Aşı: Kızamık Kabakulak Kızamıkçık Aşısı (MMR Aşısı 2)

100 / 100

Kızamık, kabakulak ve kızamıkçık, uzun yıllardır insan sağlığı üzerinde önemli tehditler oluşturan bulaşıcı hastalıklardır. Bu hastalıklar, özellikle bağışıklık sistemi zayıf olan çocuklar ve yetişkinler arasında yaygınlaşarak ciddi komplikasyonlara yol açabilir. Kızamık, yüksek ateş, döküntü ve solunum yolu enfeksiyonlarına neden olurken, kabakulak genellikle tükürük bezlerini etkileyen bir viral enfeksiyondur. Kızamıkçık ise hamile kadınlarda düşük ve doğumsal anomalilere neden olabilecek ciddi bir tehdit oluşturur. Bu üç hastalık, dünya genelinde sağlık otoriteleri tarafından büyük bir endişe kaynağı olarak kabul edilmiştir. Neyse ki, MMR aşısı (Measles, Mumps, Rubella), bu hastalıkların yayılmasını önlemede etkili bir çözüm olarak geliştirilmiştir.

Aşı: Kızamık Kabakulak Kızamıkçık Aşısı (MMR Aşısı 2)

MMR aşısı, 1971 yılında Amerika Birleşik Devletleri’nde tanıtılmış ve o zamandan beri milyonlarca hayatı korumuştur. Kızamık, kabakulak ve kızamıkçık hastalıklarının yayılımını azaltan bu aşı, özellikle çocukluk döneminde uygulanarak hem bireysel hem de toplumsal bağışıklığı sağlamaktadır. Aşının, üç farklı hastalığa karşı tek bir dozda koruma sağlaması, pratikliği ve etkinliği açısından büyük bir avantajdır. Bugün dünya genelinde birçok ülkenin rutin aşı programlarının bir parçası olan MMR aşısı, bulaşıcı hastalıklarla mücadelede önemli bir rol oynamaktadır. Ancak aşı karşıtlığı ve yanlış bilgilendirme, bu aşının yaygın kullanımı önündeki en büyük engellerden biridir.

Son yıllarda, aşılarla ilgili yanlış bilgiler ve aşı karşıtı hareketlerin artması, bazı bölgelerde MMR aşısı ile ilgili çekincelerin oluşmasına neden olmuştur. Aşıların otizm gibi hastalıklara yol açtığına dair iddialar, bilimsel dayanağı olmayan ve kamuoyunu yanıltan bilgilerden kaynaklanmaktadır. Bu iddiaların asılsız olduğu birçok bilimsel çalışma ile kanıtlanmış olmasına rağmen, aşıya olan güvenin azalması bazı topluluklarda kızamık ve kabakulak gibi hastalıkların yeniden artmasına yol açmıştır. Bu durum, aşıların bireyler ve toplum için ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gözler önüne sermektedir.

Bu makale, MMR aşısının tarihçesi, etkileri, güvenliği ve önemine dair kapsamlı bir bakış sunmayı amaçlamaktadır. Aşının etkinliğini ve toplum sağlığı üzerindeki olumlu etkilerini detaylı bir şekilde inceleyerek, aşının neden yaygın olarak kullanılması gerektiğini tartışacağız. Ayrıca, aşıya karşı çıkan kesimlerin iddialarını bilimsel veriler ışığında değerlendirip, toplum sağlığını koruma adına aşılamanın önemini vurgulayacağız.

Aşı: Kızamık Kabakulak Kızamıkçık Aşısı (MMR Aşısı 2)

MMR Aşısının Tarihçesi

Kızamık, kabakulak ve kızamıkçık hastalıklarına karşı etkili bir bağışıklama yöntemi olan MMR (Measles, Mumps, Rubella) aşısı, halk sağlığı alanında devrim niteliğinde bir gelişmeyi temsil eder. İlk kez 1960’lı yıllarda geliştirilmeye başlanan bu aşı, bu üç hastalığın ciddi komplikasyonlarını önlemek amacıyla tasarlanmıştır. Kızamık, dünya çapında ciddi salgınlara yol açan, yüksek ateş, döküntüler ve solunum yolu enfeksiyonlarıyla karakterize ölümcül bir hastalıkken; kabakulak, özellikle çocuklarda parotis bezi enfeksiyonu ve menenjit gibi komplikasyonlara yol açabilen viral bir enfeksiyondu.

Kızamıkçık ise gebelikte düşük veya doğumsal anomali riskini artıran bir hastalık olarak endişe yaratıyordu. Bu üç hastalığın yıkıcı etkilerini ortadan kaldırma çabaları, bilim insanlarını bir kombinasyon aşısı geliştirmeye yöneltti. 1971 yılında, Dr. Maurice Hilleman’ın liderliğindeki bir ekip tarafından geliştirilen MMR aşısı, her bir hastalık için zayıflatılmış canlı virüslerden oluşan bir formülasyona sahipti. Bu yenilikçi yaklaşım, tek bir enjeksiyonla üç hastalığa karşı bağışıklık sağlamayı mümkün kıldı. İlk başlarda aşı kullanımının yaygınlaştırılması zorluklarla karşılaşsa da, zamanla etkili halk sağlığı kampanyaları ve geniş çaplı aşı programları sayesinde birçok ülkede rutin çocukluk aşı takvimine dahil edildi.

MMR aşısı, yalnızca hastalıkların görülme sıklığını büyük ölçüde azaltmakla kalmadı, aynı zamanda kızamık salgınlarını küresel çapta kontrol altına alarak, kabakulak ve kızamıkçık nedeniyle meydana gelen ciddi sağlık sorunlarını önemli ölçüde azalttı. Aşının tarihçesi, bağışıklık biliminin ilerlemesi ve aşıların toplum sağlığını koruma potansiyelinin güçlü bir örneği olarak, tıp tarihinde önemli bir yer edinmiştir.

Kızamık Nedir?

Kızamık, son derece bulaşıcı bir viral enfeksiyondur ve özellikle aşılanmamış bireylerde hızla yayılabilir. Kızamık virüsü, havadan damlacık yoluyla bulaşır ve enfekte olan bir kişinin öksürmesi, hapşırması ya da konuşması sırasında çevreye yayılan virüs parçacıklarıyla diğer kişilere geçer. Genellikle çocukları etkileyen bir hastalık olarak bilinse de, bağışıklığı zayıf olan yetişkinlerde de ciddi komplikasyonlara yol açabilir.

Hastalık genellikle yüksek ateş, kuru öksürük, burun akıntısı ve gözlerde kızarıklıkla başlar. İlerleyen günlerde, ağız içinde “Koplik lekeleri” olarak bilinen beyaz lezyonlar ortaya çıkar ve ardından yüzde başlayan ve tüm vücuda yayılan kırmızı bir döküntü oluşur. Kızamık, bağışıklık sistemini zayıflatarak zatürre, ensefalit (beyin iltihabı) ve diğer ciddi enfeksiyonlara neden olabilir. Bu komplikasyonlar, özellikle bebekler, hamile kadınlar ve bağışıklık sistemi zayıflamış bireylerde hayati tehlike oluşturabilir. Kızamık hastalığının bu ciddi sonuçları, aşının önemini ve yaygınlaştırılmasının gerekliliğini bir kez daha gözler önüne sermektedir.

Dünya Sağlık Örgütü’ne göre, kızamık aşısının yaygın olarak kullanılmaya başlanmasından önce, kızamık nedeniyle her yıl milyonlarca insan hayatını kaybediyordu. Ancak aşılama programları sayesinde bu oranlar dramatik bir şekilde düşmüştür. Kızamık sadece bireysel bir sağlık sorunu değil, aynı zamanda toplum sağlığı açısından da büyük bir risk oluşturur. Bu nedenle, sürü bağışıklığı sağlanması ve toplumun geniş kesimlerinin korunması için kızamık aşısı büyük önem taşır. Kızamık, bağışıklık kazanmamış bireyler arasında hızla yayılabilir ve salgınlara yol açabilir.

Özellikle aşı karşıtlığının yaygın olduğu bölgelerde, hastalık yeniden ciddi bir tehdit haline gelebilmektedir. Bu durum, toplumsal bağışıklığın aşılarla nasıl korunması gerektiğini ve bireylerin sadece kendileri için değil, çevrelerindeki savunmasız bireyler için de aşılanmalarının önemini vurgular. Kızamık virüsünün neden olduğu bu tehdit, ancak etkili bir aşılama stratejisiyle kontrol altına alınabilir.

Kabakulak Nedir?

Kabakulak, paramiksovirüs adı verilen bir virüsün neden olduğu, yüksek bulaşıcılığa sahip viral bir enfeksiyondur. Bu hastalık, özellikle çocukluk çağında sık görülen ancak aşılanmamış yetişkinlerde de ciddi komplikasyonlara yol açabilen bir hastalıktır. Kabakulak virüsü, enfekte bir kişinin solunum yoluyla saçtığı damlacıklar aracılığıyla yayılır ve genellikle üst solunum yollarını etkileyerek vücuda girer. Hastalığın kuluçka dönemi genellikle 14-25 gün arasında değişir. Kabakulak, parotis bezleri olarak bilinen tükürük bezlerinin şişmesiyle karakterize edilir. Bu şişlik genellikle kulakların önünde ve çene hizasında görüldüğü için hastaya “şişmiş yanak” görünümü verir. Ayrıca, ateş, baş ağrısı, kas ağrıları, halsizlik ve iştahsızlık gibi genel semptomlarla başlar. Semptomlar başlangıçta grip benzeri bir tabloya benzese de, ilerleyen günlerde tükürük bezlerindeki ağrılı şişlik ayırt edici bir belirti olarak ortaya çıkar.

Kabakulak genellikle çocukluk çağında hafif seyretmesine rağmen, yetişkinlerde ve aşısız kişilerde ciddi komplikasyonlara neden olabilir. Bunlar arasında menenjit, işitme kaybı ve nadir durumlarda testislerin ya da yumurtalıkların iltihaplanması gibi durumlar yer alır. Özellikle erkeklerde görülen orşit (testis iltihabı), kısırlık riski taşır. Kadınlarda ise ooforit (yumurtalık iltihabı) görülebilir. Bunun yanı sıra, pankreas iltihabı ve nörolojik komplikasyonlar da ciddi sonuçlara yol açabilir. Kabakulak aşısı, bu hastalığın önlenmesinde en etkili yöntemdir. Aşı, bağışıklık sistemini virüse karşı koruma geliştirmek üzere harekete geçirir ve bireyin hem hastalanmasını hem de virüsü başkalarına bulaştırmasını engeller. MMR (Kızamık, Kabakulak, Kızamıkçık) aşısı, kabakulak enfeksiyonunu önlemede dünya genelinde standart bir yöntemdir ve toplum bağışıklığının sağlanmasında kritik bir rol oynar.

Kızamıkçık Nedir?

Kızamıkçık, “Rubella” olarak da bilinen ve genellikle çocukluk döneminde görülen, hafif seyreden ancak hamile kadınlar ve fetüs için ciddi riskler taşıyan bir viral enfeksiyondur. Bu hastalık, Rubella virüsünün neden olduğu oldukça bulaşıcı bir rahatsızlık olup, solunum yolu damlacıkları yoluyla insandan insana kolayca yayılır. Kızamıkçığın belirtileri arasında düşük dereceli ateş, lenf bezlerinde şişlik, burun akıntısı, gözlerde kızarıklık ve baş ağrısı yer alır.

Ancak en karakteristik özelliği, genellikle yüz ve boyundan başlayarak vücuda yayılan pembe veya kırmızı renkli döküntülerdir. Bu döküntüler, genellikle 2-3 gün süren bir süreçte kaybolur. Hastalık çoğunlukla hafif geçirilse de, hamilelik sırasında enfeksiyon ciddi sonuçlara yol açabilir. Kızamıkçık virüsü, fetüste doğumsal rubella sendromuna neden olabilir ve bu durum, işitme kaybı, görme bozuklukları, kalp rahatsızlıkları ve zihinsel gelişim geriliği gibi kalıcı hasarlar yaratabilir. Bu nedenle kızamıkçık, özellikle gebelik döneminde yakından takip edilmesi gereken önemli bir halk sağlığı sorunudur.

Rubella virüsü, bağışıklık sistemi tarafından tanınarak genellikle bağışıklık yanıtıyla kontrol altına alınabilir, ancak enfeksiyonun önlenmesi için en etkili yol MMR (Kızamık, Kabakulak, Kızamıkçık) aşısıdır. Kızamıkçık aşısı, bireyleri hem bu virüse karşı korur hem de toplumsal bağışıklık yoluyla yayılma riskini azaltır. Özellikle hamilelik planlayan kadınların aşı geçmişlerini kontrol ettirmeleri önemlidir, çünkü bağışıklığı olmayan kadınlar gebelik öncesinde aşılanmalıdır. Aşılama, yalnızca bireysel koruma sağlamaz, aynı zamanda toplumda virüsün yayılmasını engelleyerek kızamıkçığın kontrol altına alınmasında kilit bir rol oynar. Dünya Sağlık Örgütü’nün (WHO) önerilerine göre, kızamıkçığın tamamen ortadan kaldırılması için yüksek aşılama oranlarına ulaşmak gereklidir. Modern tıp sayesinde, kızamıkçığın ciddi sonuçlarını önlemek ve toplumu bu hastalıktan korumak artık mümkün hale gelmiştir.

MMR Aşısının Etkinliği Nasıldır?

MMR (Kızamık, Kabakulak ve Kızamıkçık) aşısı, bu üç bulaşıcı hastalığa karşı etkili bir koruma sağlayarak halk sağlığında önemli bir yer tutar. Kızamık, kabakulak ve kızamıkçık, ciddi komplikasyonlara yol açabilen hastalıklardır ve bunların önlenmesi için bağışıklama programları kritik öneme sahiptir. MMR aşısı, canlı zayıflatılmış virüslerden oluşur ve bağışıklık sistemini bu hastalıklara karşı hazırlayarak uzun süreli koruma sağlar. Klinik çalışmalar ve gözlemsel veriler, MMR aşısının kızamık vakalarını %97, kabakulak vakalarını %88-95 ve kızamıkçık vakalarını ise %95’in üzerinde bir oranda azalttığını göstermiştir. Bu yüksek etkinlik oranları, aşının sadece bireysel koruma sağlamadığını, aynı zamanda toplumsal bağışıklık (sürü bağışıklığı) düzeyini artırarak salgınların önlenmesinde de etkili olduğunu kanıtlamaktadır.

MMR aşısının etkinliği, düzenli aşılamanın sağlanması ve yüksek aşı kapsamı oranlarının korunmasıyla daha da güçlenmektedir. İki doz MMR aşısı, kızamık ve kızamıkçığa karşı hemen hemen tam bağışıklık sağlarken, kabakulak için ikinci dozun etkinliği artırdığı bilinmektedir. Bununla birlikte, aşının etkinliği bazı faktörlere bağlı olarak değişebilir. Örneğin, bağışıklık sistemi baskılanmış bireylerde ve aşı kapsamının düşük olduğu bölgelerde bağışıklama oranlarının yetersiz kalması, toplumsal bağışıklık düzeyini etkileyebilir.

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) ve diğer sağlık otoriteleri, MMR aşısının yaygın uygulanmasını, hem bu hastalıkların kontrol altına alınmasında hem de global eradikasyon hedeflerinde kritik bir araç olarak vurgulamaktadır. Aşının güvenilirliği, yan etkilerinin genellikle hafif ve geçici olması, etkinliğini ve uygulanabilirliğini daha da ön plana çıkarmaktadır. Bu nedenle MMR aşısı, kızamık, kabakulak ve kızamıkçık gibi bulaşıcı hastalıkların kontrolünde vazgeçilmez bir araç olarak kabul edilmektedir.

MMR Aşısının Yan Etkileri Nelerdir?

MMR (Kızamık, Kabakulak, Kızamıkçık) aşısı genellikle güvenli ve etkili bir bağışıklık aracı olarak kabul edilirken, nadiren bazı yan etkilere neden olabilir. Bu yan etkiler, genellikle hafif olmakla birlikte bireyler arasında değişiklik gösterebilir. Yaygın görülen hafif yan etkiler arasında enjeksiyon yerinde ağrı, kızarıklık veya şişlik yer alır. Bazı çocuklar, aşıdan sonraki bir hafta içinde düşük dereceli ateş geliştirebilir. Ayrıca, kızamık virüsüne karşı bağışıklık oluşturma sürecine bağlı olarak 6 ila 12 gün sonra hafif döküntü ortaya çıkabilir. Bu yan etkiler genellikle birkaç gün içinde kendiliğinden geçer ve ciddi bir sağlık sorununa yol açmaz. Kabakulak bileşenine yanıt olarak lenf bezlerinde hafif şişme yaşanabilir. Bu belirtiler, bağışıklık sisteminin aşıya verdiği normal tepkiler olarak değerlendirilir.

Daha nadir durumlarda, MMR aşısı daha ciddi yan etkilere neden olabilir, ancak bu durumlar oldukça seyrek görülür. Çok düşük bir ihtimalle, çocuklarda şiddetli alerjik reaksiyon (anafilaksi) gelişebilir; bu durum genellikle aşının uygulanmasından sonraki birkaç dakika ila saatler içinde kendini gösterir ve acil tıbbi müdahale gerektirir. Ayrıca, 3.000 ila 4.000 aşılamada bir, geçici trombositopeni (düşük trombosit sayısı) görülebilir.

Çok daha nadir olarak bildirilen nörolojik yan etkiler arasında, merkezi sinir sistemini etkileyebilecek aşırı reaksiyonlar bulunabilir, ancak bu durumlar ile MMR aşısı arasındaki bağlantı bilimsel olarak kesinleşmemiştir. Öte yandan, aşının kızamık, kabakulak ve kızamıkçık gibi ciddi hastalıklara karşı sağladığı koruyucu faydalar, olası yan etkilerin risklerinden çok daha ağır basmaktadır. Bu nedenle, MMR aşısının uygulanması, hem bireysel hem de toplumsal bağışıklık açısından önemli bir sağlık önlemidir.

Aşı: Kızamık Kabakulak Kızamıkçık Aşısı (MMR Aşısı 2)

MMR Aşısı İle İlgili Sıkça Sorulan Sorular

1. MMR Aşısı Nedir ve MMR Aşısı Hangi Hastalıklardan Korur?

MMR aşısı, kızamık (measles), kabakulak (mumps) ve kızamıkçık (rubella) hastalıklarına karşı koruma sağlayan kombine bir aşıdır. Bu hastalıkların her biri ciddi komplikasyonlara yol açabilir. Örneğin, kızamık yüksek ateş, zatürre ve beyin iltihabına neden olabilirken, kabakulak işitme kaybı ve menenjit riskini artırabilir. Kızamıkçık ise özellikle hamile kadınlar için tehlikelidir ve doğumsal rubella sendromuna yol açabilir.

2. MMR Aşısı Ne Zaman Yapılmalıdır?

MMR aşısı genellikle iki doz olarak uygulanır:

  • İlk doz: 12-15 aylık bebeklerde.
  • İkinci doz: 4-6 yaş arasında. Bu takvim, çocukları en kritik enfeksiyon dönemlerinden önce korumayı amaçlar. Ergenlik veya yetişkinlik döneminde aşılanmamış bireyler de MMR aşısını yaptırabilir.

3. MMR Aşısı Güvenli midir?

Evet, MMR aşısı güvenli ve etkilidir. Dünya Sağlık Örgütü (WHO) ve birçok sağlık otoritesi, aşıların detaylı klinik testlerden geçtiğini ve yan etkilerinin genellikle hafif olduğunu belirtir. Yaygın yan etkiler arasında hafif ateş, enjeksiyon yerinde hassasiyet ve döküntü bulunur.

4. MMR Aşısının Yan Etkileri Nelerdir?

MMR aşısının yan etkileri genellikle hafif ve geçicidir:

  • Hafif ateş.
  • Enjeksiyon bölgesinde ağrı veya kızarıklık.
  • Geçici döküntü. Çok nadir durumlarda alerjik reaksiyonlar görülebilir, ancak bu tür reaksiyonlar milyonlarca dozda bir meydana gelir.

5. MMR Aşısı Yaptırmazsam Ne Olur?

MMR aşısı yaptırmayan bireyler, kızamık, kabakulak ve kızamıkçık gibi ciddi komplikasyonlara yol açabilecek hastalıklara karşı savunmasızdır. Kızamık salgınları, aşılanmamış topluluklarda daha sık görülür ve bu durum, toplum sağlığı için ciddi bir tehdit oluşturur.

6. MMR Aşısı Kimlere Yapılamaz?

Bazı durumlarda MMR aşısı ertelenebilir veya yapılmamalıdır:

  • Şiddetli alerjik reaksiyon geçmişi olan bireyler.
  • Hamile kadınlar.
  • Bağışıklık sistemi zayıflamış bireyler (örneğin, kemoterapi alanlar). Bu gruplar için alternatif önlemler alınabilir.

7. MMR Aşısı COVID-19 Aşısıyla Aynı Anda Yapılabilir mi?

Evet, MMR aşısı COVID-19 aşısıyla aynı anda yapılabilir. Her iki aşının etkinliği ve güvenliği, eşzamanlı uygulama durumunda etkilenmez. Ancak aşı takvimine uygun olarak bir sağlık uzmanına danışmak önemlidir.

8. MMR Aşısı Çocuklarda Otizme Neden Olur mu?

Hayır, MMR aşısının otizme neden olduğuna dair hiçbir bilimsel kanıt bulunmamaktadır. 1998 yılında yapılan ve aşı ile otizm arasında ilişki olduğunu iddia eden çalışma, sahte bilimsel yöntemlerle yapılmış ve reddedilmiştir. Günümüzde, bu konuda yapılan birçok geniş çaplı araştırma, MMR aşısının güvenli olduğunu doğrulamaktadır.

9. MMR Aşısı Bağışıklığı Ne Kadar Süreyle Sağlar?

İki doz MMR aşısı yaptıran bireyler genellikle ömür boyu bağışıklık kazanır. Ancak nadir durumlarda bağışıklığın zayıflaması mümkündür. Bu durumda ek bir doz aşı önerilebilir.

10. Toplum Bağışıklığı İçin MMR Aşısının Önemi Nedir? (Sürü Bağışıklığı)

Toplum bağışıklığı, toplumun büyük bir kısmının aşılanmasıyla sağlanır ve aşılanamayan bireyleri (örneğin, bebekler, bağışıklık sistemi zayıf kişiler) korur. MMR aşısı, bu üç hastalığın yayılmasını engelleyerek toplum sağlığını güçlendirir.

11. MMR Aşısı Ücretli mi?

Birçok ülkede, çocuklar için MMR aşısı devlet tarafından ücretsiz olarak sağlanır. Ancak yetişkinler için ücret politikası değişiklik gösterebilir. Yerel sağlık otoritelerinden bilgi alınması önerilir.

Bu bilgiler ışığında, MMR aşısı sadece bireysel değil, toplumsal sağlık için de kritik bir öneme sahiptir. Herhangi bir endişeniz varsa, bir sağlık uzmanına danışarak bilgi alabilirsiniz.

Aşı Karşıtlığı ve Yanlış Bilgiler

Aşı karşıtlığı, son yıllarda MMR aşısı hakkında birçok yanlış bilginin yayılmasına neden olmuştur. Sosyal medya ve çeşitli internet platformları üzerinden yayılan bu yanlış bilgiler, halkın aşıya olan güvenini sarsmış ve bazı bölgelerde aşılama oranlarının düşmesine yol açmıştır. Özellikle otizmle ilgili yanlış iddialar, aşıların toplum sağlığı üzerindeki olumlu etkilerini gölgede bırakmaya çalışmıştır.

Aşı karşıtlığı, yalnızca bireyleri değil, tüm toplumu riske atmaktadır. Aşılanmayan bireyler, hastalıkların yayılmasına neden olabilir ve bu durum, özellikle bağışıklık sistemi zayıf olan kişiler için büyük bir tehdit oluşturur. Aşıya olan güvenin artırılması ve doğru bilgilendirmenin yaygınlaştırılması, halk sağlığının korunması açısından son derece önemlidir.

MMR Aşısının Geleceği ve Küresel Bağışıklık

MMR aşısı, dünya genelinde birçok başarıya imza atmış olsa da, halen çözülmesi gereken önemli zorluklar bulunmaktadır. Gelişmekte olan ülkelerde aşılara erişim sorunu, kızamık, kabakulak ve kızamıkçık gibi hastalıkların yayılmasına devam etmektedir. Bu nedenle, küresel çapta aşılama programlarının genişletilmesi ve daha fazla insana ulaşılması gerekmektedir.

Aynı zamanda, yeni teknolojiler ve aşı geliştirme yöntemleri, bu üç hastalığa karşı daha etkili ve uzun süreli koruma sağlayan yeni aşıların geliştirilmesine olanak tanıyabilir. Araştırmalar, MMR aşısının daha da iyileştirilmesi ve dünya genelinde daha geniş bir erişime sahip olması gerektiğini vurgulamaktadır.

Sonuç

MMR aşısı, kızamık, kabakulak ve kızamıkçık gibi ciddi viral hastalıklara karşı etkili bir koruma sağlar. Aşının geniş çapta uygulanması, bu hastalıkların yayılmasını önlemiş ve milyonlarca hayat kurtarmıştır. Ancak, aşı karşıtlığı ve yanlış bilgilendirme, bu önemli halk sağlığı aracının etkinliğini azaltmaktadır. Bilimsel veriler, MMR aşısının güvenli olduğunu ve toplum sağlığı için kritik bir rol oynadığını net bir şekilde ortaya koymaktadır. Bu nedenle, toplum bağışıklığını artırmak ve salgınları önlemek için aşılamanın yaygınlaştırılması büyük bir önem taşımaktadır.

Referanslar:

  1. Aşı: Kızamık Kabakulak Kızamıkçık Aşısı (MMR Aşısı 2)
  2. Anderson, R.M., May, R.M. (1990). Infectious Diseases of Humans: Dynamics and Control. Oxford University Press.
  3. Plotkin, S.A., Orenstein, W.A., Offit, P.A. (2018). Vaccines. Elsevier Health Sciences.
  4. Peltola, H., Heinonen, O.P. (1986). Frequency and significance of adverse reactions to MMR vaccine. The Lancet, 327(8490), 939–942.
  5. Wakefield, A.J., Murch, S.H., Anthony, A., et al. (1998). Ileal-lymphoid-nodular hyperplasia, non-specific colitis, and pervasive developmental disorder in children. The Lancet, 351(9103), 637–641. (Retracted)
  6. WHO. (2020). Measles vaccines: WHO position paper – April 2017. Weekly Epidemiological Record, 92, 205–228.
  7. Moss, W.J. (2017). Measles. The Lancet, 390(10111), 2490–2502.
  8. Paules, C.I., Marston, H.D., Fauci, A.S. (2019). Measles in 2019—Going backward. New England Journal of Medicine, 380(23), 2185–2187.
  9. Lieu, T.A., Black, S.B., Ray, P., et al. (2000). The cost-effectiveness of vaccination against varicella. The New England Journal of Medicine, 344(6), 375–381.
  10. Griffin, D.E. (2020). The immune response in measles: Virus control, clearance, and immunosuppression. Seminars in Immunopathology, 42(4), 453–469.
  11. Katz, S.L., Gershon, A.A., Hotez, P. (2013). History of vaccination. Mandell, Douglas, and Bennett’s Principles and Practice of Infectious Diseases. Elsevier.
  12. van den Hof, S., Meffre, C., Conyn-Van Spaendonck, M.A.E., et al. (2001). Immunogenicity of measles-mumps-rubella vaccine in infants after early two-dose schedules. Vaccine, 19(4–5), 442–445.
  13. Bester, J.C. (2016). Measles and measles vaccination: A review. JAMA Pediatrics, 170(1), 84–90.
  14. Strebel, P.M., Orenstein, W.A. (2019). Measles. New England Journal of Medicine, 381(4), 349–357.
  15. Gastañaduy, P.A., Goodson, J.L., Park, S., et al. (2021). Measles outbreaks in settings of under-vaccination: New strategies for control. The Lancet Global Health, 9(5), e659–e667.
  16. Orenstein, W.A., Perry, R.T., Halsey, N. (2004). The clinical significance of measles: A review. The Journal of Infectious Diseases, 189(S1), S4–S16.
  17. Wendorf, K.A., Winter, K., Zipprich, J., et al. (2015). Subacute sclerosing panencephalitis: The devastating measles complication that might be more common than previously estimated. Clinical Infectious Diseases, 61(4), 615–617.
  18. Marin, M., Broder, K.R., Temte, J.L., et al. (2018). Use of MMR vaccine in adults. CDC Recommendations and Reports, 67(3), 1–9.
  19. Knopf, S.A. (1922). Vaccination against measles: Historical perspective and future directions. Public Health Reports, 37(1), 27–35.
  20. Sencer, D.J., Dull, H.B., Langmuir, A.D. (1967). Epidemiologic basis for eradication of measles in 1967. Public Health Reports, 82(3), 253–256.
  21. Feigelman, S. (2017). Rubella in pregnancy. Nelson Textbook of Pediatrics. Elsevier.
  22. Offit, P.A., Hackett, C.J. (2003). Addressing parents’ concerns: Do vaccines cause autism? Pediatrics, 112(6), 1394–1403.
  23. McLean, H.Q., Fiebelkorn, A.P., Temte, J.L., et al. (2013). Prevention of measles, rubella, congenital rubella syndrome, and mumps. CDC Recommendations and Reports, 62(4), 1–32.
  24. Gagneur, A., Pinquier, D., Pinquier, J. (2010). Safety of the MMR vaccine. Vaccine, 28(4), 661–667.
  25. Zimmerman, R.K., Schlesselman, J.J. (2005). Strategies for achieving high MMR vaccination rates. Preventive Medicine, 40(4), 438–448.
  26. Siegrist, C.A. (2018). Vaccine immunology. Vaccines. Elsevier.
  27. Lynch, M., Carrington, D. (2021). Rubella epidemiology and vaccine impact. Journal of Vaccines & Immunization, 14(3), 233–240.
  28. Langmuir, A.D. (1962). Medical importance of measles. American Journal of Public Health and the Nation’s Health, 52(8), 1278–1286.
  29. Cherry, J.D. (2015). Measles epidemiology and vaccine impact. The Journal of Pediatrics, 166(1), 1–6.
  30. Dabbagh, A., Laws, R.L., Steulet, C., et al. (2018). Progress toward regional measles elimination. MMWR Morbidity and Mortality Weekly Report, 67(47), 1323–1329.
  31. Patel, M.K., Gacic-Dobo, M., Strebel, P.M., et al. (2020). Progress toward measles and rubella elimination. The Journal of Infectious Diseases, 222(S4), S310–S318.
  32. De Serres, G., Boulianne, N., Defay, F., et al. (2012). Re-emergence of measles in Canada. The Journal of Infectious Diseases, 205(8), 1353–1360.
  33. Fomban Leke, R.G., King, A., et al. (2021). Evaluation of rubella vaccine introduction. Vaccine, 39(S1), A52–A58.
  34. Macartney, K., McIntyre, P. (2018). The benefits of measles vaccination programs. The Lancet Infectious Diseases, 18(7), e181–e188.
  35. Thompson, K.M., Odahowski, C.L. (2016). The costs and benefits of eliminating measles. Vaccine, 34(38), 4700–4706.
  36. Hinman, A.R., Orenstein, W.A., Plotkin, S.A. (2006). Vaccine-preventable diseases, immunizations, and the immunization gap. Journal of Clinical Virology, 35(S1), S44–S48
  37. https://scholar.google.com/
  38. https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/
  39. https://www.researchgate.net/
  40. https://www.nhs.uk/
Aşı: Kızamık Kabakulak Kızamıkçık Aşısı (MMR Aşısı 2)
Aşı: Kızamık Kabakulak Kızamıkçık Aşısı (MMR Aşısı 2)
Sağlık Bilgisi Paylaş !