Beyin Anevrizması: 4 Belirtisi, Nedenleri, Tanısı, Tedavisi

100 / 100

Beyin anevrizması, beyin damarlarında zayıf bir noktada oluşan balonlaşma ya da genişleme olarak tanımlanır ve ciddi nörolojik sonuçlar doğurabilecek bir durumdur. Çoğunlukla belirti vermeden sessizce gelişen beyin anevrizmaları, aniden yırtıldıklarında hayati tehlike oluşturabilir. Anevrizma rüptürü sonucunda beyin içine ya da beyin zarları arasına kanama (subaraknoid kanama) meydana gelir ve bu durum, hastada ani baş ağrısı, bilinç kaybı ve hatta ölümle sonuçlanabilir. Günümüzde, gelişen tanı yöntemleri ve görüntüleme teknolojileri sayesinde beyin anevrizmalarının erken tespit edilmesi ve tedavi edilmesi mümkün hale gelmiştir. Ancak hala toplumun önemli bir kesimi, bu ciddi durumun farkında olmadan yaşamaktadır.

Beyin Anevrizması Belirtileri, Nedenleri, Tanısı, Tedavisi

Beyin anevrizmalarının oluşumunda genetik faktörler, damar yapısındaki bozukluklar, hipertansiyon ve sigara kullanımı gibi risk faktörleri önemli rol oynar. Aile öyküsünde beyin anevrizması olan bireylerde bu durumun görülme olasılığı artarken, yaşam tarzı faktörleri de anevrizma oluşumunu tetikleyebilir. Ayrıca, travmalar ve enfeksiyonlar gibi ikincil nedenler de damar duvarında zayıflığa yol açarak anevrizma gelişimine katkıda bulunabilir. Hastaların büyük bir kısmı, beyin anevrizmasını, rutin kontroller sırasında ya da başka bir sağlık problemi nedeniyle yapılan görüntüleme testleri sırasında öğrenirler. Bu nedenle risk faktörlerinin farkında olmak ve düzenli sağlık taramaları büyük önem taşır.

Beyin anevrizmalarının klinik seyri, anevrizmanın boyutu, şekli ve konumuna bağlı olarak değişkenlik gösterir. Küçük ve stabil anevrizmalar genellikle belirti vermezken, büyük ve geniş tabanlı anevrizmalar beyin dokusuna ya da sinirlere baskı yaparak baş ağrısı, çift görme, göz kapağı düşüklüğü veya yüz ağrısı gibi semptomlara neden olabilir. En ciddi durum ise anevrizmanın yırtılmasıdır. Rüptür sonucunda gelişen subaraknoid kanama, yüksek morbidite ve mortalite oranına sahiptir. Bu durum, acil müdahale gerektirir ve hastaların büyük bir kısmında kalıcı nörolojik hasar veya ölümle sonuçlanabilir.

Son yıllarda, beyin anevrizmalarının tanı ve tedavisinde önemli ilerlemeler kaydedilmiştir. Gelişmiş manyetik rezonans görüntüleme (MRG), bilgisayarlı tomografi anjiyografi (BT anjiyografi) ve dijital substraksiyon anjiyografi (DSA) gibi yöntemler sayesinde anevrizmaların tespiti daha hızlı ve güvenilir hale gelmiştir. Cerrahi yöntemler ve endovasküler tedavi teknikleri, hastaların yaşam kalitesini artırarak riskleri en aza indirmektedir. Ancak anevrizmaların erken teşhisi, tedavi başarı oranını doğrudan etkileyen en önemli faktördür. Bu nedenle risk altındaki bireylerin taranması, bilinçlendirilmesi ve yaşam tarzı değişikliklerinin teşvik edilmesi büyük önem taşır.

Beyin Anevrizması

Beyin Anevrizması Nedir?

Beyin anevrizması, beyin damarlarının duvarında zayıf bir noktada meydana gelen, balonlaşma veya genişleme şeklinde tanımlanan bir damarsal bozukluktur. Anevrizma, genellikle beyin atardamarlarının çatallanma noktalarında oluşur çünkü bu bölgeler, kan akımının basıncına karşı daha hassas ve zayıf yapıdadır. Zamanla, damar duvarındaki bu zayıf bölge kan basıncının etkisiyle genişleyerek balon şeklinde bir çıkıntı oluşturur. Beyin anevrizmaları genellikle küçük boyutlardayken belirti vermez ve sessizce ilerler. Ancak büyüdükçe çevredeki beyin dokularına ve sinirlere baskı yapabilir veya yırtılarak (rüptür) ciddi kanamalara neden olabilir. Bu durum, ani bir sağlık krizine yol açarak hastanın hayatını tehdit eder.

Beyin anevrizmaları, genellikle şekil ve boyutlarına göre sınıflandırılır. Sakküler anevrizmalar (kesecik şeklinde), en yaygın görülen türdür ve bir sap ile damar duvarına bağlıdır. Füziform anevrizmalar, damarın geniş bir segmentinde meydana gelen silindirik genişlemeler şeklindedir. Ayrıca anevrizmaların büyüklüğü de önemlidir; küçük anevrizmalar genellikle 5 mm’nin altındayken, büyük anevrizmalar 10 mm’nin üzerine çıkabilir. Dev anevrizmalar ise 25 mm’den büyük olup ciddi komplikasyon riski taşır. Anevrizmanın yırtılma olasılığı, boyutuna, konumuna ve hastanın ek risk faktörlerine bağlı olarak artış gösterebilir. Özellikle posterior (arka) sirkülasyonda yer alan anevrizmalar daha yüksek yırtılma riski taşır.

Beyin anevrizmaları, genellikle asemptomatik seyretse de bazı durumlarda ciddi nörolojik belirtilere yol açabilir. Büyük boyutlu anevrizmalar, sinirlere baskı yaparak baş ağrısı, çift görme, görme kaybı, göz kapağı düşüklüğü ve yüz ağrısı gibi semptomlara neden olabilir. En tehlikeli durum ise anevrizmanın yırtılmasıdır. Anevrizma yırtıldığında beyin zarları arasında ani kanama (subaraknoid kanama) meydana gelir. Bu tablo, hastalarda ani ve şiddetli baş ağrısı, bulantı, kusma, bilinç kaybı ve nörolojik defisitlerle kendini gösterir. Subaraknoid kanama, acil tıbbi müdahale gerektiren hayatı tehdit edici bir durumdur ve tedavi edilmediğinde kalıcı beyin hasarı veya ölümle sonuçlanabilir. Bu nedenle beyin anevrizmalarının erken tanı ve tedavisi hayati önem taşır.

Beyin Anevrizması Belirtileri

Beyin anevrizması, çoğu zaman belirti vermeden sessizce ilerleyen ve genellikle rastlantısal olarak tespit edilen bir durumdur. Özellikle küçük boyutlu anevrizmalar herhangi bir semptoma yol açmazken, anevrizmanın büyüklüğü, yeri ve çevre dokulara yaptığı baskı, belirtilerin ortaya çıkmasına neden olabilir. Belirtiler, anevrizmanın büyümesiyle birlikte komşu sinir yapılarına veya beyin dokusuna baskı yapması sonucunda gelişebilir. En ciddi belirtiler ise anevrizmanın yırtılması (rüptür) durumunda ortaya çıkar. Bu nedenle beyin anevrizması belirtilerini iyi tanımak, erken müdahale açısından hayati önem taşır.

1. Yırtılmamış Beyin Anevrizması Belirtileri

Yırtılmamış bir anevrizma, büyüklüğüne ve konumuna bağlı olarak çeşitli nörolojik semptomlara neden olabilir. Anevrizma büyüdükçe, çevresindeki beyin dokusuna ve sinirlere baskı yaparak şu belirtileri oluşturabilir:

  • Şiddetli ve kronik baş ağrısı: Anevrizmanın varlığı nedeniyle beyin zarlarında gerilme ya da basınç oluşabilir. Bu durum, geçmeyen ve lokalize baş ağrılarına yol açabilir.
  • Görme bozuklukları: Anevrizma, optik sinirlere baskı yaparak çift görme, bulanık görme veya görme alanında kayıplara neden olabilir.
  • Göz kapağı düşüklüğü (ptozis): Anevrizma, beyin tabanındaki sinirleri etkilediğinde, göz kapağında düşüklük ve göz hareketlerinde kısıtlılık görülebilir.
  • Yüzde uyuşma veya ağrı: Bazı anevrizmalar trigeminal sinire baskı yaparak yüzde his kaybı, karıncalanma veya ağrıya neden olabilir.
  • Denge ve koordinasyon problemleri: Beyin sapına yakın anevrizmalar, denge merkezini etkileyerek dengesizlik, baş dönmesi veya yürüme zorluğu yaratabilir.
  • Odaklanma güçlüğü veya bilişsel değişiklikler: Baskı sonucu hafıza, dikkat ve karar verme yetilerinde hafif bozulmalar görülebilir.

2. Rüptüre (Yırtılmış) Beyin Anevrizması Belirtileri

Anevrizmanın yırtılması, acil tıbbi müdahale gerektiren hayati bir durumdur ve genellikle ani başlangıçlı şiddetli belirtilerle kendini gösterir. Subaraknoid kanama adı verilen bu durum, hastalarda ciddi nörolojik hasara veya ölüme neden olabilir. Rüptüre beyin anevrizmasının en yaygın belirtileri şunlardır:

  • Ani ve şiddetli baş ağrısı: Hastalar bu baş ağrısını “hayatımın en kötü baş ağrısı” olarak tanımlar. Ağrı aniden ve yoğun bir şekilde başlar.
  • Bilinç değişiklikleri: Hastada ani bilinç bulanıklığı, konfüzyon, sersemlik veya bilinç kaybı gelişebilir.
  • Mide bulantısı ve kusma: Subaraknoid kanama sırasında artan kafa içi basıncı, mide bulantısı ve kusmaya yol açabilir.
  • Boyun tutulması ve ense sertliği: Kanamanın beyin zarlarını tahriş etmesi sonucu, ense bölgesinde şiddetli ağrı ve sertlik oluşabilir.
  • Işığa karşı hassasiyet (fotofobi): Beyin zarlarındaki irritasyon nedeniyle hastalar ışığa karşı hassasiyet geliştirebilir.
  • Nörolojik defisitler: Kol veya bacaklarda ani güç kaybı, uyuşukluk, konuşma bozukluğu veya yüz felci gibi nörolojik belirtiler görülebilir.
  • Nöbet geçirme: Anevrizmanın yırtılmasıyla ortaya çıkan beyin hasarı, bazı hastalarda nöbetlere neden olabilir.

3. Sentinel (Uyarı) Kanama Belirtileri

Bazı hastalarda anevrizma rüptürü tam olarak gerçekleşmeden önce küçük miktarda kanama olabilir. Bu durum “sentinel kanama” olarak adlandırılır ve daha büyük bir rüptürün habercisi olabilir. Sentinel kanama belirtileri arasında şiddetli, kısa süreli baş ağrıları, geçici bilinç bulanıklığı ve mide bulantısı yer alır. Bu belirtiler çoğu zaman göz ardı edilir veya başka bir sorunla ilişkilendirilir, ancak erken tanı açısından kritik öneme sahiptir.

4. Kronik Semptomlar

Büyük boyutlu veya geniş tabanlı anevrizmalar uzun vadede basıya bağlı kronik semptomlara neden olabilir. Hastalarda sürekli baş ağrısı, görme kaybı, halsizlik, yorgunluk ve dikkat eksikliği gibi belirtiler görülebilir. Bu semptomlar zamanla kötüleşebilir ve anevrizmanın büyüdüğüne işaret edebilir.

Beyin anevrizması belirtileri, genellikle sinsi bir şekilde ilerleyebildiği için hastaların risk faktörleri açısından taranması önemlidir. Özellikle ani gelişen baş ağrısı, bilinç değişiklikleri veya nörolojik belirtiler, ciddi bir durumun habercisi olabilir. Bu tür belirtiler fark edildiğinde, gecikmeden tıbbi yardım alınması, yaşam kurtarıcı olabilir.

Beyin Anevrizması Nedenleri

Beyin anevrizması, beyin damar duvarının zayıflaması sonucu gelişen bir balonlaşmadır ve bu durum, çeşitli risk faktörlerinin ve altta yatan nedenlerin bir araya gelmesiyle oluşur. Anevrizmanın nedenleri, genetik yatkınlık, damar yapısındaki bozukluklar, yaşam tarzı faktörleri ve bazı sistemik hastalıklar gibi birçok faktörü içerir. Bu nedenler, damar duvarında zamanla zayıflığa neden olarak anevrizma gelişimini tetikler.

1. Genetik Faktörler ve Aile Öyküsü

Genetik yatkınlık, beyin anevrizmalarının gelişiminde önemli bir rol oynar. Ailede birinci derece akrabalarında beyin anevrizması öyküsü olan bireylerde anevrizma gelişme riski genel popülasyona göre daha yüksektir. Özellikle polikistik böbrek hastalığı gibi genetik hastalıklarda, anevrizma görülme oranı belirgin şekilde artar. Bağ dokusu hastalıkları (örneğin Ehlers-Danlos sendromu ve Marfan sendromu) damar duvarının yapısal zayıflığına neden olarak anevrizma gelişimine zemin hazırlar. Ayrıca otozomal dominant geçişli bazı sendromlarda, damar yapısının bozukluğu, anevrizma oluşum riskini artırır.

2. Hipertansiyon (Yüksek Tansiyon)

Kronik olarak yüksek kan basıncı, damar duvarlarına sürekli yük bindirir ve zamanla bu duvarların zayıflamasına yol açar. Beyin damarlarında oluşan bu zayıf noktalar, anevrizma oluşumuna elverişli hale gelir. Hipertansiyon hem anevrizma oluşumunu hızlandırır hem de mevcut bir anevrizmanın yırtılma riskini önemli ölçüde artırır. Kontrolsüz hipertansiyon, beyin anevrizması açısından en önemli ve değiştirilebilir risk faktörlerinden biridir.

3. Sigara Kullanımı

Sigara içmek, beyin anevrizmalarının oluşumunda ve yırtılmasında önemli bir risk faktörüdür. Sigara dumanında bulunan toksik maddeler, damar duvarında inflamasyona ve yapısal bozulmaya neden olur. Bu durum, damar duvarının zayıflamasına ve anevrizma gelişimine zemin hazırlar. Ayrıca sigara kullanımı, hipertansiyonla birlikte değerlendirildiğinde anevrizma rüptürü riskini katlanarak artırır. Uzun süre sigara kullanımı, özellikle ileri yaşlardaki bireylerde anevrizma riskini ciddi oranda yükseltir.

4. Travmalar ve Enfeksiyonlar

Kafa travmaları, beyin damarlarında hasara neden olabilir ve bu durum, travmaya bağlı anevrizma (travmatik anevrizma) oluşumuna yol açabilir. Bu tür anevrizmalar genellikle daha kısa sürede semptom verir ve yüksek rüptür riski taşır. Ayrıca, bakteriyel enfeksiyonlar sonucu damar duvarının zayıflamasıyla oluşan mikotik anevrizmalar, anevrizmanın nadir fakat ciddi bir nedenidir. Özellikle endokardit gibi enfeksiyonlar, kan yoluyla beyine taşınarak damar duvarını etkileyebilir ve anevrizma oluşumuna neden olabilir.

5. Yaşam Tarzı Faktörleri

Sağlıksız yaşam tarzı alışkanlıkları, beyin anevrizması riskini artırabilir. Sigara kullanımı ve alkol tüketiminin yanı sıra, aşırı stres, hareketsizlik ve obezite gibi faktörler, kan basıncının yükselmesine ve damar duvarında yıpranmaya neden olur. Özellikle düzenli olarak alkol tüketimi, damar duvarında yapısal değişikliklere yol açarak anevrizma riskini artırabilir. Bu faktörlerin kontrol altına alınması, anevrizma oluşum riskini önemli ölçüde azaltabilir.

6. Hormonal ve Yaşla İlgili Faktörler

Beyin anevrizmaları kadınlarda, özellikle menopoz sonrası dönemde daha sık görülmektedir. Bunun nedeni, östrojen seviyelerindeki düşüşle birlikte damar duvarının elastikiyetinin azalmasıdır. Yaş ilerledikçe, damar yapısındaki doğal yıpranma ve esneklik kaybı nedeniyle anevrizma gelişme riski artar. Genellikle 40-60 yaş aralığında daha sık görülen anevrizmalar, yaşla birlikte rüptür riskini de artırır.

7. Sistemik Hastalıklar

Bazı kronik hastalıklar ve sistemik durumlar da anevrizma gelişimine zemin hazırlayabilir. Ateroskleroz (damar sertliği), damar duvarında plak birikimine ve yapısal bozulmaya neden olarak anevrizma oluşumuna yol açabilir. Diyabet ve inflamatuar hastalıklar da damar sağlığını olumsuz etkileyerek anevrizma riskini artırır.

Beyin anevrizmasının nedenleri multifaktöriyel olup, genetik yatkınlıkla birlikte çevresel ve yaşam tarzı faktörlerinin bir arada değerlendirilmesi gereklidir. Risk faktörlerinin erken tespiti ve bu faktörlerin kontrol altına alınması, anevrizma gelişimini önlemede ve rüptür riskini azaltmada kritik bir role sahiptir.

Risk Faktörleri

Bir arter duvarındaki zayıflığa çeşitli faktörler katkıda bulunabilir. Bu faktörler beyin anevrizması veya anevrizma rüptürü riskini artırabilir.

Bu risk faktörlerinden bazıları zamanla gelişir. Ancak doğumda mevcut olan bazı koşullar beyin anevrizması gelişme riskini artırabilir.

Risk faktörleri şunları içerir:

  1. Yaşlılık. Beyin anevrizmaları her yaşta ortaya çıkabilir. Ancak 30 ila 60 yaş arasındaki yetişkinlerde daha sık görülürler.
  2. Kadın olmak. Beyin anevrizmaları kadınlarda erkeklere göre daha sık görülür.
  3. Sigara içiyor. Sigara içmek beyin anevrizmalarının oluşması ve beyin anevrizmalarının yırtılması için risk faktörüdür.
  4. Yüksek tansiyon. Bu durum arterleri zayıflatabilir. Zayıflamış arterlerde anevrizmaların oluşma ve yırtılma olasılığı daha yüksektir.
  5. Uyuşturucu kullanımı, özellikle kokain kullanımı. Uyuşturucu kullanımı kan basıncını yükseltir. Yasadışı ilaçların damardan kullanılması enfeksiyona yol açabilir. Bir enfeksiyon mikotik anevrizmaya neden olabilir.
  6. Ağır alkol kullanımı. Bu aynı zamanda kan basıncını da artırabilir.
  7. Ehlers-Danlos sendromu gibi kalıtsal bağ dokusu bozuklukları . Bu bozukluklar kan damarlarını zayıflatır.
  8. Polikistik böbrek hastalığı. Bu kalıtsal bozukluk böbreklerde sıvı dolu keselerin oluşmasına neden olur. Aynı zamanda kan basıncını da arttırabilir.
  9. Aort koarktasyonu olarak bilinen dar aort. Aort, oksijen açısından zengin kanı kalpten vücuda taşıyan büyük kan damarıdır.
  10. AVM olarak bilinen beyin arteriyovenöz malformasyonu. Bu durumda beyindeki atardamarlar ve damarlar karışır. Bu kan akışını etkiler.
  11. Ailede beyin anevrizması öyküsü. Ailenizde beyin anevrizması geçiren bireyler varsa riskiniz daha yüksektir. Bu özellikle iki veya daha fazla birinci derece akrabanın (ebeveyn, erkek kardeş, kız kardeş veya çocuk gibi) beyin anevrizması geçirmesi durumunda geçerlidir. Aile geçmişiniz varsa, sağlık uzmanınıza beyin anevrizması taraması yaptırmasını isteyebilirsiniz.

Bazı anevrizma türleri kafa travması veya bazı kan enfeksiyonlarından sonra ortaya çıkabilir.

Rüptüre anevrizma için risk faktörleri

Anevrizmanın yırtılma olasılığını artıran bazı faktörler vardır. Onlar içerir:

  • Büyük bir anevrizmanın olması.
  • Belirli yerlerde anevrizmaların olması.
  • Sigara içmek.
  • Tedavi edilmemiş yüksek tansiyona sahip olmak.

Komplikasyonlar

Beyin anevrizması patladığında kanama genellikle sadece birkaç saniye sürer. Ancak kan çevredeki hücrelere doğrudan zarar verebilir ve beyin hücrelerini öldürebilir. Aynı zamanda kafatasının içindeki basıncı da artırır.

Basınç çok yükselirse beyne giden kan ve oksijen beslemesi bozulabilir. Bilinç kaybı ve hatta ölüm meydana gelebilir.

Bir anevrizmanın yırtılmasından sonra gelişebilecek komplikasyonlar şunları içerir:

  1. Tekrar kanama. Rüptüre olmuş veya sızdırmış bir anevrizmanın tekrar kanama riski vardır. Tekrar kanama beyin hücrelerine daha fazla zarar verebilir.
  2. Beyindeki kan damarlarının daralması. Beyin anevrizması yırtıldıktan sonra beyindeki kan damarları büzüşebilir ve daralabilir. Bu vazospazm olarak bilinir. Vazospazm, beyin hücrelerine kan akışının sınırlı olduğu iskemik felce neden olabilir. Bu, ek hücre hasarına ve kaybına neden olabilir.
  3. Hidrosefali olarak bilinen beyinde sıvı birikmesi. Çoğu zaman, beyin ile beyni kaplayan ince dokular arasındaki boşlukta rüptüre bir beyin anevrizması meydana gelir. Kan, beyni ve omuriliği çevreleyen sıvının hareketini engelleyebilir. Sonuç olarak aşırı sıvı beyne baskı yapar ve dokulara zarar verebilir.
  4. Sodyum seviyesinde değişiklik. Beyindeki kanama kandaki sodyum dengesini bozabilir. Bu, beynin tabanına yakın bir bölge olan hipotalamusun hasar görmesinden kaynaklanabilir. Kandaki sodyum seviyesindeki düşüş, beyin hücrelerinin şişmesine ve kalıcı hasara yol açabilir.

Beyin Anevrizması Türleri

  1. Berry anevrizması olarak da bilinen sakküler anevrizma. Bu tip anevrizma, asmadan sarkan bir meyveye benzer. Ana arterden veya onun dallarından birinden dışarı çıkan yuvarlak, kanla dolu bir kesedir. Genellikle beynin tabanındaki arterlerde oluşur. Berry anevrizması en sık görülen anevrizma türüdür.
  2. Fusiform anevrizma. Bu tip anevrizma atardamarın her tarafında şişkinliğe neden olur.
  3. Mikotik anevrizma. Bu tip anevrizmaya enfeksiyon neden olur. Bir enfeksiyon beyindeki arterleri etkilediğinde, arter duvarını zayıflatabilir. Bu anevrizmanın oluşmasına neden olabilir.

Önleme

Çoğu durumda beyin anevrizmaları önlenemez. Ancak riskinizi azaltmak için yapabileceğiniz bazı değişiklikler var. Sigara içiyorsanız sigarayı bırakmayı da içerirler. Ayrıca yüksekse kan basıncınızı düşürmek için sağlık uzmanınızla birlikte çalışın. Çok miktarda alkol içmeyin veya kokain gibi uyuşturucu maddeler kullanmayın.

Beyin Anevrizması Teşhisi

Ani, şiddetli bir baş ağrısı veya anevrizmanın yırtılmasıyla ilişkili olabilecek diğer semptomlar test gerektirir. Testler beyninizle çevre dokular arasındaki boşluğa kanama olup olmadığını belirleyebilir. Bu tür kanamalara subaraknoid kanama denir. Testler ayrıca başka türde felç geçirip geçirmediğinizi de belirleyebilir.

Ayrıca yırtılmamış bir beyin anevrizmasının belirtilerini gösteriyorsanız size testler yapılabilir. Bu semptomlar gözün arkasında ağrı, görmede değişiklikler veya çift görmeyi içerebilir.

Beyin anevrizmalarını teşhis etmek ve tespit etmek için kullanılan tarama testleri ve prosedürleri şunları içerir:

  • CT taraması. Bu özel röntgen genellikle beyindeki kanamayı veya başka bir felç türünü tespit etmek için kullanılan ilk testtir. Test, beynin 2 boyutlu dilimleri olan görüntüler üretir.BT anjiyogramı beyinde kan akışını sağlayan arterlerin daha ayrıntılı görüntülerini oluşturabilir. Test, kan akışını gözlemlemeyi kolaylaştıran boyanın enjekte edilmesini içerir. Ayrıca anevrizmanın varlığını da tespit edebilir.
  • Omurilik musluğu olarak bilinen lomber ponksiyon. Subaraknoid kanama geçirdiyseniz beyninizi ve omurganızı çevreleyen sıvıda büyük olasılıkla kırmızı kan hücreleri bulunacaktır. Bu sıvıya beyin omurilik sıvısı denir. Rüptüre anevrizma semptomlarınız varsa ancak BT taramasında kanama kanıtı gösterilmiyorsa, beyin omurilik sıvınızın testi tanı koymanıza yardımcı olabilir.Sırtınızdan bir iğne ile beyin omurilik sıvısı alma işlemine lomber ponksiyon denir.
  • MR . Bu görüntüleme testi, beynin 2 boyutlu veya 3 boyutlu ayrıntılı görüntülerini oluşturmak için manyetik alan ve radyo dalgalarını kullanır. Görüntüler beyinde kanama olup olmadığını gösterebilir.Atardamarların görüntülerini ayrıntılı olarak yakalayan bir MRI türüne MR anjiyografi denir. Bu tip MR, yırtılmamış bir anevrizmanın boyutunu, şeklini ve yerini tespit edebilir.
  • Beyin anjiyogramı. Bu işlem sırasında kateter adı verilen ince, esnek bir tüp kullanılır. Kateter genellikle kasık veya bilekteki büyük bir artere yerleştirilir. Kateter kalbinizin içinden geçerek beyninizdeki atardamarlara ulaşır. Kateterin içine enjekte edilen özel bir boya beyninizdeki atardamarlara gider.Daha sonra bir dizi röntgen, arterlerinizin durumuyla ilgili ayrıntıları ortaya çıkarabilir ve anevrizmayı tespit edebilir. Serebral arteriyogram olarak da adlandırılan serebral anjiyogram genellikle diğer teşhis testleri yeterli bilgi sağlamadığında kullanılır.

Beyin Anevrizması Taraması

Yüksek risk altında olmadığınız sürece, yırtılmamış beyin anevrizmalarını taramak için görüntüleme testlerinin kullanılması genellikle önerilmez. Aşağıdaki durumlarda tarama testinin potansiyel faydaları hakkında sağlık uzmanınızla konuşun:

  • Ailede beyin anevrizması öyküsü. Özellikle iki birinci derece akrabanızda (anne-babanız, kardeşleriniz veya çocuklarınız) beyin anevrizması varsa.
  • Beyin anevrizması geliştirme riskinizi artıran bir bozukluk. Bu bozukluklar arasında polikistik böbrek hastalığı, aort koarktasyonu veya Ehlers-Danlos sendromu yer alır.

Çoğu anevrizma yırtılmaz. Ve birçok insan için yırtılmamış bir anevrizma hiçbir zaman semptomlara neden olmaz. Ancak anevrizmanın yırtılması durumunda prognoz olarak bilinen sonucu çeşitli faktörler etkileyebilir. Onlar içerir:

  • Kişinin yaşı ve sağlığı.
  • Kişinin başka koşulları olup olmadığı.
  • Anevrizma büyüklüğü ve yeri.
  • Ne kadar kanama meydana geldi?
  • Tıbbi bakım almadan önce ne kadar zaman geçti?

Anevrizma yırtılması yaşayan kişilerin yaklaşık %25’i 24 saat içinde ölür. Diğer %25’inde altı ay içinde ölüme yol açan komplikasyonlar var.

Beyin Anevrizması

Beyin Anevrizması Tedavisi

Rüptüre bir anevrizmanın onarılması ameliyat veya endovasküler tedavi gerektirir. Endovasküler tedavi, anevrizmanın arterin içinden tedavi edilmesi anlamına gelir. Ayrıca semptomları hafifletmek için tedaviler de verilebilir. Rüptüre olmamış bir anevrizmanız varsa olası tedaviler hakkında sağlık uzmanınızla görüşün. Anevrizmayı tek başına bırakma riskinin, anevrizmayı tedavi etme riskinden daha büyük olup olmadığını tartışın.

1. Ameliyat

Rüptüre beyin anevrizmasının onarımı için iki yaygın tedavi seçeneği vardır. Bazı durumlarda bu prosedürlerin yırtılmamış bir anevrizmayı tedavi etmek için kullanılması düşünülebilir. Bununla birlikte, bazı yırtılmamış anevrizmaları olan kişiler için bilinen riskler, potansiyel faydalardan daha ağır basabilir.

a. Cerrahi kırpma (Surgical clipping)

Cerrahi kırpma, anevrizmayı kapatmak için yapılan bir prosedürdür. Beyin cerrahı anevrizmaya erişmek için kafatasınızın bir bölümünü çıkarır. Beyin cerrahı daha sonra anevrizmayı besleyen kan damarını bulur. Cerrah, anevrizmanın boynuna kan akışını durdurmak için küçük bir metal klips yerleştirir.

Cerrahi kırpma çok etkili olabilir. Tipik olarak kırpılan anevrizmalar geri dönmez. Cerrahi kesmenin riskleri arasında beyinde kanama veya beyne kan akışının kaybı yer alır. Bu riskler düşüktür.

Cerrahi kırpmanın ardından iyileşme genellikle yaklaşık 4 ila 6 hafta sürer. Rüptüre olmamış bir anevrizma için cerrahi klipsleme yapıldığında, birçok kişi ameliyattan bir veya iki gün sonra hastaneden ayrılabilir. Anevrizmanın yırtılması nedeniyle cerrahi müdahale uygulananların, anevrizma yırtılmasından sonra hastanede kalış süreleri genellikle çok daha uzun olur.

b. Endovasküler Tedavi

Bu, cerrahi kırpmaya göre daha az invaziv bir işlemdir ve daha güvenli olabilir. Endovasküler tedavi, kateter adı verilen küçük bir plastik tüpün arterden geçirilerek anevrizmaya erişilmesini içerir. Kateter beyin arterlerine ilerletilir. Daha sonra bobinler veya stentler yerleştirilebilir.

  • Endovasküler bobinler. Bu işlem sırasında, bir beyin cerrahı kateteri genellikle bilek veya kasıktaki bir artere yerleştirir. Daha sonra cerrah bunu vücuttan anevrizmaya geçirir. Anevrizma içerisine spiral şeklinde bir bobin yerleştirilir. Bu, kanın anevrizmaya akmasını önler. Bobin ayrıca anevrizmadaki kanın pıhtılaşmasına da neden olur. Bu anevrizmayı yok eder.
  • Endovasküler stentler. Stent, bazı beyin anevrizması türleri için endovasküler bobinle birlikte kullanılabilen küçük bir tüptür. Bir stent bobini yerinde tutabilir.

Anevrizmanın konumuna ve büyüklüğüne göre diğer endovasküler yöntemler de kullanılabilir.

Cerrahi kesme gibi, endovasküler tedavi de beyinde kanama veya beyne kan akışı kaybı riski taşır. Ayrıca anevrizmanın zamanla tekrar ortaya çıkma riski de vardır. Böyle bir durumda prosedürün tekrarlanması gerekir. Anevrizmanın geri gelmediğinden emin olmak için muhtemelen takip görüntüleme testlerine ihtiyacınız olacak.

c. Akış Saptırma (Flow diversion)

Akış saptırma, beyin anevrizmasının tedavisi için daha yeni bir endovasküler tedavi seçeneğidir. Prosedür, kan akışını anevrizmadan uzaklaştırmak için kan damarına bir stent yerleştirmeyi içerir. Yerleştirilen stente akış yönlendirici denir.

Anevrizmaya giden kan akışı azaldıkça yırtılma riski de azalır. Aynı zamanda vücudun iyileşmesini de sağlar. Stent, vücudun anevrizmayı kapatacak yeni hücreler üretmesini sağlar.

Akışın saptırılması, diğer seçeneklerle tedavi edilemeyen daha büyük anevrizmalarda özellikle yararlı olabilir.

Bir beyin cerrahı veya girişimsel nöroradyolog, tedaviyi önermek için muhtemelen nöroloğunuzla birlikte çalışacaktır. Tedavi beyin anevrizmasının boyutuna, konumuna ve genel görünümüne göre belirlenir. Ayrıca bir prosedüre girme yeteneğiniz gibi faktörleri de dikkate alabilirler.

2. Rüptüre Anevrizmaların Diğer Tedavileri

Rüptüre beyin anevrizmalarının tedavisine yönelik diğer yöntemler, semptomları hafifletmeyi ve komplikasyonları yönetmeyi amaçlamaktadır.

  • Asetaminofen (Tylenol, diğerleri) gibi ağrı kesiciler baş ağrısı ağrısını tedavi etmek için kullanılabilir.
  • Kalsiyum kanal blokerleri, kalsiyumun kan damarı duvarlarındaki hücrelere girmesini önler. Bu ilaçlar vazospazm olarak bilinen kan damarlarının daralmasından kaynaklanan semptomların ortaya çıkma riskini azaltabilir. Vazospazm, anevrizmanın yırtılmasının bir komplikasyonu olabilir.Bu ilaçlardan biri olan nimodipinin (Nymalize), yetersiz kan akışından kaynaklanan gecikmiş beyin hasarı riskini azalttığı gösterilmiştir. Bu, anevrizmanın yırtılmasından kaynaklanan subaraknoid kanamadan sonra meydana gelebilir.
  • Kan damarlarını açacak ilaçlar. Kan damarlarını genişletecek bir ilaç verilebilir. Bu, koldan bir IV yoluyla veya beyni besleyen arterlere doğrudan bir kateter aracılığıyla verilebilir. Bu, kanın serbestçe akmasına izin vererek felcin önlenmesine yardımcı olabilir. Kan damarları, vazodilatörler olarak bilinen ilaçlar kullanılarak da genişletilebilir.
  • Anjiyoplasti. Bu, beyindeki vazospazmın neden olduğu daralmış bir kan damarını genişletmeye yönelik bir prosedürdür. Prosedür aynı zamanda felcin önlenmesine de yardımcı olabilir.
  • Rüptüre anevrizmaya bağlı nöbetleri tedavi etmek için nöbet önleyici ilaçlar kullanılabilir. Bir nöbet meydana gelmemişse ilaçlar genellikle verilmez.
  • Ventriküler veya lomber drenaj kateterleri ve şant ameliyatı, aşırı beyin omurilik sıvısından dolayı beyin üzerindeki baskıyı azaltabilir. Anevrizmanın yırtılmasından sonra sıvı birikebilir. Beynin içinde sıvıyla dolu boşluklara kateter yerleştirilebilir. Veya beyin ve omuriliği çevreleyen bölgeye yerleştirilebilir. Kateter fazla sıvıyı harici bir torbaya boşaltır.Bazen bir şant sistemi yerleştirilir. Şönt sistemi esnek bir silikon kauçuk tüp ve drenaj kanalı oluşturan bir valftan oluşur. Drenaj kanalları beyinde başlar ve karın boşluğunda biter.
  • Rehabilitatif tedavi. Subaraknoid kanama nedeniyle beyinde meydana gelen hasar, becerilerin yeniden öğrenilmesi için fiziksel, konuşma ve mesleki terapiye ihtiyaç duyulmasına neden olabilir.

3. Rüptüre Olmamış Beyin Anevrizmalarının Tedavisi

Rüptüre olmamış bir beyin anevrizmasını kapatmak için cerrahi bir klip, bir endovasküler bobin veya bir akış yönlendirici kullanılabilir. Bu, gelecekteki bir kopmanın önlenmesine yardımcı olabilir. Ancak bazı yırtılmamış anevrizmalarda yırtılma riski son derece düşüktür. Bu durumlarda prosedürlerin bilinen riskleri potansiyel faydalardan daha ağır basabilir.

Bir beyin cerrahı veya girişimsel nöroradyolog ile birlikte çalışan bir nörolog, cerrahi veya endovasküler tedavinin sizin için uygun olup olmadığına karar vermenize yardımcı olabilir.

Tedavi önerilerinde bulunurken dikkate alınması gereken faktörler şunlardır:

  • Anevrizmanın boyutu, yeri ve genel görünümü.
  • Yaşınız ve genel sağlığınız.
  • Ailede anevrizma rüptürü öyküsü.
  • Doğduğunuz koşullar, anevrizma yırtılması riskini artırır.

Yüksek tansiyonunuz varsa, durumu yönetmek için ilaç konusunda sağlık uzmanınızla görüşün. Beyin anevrizmanız varsa kan basıncının uygun şekilde kontrol edilmesi yırtılma riskini azaltabilir.

Ayrıca sigara içiyorsanız, sigarayı bırakma stratejileri hakkında bakım sağlayıcınızla konuşun. Sigara içimi anevrizmanın oluşumu, büyümesi ve yırtılması için risk faktörüdür.

Riskinizi azaltmak için yaşam tarzı değişiklikleri

Eğer yırtılmamış bir beyin anevrizmanız varsa, aşağıdaki yaşam tarzı değişikliklerini yaparak yırtılma riskini azaltabilirsiniz:

  • Sigara içmeyin. Sigara içiyorsanız sağlık uzmanınızla konuşun. Sağlayıcınız bırakmanıza yardımcı olacak stratejiler veya bir tedavi programı önerebilir.
  • Yüksek tansiyonunuz varsa kan basıncınızı kontrol edin.
  • Sağlıklı beslenin ve egzersiz yapın. Diyet ve egzersizdeki değişiklikler kan basıncını düşürmeye yardımcı olabilir. Sizin için uygun olan değişiklikler hakkında sağlık uzmanınızla konuşun.
  • Kokain, metamfetamin veya benzeri uyuşturucuları kullanmayın. Bu ilaçları kullanıyorsanız ve bırakmak istiyorsanız sağlayıcınızla görüşün.

Referanslar:

  1. Beyin Anevrizması
  2. Wiebers DO, Whisnant JP, Piepgras DG, et al. Unruptured intracranial aneurysms: Incidence and natural history. N Engl J Med. 1981;304(4):196-198.
  3. Juvela S, Sarti C, Poussa K, et al. Risk factors for the development of symptomatic intracranial aneurysms. Stroke. 1999;30(8):1531-1536.
  4. van Gijn J, Kerr RS, Rinkel GJ. Subarachnoid haemorrhage. Lancet. 2007;369(9558):306-318.
  5. Fletcher JG, Reardon MJ, Newell DW, Merkow D, Hurst RW. The role of familial history and genetics in cerebral aneurysms: Anatomic and clinical review. Stroke. 2006;37(3):1052-1059.
  6. Tanriover N, Ozerdem D, Gunduz H, et al. Intracranial aneurysms in children and adolescents. J Neurosurg Pediatr. 2009;4(4):309-313.
  7. Hassan AE, Dahlin AB, Viswanathan A, Pahlavan PS, Butler WE. Aneurysmal subarachnoid hemorrhage: Trends in incidence, management, and outcomes. Neurosurgery. 2009;65(6):A104-A111.
  8. Rinkel GJ, Djibuti M, Algra A, van Gijn J. Prevalence and risk of rupture of intracranial aneurysms: A systematic review. Stroke. 1998;29(2):251-256.
  9. Wiebers DO. Intracranial aneurysms: Current management strategies. J Stroke Cerebrovasc Dis. 2004;13(5):199-206.
  10. Weir B, Darsaut TE, Higashida RT. Intracranial aneurysms: Current endovascular and surgical treatment strategies. Nat Rev Neurol. 2009;5(3):142-152.
  11. Wiebers DO, Torner JC, Meissner I, Piepgras DG, Huston J III. Surgical versus endovascular treatment of unruptured aneurysms: Clinical outcomes in the International Study of Unruptured Intracranial Aneurysms (ISUIA). J Neurosurg. 2003;98(1):1-13.
  12. Fletcher JG, Saad WE, Cha S, et al. Intracranial aneurysm: From structure to clinical treatment. Stroke. 2013;44(11):3230-3237.
  13. Orzechowski NM, Maeder P, Pasqualin A, et al. Familial predisposition to intracranial aneurysms: A systematic review and meta-analysis. J Neurol Neurosurg Psychiatry. 2015;86(6):627-634.
  14. Lin E, Ding Y, Wu J, et al. Risk factors associated with intracranial aneurysm rupture: A systematic review and meta-analysis. J Neurol Sci. 2019;401:81-91
  15. https://scholar.google.com/
  16. https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/
  17. https://www.researchgate.net/
  18. https://www.mayoclinic.org/
  19. https://www.nhs.uk/
  20. https://www.webmd.com/
Beyin Anevrizması
Beyin Anevrizması
Sağlık Bilgisi Paylaş !