Dil Sağlığı: Dil Hastalıklarının 9 Belirtisi ve Tedavisi

100 / 100

Dil sağlığı, genel ağız ve diş sağlığı kapsamında sıklıkla ihmal edilen ancak hayati öneme sahip bir alanı temsil eder. İnsanlar, dilin yalnızca konuşma ve tat alma gibi temel fonksiyonlarla sınırlı olduğunu düşünse de, bireyin genel sağlığını doğrudan etkileyebilecek birçok faktörü içerir. Dil, ağzın içinde yer alan en hareketli ve karmaşık organlardan biridir. Gıda alımından sindirime, konuşmadan nefes almaya kadar pek çok önemli süreçte rol oynar. Dolayısıyla dilinizin sağlığını korumak, genel sağlığı korumak anlamına gelir.

Dil Sağlığı: Dil Hastalıklarının 9 Belirtisi ve Tedavisi

Dil sağlığı, kişinin günlük yaşam kalitesini etkileyen kritik bir unsurdur. Dilde meydana gelen herhangi bir rahatsızlık ya da hastalık, bireyin yeme-içme, konuşma ve sosyal iletişim yeteneklerini olumsuz yönde etkileyebilir. Örneğin, basit bir dil yarası bile beslenme alışkanlıklarını değiştirebilir, bu da genel sağlık üzerinde zincirleme olumsuz etkilere neden olabilir. Daha ciddi dil hastalıkları ise bireyin yaşam kalitesini düşürecek ciddi sorunlara yol açabilir. Bu nedenle, gereken önemi vermek ve düzenli kontrollerle sağlığı korumak büyük önem taşır.

Toplum sağlığı açısından da dil sağlığının önemi büyüktür. Sağlıklı bir toplum, yalnızca fiziksel ya da ruhsal sağlıktan ibaret değildir; aynı zamanda bireylerin ağız ve dil sağlığı da bu bütünün önemli bir parçasını oluşturur. Toplumsal iletişimin de temel taşlarından biridir. Dilin sağlıklı olması, bireylerin sosyal ilişkilerini sağlıklı bir şekilde sürdürmelerine, iş ve eğitim hayatlarında etkin olmalarına katkıda bulunur. Dil sağlığı bozulduğunda ise hem bireysel hem de toplumsal düzeyde çeşitli sorunlar ortaya çıkar. Bu makalede, dil sağlığının önemi, korunması için alınacak önlemler ve yaygın dil hastalıkları gibi konulara detaylı bir şekilde değinilecektir.

Dil Sağlığı: Dil Hastalıklarının 9 Belirtisi ve Tedavisi

Dil Sağlığı Nedir? Dil Sağlığının Tanımı ve Önemi

Dilin anatomik yapısının ve fonksiyonlarının sağlıklı bir şekilde korunması anlamına gelir. Dil, ağız boşluğunda yer alan kaslardan oluşmuş bir organdır ve konuşma, tat alma, çiğneme, yutma gibi pek çok hayati işlevi yerine getirir. Bu işlevlerin sorunsuz bir şekilde sürdürülmesini sağlar. Dilin yüzeyi, papilla adı verilen küçük çıkıntılarla kaplıdır ve bu yapı, tat alma reseptörlerini içerir. Dil sağlığını korumak, sadece fiziksel sağlığımızı değil, aynı zamanda psikolojik ve sosyal sağlığımızı da olumlu yönde etkiler.

Bireylerin yaşam kalitesinde doğrudan etkilidir. Sağlıklı bir dil, günlük yaşamda karşılaşılan yiyecek ve içeceklerin tadını çıkarabilmek, rahatça konuşabilmek ve sosyal ilişkileri sürdürebilmek için gereklidir. Ayrıca, genel ağız sağlığının bir parçası olduğu için, ağız sağlığının korunması dil sağlığını da olumlu etkiler. Örneğin, diş ve diş eti hastalıklarının tedavi edilmemesi dil sağlığını olumsuz yönde etkileyebilir. Bu nedenle, ağız sağlığını koruma çabaları dilinizin sağlığını korumak için de önemlidir.

Dil sağlığını korumak için alınabilecek önlemler arasında dil hijyeninin sağlanması, sağlıklı beslenme alışkanlıklarının geliştirilmesi ve düzenli diş hekimi kontrolleri yer alır. Dil temizliği, özellikle dil yüzeyinde biriken bakterilerin ve yiyecek artıklarının temizlenmesi açısından önemlidir. Bu bakteriler, dilin yüzeyinde kötü kokulara ve enfeksiyonlara yol açabilir. Sağlıklı bir diyet ise, dilin beslenmesini ve genel sağlığını destekler. Ayrıca, düzenli olarak yapılan diş hekimi kontrolleri dil sağlığını izlemek ve olası sorunları erken dönemde tespit etmek için gereklidir.

Dil Sağlığını Etkileyen Faktörler

1. Beslenme ve Dil Sağlığı

Dil sağlığı üzerinde beslenme alışkanlıklarının büyük bir etkisi vardır. Özellikle C vitamini, demir ve çinko gibi besin öğeleri, dilin dokularını sağlıklı tutar. Eksik beslenme, dilde çatlaklar, yaralar veya renk değişikliklerine yol açabilir. Ayrıca, aşırı sıcak veya soğuk yiyecek ve içeceklerin tüketimi, dil yüzeyine zarar verebilir.

2. Hijyen Alışkanlıkları

Dilin temizliği ağız hijyeninin temel bir parçasıdır. Yetersiz ağız bakımı, dil yüzeyinde plak birikimine ve kötü kokuya sebep olabilir. Dil temizleyiciler veya yumuşak kıllı diş fırçaları ile düzenli olarak dilin temizlenmesi, bu sorunları önler.

3. Sigara ve Alkol Kullanımı

Sigara ve alkol, dil sağlığı üzerinde ciddi olumsuz etkilere sahiptir. Sigara içmek, dilde kuruluk, renk değişikliği ve hatta kanser riskini artırabilir. Alkol tüketimi ise dil yüzeyinde hassasiyet ve tahrişe yol açabilir. Bu maddelerin uzun süreli kullanımı, dil sağlığını kalıcı şekilde bozabilir.

4. Hidratasyon

Yeterli su tüketimi, dil sağlığını korumada kritik bir rol oynar. Susuz kalmak, dilde kuruluk, çatlama ve rahatsızlık hissine neden olabilir. Ayrıca, tükürük üretimini artırarak ağız sağlığını genel anlamda destekler.

5. Stres ve Psikolojik Faktörler

Stres, dil sağlığını dolaylı yoldan etkileyebilir. Özellikle stresin sebep olduğu diş gıcırdatma veya çene sıkma alışkanlıkları, dilde tahrişe ve yaralanmalara yol açabilir. Psikolojik durumlar, ağız içindeki hassasiyeti artırarak dil sağlığını tehdit edebilir.

6. İlaç Kullanımı

Bazı ilaçlar dil sağlığını etkileyebilir. Özellikle antihistaminikler, antidepresanlar ve diüretikler gibi ilaçlar ağız kuruluğuna neden olabilir. Ağız kuruluğu ise dilin doğal nemini kaybetmesine yol açarak dil yaralarını tetikleyebilir.

7. Alerjik Reaksiyonlar

Gıda, ilaç veya diğer alerjenlere karşı gelişen alerjik reaksiyonlar, dilde şişlik, kaşıntı ve tahrişe neden olabilir. Özellikle aşırı hassas kişilerde bu durum, dil sağlığını ciddi şekilde etkileyebilir ve uzun vadeli sorunlara yol açabilir.

8. Genetik ve Sistemik Hastalıklar

Dil sağlığı, genetik yatkınlık ve sistemik hastalıklarla yakından ilişkilidir. Örneğin, diyabet, dilde mantar enfeksiyonlarına ve renk değişikliklerine yol açabilir. Ayrıca, Behçet hastalığı gibi bazı bağışıklık sistemi rahatsızlıkları da dil sağlığını etkileyen ciddi yaralar oluşturabilir.

9. Diş Sağlığı ile İlişki

Diş çürükleri, diş eti hastalıkları veya protez uyumsuzlukları, dil sağlığını olumsuz etkileyebilir. Enfeksiyonların dil yüzeyine yayılması ya da tahrişe yol açması, dil sağlığının bozulmasına neden olur. Bu nedenle, düzenli diş kontrolleri dil sağlığını korumak için önemlidir.

10. Travmalar ve Yaralanmalar

Dilin sert yüzeylere çarpması, yanlışlıkla ısırılması ya da keskin yiyeceklerle hasar görmesi, dilde yaralanmalara yol açabilir. Bu tür travmaların uzun süreli etkileri, enfeksiyon riskini artırabilir ve iyileşme sürecini uzatabilir.

Bu faktörlere dikkat ederek, dil sağlığını koruyabilir ve ağız sağlığınızı destekleyebilirsiniz. Her biri, dilin genel sağlığını etkileyen önemli unsurlar olarak öne çıkmaktadır.

Dil Hastalıklarının Belirtileri Nelerdir?

Dil sağlığının korunması, genel sağlık açısından son derece önemlidir. Dil hastalıklarının erken teşhis edilmesi, tedavi sürecinin başarısı için kritik rol oynar. İşte dil hastalıklarının belirtilerini daha detaylı inceleyelim:

1. Ağrı ve Rahatsızlık Hissi

Dil üzerinde sürekli veya geçici bir ağrı ya da rahatsızlık hissi, dil hastalıklarının en yaygın belirtilerindendir. Bu durum:

  • Yanık hissi,
  • Sızı şeklinde ağrı,
  • Dilin belirli bir kısmında hassasiyet olarak kendini gösterebilir.

2. Renk Değişiklikleri

Dil rengi, sağlığımız hakkında önemli ipuçları verir. Sağlıklı bir dil genellikle pembe tonlarındadır. Ancak aşağıdaki durumlar bir hastalığın habercisi olabilir:

  • Beyaz lekeler: Mantar enfeksiyonu (örn. pamukçuk) belirtisi olabilir.
  • Kırmızı veya parlak bir görünüm: Vitamin eksiklikleri veya alerjik reaksiyonları işaret edebilir.
  • Siyah ve tüylü görünüm: Sigara kullanımı, kötü ağız hijyeni veya belirli ilaçların yan etkisi olabilir.

3. Şişlik ve Şekil Bozuklukları

Dil şişliği veya yapısındaki değişiklikler altta yatan bir hastalığa işaret edebilir. Bu durumlar:

  • Travma sonrası ödem,
  • Alerjik reaksiyon,
  • Enfeksiyon gibi nedenlerden kaynaklanabilir.

4. Dil Üzerinde Yaralar veya Lezyonlar

Aft, uçuk veya diğer yaralar dil üzerinde görülebilir. Bu yaralar genellikle:

  • Stres,
  • Beslenme eksiklikleri,
  • Virüs enfeksiyonları veya
  • Bağışıklık sistemi hastalıkları nedeniyle ortaya çıkar.

5. Tat Alma Bozuklukları

Dil, tat alma duyusundan sorumludur. Tat alma yetisinde değişiklikler ya da kayıplar şu nedenlerden kaynaklanabilir:

  • Sinir hasarı,
  • Dil üzerindeki papilla sorunları,
  • Kronik hastalıklar.

6. Kuruluk ve Tükrük Azalması

Dil üzerinde sürekli kuruluk hissi, ağız kuruluğunun (kserostomi) bir belirtisi olabilir. Bu durum genellikle:

  • Tükrük bezlerinin düzgün çalışmaması,
  • Dehidrasyon,
  • Bazı ilaçların yan etkisi sonucu ortaya çıkar.

7. Koku ve Tat Değişiklikleri

Dil hastalıkları, ağızda kötü koku veya hoş olmayan tat hissine neden olabilir. Bu durumlar genellikle:

  • Dil temizliğinin ihmal edilmesi,
  • Enfeksiyonlar,
  • Kronik hastalıklarla ilişkilidir.

8. Hareket Kısıtlılığı

Dil hareketlerinde kısıtlılık, konuşma ve yeme işlevlerini etkileyebilir. Hareket kısıtlılığı genellikle:

  • Kas problemleri,
  • Sinir hasarı veya
  • Doğuştan gelen dil bağı gibi durumlarla ilişkilidir.

9. Kanama

Dil üzerinde kolay kanama, genellikle bir yaralanma veya dil dokusunda zayıflık işareti olabilir. Kanamanın sık tekrar etmesi:

  • Enfeksiyon,
  • Vitamin eksiklikleri veya
  • Daha ciddi sağlık sorunlarına işaret edebilir.

Dil hastalıklarının belirtilerini erken fark etmek ve zamanında bir uzmana başvurmak, sağlık sorunlarının ilerlemesini önlemek açısından hayati önem taşır. Eğer yukarıdaki belirtilerden bir veya birkaçı uzun süre devam ediyorsa, mutlaka bir sağlık profesyoneline danışılmalıdır.

Dil Sağlığı: Dil Hastalıklarının 9 Belirtisi ve Tedavisi

Dil Hastalıklarının Tedavisi Nasıl Yapılır?

1. Dil Hastalıklarının Tanısı Nasıl Konulur?

Dil hastalıklarının tedavisinde ilk adım doğru bir tanı koymaktır. Tanı süreci genellikle şu aşamalardan oluşur:

  1. Hastanın Tıbbi Geçmişinin İncelenmesi: Doktor, hastanın genel sağlık durumunu ve dildeki sorunların başlangıç süresini anlamaya çalışır.
  2. Fiziksel Muayene: Dilin görünümü, rengi, dokusu ve hareket kabiliyeti detaylı bir şekilde incelenir.
  3. Laboratuvar Testleri: Gerekirse kan testleri, biyopsi veya enfeksiyon testleri yapılabilir.
  4. Görüntüleme Yöntemleri: MR veya ultrason gibi yöntemler, dil altındaki yapıları ve diğer dokuları değerlendirmek için kullanılabilir.

2. Dil Yaralarının Tedavisi

Dil yaraları, genellikle travma, enfeksiyon veya vitamin eksikliklerinden kaynaklanır. Tedavi yöntemleri şunları içerir:

  • Topikal Kremler ve Jeller: Yaraların iyileşmesini hızlandırmak için antiseptik ve ağrı kesici özellikler içeren ürünler kullanılabilir.
  • Vitamin ve Mineral Takviyeleri: Özellikle B12, demir ve çinko eksikliği tespit edilirse, takviyeler önerilir.
  • Antibiyotik veya Antifungal İlaçlar: Bakteriyel veya mantar enfeksiyonlarına bağlı yaralarda kullanılabilir.

3. Dil Enfeksiyonlarının Tedavisi

Dil enfeksiyonları genellikle kandida enfeksiyonu (pamukçuk) veya bakteriyel enfeksiyonlar gibi durumları içerir. Tedavi şu şekildedir:

  • Antifungal Tedavi: Pamukçuk gibi mantar enfeksiyonları için antifungal ilaçlar (tablet veya ağız gargarası) kullanılır.
  • Antibiyotik Kullanımı: Bakteriyel enfeksiyonlar için uygun antibiyotikler reçete edilir.
  • Ağız Hijyeni: Tedavi sürecinde düzenli diş fırçalama ve ağız gargaraları ile hijyen sağlanması önemlidir.

4. Geçici ve Kronik Dil Sorunlarının Tedavisi

Dil hassasiyeti, çatlak dil veya yanma hissi gibi geçici veya kronik sorunlarda şu tedavi yöntemleri uygulanabilir:

  • Ağrı Kesiciler ve Antiinflamatuar İlaçlar: Rahatsızlık hissini azaltmak için kullanılır.
  • Psikolojik Destek: Stres ve kaygıya bağlı dil yanma sendromunda psikolojik destek veya antianksiyete ilaçları önerilebilir.
  • Diyet Değişiklikleri: Baharatlı, asitli veya çok sıcak yiyeceklerden kaçınılması tavsiye edilir.

5. Dil Tümörü ve Kistleri İçin Tedavi Yöntemleri

Dil üzerinde oluşan kistler veya tümörler, cerrahi müdahale gerektirebilir. Bu süreçte şu yöntemler uygulanır:

  • Cerrahi Operasyon: Tümör veya kist tamamen çıkarılır ve gerekirse biyopsi yapılır.
  • Radyoterapi ve Kemoterapi: Malign (kötü huylu) tümörlerde ek tedavi yöntemleri olarak kullanılır.
  • Rehabilitasyon: Ameliyat sonrası dil hareketlerinin yeniden kazanılması için dil terapisi uygulanabilir.

6. Doğal ve Alternatif Yöntemler

Bazı durumlarda, doğal yöntemler tedaviye destek olabilir:

  • Tuzlu Su ile Gargara: Enfeksiyonları önlemek ve dil yüzeyini temizlemek için etkili bir yöntemdir.
  • Zerdeçal ve Bal: Anti-enflamatuar özellikleriyle dil yaralarının iyileşmesine yardımcı olabilir.
  • Aloe Vera Jel: Rahatlatıcı ve iyileştirici etkisiyle dil üzerindeki tahrişi azaltabilir.

7. Tedavi Sürecinde Dikkat Edilmesi Gerekenler

Dil hastalıklarının tedavisinde başarı elde etmek için şu faktörlere dikkat edilmelidir:

  • Ağız Hijyeni: Diş fırçalama, diş ipi kullanımı ve gargara alışkanlığı artırılmalıdır.
  • Düzenli Doktor Kontrolleri: Tedavi sürecinin takibi ve gerekirse tedavi planının güncellenmesi önemlidir.
  • Beslenme Düzeni: Sağlıklı ve dengeli beslenme, dil sağlığını korumada büyük bir rol oynar.
  • Sigara ve Alkol Tüketiminin Sınırlandırılması: Bu maddeler, dil hastalıklarının iyileşme sürecini olumsuz etkileyebilir.

Dil hastalıklarının tedavisinde erken teşhis ve doğru tedavi yöntemleri ile tam iyileşme sağlanabilir.

Dil Sağlığını Korumak İçin Alınabilecek Önlemler

Dilinizin sağlığını korumak için alınabilecek birçok önlem vardır. Bu önlemler, hem dil hijyenini sağlamak hem de dilin genel sağlığını desteklemek için gereklidir.

Dil Hijyenini Sağlama Yolları: Dil hijyenine dikkat edilmelidir. Dilin yüzeyinde biriken bakteriler ve plaklar, enfeksiyonlara ve kötü kokulara yol açabilir. Bu nedenle, diş fırçalarken dilin de fırçalanması önerilir. Dil temizliği için özel dil fırçaları veya kazıyıcılar kullanılabilir. Ayrıca, ağız gargaraları da dil yüzeyindeki bakterilerin temizlenmesine yardımcı olabilir.

Doğru Beslenme Alışkanlıkları: Sağlıklı beslenme alışkanlıkları geliştirilmelidir. Vitamin ve mineral açısından zengin bir diyet, dilin sağlığını destekler. Özellikle B vitamini, demir ve çinko gibi besin maddeleri dil sağlığı için önemlidir. Ayrıca, aşırı sıcak veya soğuk yiyecek ve içeceklerden kaçınılması da önerilir. Bu tür yiyecek ve içecekler, dil yüzeyinde tahrişe yol açabilir.

Düzenli Dil Kontrollerinin Önemi: Düzenli olarak diş hekimi kontrollerine gidilmelidir. Diş hekimi kontrolleri sırasında, dilin sağlığı da kontrol edilir ve olası sorunlar erken dönemde tespit edilebilir. Erken teşhis, dil hastalıklarının tedavisinde büyük önem taşır ve uzun vadeli sağlık sorunlarının önlenmesine yardımcı olur.

Dil Sağlığı ile İlgili Mitler ve Gerçekler

Dil sağlığı konusunda birçok yanlış inanış ve uygulama bulunmaktadır. Bu mitler, sağlığın korunması için yapılan çabaları olumsuz yönde etkileyebilir. Bu nedenle, dil sağlığı ile ilgili doğru bilgilerin yayılması önemlidir.

Yanlış Bilinen Uygulamalar ve Gerçekler: En yaygın yanlış inanışlardan biri, dilin kendi kendine temizlenebileceği ve bu nedenle ekstra bir bakıma ihtiyaç duymadığıdır. Ancak, dil yüzeyinde biriken bakteriler ve plaklar, düzenli olarak temizlenmediğinde ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir. Bu nedenle, dil temizliği günlük ağız bakım rutininin bir parçası olmalıdır.

Dil Sağlığı Konusunda Yapılan En Yaygın Hatalar: Bir diğer yaygın hata, dildeki belirtilerin önemsenmemesi ve tedavinin ertelenmesidir. Örneğin, dildeki beyaz plaklar veya kırmızı lekeler, ciddi sağlık sorunlarının belirtisi olabilir ve bu tür durumlarda derhal bir uzmana başvurulmalıdır. Ayrıca, dil sağlığını korumak için kullanılan bazı ev yapımı çözümler, dil yüzeyine zarar verebilir ve tahrişe yol açabilir.

Sonuç

Genel sağlığın ayrılmaz bir parçasıdır ve hem bireysel hem de toplumsal sağlık açısından büyük önem taşır. Dilin sağlıklı olması, günlük yaşamda karşılaşılan yiyecek ve içeceklerin tadını çıkarabilmek, rahatça konuşabilmek ve sosyal ilişkileri sürdürebilmek için gereklidir. Dil sağlığını korumak için alınacak önlemler arasında dil hijyeninin sağlanması, sağlıklı beslenme alışkanlıklarının geliştirilmesi ve düzenli diş hekimi kontrolleri yer alır. Dil sağlığı konusunda doğru bilgilerin yayılması ve yanlış inanışların düzeltilmesi, toplumun genel sağlığını olumlu yönde etkileyecektir. Dil sağlığını ihmal etmek, uzun vadede ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir. Bu nedenle, dil sağlığına gereken önemi vermek ve düzenli kontrollerle dil sağlığını korumak büyük önem taşır.

Referanslar:

  1. Dil Sağlığı: Dil Hastalıklarının 9 Belirtisi ve Tedavisi
  2. American Psychological Association. (2013). Diagnostic and statistical manual of mental disorders (5th ed.). Washington, DC: Author.
  3. Anda, R. F., Felitti, V. J., Bremner, J. D., Walker, J. D., Whitfield, C., Perry, B. D., … & Giles, W. H. (2006). The enduring effects of abuse and related adverse experiences in childhood. European Archives of Psychiatry and Clinical Neuroscience, 256(3), 174-186.
  4. Baumeister, R. F., & Leary, M. R. (1995). The need to belong: Desire for interpersonal attachments as a fundamental human motivation. Psychological Bulletin, 117(3), 497–529.
  5. Becker, D. (2005). The mind-body connection: Psychological states and physical illness. Harvard Review of Psychiatry, 13(4), 197-204.
  6. Berk, M., Dodd, S., & Henry, M. (2006). The effect of macroeconomic variables on suicide. Psychological Medicine, 36(2), 181-189.
  7. Biddle, S. J. H., & Asare, M. (2011). Physical activity and mental health in children and adolescents: A review of reviews. British Journal of Sports Medicine, 45(11), 886–895.
  8. Campbell-Sills, L., & Stein, M. B. (2007). Psychometric analysis and refinement of the Connor–Davidson Resilience Scale (CD-RISC): Validation of a 10-item measure of resilience. Journal of Traumatic Stress, 20(6), 1019-1028.
  9. Caspi, A., Sugden, K., Moffitt, T. E., Taylor, A., Craig, I. W., Harrington, H., … & Poulton, R. (2003). Influence of life stress on depression: Moderation by a polymorphism in the 5-HTT gene. Science, 301(5631), 386–389.
  10. Davidson, R. J., & McEwen, B. S. (2012). Social influences on neuroplasticity: Stress and interventions to promote well-being. Nature Neuroscience, 15(5), 689–695.
  11. Diener, E., & Seligman, M. E. P. (2004). Beyond money: Toward an economy of well-being. Psychological Science in the Public Interest, 5(1), 1-31.
  12. Duman, R. S. (2002). Synaptic plasticity and mood disorders. Molecular Psychiatry, 7(3), S29–S34.
  13. Fryers, T., Melzer, D., & Jenkins, R. (2003). Social inequalities and the common mental disorders: A systematic review of the evidence. Social Psychiatry and Psychiatric Epidemiology, 38(5), 229-237.
  14. Galea, S., Ahern, J., Resnick, H., Kilpatrick, D., Bucuvalas, M., Gold, J., & Vlahov, D. (2002). Psychological sequelae of the September 11 terrorist attacks in New York City. New England Journal of Medicine, 346(13), 982–987.
  15. Gotlib, I. H., & Hammen, C. L. (2009). Handbook of depression (2nd ed.). New York, NY: Guilford Press.
  16. Gross, J. J., & Thompson, R. A. (2007). Emotion regulation: Conceptual foundations. In J. J. Gross (Ed.), Handbook of emotion regulation (pp. 3-24). New York, NY: Guilford Press.
  17. Hayes, S. C., Strosahl, K. D., & Wilson, K. G. (1999). Acceptance and commitment therapy: An experiential approach to behavior change. New York, NY: Guilford Press.
  18. Huppert, F. A. (2009). Psychological well-being: Evidence regarding its causes and consequences. Applied Psychology: Health and Well‐Being, 1(2), 137-164.
  19. Insel, T. R., & Wang, P. S. (2010). Rethinking mental illness. JAMA, 303(19), 1970-1971.
  20. Jenkins, R., Bhugra, D., Bebbington, P., Brugha, T., Farrell, M., Coid, J., … & Meltzer, H. (2008). Mental disorder in people with debt in the general population. Psychological Medicine, 38(11), 1485-1493.
  21. Kendler, K. S., & Gardner, C. O. (2014). Sex differences in the pathways to major depression: A study of opposite-sex twin pairs. American Journal of Psychiatry, 171(4), 426-435.
  22. Keyes, C. L. M. (2002). The mental health continuum: From languishing to flourishing in life. Journal of Health and Social Behavior, 43(2), 207–222.
  23. Kessler, R. C., Berglund, P., Demler, O., Jin, R., Merikangas, K. R., & Walters, E. E. (2005). Lifetime prevalence and age-of-onset distributions of DSM-IV disorders in the National Comorbidity Survey Replication. Archives of General Psychiatry, 62(6), 593-602.
  24. Kring, A. M., & Werner, K. H. (2004). Emotion regulation and psychopathology. The Science of Emotion Regulation, 2(1), 377–392.
  25. Linehan, M. M. (1993). Cognitive-behavioral treatment of borderline personality disorder. New York, NY: Guilford Press.
  26. Marmot, M. (2005). Social determinants of health inequalities. The Lancet, 365(9464), 1099-1104.
  27. McEwen, B. S. (2004). Protective and damaging effects of stress mediators: Central role of the brain. Dialogues in Clinical Neuroscience, 6(2), 121–135.
  28. Moffitt, T. E., Caspi, A., & Rutter, M. (2005). Strategy for investigating interactions between measured genes and measured environments. Archives of General Psychiatry, 62(5), 473-481.
  29. Patel, V., Saxena, S., Lund, C., Thornicroft, G., Baingana, F., Bolton, P., … & Unützer, J. (2018). The Lancet Commission on global mental health and sustainable development. The Lancet, 392(10157), 1553-1598.
  30. Porges, S. W. (2007). The polyvagal perspective. Biological Psychology, 74(2), 116–143.
  31. Selye, H. (1976). The stress of life. New York, NY: McGraw-Hill.
  32. Siegel, D. J. (2012). The developing mind: How relationships and the brain interact to shape who we are (2nd ed.). New York, NY: Guilford Press.
  33. Smith, E. E., & Kosslyn, S. M. (2007). Cognitive psychology: Mind and brain. Upper Saddle River, NJ: Pearson Prentice Hall.
  34. Taylor, S. E., & Stanton, A. L. (2007). Coping resources, coping processes, and mental health. Annual Review of Clinical Psychology, 3(1), 377-401.
  35. Thoits, P. A. (2010). Stress and health: Major findings and policy implications. Journal of Health and Social Behavior, 51(1_suppl), S41–S53.
  36. Väänänen, A., Buunk, B. P., Kivimäki, M., Pentti, J., & Vahtera, J. (2005). When it is better to give than to receive: Long-term health effects of perceived reciprocity in support exchange. Journal of Personality and Social Psychology, 89(2), 176–193.
  37. https://scholar.google.com/
  38. https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/

Dil Sağlığı: Dil Hastalıklarının 9 Belirtisi ve Tedavisi