Cushing Sendromu Belirtileri, Nedenleri, Tanısı, Tedavisi 2

100 / 100

Cushing sendromu, vücuttaki aşırı kortizol hormonu seviyelerinden kaynaklanan nadir bir hastalıktır. Kortizol, vücutta stresle başa çıkmaya, kan basıncını düzenlemeye ve metabolik işlevlerin devamlılığını sağlamaya yardımcı olan bir hormondur. Ancak, kortizol seviyelerinin uzun süreli yüksek kalması, vücutta önemli dengesizliklere ve birçok sağlık sorununa yol açabilir. Bu sendrom, her yaştan insanı etkileyebilir, ancak özellikle 20 ile 50 yaş arası yetişkinlerde daha yaygındır. Cushing sendromu, doğal veya dışsal faktörler sebebiyle ortaya çıkabilir ve tedavi edilmezse ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir. Bu yüzden erken teşhis ve uygun tedavi önemlidir.

Sağlık Bilgisi İçeriği

Cushing Sendromu Belirtileri, Nedenleri, Tanısı, Tedavisi

Cushing sendromu, hastaların günlük yaşamlarını ciddi şekilde etkileyen çeşitli belirtilerle kendini gösterir. Belirtiler genellikle, kilo alımı, yüzde yuvarlaklaşma (ay yüzü), ciltte kolay morarmalar ve kas güçsüzlüğü gibi belirtilerle başlar. Bu semptomlar, hastalığın tanınmasını zorlaştırabilir çünkü yaygın sağlık sorunları ile benzerlik gösterir. Hastalığın kesin teşhisinin konulması, doktorların kapsamlı testler ve analizlerle hastalığı ayırt etmesini gerektirir. Bu nedenle Cushing sendromunun anlaşılması, sadece belirtilerin fark edilmesiyle sınırlı kalmaz, aynı zamanda hormon seviyelerinin dikkatle izlenmesi ve değerlendirilmesi gerekir.

Cushing sendromunun başlıca iki türü vardır: egzojen ve endojen. Egzojen Cushing sendromu, genellikle uzun süreli steroid ilaçlarının kullanımı nedeniyle ortaya çıkar. Steroidler, genellikle inflamatuar hastalıkları tedavi etmek veya bağışıklık sistemini baskılamak amacıyla reçete edilir. Uzun süreli kullanım, kortizol seviyelerinin artmasına ve vücudun doğal kortizol üretim dengesinin bozulmasına neden olur. Endojen Cushing sendromu ise, vücudun kendi kortizol üretim sistemindeki bir problemden kaynaklanır. Bu tip Cushing sendromu, genellikle hipofiz bezi, adrenal bezler veya nadiren akciğer gibi diğer organlarda tümör oluşumu nedeniyle ortaya çıkar.

Cushing sendromu tedavi edilmezse, hipertansiyon, diyabet, kemik erimesi ve kardiyovasküler hastalıklar gibi ciddi komplikasyonlara yol açabilir. Tedavi yöntemleri hastalığın nedenine bağlı olarak değişir ve cerrahi müdahale, ilaç tedavisi veya ışın tedavisi gibi çeşitli yaklaşımlar içerir. Hastalığın erken teşhis edilmesi ve uygun bir tedavi planının belirlenmesi, hastaların uzun vadede sağlıklı bir yaşam sürmelerine olanak tanır. Bu makalede, Cushing sendromunun belirtileri, nedenleri, tanı yöntemleri ve tedavi seçenekleri detaylı bir şekilde ele alınacaktır.

Cushing Sendromu Belirtileri, Nedenleri, Tanısı, Tedavisi

Cushing Sendromu Belirtileri

Cushing sendromu belirtileri, kortizol hormonunun farklı organlar üzerindeki etkileri nedeniyle oldukça çeşitlidir. Bu belirtiler kişiden kişiye değişiklik gösterse de çoğu hasta, benzer fiziksel, metabolik ve psikolojik semptomlar yaşar. Kortizol fazlalığı, metabolizma, bağışıklık sistemi, kas yapısı ve psikolojik durum üzerinde önemli etkiler yarattığından, belirtiler vücut sistemlerinin geniş bir yelpazesinde görülebilir.

1. Fiziksel Belirtiler

  • Ay yüzü (moon face): Hastaların yüzleri yuvarlak, dolgun ve ödemli görünüm alır.
  • Buffalo hörgücü: Omuz ve ense bölgesinde belirgin yağ birikmesi meydana gelir. Bu durum, “buffalo hörgücü” olarak adlandırılır ve karakteristik bir Cushing sendromu belirtisidir.
  • Abdominal obezite: Karın bölgesinde aşırı yağlanma oluşurken, kol ve bacaklarda incelme gözlemlenir. Yağ dağılımındaki bu dengesizlik sendromun tipik özelliklerindendir.
  • Kilo artışı: Kilo alımı genellikle üst vücut bölgesinde yoğunlaşır ve diyetle kontrol altına alınması zorlaşır.

2. Cilt Sorunları

  • Cilt incelmesi ve morarma: Kortizol fazlalığı, bağ dokusunda zayıflamaya neden olur ve cilt daha hassas hale gelir. En küçük darbelerde bile morarma meydana gelebilir.
  • Strialar (cilt çatlakları): Özellikle karın, kalça, uyluk ve kol bölgelerinde geniş, morumsu renkli çatlaklar görülür. Bu çatlaklar, derinin aşırı gerilmesi ve kolajen yapısının bozulmasından kaynaklanır.
  • Yaraların geç iyileşmesi: Kortizolun bağışıklık sistemi üzerindeki baskılayıcı etkisi nedeniyle yaraların iyileşme süresi uzar.

3. Kas ve Kemik Problemleri

  • Kas güçsüzlüğü: Kortizol seviyelerinin artışı, kas dokusunda protein yıkımına yol açar. Bu durum özellikle üst bacak ve kolların güçsüzleşmesine neden olur. Hastalar merdiven çıkmakta veya sandalyeden kalkmakta zorlanabilirler.
  • Osteoporoz (kemik erimesi): Kemik yoğunluğu azalır ve kırık riski artar. Omurga ve kaburga kırıkları yaygın olarak görülür. Osteoporoz, Cushing sendromunun en tehlikeli komplikasyonlarından biridir.

4. Metabolik ve Kardiyovasküler Sorunlar

  • Hipertansiyon: Kortizol fazlalığı, kan basıncını yükselterek hipertansiyona yol açar. Tedavi edilmediği takdirde kalp-damar hastalıkları riski artar.
  • Diyabet ve insülin direnci: Kortizol, kan şekeri seviyelerini yükseltir ve pankreasın insülin üretimini baskılar. Sonuç olarak, hastalarda insülin direnci gelişebilir ve diyabet riski artar.
  • Hiperkolesterolemi: Kolesterol ve trigliserit seviyeleri artabilir, bu da kalp hastalıkları riskini artırır.

5. Psikolojik Belirtiler

  • Depresyon ve anksiyete: Cushing sendromu, hastalarda ciddi psikolojik sorunlara neden olabilir. Depresyon, anksiyete, sinirlilik ve ruh hali değişimleri yaygın olarak gözlemlenir.
  • Uyku bozuklukları: Kortizol seviyelerinin gece yüksek kalması, uyku düzenini bozar ve hastalarda insomnia (uykusuzluk) görülebilir.
  • Duygusal dengesizlik: Hastalar sık sık sinirlenebilir, küçük sorunlar karşısında aşırı tepki verebilirler.

6. Üreme ve Hormonal Sorunlar

  • Kadınlarda adet düzensizliği: Kortizol fazlalığı, yumurtalık fonksiyonlarını etkileyerek adet düzensizliğine ve hatta kısırlığa yol açabilir.
  • Erkeklerde testosteron düşüklüğü: Cushing sendromu olan erkeklerde libido azalması, cinsel işlev bozuklukları ve testosteron seviyelerinde düşüş gözlemlenebilir.

Cushing Sendromu Nedenleri

Cushing sendromu, vücudun kortizol hormonunu gereğinden fazla üretmesi veya dışarıdan alınan kortikosteroidler nedeniyle gelişir. Sendromun nedenleri genellikle endojen (vücudun iç mekanizmalarıyla ilgili) ve eksojen (dışarıdan kaynaklanan) olarak iki ana kategoriye ayrılır.

1. Endojen Nedenler

Endojen Cushing sendromu, vücudun kendi içinde kortizol üretimini kontrol edememesi sonucu ortaya çıkar. Bu durumda, sorunun kaynağı ya hipofiz bezi, böbreküstü bezleri ya da başka bir bölgedeki tümör olabilir. Endojen nedenler genellikle şu şekildedir:

a) Hipofiz Adenomu (Cushing Hastalığı)
  • Hipofiz bezinde gelişen iyi huylu tümörler (adenom), aşırı miktarda Adrenokortikotropik Hormon (ACTH) üretir. ACTH, böbreküstü bezlerini uyararak kortizol üretimini artırır.
  • Bu durum, “Cushing hastalığı” olarak adlandırılır ve Cushing sendromunun en yaygın endojen nedenidir. Kadınlarda daha sık görülür ve genellikle yavaş ilerler.
b) Adrenal Adenom veya Karsinomlar
  • Adrenal adenom, böbreküstü bezlerinde gelişen ve kortizol üreten iyi huylu tümörlerdir. Tümörün kortizol üretimini kontrolsüz şekilde artırması, Cushing sendromuna yol açar.
  • Adrenal karsinom ise kötü huylu tümörlerdir ve kortizol seviyesini daha ciddi düzeyde yükseltebilir. Bu tür vakalar daha nadirdir ama tedavisi zordur.
c) Ektopik ACTH Sendromu
  • Bazı kanser türleri, özellikle akciğer kanseri (küçük hücreli akciğer kanseri) veya pankreas tümörleri, ACTH üretebilir. ACTH’nin bu şekilde vücudun başka bir bölgesinde üretilmesine ektopik ACTH sendromu denir.
  • Ektopik ACTH üretimi nedeniyle böbreküstü bezleri aşırı çalışır ve kortizol seviyesi yükselir. Bu durumun tanısı, bazen zorludur çünkü tümörler küçük olabilir ve yayılma potansiyeline sahiptir.
d) Makronodüler Adrenal Hiperplazi
  • Böbreküstü bezleri büyüyerek kortizol üretimini artırabilir. Bu durum nadirdir ve genellikle genetik bir temeli olabilir. Makronodüler hiperplazi vakalarında, adrenal bezler tek başına fazla kortizol salgılar.

2. Eksojen Nedenler (İatrojenik Cushing Sendromu)

Eksojen Cushing sendromu, dışarıdan alınan kortikosteroid ilaçlar nedeniyle ortaya çıkar. Bu ilaçlar, bağışıklık sistemi hastalıklarını tedavi etmek için uzun süreli kullanıldığında kortizol düzeylerini yükseltir.

  • Steroid İlaçların Uzun Süreli Kullanımı: Kortikosteroidler, astım, romatoid artrit, lupus, organ nakli sonrası reddi önleme ve otoimmün hastalıklar gibi durumların tedavisinde yaygın olarak kullanılır. Ancak uzun süreli veya yüksek dozda kortikosteroid kullanımı, vücudun kortizol dengesini bozarak Cushing sendromuna yol açar.
  • Topikal veya İntravenöz Steroidler: Steroidlerin krem, inhaler veya enjeksiyon formunda uzun süreli kullanımı da benzer etkilere neden olabilir.

Eksojen Cushing sendromu, ilaçların dozajının azaltılması veya kesilmesiyle düzeltilebilir. Ancak ilaçlar aniden kesildiğinde adrenal yetmezlik riski doğabileceği için tedavi dikkatli planlanmalıdır.

Cushing Sendromu Tanısı

Cushing sendromunun tanısı karmaşık ve çok aşamalıdır çünkü belirtiler diğer birçok hastalıkla benzerlik gösterir. Bu nedenle, tanı sürecinde ayrıntılı testler ve görüntüleme teknikleri kullanılır. Doğru tanı için kortizol düzeylerini ve ACTH seviyelerini belirlemek temel öneme sahiptir.

1. Laboratuvar Testleri

a) 24 Saatlik İdrar Kortizol Testi
  • Bu testte, hastadan 24 saat boyunca toplanan idrarda kortizol seviyeleri ölçülür. Normalde kortizol seviyeleri gün içinde dalgalanırken, Cushing sendromu olan hastalarda bu dalgalanma gözlenmez ve kortizol sürekli olarak yüksek kalır.
  • Test, birkaç kez tekrarlanarak sonuçların doğrulanması gerekir.
b) Gece Yarısı Tükürük Kortizol Testi
  • Kortizol seviyeleri sağlıklı bireylerde gece yarısı düşerken, Cushing sendromu olan kişilerde bu düşüş gözlenmez. Bu nedenle, gece saatlerinde alınan tükürük örneği ile kortizol düzeyi kontrol edilir.
  • Bu test, Cushing sendromunun varlığını saptamak için oldukça güvenilir bir yöntemdir.
c) Deksametazon Baskılama Testi
  • Bu testte, hastaya gece yatmadan önce deksametazon (bir kortikosteroid) verilir. Normalde, deksametazon kortizol üretimini baskılar. Ancak Cushing sendromunda bu baskılama etkisi görülmez ve sabah ölçülen kortizol seviyesi yüksek çıkar.
  • Düşük ve yüksek doz deksametazon testleri ile sorunun hipofiz mi, adrenal mi kaynaklandığı tespit edilebilir.
d) Kan Testleri (ACTH Seviyesi Ölçümü)
  • Kan testleri ile ACTH seviyeleri ölçülerek, Cushing sendromunun nedeni belirlenir.
    • Yüksek ACTH seviyesi: Sorunun hipofizden veya ektopik ACTH üreten tümörlerden kaynaklandığını gösterir.
    • Düşük ACTH seviyesi: Adrenal bezlerdeki sorunlara işaret eder, çünkü böbreküstü bezleri kortizolü bağımsız olarak üretmektedir.

2. Görüntüleme Teknikleri

a) MRI (Manyetik Rezonans Görüntüleme)
  • Hipofiz bezindeki adenomların teşhisinde kullanılır. MRI, tümörlerin boyutunu ve yerini net bir şekilde belirler.
b) CT (Bilgisayarlı Tomografi) Taraması
  • Böbreküstü bezleri, akciğerler ve karın bölgesindeki tümörlerin saptanmasında kullanılır. Adrenal adenom veya karsinom gibi lezyonlar CT ile görüntülenebilir.
c) PET Taraması
  • Ektopik ACTH üreten tümörlerin bulunmasında PET taraması kullanılır. Özellikle küçük ve yayılma potansiyeline sahip tümörlerin tespitinde faydalıdır.

3. Diferansiyel Tanı

Cushing sendromu, belirtileri nedeniyle başka hastalıklarla karıştırılabilir. Bu nedenle, tanı sırasında obezite, diyabet, depresyon ve polikistik over sendromu (PCOS) gibi hastalıkların ayırt edilmesi önemlidir. Farklı testlerin bir arada uygulanması, kesin tanı koyulmasını sağlar.

  • Diyabet: Hem Cushing sendromu hem de diyabet yüksek kan şekeri ile ilişkilidir. Ancak Cushing’de kan şekeri yüksekliği kortizol fazlalığından kaynaklanır.
  • Hipotiroidi: Kilo alımı ve yorgunluk gibi belirtiler hipotiroidi ile benzer olabilir.
  • Depresyon: Cushing sendromunda psikolojik belirtiler sıktır ve bu da depresyonla karıştırılabilir. Ancak biyokimyasal testler ile iki durumun ayrımı yapılır.

4. Tanıda Zorluklar ve Yanlış Tanılar

  • Belirtilerin Yavaş Gelişmesi: Cushing sendromu belirtileri yavaş ilerlediği için tanı koyulması bazen yıllar sürebilir.
  • Geçici Kortizol Yüksekliği: Stres, yoğun egzersiz veya alkol tüketimi, geçici kortizol yükselmelerine neden olabilir ve bu durum yanlış pozitif sonuçlara yol açabilir.
  • Eksojen ve Endojen Ayrımı: Özellikle steroid kullanan hastalarda eksojen Cushing sendromu ile doğal gelişen Cushing sendromunun ayrımı zor olabilir.

Cushing Sendromu Belirtileri, Nedenleri, Tanısı, Tedavisi

Cushing Sendromu Tedavisi

Cushing sendromunun tedavisi, hastalığın altta yatan nedenine, kortizol seviyelerindeki bozukluğun kaynağına ve hastanın genel sağlık durumuna bağlı olarak planlanır. Tedavinin temel amacı, vücuttaki kortizol seviyesini normale döndürmek, belirtileri hafifletmek ve komplikasyonları önlemektir. Tedavi yöntemleri genellikle cerrahi müdahale, ilaç tedavisi, radyoterapi ve yaşam tarzı değişiklikleri gibi çeşitli seçenekleri içerir.

1. Cerrahi Tedavi

Cerrahi müdahale, eğer Cushing sendromuna hipofiz adenomu veya adrenal tümörler neden oluyorsa en etkili tedavi yöntemidir. Ancak cerrahi sonrası kortizol seviyelerinin dengelenmesi zaman alabilir ve bazı durumlarda hastaya geçici kortikosteroid desteği verilmesi gerekebilir.

a) Hipofiz Tümörü Ameliyatı (Transsfenoidal Cerrahi)
  • Hipofiz adenomları için uygulanan bu cerrahi yöntem, burun boşluğundan girilerek hipofiz bezindeki tümörün çıkarılması şeklinde gerçekleştirilir.
  • Transsfenoidal cerrahi, minimal invaziv bir yöntemdir ve hipofiz bezini büyük ölçüde korur. Başarılı bir cerrahi müdahaleden sonra, kortizol seviyeleri normale döner.
  • Ameliyat sonrası geçici adrenal yetmezlik görülebilir. Bu durumda hastaya birkaç ay boyunca kortikosteroid verilmesi gerekebilir.
b) Adrenal Tümörlerin Cerrahi Olarak Çıkarılması (Adrenalektomi)
  • Adrenal adenom veya karsinom gibi durumlarda, böbreküstü bezinin ameliyatla çıkarılması gerekebilir.
  • Eğer sadece bir böbreküstü bezi çıkarılırsa, sağlıklı olan diğer böbreküstü bezi kortizol üretimini üstlenebilir. Ancak her iki bez de çıkarıldığında hastaya ömür boyu kortikosteroid tedavisi verilmelidir.
  • Adrenalektomi sonrası bazı hastalarda geçici hipertansiyon ve kan şekeri problemleri görülebilir.
c) Ektopik ACTH Üreten Tümörlerin Ameliyatı
  • Ektopik ACTH sendromunda, ACTH üreten tümörlerin cerrahi olarak çıkarılması tedavinin ana hedefidir. Ancak tümörlerin yeri ve yayılımı bazen cerrahi müdahaleyi zorlaştırabilir.
  • Eğer tümör cerrahi olarak çıkarılamıyorsa, ilaç tedavisi ve radyoterapi uygulanır.

2. İlaç Tedavisi

Cerrahi tedaviye uygun olmayan vakalarda veya cerrahiden sonra kortizol seviyelerinin kontrol altına alınamadığı durumlarda ilaç tedavisi devreye girer. Kortizol üretimini baskılayan ilaçlar, Cushing sendromunun belirtilerini hafifletmek için kullanılır.

a) Kortizol Baskılayıcı İlaçlar
  • Ketokonazol: Kortizol sentezini baskılayan en yaygın ilaçlardan biridir. Ancak yan etkileri arasında karaciğer fonksiyon bozuklukları ve gastrointestinal sorunlar bulunur.
  • Metyrapon: Kortizol üretimini azaltmak için kullanılır. Ancak yan etkileri arasında hipertansiyon ve su-tuz dengesizlikleri görülebilir.
  • Mitotan: Özellikle adrenal karsinomların tedavisinde kullanılır. Kortizol üretimini baskılarken aynı zamanda tümör hücrelerini yok eder.
  • Osilodrostat: ACTH bağımlı Cushing sendromunun tedavisinde kullanılan yeni nesil bir ilaçtır. Kortizol sentezini inhibe eder.
b) ACTH Blokörleri
  • Pasireotid: Hipofiz adenomlarından kaynaklanan Cushing hastalığının tedavisinde kullanılan bir somatostatin analoğudur. ACTH üretimini baskılayarak kortizol seviyelerini düşürür.
  • Mifepriston: Özellikle Cushing sendromuna bağlı diyabet gelişmiş hastalarda kullanılır. Kortizolün etkilerini bloke eder, ancak kortizol seviyesini düşürmez. Bu nedenle, kortizol seviyeleri düzenli olarak izlenmelidir.

3. Radyoterapi

Radyoterapi, cerrahi müdahaleye uygun olmayan veya cerrahi sonrası kortizol seviyeleri düşmeyen hastalarda kullanılır. Özellikle hipofiz adenomları tedavisinde etkili bir yöntemdir.

a) Konvansiyonel Radyoterapi
  • Hipofiz tümörlerinin tedavisinde tümör hücrelerini yavaş yavaş yok etmek için kullanılır. Ancak etkili olabilmesi için uzun süreli tedavi gerekebilir (birkaç hafta veya ay).
b) Stereotaktik Radyocerrahi (Gamma Knife)
  • Gamma Knife olarak bilinen bu yöntem, radyasyonun odaklanmış bir şekilde tümöre yönlendirilmesi ile uygulanır. Minimal invaziv bir yöntemdir ve genellikle tek seans yeterlidir.
  • Radyocerrahi, hipofiz tümörlerinin tam çıkarılamadığı veya tekrarladığı durumlarda tercih edilir.

4. Yaşam Tarzı Değişiklikleri ve Destekleyici Tedavi

Cushing sendromunun tedavisinde yaşam tarzı değişiklikleri ve destekleyici tedavi büyük öneme sahiptir. Cerrahi veya ilaç tedavisi ile kortizol seviyeleri normale döndükten sonra hastanın sağlıklı bir yaşam sürdürmesi için bazı önlemler alınmalıdır.

a) Dengeli Beslenme ve Kilo Kontrolü
  • Kortizol fazlalığı nedeniyle kilo alan hastaların sağlıklı bir diyet uygulamaları önerilir. Özellikle düşük kalorili ve düşük glisemik indeksli yiyecekler tercih edilmelidir.
  • Tuz alımının sınırlandırılması, hipertansiyonu kontrol altına almak için önemlidir.
b) Düzenli Egzersiz
  • Kas kaybını önlemek ve genel sağlığı korumak için düzenli egzersiz önerilir. Yürüyüş, yoga ve hafif direnç egzersizleri, kas gücünü artırabilir.
  • Egzersiz aynı zamanda stresi azaltarak psikolojik iyilik haline katkı sağlar.
c) Psikolojik Destek ve Terapi
  • Cushing sendromu, fiziksel değişikliklerin yanı sıra psikolojik sorunlara da yol açabilir. Depresyon ve anksiyete yaygın olarak görülür. Bu nedenle, psikolojik destek ve gerekirse psikoterapi önerilir.
  • Aile ve arkadaş desteği, hastaların sosyal izolasyondan kaçınmasına yardımcı olur.
d) Kemik Sağlığı İçin Destekleyici Tedavi
  • Kortizol fazlalığı, kemik erimesine (osteoporoz) yol açabilir. Bu nedenle, hastalara kalsiyum ve D vitamini takviyesi önerilir.
  • Kemik yoğunluğunu artırmak için bifosfonat grubu ilaçlar kullanılabilir.
e) Kan Şekeri ve Tansiyon Kontrolü
  • Kortizol fazlalığı nedeniyle diyabet ve hipertansiyon gelişen hastaların, kan şekeri ve tansiyonlarını kontrol altına almaları gerekir. Gerekirse antihipertansif ve diyabet ilaçları reçete edilir.

5. Tedavi Sonrası İzlem ve Takip

Cushing sendromunun tedavisinden sonra hastaların düzenli olarak izlenmesi çok önemlidir. Kortizol seviyelerinin normalleşmesi zaman alabilir ve cerrahi sonrası komplikasyonlar gelişebilir.

  • Düzenli Kan ve İdrar Testleri: Kortizol seviyeleri düzenli aralıklarla kontrol edilir.
  • Görüntüleme Takibi: Hipofiz veya adrenal tümörlerin tekrarlama riskine karşı, MRI veya CT taramaları yapılır.
  • Psikolojik Değerlendirme: Hastaların psikolojik durumları izlenir ve gerekirse psikolojik destek sağlanır.

Sonuç

Cushing sendromu, vücutta aşırı kortizol üretiminden kaynaklanan ciddi bir hastalıktır ve tedavi edilmediğinde yaşamı tehdit edebilecek komplikasyonlara yol açabilir. Hastalığın erken teşhisi ve doğru tedavi yöntemlerinin uygulanması, hastaların yaşam kalitesini artırmada önemli rol oynar. Cushing sendromu tedavisi, hastalığın nedenine bağlı olarak kişiselleştirilir ve cerrahi, ilaç tedavisi veya radyoterapi gibi farklı yaklaşımlar kullanılabilir. Tedavi sürecinde hastaların yakından izlenmesi ve uzun vadeli sağlıklarının korunması için düzenli kontroller gereklidir.

Referanslar:

  1. Cushing Sendromu Belirtileri, Nedenleri, Tanısı, Tedavisi
  2. Nieman LK, Biller BMK, Findling JW, et al. The diagnosis of Cushing’s syndrome: an Endocrine Society Clinical Practice Guideline. Journal of Clinical Endocrinology & Metabolism. 2008;93(5):1526-1540.
  3. Newell-Price J, Grossman AB. The diagnosis and differential diagnosis of Cushing’s syndrome. Clinical Endocrinology. 1999;50(2):145-153.
  4. Pecori Giraldi F, Ambrogio AG, Andrioli M, et al. Pharmacological approaches to the treatment of Cushing’s syndrome: The state of the art. Endocrine Reviews. 2005;26(4):439-459.
  5. Lindsay JR, Nieman LK. Differential diagnosis and imaging in Cushing’s syndrome. Endocrinology and Metabolism Clinics of North America. 2005;34(2):403-421.
  6. Clayton RN, Raskauskiene D, Reulen RC, et al. Mortality and morbidity in Cushing’s disease over 50 years in Stoke-on-Trent, UK: audit and meta-analysis of literature. Journal of Clinical Endocrinology & Metabolism. 2011;96(3):632-642.
  7. Melmed S, Jameson JL, De Groot LJ. Williams Textbook of Endocrinology. 12th ed. Saunders Elsevier; 2011.
  8. Arnaldi G, Angeli A, Atkinson AB, et al. Diagnosis and complications of Cushing’s syndrome: a consensus statement. Journal of Clinical Endocrinology & Metabolism. 2003;88(12):5593-5602.
  9. Alexandraki KI, Grossman AB. Cushing’s syndrome: from molecular pathogenesis to diagnosis and clinical management. Endocrine Reviews. 2010;31(4):385-486.
  10. Petersenn S, Newell-Price J, Findling JW, et al. High variability in clinical presentation and diagnostic approaches for Cushing’s disease: results from the ERCUSYN database. European Journal of Endocrinology. 2015;173(2):255-262.
  11. Lacroix A, Feelders RA, Stratakis CA, et al. Cushing’s syndrome. Lancet. 2015;386(9996):913-927.
  12. Howlett TA. Pituitary surgery for Cushing’s disease: outcome predictors and long-term results. Endocrinology and Metabolism Clinics of North America. 2005;34(2):589-610.
  13. Biller BM, Grossman AB, Stewart PM, et al. Treatment of adrenocorticotropin-dependent Cushing’s syndrome: A consensus statement. Journal of Clinical Endocrinology & Metabolism. 2008;93(7):2454-2462.
  14. Feelders RA, Hofland LJ, de Herder WW. Medical treatment of Cushing’s syndrome: adrenal-targeted therapy. Endocrine Reviews. 2012;33(6):829-891.
  15. Hinojosa-Amaya JM, Varlamov EV, McCartney S, et al. Steroidogenesis inhibitors in Cushing’s syndrome: mechanisms, efficacy, and adverse effects. Best Practice & Research Clinical Endocrinology & Metabolism. 2021;35(3):101462.
  16. Valassi E, Santos A, Yaneva M, et al. The European Registry on Cushing’s syndrome: 2-year experience. Baseline and Outcome Data. 2011;74(5):907-917.
  17. Ragnarsson O, Olsson DS, Chantzichristos D, et al. The incidence of Cushing’s disease: a nationwide Swedish study. Journal of Clinical Endocrinology & Metabolism. 2019;104(9):4035-4044.
  18. Pereira AM, Tiemensma J, Romijn JA. Neuropsychiatric disorders in Cushing’s syndrome. Neurosurgery Clinics of North America. 2009;20(4):765-775.
  19. Petersenn S, Beckers A, Ferone D, et al. Medical therapy of hypercortisolism in Cushing’s disease: adrenal steroidogenesis inhibitors. Endocrine Practice. 2021;27(7):711-722.
  20. https://scholar.google.com/
  21. https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/
  22. https://www.researchgate.net/
  23. https://www.mayoclinic.org/
  24. https://www.nhs.uk/
  25. https://www.webmd.com/
Cushing Sendromu Belirtileri, Nedenleri, Tanısı, Tedavisi
Cushing Sendromu Belirtileri, Nedenleri, Tanısı, Tedavisi
Sağlık Bilgisi Paylaş !