakımına özen göstermek önemlidir.

2. Soğuk Kompres Uygulama

Soğuk kompres, gözdeki kaşıntı, şişlik ve kızarıklığı hafifletmek için etkili bir yöntemdir. Temiz bir havlu veya pamuklu bez, soğuk suya batırılıp göz kapaklarına birkaç dakika boyunca uygulanabilir. Bu, kan damarlarını daraltarak gözdeki inflamasyonu azaltmaya yardımcı olur.

3. Suni Gözyaşı ve Göz Damlası Kullanımı

Alerjik konjonktivitin yol açtığı kuruluk ve rahatsızlık hissini hafifletmek için suni gözyaşları kullanılabilir. Özellikle koruyucu madde içermeyen göz damlaları, gözleri nemlendirmek ve alerjenleri göz yüzeyinden temizlemek için faydalıdır.

4. Antihistaminik Göz Damlası ve İlaçlar

Antihistaminikler, vücuttaki histamin salınımını engelleyerek alerjik reaksiyonları kontrol altına alır. Alerjik konjonktivit tedavisinde şu tür antihistaminik ilaçlar kullanılabilir:

• Göz damlaları: Ketotifen, olopatadin, azelastin gibi aktif maddeler içeren göz damlaları, doğrudan gözdeki histamin tepkisini baskılar.
• Oral antihistaminikler: Loratadin, cetirizin veya feksotenadin gibi ağızdan alınan antihistaminikler, alerjik belirtileri azaltmaya yardımcı olabilir.

Bu ilaçlar, hekimin önerdiği dozda ve sürede kullanılmalıdır.

5. Mast Hücre Stabilizatörleri

Mast hücre stabilizatörleri, alerjik reaksiyonun erken evrelerinde mast hücrelerinden histamin salınımını önleyerek gözlerde kaşıntı, sulanma ve kızarıklığı azaltır. Kromolin sodyum ve nedokromil sodyum gibi bileşenler içeren göz damlaları, özellikle mevsimsel alerjisi olan hastalar için önerilir.

6. Kortikosteroid Göz Damlası

Şiddetli alerjik konjonktivit vakalarında kortikosteroid içeren göz damlaları kullanılabilir. Bunlar iltihabı hızlı bir şekilde azaltarak gözdeki rahatsızlık hissini ortadan kaldırır. Ancak uzun süreli kullanımları göz içi basıncını artırabileceğinden, yalnızca doktor kontrolünde ve kısa süreli olarak kullanılmalıdır.

7. İmmünoterapi (Alerji Aşısı)

Kronik ve şiddetli alerjik konjonktivit vakalarında, bağışıklık sistemini alerjenlere karşı duyarsızlaştırmak için immünoterapi (alerji aşısı) uygulanabilir. Bu yöntem, belirli alerjenlere karşı vücudun toleransını artırarak uzun vadeli bir iyileşme sağlar.

8. Alternatif ve Destekleyici Tedaviler

Bazı hastalar bitkisel çözümler veya destekleyici tedavilerden fayda görebilir. Örneğin:

• Omega-3 takviyeleri: Enflamasyonu azaltmaya yardımcı olabilir.
• Propolis ve doğal antioksidanlar: Göz sağlığını destekleyebilir.
• Aloe vera veya papatya suyu: Göze temas ettirilmeden, soğuk kompres olarak uygulanabilir.

Ancak, alternatif tedavileri denemeden önce mutlaka bir doktora danışmak gereklidir.

Alerjik konjonktivit tedavisi, hastanın maruz kaldığı alerjenlere göre kişiselleştirilmelidir. Öncelikle alerjenlerden kaçınmak ve çevresel önlemler almak gereklidir. Hafif vakalarda soğuk kompres ve suni gözyaşı yeterli olurken, daha şiddetli vakalarda antihistaminik ve mast hücre stabilizatörleri içeren göz damlaları etkili olabilir. Şiddetli ve dirençli vakalarda kortikosteroidler veya immünoterapi gibi ileri tedavi yöntemleri değerlendirilebilir. Her durumda, doğru tedavi yaklaşımını belirlemek için bir göz doktoruna danışmak en sağlıklı yoldur.

Önleyici Önlemler

Alerjik konjonktivitin önlenmesi, alerjenlerle temasın en aza indirilmesiyle mümkündür. Özellikle mevsimsel alerjilere karşı alınabilecek bazı önleyici önlemler şunlardır:

• Polen dönemlerinde dışarı çıkmayı sınırlamak: Polenlerin yoğun olduğu sabah saatlerinde dış mekan aktivitelerinden kaçınmak ve kapalı mekanlarda kalmak faydalı olabilir.
• Gözlük takmak: Dışarıdayken gözlük takmak, alerjenlerin doğrudan göze ulaşmasını engelleyebilir.
• Ev ortamını temiz tutmak: Toz akarlarının yaygın olduğu ev ortamında düzenli temizlik yapmak ve yatak çarşaflarını sık sık yıkamak alerjenleri azaltabilir.
• Hava filtreleri kullanmak: Evde hava filtreleri kullanarak havadaki alerjen miktarını azaltmak mümkündür.

Doğal Tedavi Yöntemleri

Bazı hastalar, alerjik konjonktiviti kontrol altına almak için doğal yöntemlere başvurabilir.

Bu yöntemler arasında:

• Soğuk kompres: Gözlerin üzerine soğuk kompres uygulamak, inflamasyonu ve kaşıntıyı hafifletebilir.
• Yeşil çay: Yeşil çayda bulunan antioksidanlar, gözdeki iltihabı azaltmaya yardımcı olabilir.
• Aloe vera: Aloe vera jeli, göz çevresine uygulandığında rahatlatıcı bir etki sağlayabilir.

Sonuç

Alerjik konjonktivit, yaşam kalitesini olumsuz etkileyen yaygın bir göz rahatsızlığıdır. Polene, toza veya diğer alerjenlere karşı gelişen bağışıklık tepkisi sonucunda ortaya çıkan bu durum, gözlerde şiddetli kaşıntı, kızarıklık ve sulanma gibi belirtilerle kendini gösterir. Tedavi edilmediğinde kronikleşebilen a. konjonktivit, uygun tedavi ve önleyici önlemlerle büyük ölçüde kontrol altına alınabilir. Antihistaminik ilaçlar, suni gözyaşı damlaları ve immünoterapi gibi yöntemlerle semptomlar hafifletilebilir ve yaşam kalitesi artırılabilir.

Referanslar:

1. Alerjik Konjonktivit, Göz Nezlesi: 9 Belirtisi ve Tedavisi
2. Bielory, L. Ocular allergy: allergic conjunctivitis. J Allergy Clin Immunol. 1996;98(4):693–701.
3. Leonardi, A. & Sacchetti, M. Allergic conjunctivitis: a review. Curr Opin Allergy Clin Immunol. 2009;9(5):442–447.
4. Leonardi, A., Sacchetti, M. & Lambiase, A. The diagnosis and management of allergic conjunctivitis. Ocul Immunol Inflamm. 2009;17(4):252–257.
5. Leonardi, A. & Lambiase, A. Treatment strategies for allergic conjunctivitis. Eye (Lond). 2008;22(5):598–603.
6. Leonardi, A. Allergic conjunctivitis: epidemiology and pathogenesis. Curr Opin Allergy Clin Immunol. 2010;10(5):450–455.
7. Bielory, L. et al. Ocular manifestations of allergic disease. Ann Allergy Asthma Immunol. 2003;91(5):441–447.
8. Leonardi, A. et al. Allergen‐specific immunotherapy in allergic conjunctivitis. Clin Exp Allergy. 2002;32(6):832–836.
9. Abelson, M. B. et al. Management of ocular allergies. Clin Ophthalmol. 2008;2:365–371.
10. Sacchetti, M. & Lambiase, A. Immunopathology of allergic conjunctivitis. Ocul Immunol Inflamm. 2010;18(3):181–186.
11. Abelson, M. B. Conjunctival response in allergic diseases. Curr Allergy Asthma Rep. 2011;11(2):151–157.
12. Leonardi, A. et al. Advances in the treatment of allergic conjunctivitis. Curr Opin Allergy Clin Immunol. 2007;7(5):411–415.
13. Leonardi, A. et al. Ocular allergy: new perspectives in diagnosis and management. J Allergy Clin Immunol Pract. 2013;1(4):319–326.
14. Bielory, L. et al. The clinical impact of ocular allergies. Clin Exp Allergy. 2006;36(6):755–761.
15. O’Brien, T. P. et al. Pathophysiology of allergic conjunctivitis. Eye (Lond). 2005;19(5):458–463.
16. Leonardi, A. Allergic conjunctivitis: recent advances. Allergy Asthma Proc. 2006;27(1):27–34.
17. Smith, J. A. et al. Clinical characteristics of allergic conjunctivitis. J Ophthalmol. 2010;2010:823842.
18. Lambiase, A. et al. Ocular surface inflammation in allergic conjunctivitis. Invest Ophthalmol Vis Sci. 2004;45(4):1606–1611.
19. Leonardi, A. et al. Diagnostic approaches in allergic conjunctivitis. Curr Opin Allergy Clin Immunol. 2005;5(5):459–464.
20. Bielory, L. et al. Environmental factors and allergic conjunctivitis. Curr Opin Allergy Clin Immunol. 2008;8(5):438–443.
21. Lambiase, A. Neuroimmune mechanisms in ocular allergy. Exp Eye Res. 2007;85(2):141–147.
22. Abelson, M. B. et al. Immunomodulatory therapies in allergic conjunctivitis. Am J Ophthalmol. 2009;148(2):234–240.
23. Bielory, L. Seasonal variations in allergic conjunctivitis. Ann Allergy Asthma Immunol. 2004;93(3):283–288.
24. Leonardi, A. & Sacchetti, M. Molecular mechanisms of allergic conjunctivitis. J Immunol Res. 2011;2011:684318.
25. Lambiase, A. & Sacchetti, M. Epithelial barrier dysfunction in allergic conjunctivitis. Ocul Immunol Inflamm. 2012;20(6):447–453.
26. Abelson, M. B. New therapeutic targets in allergic conjunctivitis. Curr Drug Targets Inflamm Allergy. 2010;9(1):3–9.
27. Leonardi, A. et al. Topical dual-acting agents for allergic conjunctivitis. Eye (Lond). 2008;22(9):1190–1195.
28. Abelson, M. B. et al. Role of mast cells in allergic conjunctivitis. Curr Opin Allergy Clin Immunol. 2007;7(5):441–446.
29. Bielory, L. et al. Clinical management guidelines for allergic conjunctivitis. Ann Allergy Asthma Immunol. 2009;102(4):243–250.
30. Lambiase, A. et al. The impact of ocular surface disease on quality of life in allergic conjunctivitis. Clin Exp Ophthalmol. 2006;34(5):414–420.
31. Leonardi, A. et al. Advances in allergen‐specific immunotherapy for ocular allergies. Curr Opin Allergy Clin Immunol. 2010;10(6):550–556.
32. Bielory, L. Ocular allergy: an overview. Immunol Allergy Clin North Am. 2003;23(3):357–367.
33. Abelson, M. B. et al. Inflammatory mediators in allergic conjunctivitis. Br J Ophthalmol. 2008;92(6):756–761.
34. Leonardi, A. et al. The role of cytokines in ocular allergy. Mol Vis. 2005;11:763–770.
35. Lambiase, A. et al. The role of interleukins in allergic conjunctivitis. Ocul Immunol Inflamm. 2011;19(4):252–258.
36. Bielory, L. et al. Epidemiology and burden of ocular allergy. Curr Opin Allergy Clin Immunol. 2012;12(5):503–508.
37. https://scholar.google.com/
38. https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/