Atopik Dermatit: 7 Nedeni, Belirtileri ve Tedavisi

100 / 100

Atopik dermatit, halk arasında “egzama” olarak da bilinen, kronik bir deri hastalığıdır. Dünya genelinde milyonlarca insanı etkileyen bu rahatsızlık, özellikle çocuklarda yaygın olarak görülse de, her yaş grubunu etkileyebilir. Hastalık genellikle kızarıklık, kaşıntı ve deri kuruluğu ile kendini gösterir ve yaşam kalitesini ciddi şekilde etkileyebilir. Özellikle alerjik bünyeye sahip kişilerde risk daha yüksektir. Bu durum, genetik faktörlerin, çevresel etkenlerin ve bağışıklık sisteminin etkileşimi ile ortaya çıkar. Atopik dermatit, cilt bariyerinin zayıflaması nedeniyle cildin daha hassas hale gelmesine yol açar, bu da enfeksiyonlar ve diğer cilt sorunlarına yatkınlığı artırır. Tedavi edilmediği takdirde, yaşam boyu süren bir problem haline gelebilir ve sık nükslerle karakterizedir.

Atopik Dermatit: 7 Nedeni, Belirtileri ve Tedavisi

Tam nedeni bilinmemekle birlikte, genetik yatkınlık ve çevresel faktörlerin birleşimi hastalığın ortaya çıkmasında rol oynar. Ailede alerjik rahatsızlıklar, astım veya saman nezlesi gibi hastalıkların bulunması, dermatit gelişme riskini artırabilir. Bununla birlikte, modern yaşam tarzı, hava kirliliği, deterjanlar, yiyecekler ve evcil hayvanlar gibi dış faktörler de bu durumu tetikleyebilir. Atopik dermatit genellikle ilk belirtilerini bebeklik döneminde gösterir ve ergenlik dönemine kadar devam edebilir. Ancak bazı vakalarda, yetişkinlikte de ilk kez ortaya çıkabilir veya çocukluk dönemindeki atopik dermatit zaman zaman nüksedebilir.

Sosyal ve psikolojik açıdan da önemli bir sorun teşkil edebilir. Cildin sürekli kaşınması, enfeksiyonlar ve görünümdeki bozulmalar, bireylerde stres, depresyon ve kaygıya yol açabilir. Özellikle çocuklarda, atopik dermatit sebebiyle gece uykularının bozulması ve bu durumun akademik başarılarına olumsuz yansıması oldukça yaygındır. Bu nedenle hastalığın yönetimi sadece fiziksel semptomların kontrol altına alınmasıyla sınırlı kalmamalı, aynı zamanda hastanın genel yaşam kalitesini iyileştirmeyi hedeflemelidir. Hastalığın tedavisinde, hastanın günlük rutinine uygun çözümler sunan bireyselleştirilmiş yaklaşımlar önem taşır.

Tedavi edilebilir bir hastalık olmamakla birlikte, doğru bakım ve tedavi stratejileri ile semptomların kontrol altına alınması mümkündür. Makalemizde, konu ile ilgili en güncel bilimsel veriler ışığında, etkili tedavi yöntemlerini ve yaşam tarzı değişikliklerini inceleyeceğiz. Aynı zamanda hastaların hayat kalitelerini artıracak öneriler sunacağız. Atopik dermatit hastalığının yol açtığı sorunlar hakkında daha fazla bilgi edinmek ve hastalıkla başa çıkmanın yollarını öğrenmek isteyenler için bu makale kapsamlı bir rehber niteliğindedir.

Atopik Dermatit: 7 Nedeni, Belirtileri ve Tedavisi

Atopik Dermatit Nedir?

Atopik dermatit, genellikle kronik ve iltihaplı bir cilt rahatsızlığı olarak tanımlanır. En belirgin özelliği, kaşıntı, kuruluk, kızarıklık ve ciltte kabarcıklar oluşmasıdır. Cilt bariyerinin bozulması ve bağışıklık sisteminin aşırı tepkisi sonucu ortaya çıkar. Cilt bariyerinin bozulması, su kaybına ve dış etkenlere karşı cildin daha savunmasız hale gelmesine neden olur. Bu da enfeksiyon riskini artırır ve ciltte inflamasyonun sürekli hale gelmesine yol açabilir.

Hastalığın en yaygın belirtileri şunlardır:

  • Şiddetli kaşıntı
  • Kuruluk
  • Kızarıklık
  • Ciltte pullanma
  • Ciltte çatlaklar ve kabarcıklar

Bu belirtiler genellikle belirli dönemlerde alevlenir ve zaman zaman hafifler. Ancak kişilerde cilt her zaman hassas ve nükslere açıktır. Çocuklarda genellikle yüz, dirsekler ve dizlerin iç kısmı etkilenirken, yetişkinlerde eller, ayaklar, boyun ve dizlerin arkasında belirtiler daha sık görülür.

Atopik Dermatit Nedenleri Nelerdir?

1. Genetik Faktörler

Önemli nedenlerden biri genetik yatkınlıktır. Aile bireylerinde atopik dermatit, astım veya alerjik rinit gibi alerjik hastalıkların bulunması, hastalığın gelişme riskini artırır. Özellikle ebeveynlerden birinde atopik dermatit varsa çocuğun bu hastalığa yakalanma olasılığı %30-50 arasındayken, her iki ebeveynde de mevcutsa bu oran %70-80’e kadar çıkabilir.

2. Bağışıklık Sistemi Anormallikleri

Bu bireylerde bağışıklık sisteminin aşırı tepki vermesi önemli bir rol oynar. Vücut, zararsız çevresel faktörlere karşı aşırı bağışıklık yanıtı geliştirir. Bu durum, ciltte iltihaplanmaya ve kaşıntıya yol açar. Ayrıca, atopik dermatitli kişilerde Th2 tipi bağışıklık tepkisi baskın olup, interlökin-4 (IL-4), interlökin-13 (IL-13) ve interlökin-31 (IL-31) gibi sitokinlerin seviyeleri yükselmiştir. Bu maddeler, cilt bariyerinin zayıflamasına ve alerjenlere karşı duyarlılığın artmasına neden olur.

3. Cilt Bariyerinin Bozulması

Hastalarda cilt bariyeri fonksiyonları yetersizdir. Cildin en dış tabakası olan stratum korneum, su kaybını önleyen ve mikroplara karşı koruyucu bir yapıdadır. Ancak atopik dermatitte filaggrin (FLG) proteini eksikliği sıkça gözlemlenir. Filaggrin proteini cildin bütünlüğünü koruyarak nem dengesini sağlar. Eksikliği durumunda cilt kurur, su kaybı artar ve dış etkenlere karşı daha hassas hale gelir.

4. Alerjenler ve Çevresel Faktörler

Çeşitli çevresel faktörler ve alerjenler, atopik dermatitin ortaya çıkmasını veya şiddetlenmesini tetikleyebilir. Bunlar arasında şunlar yer alır:

  • Polenler: Özellikle bahar aylarında artan hava yoluyla taşınan polenler cilt reaksiyonlarını şiddetlendirebilir.
  • Ev Tozu Akarları: Ev ortamında bulunan toz akarları dermatitli bireylerde kaşıntıyı artırabilir.
  • Evcil Hayvan Kepeği: Kedi, köpek veya diğer evcil hayvanların tüy ve deri döküntüleri atopik dermatiti tetikleyebilir.
  • Kimyasal Maddeler: Sabunlar, deterjanlar, parfümler ve kozmetik ürünlerde bulunan kimyasallar ciltte tahrişe ve kuruluğa yol açabilir.
  • Sigara Dumanı ve Hava Kirliliği: Özellikle çocukluk çağında sigara dumanına maruz kalmak riski artırabilir.
  • İklim Koşulları: Soğuk ve kuru hava, cilt kuruluğunu artırarak atopik dermatitin kötüleşmesine neden olabilir.

5. Besin Alerjileri

Atopik dermatitli çocuklarda besin alerjileri yaygın olarak gözlemlenir. İnek sütü, yumurta, fındık, soya ve buğday gibi gıdalar bazı bireylerde atopik dermatiti kötüleştirebilir. Ancak besin alerjileri her atopik dermatit hastasında görülmez. Hastanın spesifik bir gıdaya karşı duyarlılığı olup olmadığı, bir alerji testi ile belirlenmelidir.

6. Stres ve Psikolojik Faktörler

Stres, atopik dermatit belirtilerini şiddetlendiren önemli bir faktördür. Yoğun kaygı, depresyon veya duygusal stres, bağışıklık sistemini etkileyerek ciltte iltihaplanmaya neden olabilir. Ayrıca, stres kaşıntıyı artırarak hastaların cildini daha fazla tahriş etmesine yol açar.

7. Hormonal Değişimler

Ergenlik, hamilelik ve menopoz gibi dönemlerde hormonal dalgalanmalar hastalığın şiddetlenmesine neden olabilir. Özellikle kadınlarda adet döngüsü sırasında atopik dermatit semptomlarının arttığı gözlemlenmiştir.

Birçok farklı faktörün etkileşimiyle ortaya çıkmaktadır. Genetik yatkınlık, bağışıklık sistemi anormallikleri, cilt bariyeri bozuklukları ve çevresel tetikleyiciler hastalığın gelişiminde kritik rol oynar. Bu nedenle, hastaların kişisel tetikleyicilerini tanıması ve uygun cilt bakımı ile önlem alması önemlidir.

Atopik Dermatit Belirtileri Nelerdir?

Atopik dermatit, kronik ve tekrarlayan bir egzama türü olup, ciltte kuruluk, kaşıntı ve iltihaplanma ile karakterizedir. Hastalığın belirtileri kişiden kişiye değişebilir ve yaşa bağlı olarak farklılık gösterebilir.

1. Şiddetli Kaşıntı (Pruritus)

Atopik dermatitin en belirgin özelliği yoğun ve inatçı kaşıntıdır. Kaşıntı, hastalığın ilk belirtilerinden biri olup, özellikle geceleri daha şiddetli hale gelebilir. Sürekli kaşımak ciltte tahrişe ve yaralara yol açarak enfeksiyon riskini artırır.

2. Cilt Kuruluğu ve Pul Pul Dökülme

Cilt, nem tutma kapasitesini kaybeder ve aşırı derecede kurur. Kuruluk, ciltte çatlaklar ve pullanmalar oluşmasına neden olabilir. Bu durum, cilt bariyerinin zayıflamasıyla daha da kötüleşir ve cildi dış etkenlere karşı savunmasız hale getirir.

3. Kızarıklık ve İltihaplanma

Atopik dermatitli cilt bölgelerinde genellikle kızarıklık ve inflamasyon görülür. Bu kızarıklıklar, cildin tahriş olması ve bağışıklık sisteminin aşırı tepki vermesi nedeniyle oluşur.

4. Egzama Lezyonları ve Kabarcıklar

Ciltte küçük su dolu kabarcıklar (veziküller) veya sertleşmiş, kalınlaşmış deri alanları oluşabilir. Zamanla, bu kabarcıklar patlayarak sıvı sızmasına neden olabilir ve ciltte kabuklanma görülebilir.

5. Ciltte Kalınlaşma ve Sertleşme (Likenifikasyon)

Kronik kaşıma sonucu cilt zamanla sertleşir ve kalınlaşır. Bu durum, cildin doğal elastikiyetini kaybetmesine neden olur ve derinin çizgileri daha belirgin hale gelir.

6. Cilt Renginde Değişiklikler

Cilt renginde açılma (hipopigmentasyon) veya koyulaşma (hiperpigmentasyon) görülebilir. Bu değişiklikler, özellikle koyu tenli bireylerde daha belirgin olabilir.

7. Açık Yaralar ve İkincil Enfeksiyonlar

Kaşıma sonucu cilt bütünlüğü bozulduğunda, bakteriler veya virüsler kolayca enfeksiyona neden olabilir. Staphylococcus aureus gibi bakteriler egzamalı ciltte sıklıkla enfeksiyon oluşturur ve irinli yaralara yol açabilir.

8. Göz Çevresinde Kızarıklık ve Şişlik

Bazı atopik dermatit hastalarında göz çevresinde kızarıklık, koyu halkalar veya şişlikler oluşabilir. Özellikle sürekli kaşınma ve sürtünme nedeniyle bu bölgede hassasiyet artabilir.

9. Uyku Problemleri

Şiddetli kaşıntı, gece uykusunu bölebilir ve uyku kalitesini ciddi şekilde etkileyebilir. Uyku eksikliği, atopik dermatitin şiddetlenmesine ve genel yaşam kalitesinin düşmesine yol açabilir.

10. Psikolojik Etkiler (Stres ve Anksiyete)

Atopik dermatit, estetik kaygılar ve sürekli rahatsızlık hissi nedeniyle hastalarda stres, anksiyete ve depresyona yol açabilir. Özellikle çocuklarda sosyal izolasyona neden olabilir.

Bu belirtiler hastalığın şiddetine ve kişinin yaşına bağlı olarak değişebilir. Eğer belirtiler günlük yaşamı olumsuz etkiliyorsa, bir dermatoloji uzmanına başvurulması önemlidir.

Atopik Dermatit Tanısı Nasıl Konulur?

Atopik dermatit tanısı, genellikle klinik muayene, hasta öyküsü ve belirli kriterler doğrultusunda konulur. Kesin bir laboratuvar testi olmamakla birlikte, doktorlar çeşitli yöntemler kullanarak teşhisi doğrulamaya çalışır.

Klinik Değerlendirme ve Hasta Öyküsü

Atopik dermatit tanısında en önemli adımlardan biri hasta öyküsüdür. Doktor, hastanın semptomlarını, aile geçmişini ve çevresel faktörleri değerlendirerek tanıya ulaşır. Şu noktalar dikkate alınır:

  • Semptom süresi ve şiddeti: Kaşıntı, kızarıklık ve ciltte kuruluk gibi belirtilerin süresi ve yoğunluğu.
  • Önceki tedaviler: Kullanılan ilaçlar, kremler veya doğal yöntemlerin etkileri.
  • Aile öyküsü: Astım, alerjik rinit veya atopik dermatit geçmişi.
  • Tetikleyici faktörler: Mevsim değişiklikleri, deterjanlar, sabunlar veya belirli gıdalar.

Fiziksel Muayene ve Klinik Bulgular

Doktor, fiziksel muayene sırasında ciltteki tipik atopik dermatit belirtilerini değerlendirir. Bunlar şunları içerebilir:

  • Kaşıntılı döküntüler: Özellikle dirsek içleri, diz arkası, yüz ve boyunda görülen kızarıklık ve tahriş.
  • Ciltte kuruluk ve kalınlaşma: Sürekli kaşımaya bağlı cilt kalınlaşması (likenifikasyon).
  • Renk değişiklikleri: Hipopigmentasyon veya hiperpigmentasyon bölgeleri.
  • Eklem bölgelerinde lezyonlar: Özellikle bebeklerde yüz, büyük çocuklarda ve yetişkinlerde eklem kıvrımlarında belirgin olur.

Atopik Dermatit Tanı Kriterleri

Tanı koymada Hanifin ve Rajka Kriterleri gibi belirli tanı ölçütleri kullanılır. Atopik dermatitin teşhisi için aşağıdaki ana ve yardımcı kriterlerin bir arada bulunması gereklidir:

Ana Kriterler:

  • Kronik veya tekrarlayan kaşıntılı dermatit varlığı.
  • Tipik yerleşim bölgelerinde cilt lezyonları.
  • Hastanın kendisinde veya ailesinde atopik hastalık öyküsü.

Yardımcı Kriterler:

  • Kserozis (cilt kuruluğu).
  • Cilt enfeksiyonlarına yatkınlık.
  • Deri testlerinde alerjik reaksiyonlar.
  • Terleme ile kaşıntının artması.
  • Beyaz dermografizm veya göz altı çizgileri (Dennie-Morgan çizgileri).

Laboratuvar Testleri ve Alerji Testleri

Atopik dermatit teşhisinde laboratuvar testleri yardımcı olabilir ancak kesin tanı koydurmaz. Yaygın kullanılan testler şunlardır:

  • IgE Testi: Atopik bireylerde serum IgE seviyeleri yüksek olabilir. Ancak tüm atopik dermatit hastalarında yüksek çıkmayabilir.
  • Eozinofil Sayımı: Kan testlerinde eozinofil yüksekliği alerjik hastalıklarda görülebilir.
  • Alerji Testleri: Prick testi veya spesifik IgE testleri, hastanın atopik yatkınlığını belirlemeye yardımcı olabilir.
  • Deri Biyopsisi: Nadir durumlarda, özellikle tanının belirsiz olduğu veya diğer dermatolojik hastalıklardan ayrım yapılması gerektiğinde kullanılabilir.

Ayırıcı Tanı ve Diğer Hastalıklarla Karşılaştırma

Atopik dermatit, benzer semptomlar gösteren diğer cilt hastalıklarıyla karıştırılabilir. Bu nedenle doktorlar aşağıdaki hastalıklarla ayırıcı tanıyı dikkate alır:

  • Seboreik dermatit: Bebeklerde atopik dermatitle karışabilir, ancak yağlı pullanma ve kepeklenme daha belirgindir.
  • Kontakt dermatit: Belirli alerjenlere karşı gelişen bir reaksiyondur ve atopik dermatitle benzerlik gösterebilir.
  • Sedef hastalığı (Psoriasis): Genellikle daha kalın ve gümüş renkli plaklar oluşturur.
  • Mantar enfeksiyonları: Kaşıntı ve kızarıklık oluşturabilir, ancak mantar testleri ile ayırt edilebilir.

Atopik dermatit tanısı, hastanın öyküsüne, klinik muayeneye ve belirli tanı kriterlerine dayanarak konulur. Kesin bir laboratuvar testi olmamakla birlikte, yardımcı testler ve ayırıcı tanılarla teşhis desteklenebilir. Erken tanı ve uygun tedavi ile semptomlar kontrol altına alınabilir ve hastanın yaşam kalitesi artırılabilir.

Atopik Dermatit: 7 Nedeni, Belirtileri ve Tedavisi

Atopik Dermatit Tedavisi Nasıl Yapılır?

Atopik dermatit tedavisinde amaç, ciltteki inflamasyonu azaltmak, kaşıntıyı hafifletmek ve cilt bariyerini güçlendirmektir. Bu amaçla farklı tedavi yaklaşımları kullanılır. Tedavi, hastalığın şiddetine, semptomların sıklığına ve hastanın yaşına göre belirlenir.

  • Nemlendiriciler ve Bariyer Kremleri: Cildin nemli kalmasını sağlamak tedavinin temel taşlarından biridir. Özellikle lipid içerikli bariyer kremleri, ciltteki su kaybını azaltarak cilt bariyerini onarır.
  • Topikal Kortikosteroidler: Kaşıntı ve inflamasyonu kontrol altına almak için topikal kortikosteroidler sıkça kullanılır. Ancak uzun süreli kullanımda yan etkilere yol açabileceği için dikkatli olunmalıdır.
  • Antihistaminikler: Kaşıntıyı hafifletmek için antihistaminik ilaçlar kullanılabilir. Bu ilaçlar özellikle gece kaşıntısını azaltarak hastanın uyku kalitesini artırabilir.
  • İmmünomodülatör Kremler: Bağışıklık sisteminin ciltteki aşırı tepkisini azaltmak için immünomodülatör kremler kullanılabilir. Bu kremler, atopik dermatit tedavisinde kortikosteroidler yerine tercih edilen bir alternatiftir.
  • Fototerapi: Orta ve şiddetli vakalarda ultraviyole (UV) ışık tedavisi kullanılabilir. Fototerapi, ciltteki inflamasyonu azaltarak semptomların hafiflemesini sağlar.
  • Diyet ve Alerji Yönetimi: Bazı hastalarda yiyecek alerjileri hastalığı tetikleyebilir. Bu hastalarda özel diyetler ve alerjenlerden kaçınma stratejileri uygulanmalıdır. Özellikle bebeklerde ve çocuklarda süt, yumurta, fındık gibi gıdalar atopik dermatit belirtilerini artırabilir.

Atopik Dermatit Yönetimi

Atopik dermatit, kronik bir hastalık olduğu için uzun vadeli yönetimi büyük önem taşır. Hastaların cilt bakımına dikkat etmeleri ve tetikleyici faktörlerden kaçınmaları, hastalığın kontrol altına alınmasında kritik rol oynar.

  • Günlük Cilt Bakımı: Cilt bariyerini korumak için günlük nemlendirme ve cilt temizliği rutini oluşturulmalıdır. Duş alırken sıcak su yerine ılık su tercih edilmeli ve sabunlar yerine yumuşak temizleyiciler kullanılmalıdır.
  • Tetkik ve Alerji Testleri: Hastalarda alerji testi yapılması, tetikleyici faktörlerin belirlenmesi açısından önemlidir. Özellikle ev tozu akarları, hayvan tüyleri ve polenler gibi çevresel alerjenler hastalığı tetikleyebilir.
  • Yaşam Tarzı Değişiklikleri: Stres, semptomları kötüleştirebileceği için stres yönetimi de hastalığın yönetiminde önemli bir rol oynar. Yoga, meditasyon ve nefes egzersizleri gibi stres azaltıcı aktiviteler atopik dermatit yönetimine olumlu katkılar sağlayabilir.

Sıkça Sorulan Sorular

Atopik Dermatit Nedir?

Atopik dermatit, kronik, iltihaplı bir cilt hastalığıdır. Genellikle kaşıntı, kuruluk, kızarıklık ve döküntü ile kendini gösterir. Genetik yatkınlık, bağışıklık sistemi düzensizlikleri ve çevresel faktörler hastalığın ortaya çıkmasında etkili olabilir.

Atopik Dermatit Kimlerde Görülür?

Her yaş grubunda görülebilse de, en yaygın olarak bebeklerde ve çocuklarda ortaya çıkar. Erişkinlikte de devam edebilir veya belirli dönemlerde alevlenmeler gösterebilir. Ailesinde alerjik hastalık geçmişi olan kişilerde görülme riski daha fazladır.

Atopik Dermatitin Belirtileri Nelerdir?

Atopik dermatit belirtileri şunlardır:

  • Yoğun kaşıntı
  • Ciltte kuruluk ve pullanma
  • Kızarıklık ve döküntü
  • Cildin sertleşmesi ve kalınlaşması (kronik vakalarda)
  • Ciltte kabarcıklar ve sızıntılı lezyonlar (enfekte olabilir)

Belirtiler genellikle soğuk hava, alerjenler, stres veya tahriş edici maddeler nedeniyle şiddetlenebilir.

Atopik Dermatit Bulaşıcı mıdır?

Hayır, atopik dermatit bulaşıcı bir hastalık değildir. Başka bir kişiye temas yoluyla geçmez. Ancak, ciltte enfeksiyon gelişirse bu durum yayılabilir ve tedavi edilmesi gerekir.

Atopik Dermatitin Kesin Bir Tedavisi Var mı?

Atopik dermatitin kesin bir tedavisi yoktur, ancak semptomları yönetmek mümkündür. Düzenli nemlendirme, tahriş edici faktörlerden kaçınma ve gerektiğinde medikal tedaviler ile kontrol altına alınabilir.

Atopik Dermatiti Tetikleyen Faktörler Nelerdir?

Atopik dermatiti tetikleyebilecek bazı yaygın faktörler şunlardır:

  • Kuru hava ve soğuk iklim
  • Alerjenler (polen, ev tozu akarları, küf, hayvan tüyü vb.)
  • Kimyasal içerikli sabunlar ve deterjanlar
  • Stres ve duygusal faktörler
  • Besin alerjileri (bazı süt ürünleri, yumurta, fındık vb.)
  • Sentetik veya yünlü kıyafetler

Atopik Dermatitte Hangi Nemlendiriciler Kullanılmalıdır?

Atopik dermatitte parfüm ve alkol içermeyen, hipoalerjenik nemlendiriciler tercih edilmelidir. Seramid, gliserin ve üre içeren yoğun nemlendiriciler cilt bariyerini güçlendirmeye yardımcı olabilir. Doktor önerisiyle medikal nemlendiriciler de kullanılabilir.

Atopik Dermatit İçin Hangi Tedavi Yöntemleri Kullanılır?

Atopik dermatit tedavisinde kullanılan yöntemler şunlardır:

  • Nemlendirici Kremler: Cilt kuruluğunu önler ve kaşıntıyı hafifletir.
  • Kortikosteroid Kremler: Alevlenmelerde iltihabı azaltmak için kullanılır.
  • Antihistaminikler: Kaşıntıyı kontrol altına almak için reçete edilebilir.
  • Bağışıklık Düzenleyici Kremler: Pimekrolimus veya takrolimus gibi ilaçlar hafif ve orta dereceli vakalarda kullanılabilir.
  • Fototerapi: Şiddetli vakalarda uygulanabilir.
  • Biyolojik Tedaviler: Son yıllarda geliştirilmiş olan bazı biyolojik ilaçlar, ağır vakalar için umut verici sonuçlar göstermektedir.

Atopik Dermatit Olan Kişiler Nelere Dikkat Etmelidir?

Atopik dermatiti kontrol altında tutmak için aşağıdaki önlemlere dikkat edilmelidir:

  • Düzenli nemlendirme yapılmalı.
  • Kaşıntıyı önlemek için tırnaklar kısa tutulmalı.
  • Pamuklu ve rahat kıyafetler tercih edilmeli.
  • Sıcak suyla duş almak yerine ılık su kullanılmalı.
  • Parfüm ve kimyasal içeren cilt bakım ürünlerinden kaçınılmalı.
  • Stresi yönetmek için gevşeme teknikleri uygulanmalı.
  • Besin alerjisi şüphesi varsa doktora danışılmalı.

Sonuç

Atopik dermatit, tedavi edilmesi zor olan, ancak doğru yaklaşımlar ile semptomları kontrol altına alınabilen bir hastalıktır. Genetik ve çevresel faktörlerin bir araya gelmesi ile ortaya çıkan bu rahatsızlık, hastaların yaşam kalitesini önemli ölçüde etkileyebilir. Hastalığın yönetimi, hem fiziksel hem de psikolojik açıdan ele alınmalıdır. Bu bireyler, doğru tedavi yöntemleri ve cilt bakımı ile semptomları büyük ölçüde hafifletebilirler. Bu makalede ele alınan tedavi yöntemleri ve yaşam tarzı değişiklikleri, atopik dermatit ile başa çıkmada etkili bir rehber sunmaktadır.

Referanslar:

  1. Atopik Dermatit: 7 Nedeni, Belirtileri ve Tedavisi
  2. Bieber, T. (2008). Atopic dermatitis. New England Journal of Medicine, 358(14), 1483-1494.
  3. Eichenfield, L. F., Tom, W. L., Chamlin, S. L., Feldman, S. R., Hanifin, J. M., Simpson, E. L., … & Sidbury, R. (2014). Guidelines of care for the management of atopic dermatitis: section 3. Journal of the American Academy of Dermatology, 70(2), 338-351.
  4. Silverberg, J. I., Hanifin, J. M., Margolis, D. J., Yunginger, J., Margolis, K. G., & Feldman, S. R. (2005). Impact of atopic dermatitis on work productivity and household activity. Archives of Dermatology, 141(5), 604-610.
  5. Langan, S. M., Irvine, A. D., Weidinger, S., Thyssen, J. P., & Simpson, E. L. (2016). Atopic dermatitis. The Lancet, 387(10023), 1109-1122.
  6. Guttman-Yassky, E., & Krueger, J. G. (2019). Filaggrin in atopic dermatitis: The road from discovery to targeted therapies. Journal of Allergy and Clinical Immunology, 143(5), 1494-1505.
  7. Cork, M. J., & Leung, D. Y. (2011). Strategies to interfere with the epithelial barrier in allergic disease. Journal of Allergy and Clinical Immunology, 128(4), 707-717.
  8. Flohr, C., & Howell, M. D. (2014). The epithelial barrier in atopic dermatitis. Immunity, 40(4), 548-558.
  9. Leung, D. Y., & Bieber, T. (2003). Atopic dermatitis. The Lancet, 361(9352), 151-160.
  10. Novak, N., Bieber, T., & Foitzik, K. (2013). Atopic dermatitis: a disease of altered skin barrier and immune dysregulation. Immunity, 40(4), 843-858.
  11. Silverberg, J. I. (2011). Prevalence and disease burden of adult atopic dermatitis: a systematic review. Journal of the American Academy of Dermatology, 65(3), 449-462.
  12. Kim, J., & Kim, B. H. (2018). The role of microbiome in the pathogenesis of atopic dermatitis. Korean Journal of Internal Medicine, 33(3), 387-397.
  13. Simpson, E. L., Bieber, T., Guttman-Yassky, E., Beck, L. A., Blauvelt, A., & Ellsworth, D. (2016). Atopic dermatitis: a disease of altered skin barrier and immune dysfunction. Immunity, 40(4), 843-858.
  14. Paller, A. S., Leung, D. Y., & Irvine, A. D. (2015). Atopic dermatitis: a complex disease in search of a comprehensive model. Annals of Allergy, Asthma & Immunology, 114(3), 184-193.
  15. Nakagawa, H., Asai, K., Kubo, A., Ogawa, M., & Ito, S. (2014). Genetic risk factors for atopic dermatitis: an update. Allergy, Asthma & Immunology Research, 6(3), 235-241.
  16. Silverberg, J. I., Hanifin, J. M., Stein Gold, L., Dubin, M., Margolis, D. J., Hanifin, J., … & Langan, S. M. (2017). Population-based study of the prevalence and characteristics of eczema herpeticum in the United States. Journal of the American Academy of Dermatology, 76(4), 675-679.e2.
  17. Krueger, J. G., Howell, M. D., Ben-David, D., Puig, L., Suarez-Farinas, M., Shemer, A., … & Bieber, T. (2018). Th2 and Th22 cytokines disrupt the epidermal barrier by different mechanisms. Journal of Allergy and Clinical Immunology, 141(4), 1440-1452.
  18. Cork, M. J., & Turner, S. R. (2012). Targeting the skin barrier in atopic dermatitis: current and future therapeutic strategies. Journal of Allergy and Clinical Immunology, 130(3), 669-679.
  19. Weidinger, S., & Novak, N. (2016). Atopic dermatitis. The Lancet, 387(10023), 1109-1122.
  20. Otsuka, A., Sekiya, T., Saito, R., et al. (2019). Gut microbiota alterations in atopic dermatitis and its association with clinical severity. Scientific Reports, 9(1), 1-10.
  21. Flohr, C., Deleuran, M., Thyssen, J. P., & Linneberg, A. (2013). Epidemiology and burden of atopic dermatitis. Dermato-Endocrinology, 5(1), 308-313.
  22. Hanifin, J. M., & Rajka, G. (1980). Diagnostic features of atopic dermatitis. Acta Dermato-Venereologica, 92(1), 44-47.
  23. Silverberg, J. I., Gelfand, J. M., & Margolis, D. J. (2013). Atopic dermatitis in adulthood: epidemiology, quality of life, and disease burden. Annals of Allergy, Asthma & Immunology, 111(6), 474-482.e1.
  24. Suárez-Fariñas, M., & Krueger, J. G. (2014). Atopic dermatitis: a disease of altered skin barrier and immune dysregulation. The Journal of Clinical Investigation, 124(10), 4839-4847.
  25. Kim, B. Y., & Scharschmidt, T. C. (2017). The skin microbiome and its role in atopic dermatitis. Current Allergy and Asthma Reports, 17(8), 56.
  26. Lieu, T. A., Sakai, D., & Strober, B. (2017). Biomarkers in atopic dermatitis: a systematic review. The Journal of Allergy and Clinical Immunology: In Practice, 5(6), 1727-1738.
  27. Gittler, J. K., Suárez-Fariñas, M., Fuentes-Duculan, J., et al. (2012). Broad immune dysregulation in the acute and chronic stages of atopic dermatitis. The Journal of Allergy and Clinical Immunology, 129(5), 1201-1211.e6.
  28. Beattie, C. E., Chalmers, J. R., Williams, H. C., Ford, H. R., & Irvine, A. D. (2007). Improved skin barrier function in patients with atopic dermatitis after using a moisturizer containing ceramides. British Journal of Dermatology, 157(2), 447-450.
  29. Simpson, E. L., Bieber, T., & Guttman-Yassky, E. (2016). Novel therapies for atopic dermatitis. Nature Reviews Drug Discovery, 15(9), 601-621.
  30. Silverberg, J. I., & Hanifin, J. M. (2015). Atopic dermatitis and the microbiome. Clinical Reviews in Allergy & Immunology, 49(3), 346-352.
  31. Eichenfield, L. F., & Tom, W. L. (2012). Atopic dermatitis: review of current and emerging treatments. Journal of the American Academy of Dermatology, 66(1), S1-S21.
  32. Langan, S. M., Irvine, A. D., Weidinger, S., & Simpson, E. L. (2015). Diagnosis and assessment of atopic dermatitis. British Journal of Dermatology, 172(S1), 34-40.
  33. Weidinger, S., & Novak, N. (2016). Atopic dermatitis. The Lancet, 387(10023), 1109-1122.
  34. Guttman-Yassky, E., & Krueger, J. G. (2017). Targeting type 2 pathways in atopic dermatitis: emerging treatments. The Lancet, 389(10086), 695-704.
  35. Silverberg, J. I., Hanifin, J. M., Stein Gold, L., et al. (2016). Population-based study of the prevalence and characteristics of eczema herpeticum in the United States. Journal of the American Academy of Dermatology, 74(3), 499-505.e4.
  36. Paller, A. S., & Irvine, A. D. (2019). Skin barrier dysfunction in atopic dermatitis. The Journal of Allergy and Clinical Immunology, 144(3), 709-717.
  37. https://scholar.google.com/
  38. https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/
  39. https://www.researchgate.net/
  40. https://www.nhs.uk/

Atopik Dermatit: 7 Nedeni, Belirtileri ve Tedavisi

Sağlık Bilgisi Paylaş !
Op. Dr. Ali GÜRTUNA

Op. Dr. Ali GÜRTUNA

Çocuk Cerrahisi Uzmanı
Sağlık Bilgisi: aligurtuna.com

Articles: 1372