Ateş yükselmesi, vücut sıcaklığının normal değerlerin üzerine çıkması durumudur ve genellikle 38 derece Celsius’un üzerindeki sıcaklıklar ateş yükselmesi olarak kabul edilir. Ateş, vücudun bağışıklık sisteminin enfeksiyonlara veya diğer tehditlere karşı verdiği doğal bir yanıt olarak ortaya çıkar. Vücudun savunma mekanizmalarının bir parçası olan bu durum, zararlı mikroorganizmaların yok edilmesi için gerekli olabilir. Ancak yüksek ateşin belirli bir seviyenin üzerine çıkması, özellikle küçük çocuklar ve yaşlılar gibi hassas gruplar için tehlikeli olabilir. Bu nedenle, yüksek ateşin yönetilmesi ve doğru tedavi edilmesi büyük önem taşır.
Sağlık Bilgisi İçeriği
Ateş Yükselmesi Nedir? Yüksek Ateşe Ne İyi Gelir?
Vücut ısısı, hipotalamus adı verilen beyin bölgesi tarafından düzenlenir ve normalde 36-37.5 derece Celsius arasında değişir. Hipotalamus, vücuda giren patojenleri fark ettiğinde, vücudun sıcaklığını artırarak bu mikroorganizmaların çoğalmasını engellemeye çalışır. Ateş genellikle vücuda giren bakteriler, virüsler, mantarlar veya toksinler gibi enfeksiyonların bir işaretidir. Ancak, ateş her zaman bir enfeksiyon belirtisi olmayabilir; bazı otoimmün hastalıklar, kanser türleri ve hatta aşırı sıcak hava veya aşırı egzersiz gibi faktörler de vücut ısısında artışa neden olabilir.
Ateş yükselmesi, vücudun savunma mekanizmalarının aktif bir parçası olsa da, kontrolsüz bırakıldığında ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir. Özellikle 40 dereceyi aşan vücut ısısı, beyin hasarına, nöbetlere ve hatta organ yetmezliğine neden olabilir. Bu nedenle, ateşin ne zaman tehlikeli olduğunu bilmek ve bu duruma uygun şekilde müdahale etmek önemlidir. Özellikle çocuklar, yaşlılar ve bağışıklık sistemi zayıf olan bireylerde yüksek ateşin erken teşhis edilmesi ve tedavi edilmesi kritik rol oynar.
Yüksek ateşin yönetimi, ateşin nedenine bağlı olarak değişiklik gösterebilir. Bakteriyel enfeksiyonlar için antibiyotikler gerekebilirken, viral enfeksiyonlar genellikle destekleyici tedaviyle kendi kendine iyileşir. Bununla birlikte, ateşin nedenini bilmek her zaman mümkün olmayabilir ve bazı durumlarda ateşi düşürmek için doğrudan müdahale gerekebilir. Bu nedenle, ateş yükselmesi durumunda hangi tedavi yöntemlerinin uygulanması gerektiğini anlamak ve bu yöntemlerin etkili olup olmadığını bilmek önemlidir.
Ateş Yükselmesi Neden Olur?
Ateş yükselmesi, vücuttaki çeşitli faktörlerin bir sonucu olarak ortaya çıkabilir.
Ateşe yol açan başlıca faktörler şunlardır:
- Enfeksiyonlar: En yaygın ateş yükselmesi nedeni, bakteri, virüs, mantar veya parazit kaynaklı enfeksiyonlardır. Üst solunum yolu enfeksiyonları, grip, zatürre, idrar yolu enfeksiyonları ve çocukluk hastalıkları gibi durumlar ateşe neden olabilir.
- Aşılara Bağlı Ateş: Çocukluk döneminde yapılan aşılar sonrasında kısa süreli ateş görülebilir. Bu, vücudun bağışıklık yanıtı olarak ortaya çıkan bir tepkidir.
- Otoimmün Hastalıklar: Vücudun kendi dokularına saldırdığı otoimmün hastalıklarda, bağışıklık sistemi aktif hale gelir ve bu da ateşe yol açabilir. Lupus, romatoid artrit gibi hastalıklar bu duruma örnektir.
- Kanser: Bazı kanser türleri, özellikle lenfoma ve lösemi gibi kan kanserleri, vücutta ateş oluşturabilir. Bu tür ateşler genellikle uzun sürelidir ve diğer belirtilerle birlikte seyreder.
- İlaçlar: Bazı ilaçlar yan etki olarak ateşe neden olabilir. Özellikle antibiyotikler, tansiyon ilaçları ve anti-inflamatuar ilaçlar ateş oluşturabilir.
- Isı Çarpması: Aşırı sıcak hava koşullarında vücut ısısı hızla yükselebilir ve bu durum tıbbi bir acil durum olarak kabul edilir. Isı çarpması, tedavi edilmezse hayati tehlike yaratabilir.
Ateş Yükselmesi Belirtileri Nelerdir?
Ateş yükselmesi genellikle vücudun bir savunma mekanizması olarak ortaya çıksa da, bazen ciddi tehlikelerin habercisi olabilir.
Ateş yükselmesinin başlıca belirtileri şunlardır:
- Vücut sıcaklığının 38°C’nin üzerinde olması
- Üşüme ve titreme
- Terleme
- Baş ağrısı
- Kas ağrıları
- Halsizlik ve yorgunluk
- İştah kaybı
- Konsantrasyon güçlüğü
- Aşırı susuzluk
Bu belirtiler, vücut sıcaklığının artmasına paralel olarak şiddetlenebilir. Özellikle çocuklarda ve yaşlılarda ateş yükselmesi daha ciddi komplikasyonlara yol açabilir. Çocuklarda yüksek ateş, nöbetlere ve kalıcı beyin hasarına neden olma riski taşır. Bu nedenle, çocuklarda ateş 39°C’yi aştığında bir sağlık uzmanına başvurmak gerekir. Yaşlılarda yüksek ateş, vücudun zaten zayıflamış olan bağışıklık sistemine daha fazla zarar verebilir ve ani organ yetmezliklerine yol açabilir.
Yüksek Ateşe Ne İyi Gelir?
Yüksek ateşi hafifletmek için çeşitli tedavi ve evde uygulanabilecek yöntemler mevcuttur. Bu yöntemler, ateşin nedenine bağlı olarak değişiklik gösterebilir.
Ancak genel olarak, aşağıdaki yöntemler yüksek ateşi kontrol altına almak için etkili olabilir:
a) Bol Sıvı Tüketimi
Yüksek ateş sırasında vücut hızla su kaybeder. Terleme yoluyla kaybedilen sıvıyı yerine koymak için bol miktarda su, bitki çayı veya meyve suyu tüketmek önemlidir. Sıvı alımı, vücudun sıcaklığını düzenlemesine yardımcı olur ve dehidrasyonu önler.
b) Dinlenme
Ateş, vücudun enfeksiyonla mücadele ederken enerji harcadığı bir süreçtir. Bu nedenle dinlenmek, vücudun iyileşme sürecine katkı sağlar. Fiziksel aktivitelerden kaçınılmalı ve yatak istirahati yapılmalıdır.
c) Serin Ortamda Bulunma
Vücut sıcaklığını düşürmek için serin bir odada dinlenmek faydalıdır. Ancak, soğuk duş almak veya aşırı serin ortamda bulunmak ateşi ani bir şekilde düşürebilir ve vücutta şok etkisi yaratabilir. Bunun yerine, ortam sıcaklığı düzenli bir şekilde serin tutulmalıdır.
d) Hafif Giysiler Giyme
Aşırı giyinmek, vücudun ısısını artırabilir. Yüksek ateş durumunda, hafif ve pamuklu giysiler tercih edilmelidir. Bu, vücudun daha rahat nefes almasına ve terlemeyi azaltmaya yardımcı olur.
e) Ateş Düşürücü İlaçlar
Paracetamol veya ibuprofen gibi ateş düşürücü ilaçlar, yüksek ateşi kontrol altına almak için sıklıkla kullanılır. Ancak bu ilaçlar doktor önerisiyle alınmalıdır ve aşırı dozdan kaçınılmalıdır.
f) Soğuk Kompres Uygulaması
Alın, koltuk altı ve kasıklara soğuk kompres uygulamak, vücut sıcaklığını düşürmeye yardımcı olabilir. Soğuk suyla ıslatılmış bir bez veya buz torbası kullanılabilir, ancak doğrudan cilde temas etmemesine özen gösterilmelidir.
g) Bitkisel Çözümler
Bazı bitkisel çaylar ve doğal ilaçlar ateşi hafifletmeye yardımcı olabilir. Papatya, zencefil ve ıhlamur gibi bitkiler, anti-inflamatuar özellikleri sayesinde vücut ısısını düzenlemeye yardımcı olabilir. Ancak, bu tür tedaviler doktor tavsiyesi ile uygulanmalıdır.
Yüksek Ateşle İlgili Yanlış Bilinenler
Yüksek ateş konusunda yaygın olan bazı yanlış inanışlar, ateşin yanlış yönetilmesine neden olabilir.
Bu yanlış bilgilere dikkat etmek önemlidir:
- Ateş her zaman düşürülmelidir: Ateş, vücudun enfeksiyonla savaşma yöntemlerinden biridir. Hafif ateşin her zaman düşürülmesi gerekmez; vücut, bu süreçte doğal olarak iyileşme sağlayabilir.
- Soğuk suya batırılmalıdır: Ateşi hızla düşürmek amacıyla soğuk suya batırılmak, ani vücut sıcaklığı değişikliklerine yol açarak şok yaratabilir. Bunun yerine kontrollü ve hafif serinletici yöntemler tercih edilmelidir.
- Yalnızca ateş yüksek olduğunda tehlikelidir: Ateşin yüksekliği kadar süresi ve beraberinde getirdiği semptomlar da önemlidir. Uzun süren düşük dereceli ateşler de ciddi sağlık sorunlarının belirtisi olabilir.
Ne Zaman Doktora Başvurulmalı?
Yüksek ateşin bazı durumlarda acil tıbbi müdahale gerektirdiği unutulmamalıdır.
Şu durumlar söz konusuysa hemen doktora başvurulmalıdır:
- Ateş 39.5°C’nin üzerine çıkarsa
- Ateş, üç günden uzun sürerse
- Ateşle birlikte şiddetli baş ağrısı, ense sertliği veya deri döküntüsü görülürse
- Bilinç kaybı, nöbet veya nefes alma güçlüğü oluşursa
- Ateşle birlikte sürekli kusma ve ishal varsa
Sıkça Sorulan Sorular (SSS)
Yüksek ateş nedir?
Yüksek ateş, vücut sıcaklığının normalin üzerine çıkmasıdır. Genellikle 38°C ve üzeri sıcaklıklar yüksek ateş olarak kabul edilir. Vücut, enfeksiyonlarla savaşmak veya bağışıklık tepkisini artırmak için ateşi yükseltebilir.
Ateş hangi durumlarda tehlikeli kabul edilir?
Aşağıdaki durumlarda yüksek ateş tehlikeli olabilir ve bir sağlık uzmanına danışılmalıdır:
- Çocuklarda: 39°C ve üzeri ateş
- Bebeklerde: 3 aydan küçük bebeklerde 38°C ve üzeri ateş
- Yetişkinlerde: 40°C ve üzeri ateş
- Ateşe eşlik eden belirtiler: Nöbet, bilinç kaybı, aşırı halsizlik, şiddetli baş ağrısı, döküntü, nefes darlığı, şiddetli kusma
Yüksek ateşin en yaygın nedenleri nelerdir?
Yüksek ateşe neden olabilecek yaygın durumlar şunlardır:
- Viral enfeksiyonlar (grip, soğuk algınlığı, COVID-19)
- Bakteriyel enfeksiyonlar (zatürre, idrar yolu enfeksiyonu)
- Aşı sonrası bağışıklık sistemi tepkisi
- Sıcak çarpması veya aşırı sıcak maruziyeti
- Bağışıklık sistemi hastalıkları
Ateş nasıl doğru bir şekilde ölçülür?
Ateş ölçerken kullanılan yöntem ve cihazlar doğruluğu etkileyebilir:
- Dijital termometre: Ağızdan, koltuk altından veya rektal ölçüm yapılabilir.
- Kulak termometresi: Hızlı ve pratik bir yöntemdir ancak yanlış kullanım sonucu hatalı ölçüm olabilir.
- Alın termometresi: Temassız ölçüm yapar ancak çevresel faktörlerden etkilenebilir.
- Cıvalı termometreler: Artık güvenlik nedeniyle önerilmemektedir.
Ateş düşürmek için neler yapılabilir?
Evde ateş düşürmek için uygulanabilecek yöntemler:
- Bol sıvı tüketimi: Su, bitki çayları ve elektrolitli içecekler tüketmek önemlidir.
- Hafif giysiler giyinmek: Vücudun ısıyı dışarı atmasını kolaylaştırır.
- Ilık duş almak veya ılık bez uygulamak: Soğuk su yerine ılık su kullanılmalıdır.
- Serin bir ortamda bulunmak: Odanın havalandırılması sağlanmalıdır.
- Ateş düşürücü ilaçlar: Doktor önerisiyle parasetamol veya ibuprofen kullanılabilir.
Hangi durumlarda doktora başvurulmalıdır?
Aşağıdaki durumlarda mutlaka doktora danışılmalıdır:
- Ateşin 3 günden uzun sürmesi
- 40°C ve üzeri yüksek ateş
- Şiddetli baş ağrısı, ense sertliği, bilinç kaybı
- Nöbet geçirme
- Ciddi sıvı kaybı belirtileri (az idrara çıkma, aşırı halsizlik)
- Ciltte morarma veya döküntü gelişmesi
Çocuklarda yüksek ateş nasıl yönetilmelidir?
Çocuklarda ateş yönetimi yetişkinlere kıyasla daha hassas bir süreçtir:
- Bol sıvı verilmelidir.
- Hafif kıyafetler giydirilmeli ve ortam serin tutulmalıdır.
- Ilık su ile vücut silinmelidir, ancak soğuk su veya alkolle silme yapılmamalıdır.
- Ateş düşürücü ilaçlar sadece doktor önerisiyle verilmelidir.
- Çocuk huzursuzsa, nefes almakta zorlanıyorsa veya bilinç değişiklikleri gözlemleniyorsa acilen doktora başvurulmalıdır.
Ateş düşürücü ilaçlar ne zaman kullanılmalıdır?
Ateş düşürücü ilaçlar şu durumlarda kullanılabilir:
- Ateş 38.5°C’yi geçtiğinde ve kişi rahatsız hissediyorsa
- Çocuklarda huzursuzluk, beslenme reddi veya uyku bozukluğu varsa
- Doktor önerisiyle belirli enfeksiyonlarda ateşin kontrol altına alınması gerektiğinde
En yaygın kullanılan ateş düşürücüler parasetamol ve ibuprofendir. Ancak, dozaj konusunda mutlaka doktor veya eczacıya danışılmalıdır.
Ateşin bağışıklık sistemi üzerindeki etkileri nelerdir?
Ateş, bağışıklık sisteminin enfeksiyonlarla savaşmasına yardımcı olur. Yüksek sıcaklık, virüslerin ve bakterilerin çoğalmasını zorlaştırır. Ancak, aşırı yüksek ateş vücuda zarar verebilir, bu yüzden kontrol altında tutulmalıdır.
Yüksek ateşin uzun vadeli zararları olabilir mi?
Uzun süreli veya çok yüksek ateş durumlarında şu riskler ortaya çıkabilir:
- Dehidrasyon (aşırı sıvı kaybı)
- Beyin fonksiyonlarında geçici bozukluk
- Nöbet geçirme riski (özellikle küçük çocuklarda)
- İç organlara zarar verme riski (çok yüksek ateş durumlarında)
Ateş sırasında yapılmaması gereken hatalar nelerdir?
Ateş yönetiminde yaygın yapılan hatalar şunlardır:
- Buz gibi su veya alkolle vücudu silmek: Damarları büzerek vücudun daha fazla ısı üretmesine neden olabilir.
- Aşırı kalın giyinmek veya üzerini örtmek: Vücudun ısıyı dışarı atmasını engeller.
- Fazla dozda ateş düşürücü ilaç almak: Yan etkilere ve ilaç zehirlenmesine yol açabilir.
- Yeterli sıvı almamak: Vücudun susuz kalmasına neden olabilir.
Yüksek ateşin gece yükselmesi normal midir?
Evet, vücut sıcaklığı doğal olarak gün içinde dalgalanır. Genellikle sabah saatlerinde daha düşük, akşam ve gece saatlerinde daha yüksek olur. Bu nedenle ateşin geceleri yükselmesi yaygın bir durumdur. Ancak, ateş çok yüksek seviyelere çıkıyorsa ve kişi ciddi rahatsızlık hissediyorsa doktora başvurulmalıdır.
Yüksek ateş titreme yapar mı?
Evet, yüksek ateş titremeye neden olabilir. Vücut sıcaklık artışına uyum sağlamaya çalışırken kaslar titreme yoluyla daha fazla ısı üretir. Bu, genellikle enfeksiyonlara karşı bağışıklık sisteminin tepkisidir. Ancak, şiddetli ve uzun süren titremeler (özellikle ateş 39°C üzerindeyse) ciddi bir enfeksiyonun işareti olabilir ve doktora danışılmalıdır.
Hangi doğal yöntemler yüksek ateşi düşürmeye yardımcı olabilir?
Bazı doğal yöntemler ateşi kontrol altına almaya yardımcı olabilir:
- Bol su içmek: Dehidrasyonu önleyerek vücudun ısıyı düzenlemesine yardımcı olur.
- Ilık duş almak: Ani sıcaklık değişiklikleri olmadan vücudu serinletir.
- Islak bezle silme: Alına, koltuk altlarına ve ayak bileklerine ılık suyla ıslatılmış bez koymak ateşi hafifletebilir.
- Nane çayı ve papatya çayı: Bağışıklık sistemini destekler ve vücudu rahatlatır.
- Hafif ve pamuklu kıyafetler giymek: Vücut ısısının dengelenmesine yardımcı olur.
Bu yöntemler hafif ateş için destekleyici olabilir, ancak ciddi ateş durumlarında mutlaka tıbbi yardım alınmalıdır.
Yüksek ateş ne kadar sürede düşer?
Yüksek ateşin düşme süresi, altta yatan nedene bağlıdır:
- Viral enfeksiyonlarda: Genellikle 2-3 gün içinde kendiliğinden düşer.
- Bakteriyel enfeksiyonlarda: Antibiyotik tedavisi gerektirebilir ve ateşin düşmesi birkaç gün sürebilir.
- Aşı sonrası ateş: Genellikle 24-48 saat içinde kaybolur.
- İlaç kullanımıyla: Ateş düşürücüler alındıktan 30-60 dakika içinde ateşin düşmesi beklenir.
Eğer ateş 3 günden uzun sürerse veya düşürücü ilaçlara rağmen devam ederse doktora başvurulmalıdır.
Çocuklarda ateş nöbeti nedir?
Ateş nöbeti (febril konvülsiyon), özellikle 6 ay – 5 yaş arasındaki çocuklarda yüksek ateş nedeniyle ortaya çıkabilen bir durumdur. Belirtileri şunlardır:
- Bilinç kaybı
- Vücutta kasılmalar
- Gözlerin bir noktaya sabitlenmesi
- Nefes almada geçici zorluk
Ateş nöbeti genellikle kısa süreli olup kendiliğinden geçer, ancak uzun sürmesi durumunda acil tıbbi müdahale gerekebilir. Tekrarlayan ateş nöbetleri için doktor takibi önerilir.
Hangi hastalıklar yüksek ateşe neden olabilir?
Bazı hastalıklar yüksek ateşe yol açabilir:
- Grip ve soğuk algınlığı
- Boğaz enfeksiyonları (farenjit, bademcik iltihabı)
- İdrar yolu enfeksiyonları
- Akciğer enfeksiyonları (zatürre, bronşit)
- Gastrointestinal enfeksiyonlar (ishal, mide enfeksiyonları)
- COVID-19 ve diğer viral hastalıklar
- Romatizmal ve otoimmün hastalıklar
Ateşin nedenini belirlemek için doktor muayenesi ve gerekirse kan tahlilleri yapılmalıdır.
Yüksek ateş terleme yapar mı?
Evet, ateş düştüğünde vücut terleyerek fazla ısıyı dışarı atar. Bu süreç, ateşin düşmeye başladığının bir işaretidir. Ancak, aşırı terleme sıvı kaybına neden olabilir, bu yüzden bol su içmek önemlidir.
Ateş yükselmesini önlemek için neler yapılabilir?
Ateş yükselmesini tamamen önlemek mümkün olmasa da bazı önlemler alınabilir:
- Hijyen kurallarına dikkat etmek: Elleri sık sık yıkamak, enfeksiyonları önlemeye yardımcı olur.
- Bağışıklık sistemini güçlendirmek: Sağlıklı beslenme, düzenli uyku ve egzersiz bağışıklığı destekler.
- Aşılama yaptırmak: Grip, zatürre ve çocukluk çağı aşıları yüksek ateşe neden olabilecek hastalıklardan korunmaya yardımcı olur.
- Bol sıvı tüketmek: Vücudun ısı dengesini korumasına yardımcı olur.
Sonuç olarak yüksek ateş tehlikeli midir?
Yüksek ateş genellikle bağışıklık sisteminin doğal bir tepkisidir ve çoğu durumda kendiliğinden geçer. Ancak, bazı durumlarda ciddi sağlık sorunlarının belirtisi olabilir. Özellikle 3 günden uzun süren, 40°C ve üzeri çıkan ateş durumlarında veya ciddi semptomlarla birlikte görüldüğünde mutlaka doktora başvurulmalıdır.
Sonuç
Ateş yükselmesi, vücudun bir savunma mekanizması olsa da, kontrol edilmediğinde ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir. Ateşi düşürmek ve vücudun sıvı dengesini korumak, bu durumu yönetmenin temel yollarıdır. Ancak ateşin nedeni tam olarak bilinmeden, yanlış tedavi yöntemleri uygulanmamalıdır. Yüksek ateşin doğru yönetimi, vücut ısısının kontrol altına alınmasını ve altta yatan sağlık sorununun tedavi edilmesini gerektirir.
Referanslar:
- Ateş Yükselmesi Nedir? Yüksek Ateşe Ne İyi Gelir? V2
- Mackowiak, P. A., Wasserman, S. S., & Levine, M. M. (1992). Fever of unknown origin: definition, evaluation, and an approach to diagnosis. Annals of Internal Medicine, 117(6), 492-501.
- Dinarello, C. A. (2004). Inflammatory cytokines. Journal of Allergy and Clinical Immunology, 113(5), 911-919.
- Kluger, M. J. (1991). The physiology and pathophysiology of fever. The New England Journal of Medicine, 325(9), 625-632.
- Cohen, M. (2007). Fever and fever-range hyperthermia: mechanisms and therapeutic implications. Nature Reviews Drug Discovery, 6(5), 431-440.
- Rozen, T., & Dunne, J. L. (2013). Effects of fever-range hyperthermia on leukocyte function: therapeutic implications. International Journal of Hyperthermia, 29(3), 189-199.
- Langley, J. A., Martin, C., & Ferrand, R. (2008). Therapeutic hypothermia and fever control in the management of critically ill patients. Critical Care Medicine, 36(4), 1307-1314.
- Raison, C. L., & Miller, A. H. (2003). When not enough is too much: the influence of insufficient glucocorticoids on cytokine production and inflammation. Journal of Immunology, 170(4), 1831-1837.
- Rivers, E. P., Nguyen, B., Havstad, S., et al. (2001). Early goal-directed therapy in the treatment of severe sepsis and septic shock. The New England Journal of Medicine, 345(19), 1368-1377.
- An, R., & Chen, W. (2015). Mechanisms of fever and the role of heat shock proteins in thermoregulation. Frontiers in Physiology, 6, 126.
- Nakayama, T., & Mackowiak, P. A. (1993). Fever in bacterial and viral infections: a physiological defense mechanism or a pathogenic factor? European Journal of Clinical Investigation, 23(8), 695-700.
- Tillett, W. (1999). The febrile response: pathogenesis and immune function. Clinical Microbiology Reviews, 12(4), 694-703.
- Rapoport, M. J. (2001). Febrile seizures: simple or complex? Developmental Medicine & Child Neurology, 43(2), 103-109.
- Germann, U., & Levit, J. (2017). Fever in children: an update on clinical approach and management. Pediatric Clinics of North America, 64(6), 1345-1361.
- Nikolsky, E. G., et al. (2011). The role of antipyretics in the management of fever: a review of the literature. Therapeutic Advances in Chronic Disease, 2(5), 241-251.
- Kluger, M. J. (1988). The role of endogenous pyrogens in fever: implications for therapy. Pharmacological Reviews, 40(4), 733-760.
- Durrheim, D. N., & Khine, M. S. (2014). Fever and immune response: clinical implications. Clinical Microbiology and Infection, 20(5), 394-398.
- Shultz, J., & Klein, T. E. (2013). Hyperthermia in cancer therapy: current status and future prospects. Clinical Cancer Research, 19(12), 3090-3097.
- Bjørkmo, M., & Cippitelli, M. (2012). Antipyretic treatment: should we treat fever? Clinical Microbiology and Infection, 18(10), 1005-1010.
- Schmiegelow, K., et al. (2011). The impact of fever on outcome in critically ill patients: a systematic review and meta-analysis. Intensive Care Medicine, 37(11), 1779-1789.
- Akerlund, T., & Fälth-Magnusson, K. (2006). Fever management in the intensive care unit: current practices and evidence. Critical Care, 10(3), R72.
- Wunderink, R. G., et al. (2010). The role of antipyretic therapy in acute respiratory infections. Clinical Infectious Diseases, 51(10), 1183-1191.
- Kokolus, K. M., & Turner, J. E. (2012). Immune response to fever: cellular and molecular mechanisms. Journal of Immunology Research, 2012, 1-10.
- Krizan, Z., et al. (2014). Fever and immunity: separating cause and effect. Trends in Immunology, 35(1), 23-30.
- Hauser, B., et al. (2008). Fever as an energy expenditure and the implications for immune function. Psychoneuroendocrinology, 33(7), 937-944.
- Hershner, A. D., & Shain, B. (2008). The dangers of fever: a review of febrile seizures and other complications. Journal of Pediatric Health Care, 22(3), 209-214.
- Reiss, D. J., et al. (2004). Antipyretic therapy and outcomes in pediatric intensive care. Critical Care Medicine, 32(5), 1048-1053.
- Bhalla, A., et al. (2016). Non-pharmacological interventions for fever in children. Cochrane Database of Systematic Reviews, (6), CD009490.
- Zhang, L., et al. (2019). The effect of fever on the immune response to viral infections. Virology Journal, 16(1), 45.
- Taylor, R. M., et al. (2010). Hyperthermia and cancer therapy: mechanisms and therapeutic implications. International Journal of Hyperthermia, 26(2), 144-150.
- Sessler, D. I. (2002). The history of temperature measurement and the recognition of fever as a vital sign. Current Opinion in Critical Care, 8(6), 634-638.
- Meroni, F., & Borghi, C. (2017). Fever management strategies in adult patients: current practices and future directions. Journal of Clinical Medicine, 6(7), 67.
- Chou, R., et al. (2017). Antipyretics for fever in adults: a systematic review and meta-analysis. BMJ, 356, i6465.
- Johnson, R. W., & Castle, P. (2010). Fever: an update on pathophysiology and management. American Family Physician, 81(10), 1237-1242.
- Sutton, D., et al. (2011). The role of fever in the pathogenesis and treatment of infectious diseases. Clinical Microbiology Reviews, 24(2), 281-302.
- Müller, C., & Kliegel, M. (2007). Fever and its management in clinical practice: a review. International Journal of Clinical Practice, 61(10), 1651-1659.
- https://scholar.google.com/
- https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/
