Diyabetik Hastalarda Diş Sağlığı İçin 5 Öneri

100 / 100

Diyabet, dünya genelinde milyonlarca insanı etkileyen kronik bir hastalık olup, birçok sağlık sorununa yol açabilir. Bu hastalık, vücutta kan şekerinin kontrolsüz bir şekilde yükselmesine neden olarak, zamanla organlara ve sistemlere zarar verebilir. Diyabetin en az bilinen ancak son derece önemli etkilerinden biri de diş sağlığı üzerindeki olumsuz etkileridir. Diyabetik hastalarda, ağız ve diş sağlığı sorunları, kontrol altına alınamayan kan şekeri düzeyleri nedeniyle daha sık ve daha ciddi bir şekilde ortaya çıkabilir. Bu makalede, diyabetin diş sağlığı üzerindeki etkilerini, bu etkilerin nasıl önlenebileceğini ve diyabetik bireylerin ağız sağlığını korumak için neler yapması gerektiğini inceleyeceğiz.

Diyabetik Hastalarda Diş Sağlığı İçin 5 Öneri: Ağız Bakımının Önemi

Diyabet, ağız sağlığını doğrudan etkileyen birçok faktörü içerir. Yüksek kan şekeri düzeyleri, ağız içinde daha fazla bakteri üremesine neden olarak diş çürüklerine ve diş eti hastalıklarına yol açabilir. Ayrıca, diyabetik hastalarda ağız kuruluğu, tat değişiklikleri, enfeksiyonlara karşı artan hassasiyet ve iyileşme süreçlerinin yavaşlaması gibi problemler de sıkça görülmektedir. Bu durum, sadece dişlerin değil, aynı zamanda diş etlerinin ve ağız içi yumuşak dokuların da sağlığını tehdit eder. Bu nedenle, diyabetik bireylerin ağız bakımına ekstra özen göstermesi gerekmektedir.

Diyabetin diş sağlığı üzerindeki etkileri, yalnızca ağız içi sağlık sorunlarıyla sınırlı kalmaz. Ağız sağlığındaki bozulmalar, diyabet yönetimini zorlaştırabilir ve genel sağlık üzerinde olumsuz etkilere yol açabilir. Örneğin, tedavi edilmeyen diş eti hastalıkları, vücuttaki inflamasyonu artırarak insülin direncini kötüleştirebilir. Bu da, diyabetin kontrol altına alınmasını zorlaştırarak, kan şekeri düzeylerinin daha da yükselmesine neden olabilir. Diyabet ve diş sağlığı arasındaki bu çift yönlü ilişki, her iki durumun da etkili bir şekilde yönetilmesini gerektirir.

Sonuç olarak, diyabet ve diş sağlığı arasındaki ilişki, sadece ağız sağlığı açısından değil, aynı zamanda genel sağlık açısından da büyük önem taşır. Diyabetik bireylerin, ağız sağlığını koruma konusunda bilinçli olmaları ve düzenli diş hekimi kontrollerine gitmeleri, hem ağız sağlığını iyileştirebilir hem de diyabetin kontrol altına alınmasına yardımcı olabilir. Bu makalede, diyabetin diş sağlığı üzerindeki etkilerini daha derinlemesine inceleyecek ve diyabetik bireylerin ağız sağlığını nasıl koruyabileceğine dair öneriler sunacağız.

Diyabetik Hastalarda Diş Sağlığı İçin 5 Öneri: Ağız Bakımının Önemi

1. Diyabetin Diş Sağlığı Üzerine Etkileri

Diyabetin diş sağlığı üzerine etkileri oldukça geniştir ve çeşitli sorunlara yol açabilir. Bu bölümde, diyabetin diş sağlığına olan başlıca etkilerini ayrıntılı olarak inceleyeceğiz.

1.1. Diş Eti Hastalıkları (Periodontal Hastalıklar)

Diş eti hastalıkları, diyabetli bireyler için ciddi bir sağlık riski oluşturan ve genellikle diş kaybına yol açabilen ilerleyici bir durumdur. Diyabet, yüksek kan şekeri seviyeleri nedeniyle ağız içindeki bakterilerin sayısında artışa neden olur. Bu bakteriler, diş etlerinde plak birikimine yol açarak diş eti iltihabına (gingivitis) neden olabilir. Tedavi edilmediğinde, bu iltihaplanma daha derin dokulara yayılarak periodontitis adı verilen ciddi bir diş eti hastalığına dönüşebilir. Periodontitis, diş etlerinin çekilmesine, dişleri destekleyen kemik yapısının zayıflamasına ve nihayetinde dişlerin gevşeyip düşmesine yol açabilir. Diyabetik bireyler, bağışıklık sistemlerinin zayıflığı nedeniyle bu tür enfeksiyonlara karşı daha savunmasızdır ve iyileşme süreçleri de daha yavaş olabilir. Bu nedenle, diş eti hastalıklarının erken teşhisi ve tedavisi, diyabet yönetiminin ayrılmaz bir parçası olarak önem taşır.

Periodontal hastalıklar, diyabetin kontrol altına alınmasını da zorlaştırabilir. Diş eti hastalıkları, vücutta genel bir inflamasyona yol açarak insülin direncini artırabilir ve bu da kan şekeri seviyelerinin daha zor kontrol edilmesine neden olabilir. Bu durum, bir kısır döngü yaratır; çünkü kontrolsüz kan şekeri seviyeleri diş eti hastalıklarını kötüleştirirken, diş eti hastalıkları da diyabetin yönetimini zorlaştırır. Diyabetik bireyler için, diş eti hastalıklarının önlenmesi ve tedavisi yalnızca ağız sağlığı açısından değil, genel sağlık ve diyabetin etkili yönetimi açısından da kritik öneme sahiptir. Düzenli diş hekimi ziyaretleri, etkili ağız hijyeni ve erken müdahale, bu tür hastalıkların önlenmesinde ve yönetilmesinde kilit rol oynar.

1.2. Ağız Kuruluğu (Xerostomia)

Diyabetik bireylerde ağız kuruluğu, sıklıkla karşılaşılan bir sorundur ve bu durum, tükürük bezlerinin yeterince çalışmaması sonucu ortaya çıkar. Tükürük, ağız sağlığının korunmasında kritik bir rol oynar; dişlerin yüzeyini temizler, yiyecek artıklarını uzaklaştırır ve bakterilerin kontrol altında tutulmasına yardımcı olur. Ancak diyabetik hastalarda kan şekeri seviyelerinin yüksek olması, tükürük bezlerinin fonksiyonlarını olumsuz etkileyebilir, bu da ağız kuruluğuna (xerostomia) neden olabilir. Ağız kuruluğu, diş çürükleri, diş eti hastalıkları ve ağız içi enfeksiyonlar gibi çeşitli ağız sağlığı sorunlarına zemin hazırlar. Bunun yanı sıra, ağız kuruluğu, konuşma ve yutma gibi günlük fonksiyonları zorlaştırabilir, bu da genel yaşam kalitesini olumsuz etkileyebilir.

Ağız kuruluğu, diyabetik bireylerde tedavi edilmediği takdirde ciddi sonuçlar doğurabilir. Tükürük eksikliği, ağız içindeki pH dengesini bozarak asidik bir ortam yaratır. Bu asidik ortam, diş minesinin zayıflamasına ve çürüklerin hızla oluşmasına neden olabilir. Ayrıca, tükürüğün antimikrobiyal özelliklerinden yoksun kalmak, ağız içi enfeksiyon riskini artırır. Diyabetik hastalar için ağız kuruluğu ile başa çıkmanın yolları arasında bol su içmek, şeker içermeyen sakızlar veya tükürük artırıcı pastiller kullanmak, tükürük bezlerini uyaran ilaçlar almak ve tükürük akışını artıran özel ağız bakım ürünleri kullanmak bulunur. Ayrıca, kafein, alkol ve tütün ürünlerinden kaçınmak, ağız kuruluğunun etkilerini azaltmada yardımcı olabilir. Diyabetin neden olduğu ağız kuruluğuyla başa çıkmak için düzenli diş hekimi kontrolleri yapmak da son derece önemlidir.

1.3. Enfeksiyon Riski

Diyabet, bağışıklık sisteminin zayıflamasına neden olarak vücudu enfeksiyonlara karşı daha savunmasız hale getirir. Bu durum ağız sağlığı açısından da ciddi sonuçlar doğurabilir. Diyabetik bireyler, yüksek kan şekeri seviyeleri nedeniyle ağız içi enfeksiyonlara daha yatkındır. Kan şekeri seviyelerinin yüksek olması, bakterilerin ağız içinde hızla çoğalmasına ve enfeksiyon riskinin artmasına yol açar.

En yaygın görülen ağız içi enfeksiyonlardan biri, mantar enfeksiyonu olan oral kandidiyazdır. Bu enfeksiyon, ağız içinde beyaz lekeler şeklinde kendini gösterir ve genellikle yanak içleri, dil ve damak üzerinde görülür. Oral kandidiyaz, ağızda yanma hissi, ağrı ve tat değişiklikleri gibi belirtilere yol açarak bireylerin yaşam kalitesini olumsuz etkileyebilir. Diyabetik hastalarda bu enfeksiyonların tedavisi zorlaşabilir ve uzun sürebilir, çünkü yüksek kan şekeri, vücudun enfeksiyonla savaşma yeteneğini daha da zayıflatır.

Ağız içi enfeksiyonlar yalnızca mantarlarla sınırlı kalmaz; diyabetik bireylerde diş eti enfeksiyonları ve bakteriyel enfeksiyonlar da yaygın olarak görülür. Bu enfeksiyonlar, diş etlerinde şişlik, kızarıklık, hassasiyet ve kanama gibi belirtilerle ortaya çıkabilir. Diyabetik bireylerde enfeksiyonların iyileşme süreci genellikle daha uzundur ve enfeksiyonlar hızla ilerleyerek daha ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir.

Örneğin, tedavi edilmeyen bir diş eti enfeksiyonu, dişlerin çevresindeki kemik dokusuna yayılabilir ve periodontitis gibi ciddi diş eti hastalıklarına neden olabilir. Diyabetik bireylerin, ağız içi enfeksiyonların ilk belirtilerini fark ettiklerinde hızlıca bir diş hekimine başvurmaları önemlidir. Enfeksiyonların erken dönemde tedavi edilmesi, hem ağız sağlığını korumak hem de diyabetin yönetimini kolaylaştırmak açısından kritik öneme sahiptir. Bu yüzden, diyabetik bireyler için düzenli ağız bakımı ve enfeksiyonları önleyici tedbirler almak, sağlıklı bir yaşam sürdürmenin temel taşlarından biridir.

1.4. Tat Değişiklikleri

Diyabetik bireylerde tat değişiklikleri, sıklıkla karşılaşılan ve yaşam kalitesini olumsuz etkileyen bir durumdur. Bu değişiklikler, genellikle ağız kuruluğu, sinir hasarı (diabetik nöropati) ve ağız içi enfeksiyonlar gibi diyabetin yan etkileriyle ilişkilidir. Tat tomurcukları, tükürükteki azalmalardan ve yüksek kan şekeri seviyelerinden etkilenerek, yiyeceklerin tadının normalden farklı algılanmasına neden olabilir. Bu durum, tat alma duyusunda hassasiyet kaybı veya bazı tatların daha baskın hale gelmesi şeklinde kendini gösterebilir. Örneğin, bazı diyabetik bireyler yiyeceklerin tatlarını daha acı, metalik veya tatlı olarak algılayabilir.

Tat değişiklikleri, yalnızca yemek yeme zevkini azaltmakla kalmaz, aynı zamanda beslenme alışkanlıklarını da olumsuz etkileyebilir. Beslenme düzenindeki bu olumsuz değişiklikler, diyabetin yönetimini zorlaştırabilir ve kan şekeri kontrolünü etkileyebilir. Dolayısıyla, diyabetik bireylerde tat değişikliklerinin fark edilmesi ve buna yönelik önlemler alınması, hem ağız sağlığının hem de genel sağlığın korunmasında önemli bir rol oynar. Bu durumun yönetiminde, diş hekiminiz veya doktorunuzla iletişimde kalmak ve uygun tedavi yöntemlerini belirlemek kritik öneme sahiptir.

2. Diyabetik Hastalarda Diş Sağlığını Korumak İçin Öneriler

Diyabetik bireylerin ağız sağlığını koruması, diyabet yönetiminin önemli bir parçasıdır. Bu bölümde, diyabetik bireyler için diş sağlığını korumaya yönelik bazı önerileri sunacağız.

2.1. Kan Şekerini Kontrol Altında Tutma

Diş sağlığını korumanın en etkili yollarından biri, kan şekeri düzeylerini kontrol altında tutmaktır. Kan şekeri düzeylerinin sürekli olarak yüksek olması, ağız sağlığı sorunlarının artmasına neden olabilir. Bu nedenle, diyabetik bireylerin düzenli olarak kan şekeri seviyelerini ölçmeleri ve doktorları tarafından önerilen tedavi planına uymaları gerekmektedir.

2.2. Düzenli Diş Hekimi Kontrolleri

Diyabetik bireylerin düzenli olarak diş hekimi kontrollerine gitmeleri son derece önemlidir. Diş hekimleri, ağız sağlığındaki herhangi bir sorunu erken aşamada tespit ederek, gerekli tedavileri uygulayabilir. Diş eti hastalıkları gibi sorunlar, erken dönemde tedavi edilirse, ilerlemesi önlenebilir ve daha ciddi sağlık sorunlarının önüne geçilebilir.

2.3. Günde İki Kez Diş Fırçalama ve Diş İpi Kullanımı

Diş sağlığını korumak için düzenli olarak diş fırçalama ve diş ipi kullanımı şarttır. Diyabetik bireylerin, dişlerini günde en az iki kez fırçalamaları ve diş ipi kullanarak diş aralarındaki plakları temizlemeleri önerilir. Bu alışkanlıklar, diş çürükleri ve diş eti hastalıklarının önlenmesinde kritik bir rol oynar.

2.4. Tütün Ürünlerinden Kaçınma

Tütün kullanımı, diş eti hastalıkları riskini artırır ve ağız içi dokuların iyileşmesini yavaşlatır. Diyabetik bireylerin tütün ürünlerinden uzak durmaları, ağız sağlığını koruma açısından büyük önem taşır. Sigara içmek, hem diyabet yönetimini zorlaştırır hem de ağız sağlığı üzerindeki olumsuz etkilerini artırır.

2.5. Dengeli Beslenme ve Bol Su Tüketimi

Dengeli bir diyet, ağız sağlığını korumak için gereklidir. Şekerli ve işlenmiş gıdaların tüketimini azaltmak, diş çürükleri riskini azaltabilir. Ayrıca, bol su içmek, ağız kuruluğunu önlemeye ve tükürük üretimini artırmaya yardımcı olur. Su, ağız içindeki bakterileri temizleyerek ağız sağlığını korur.

Diyabetik Hastalarda Diş Sağlığı İçin 5 Öneri: Ağız Bakımının Önemi

3. Diyabet ve Diş Eti Hastalıkları Arasındaki İlişki

Diyabet ve diş eti hastalıkları arasındaki ilişki, hem diş sağlığı hem de genel sağlık açısından kritik bir öneme sahiptir. Bu bölümde, bu iki durum arasındaki bağlantıyı ve bunun sağlık üzerindeki etkilerini inceleyeceğiz.

3.1. Diş Eti Hastalıklarının Diyabet Üzerindeki Etkileri

Diş eti hastalıkları, vücutta genel bir inflamasyon durumuna yol açabilir. Bu inflamasyon, insülin direncini artırarak diyabetin yönetimini zorlaştırabilir. Periodontal hastalıklar, kan şekeri düzeylerini kontrol altında tutmayı zorlaştırarak diyabetik bireylerde sağlık sorunlarının artmasına neden olabilir. Bu nedenle, diş eti sağlığının korunması, diyabetin kontrol altına alınmasında da önemli bir rol oynar.

3.2. Diyabetin Diş Eti Hastalıklarına Neden Olma Mekanizması

Yüksek kan şekeri düzeyleri, diş etlerinde bulunan kan damarlarını etkileyerek bu bölgedeki kan akışını azaltabilir. Bu durum, diş etlerinin enfeksiyonlara karşı daha hassas hale gelmesine ve iyileşme süreçlerinin yavaşlamasına yol açar. Ayrıca, diyabet, vücudun enfeksiyonlarla mücadele yeteneğini azaltarak diş eti hastalıklarının gelişmesini kolaylaştırır.

3.3. Periodontal Tedavilerin Diyabet Üzerindeki Etkileri

Diş eti hastalıklarının tedavi edilmesi, diyabetin yönetimi üzerinde olumlu bir etkiye sahip olabilir. Yapılan araştırmalar, periodontal tedavilerin kan şekeri düzeylerini düşürebildiğini ve diyabetin daha iyi kontrol edilmesine yardımcı olabileceğini göstermektedir. Bu, diş eti hastalıklarının tedavisinin yalnızca ağız sağlığı açısından değil, aynı zamanda diyabet yönetimi açısından da önemli olduğunu ortaya koymaktadır.

4. Diyabetik Bireyler İçin Özel Ağız Bakım Ürünleri

Diyabetik bireylerin ağız sağlığını koruması için özel olarak formüle edilmiş ağız bakım ürünleri mevcuttur. Bu bölümde, diyabetik bireyler için önerilen bazı ağız bakım ürünlerini ve bunların faydalarını inceleyeceğiz.

4.1. Florürlü Diş Macunları

Florür, diş minesini güçlendirerek diş çürüklerini önler. Florürlü diş macunları, özellikle diyabetik bireyler için önerilir çünkü bu bireyler diş çürüklerine karşı daha hassastır. Florür, diş minesine nüfuz ederek asitlere karşı daha dayanıklı hale gelmesini sağlar.

4.2. Ağız Kuruluğuna Karşı Ürünler

Diyabetik bireylerde sık görülen ağız kuruluğunu önlemek için özel olarak formüle edilmiş ağız kuruluğu önleyici ürünler kullanılabilir. Bu ürünler, ağız içindeki nem seviyesini artırarak, ağız kuruluğunun neden olduğu rahatsızlıkları azaltır ve ağız sağlığını korur.

4.3. Antimikrobiyal Ağız Gargaraları

Antimikrobiyal ağız gargaraları, ağız içindeki bakterileri azaltarak diş eti hastalıklarının ve enfeksiyonların önlenmesine yardımcı olur. Bu gargaralar, diş eti iltihaplarını kontrol altına alarak, diş eti sağlığını iyileştirir ve ağız içi enfeksiyon riskini azaltır.

4.4. Diş İpleri ve Ağız Duşları

Diş ipi kullanımı, diş aralarında biriken plakların temizlenmesinde etkilidir. Ağız duşları ise su basıncı kullanarak diş aralarındaki plakları ve yiyecek artıklarını temizler. Her iki ürün de diş eti sağlığını korumada önemli rol oynar ve diş eti hastalıklarının önlenmesine yardımcı olur.

5. Diyabetin Diş Sağlığı Üzerindeki Uzun Vadeli Etkileri

Diyabetin diş sağlığı üzerindeki etkileri zamanla birikerek daha ciddi sorunlara yol açabilir. Bu bölümde, diyabetin diş sağlığı üzerindeki uzun vadeli etkilerini ve bu etkilerin nasıl önlenebileceğini inceleyeceğiz.

5.1. Diş Kaybı Riski

Diş kaybı riski, diyabetik bireyler için ciddi bir endişe kaynağıdır, çünkü yüksek kan şekeri seviyeleri diş eti hastalıklarının hızla ilerlemesine yol açabilir. Diyabet, vücutta genel bir inflamasyon durumu yaratarak, diş etlerinin enfeksiyonlara ve hasarlara karşı daha savunmasız hale gelmesine neden olur. Diş eti hastalıkları, zamanla diş etlerinin çekilmesine ve diş köklerini destekleyen kemik dokusunun erimesine yol açabilir.

Bu süreç ilerledikçe, dişler giderek daha fazla gevşer ve sonunda kaybedilebilir. Ayrıca, diyabetin neden olduğu yavaş iyileşme süreçleri, diş eti hastalıklarının tedavisini zorlaştırır, bu da diş kaybı riskini daha da artırır. Diş kaybı sadece estetik ve fonksiyonel sorunlara neden olmakla kalmaz, aynı zamanda çiğneme yeteneğini azaltarak beslenme bozukluklarına ve genel sağlık sorunlarına yol açabilir. Bu nedenle, diyabetik bireylerin diş eti hastalıklarını erken aşamada tedavi etmeleri ve düzenli diş hekimi kontrolleriyle ağız sağlıklarını sürekli olarak izlemeleri hayati önem taşır.

5.2. Çene Kemiği Sorunları

Diyabetin diş eti hastalıkları üzerindeki etkisi, sadece diş etleriyle sınırlı kalmaz; aynı zamanda çene kemiğini de ciddi şekilde etkileyebilir. Diş eti hastalıklarının ilerlemesi, periodontal hastalıkların derinleşmesiyle birlikte çene kemiğinin erimesine (rezorpsiyon) yol açabilir. Çene kemiği, dişleri destekleyen ve sabit tutan yapıdır. Diyabetik hastalarda yüksek kan şekeri düzeyleri, enfeksiyonlara karşı vücudun direncini azalttığı için diş eti iltihaplarının daha hızlı yayılmasına ve çene kemiğine kadar ulaşmasına neden olabilir.

Çene kemiğinin erimesi, dişlerin gevşemesine, diş kaybına ve hatta yüz yapısında değişikliklere yol açabilir. Bu durum, çiğneme fonksiyonlarını zorlaştırarak, beslenme alışkanlıklarını olumsuz etkileyebilir ve genel sağlık üzerinde ciddi sonuçlar doğurabilir. Diyabetik bireylerde çene kemiği erimesi riski, diş eti hastalıklarının düzenli tedavi edilmemesi durumunda artar. Erken teşhis ve tedavi, çene kemiği kaybının önlenmesinde ve hastalığın ilerlemesinin durdurulmasında hayati öneme sahiptir. Bu nedenle, diyabetik bireylerin diş hekimi kontrollerini aksatmaması ve çene kemiği sağlığını korumak için gerekli önlemleri alması büyük önem taşır.

5.3. Ağız İçi Enfeksiyonlar

Diyabet, bağışıklık sistemini zayıflatarak vücudun enfeksiyonlarla mücadele yeteneğini azaltır ve bu durum, ağız içi enfeksiyonlara karşı artan bir hassasiyet oluşturur. Özellikle yüksek kan şekeri seviyeleri, ağız içindeki bakterilerin hızla çoğalmasına ve enfeksiyon riskinin artmasına neden olur. Bu bakteriyel enfeksiyonlar arasında en yaygın olanı kandida enfeksiyonudur. Kandida, ağız içinde beyaz lekeler veya yaralar şeklinde kendini gösterir ve tedavi edilmezse yayılabilir.

Ayrıca, diyabetik bireylerde diş apseleri gibi enfeksiyonlar da daha sık görülür ve bu apseler, ağrı, şişlik ve irin birikmesi gibi belirtilerle kendini gösterebilir. Diyabetin neden olduğu zayıf kan dolaşımı, bu enfeksiyonların iyileşme sürecini yavaşlatır ve tedaviyi zorlaştırır. Ayrıca, ağız içi enfeksiyonlar yalnızca lokal sorunlar yaratmakla kalmaz, aynı zamanda vücudun genel inflamasyon seviyesini artırarak diyabetin yönetimini de zorlaştırabilir. Bu nedenle, diyabetik bireylerin ağız içi enfeksiyon belirtilerini erken dönemde fark ederek hemen bir diş hekimine başvurmaları ve enfeksiyonları derhal tedavi etmeleri büyük önem taşır.

5.4. Genel Sağlık Üzerindeki Etkiler

Ağız sağlığı sorunları, genel sağlığı da olumsuz etkileyebilir. Diş eti hastalıkları, vücutta genel bir inflamasyon durumuna yol açarak, kalp hastalıkları, böbrek hastalıkları gibi diğer kronik hastalıkların riskini artırabilir. Bu nedenle, diyabetik bireylerin ağız sağlığını koruması, genel sağlıklarını iyileştirmek açısından da kritiktir.

Sonuç

Diyabet ve diş sağlığı arasındaki ilişki, sağlık yönetiminde göz ardı edilmemesi gereken önemli bir konudur. Diyabet, diş eti hastalıkları, diş çürükleri, ağız kuruluğu ve enfeksiyonlar gibi çeşitli ağız sağlığı sorunlarına yol açabilir. Bu sorunlar, diyabetin yönetimini zorlaştırarak, hastalığın genel seyrini olumsuz etkileyebilir. Diyabetik bireylerin, ağız sağlığını korumak için düzenli diş hekimi kontrollerine gitmeleri, kan şekeri seviyelerini kontrol altında tutmaları ve etkili ağız bakım rutinleri geliştirmeleri gerekmektedir. Diyabet ve diş sağlığı arasındaki bu çift yönlü ilişki, her iki durumun da başarılı bir şekilde yönetilmesi için dikkatli bir planlama ve sürekli bakım gerektirir.

Referanslar:

  1. Diyabetik Hastalarda Diş Sağlığı İçin 5 Öneri: Ağız Bakımının Önemi
  2. Löe H. Periodontal Disease: The Sixth Complication of Diabetes Mellitus. Diabetes Care. 1993;16(1):329-334.
  3. Mealey BL, Oates TW. Diabetes Mellitus and Periodontal Diseases. Journal of Periodontology. 2006;77(8):1289-1303.
  4. Taylor GW, Borgnakke WS. Periodontal Disease: Associations with Diabetes, Glycemic Control and Complications. Oral Diseases. 2008;14(3):191-203.
  5. Preshaw PM, Alba AL, Herrera D, et al. Periodontitis and Diabetes: A Two-Way Relationship. Diabetologia. 2012;55(1):21-31.
  6. Chapple IL, Genco R, Working Group 2 of the Joint EFP/AAP Workshop. Diabetes and Periodontal Diseases: Consensus Report of the Joint EFP/AAP Workshop on Periodontitis and Systemic Diseases. Journal of Clinical Periodontology. 2013;40(Suppl 14)
  7. Tervonen T, Karjalainen K. Periodontal Disease Related to Diabetes Mellitus. A Literature Review. Journal of Clinical Periodontology. 1997;24(5):316-322.
  8. Salvi GE, Lawrence HP, Offenbacher S, Beck JD. Influence of Risk Factors on the Pathogenesis of Periodontal Disease. Periodontology 2000. 1997;14(1):173-201.
  9. Sanz M, Ceriello A, Buysschaert M, et al. Scientific Evidence on the Links Between Periodontal Diseases and Diabetes: Consensus Report and Guidelines of the Joint Workshop on Periodontal Diseases and Diabetes by the International Diabetes Federation and the European Federation of Periodontology. Diabetes Research and Clinical Practice. 2018;137:231-241.
  10. Lalla E, Papapanou PN. Diabetes Mellitus and Periodontitis: A Tale of Two Common Interrelated Diseases. Nature Reviews Endocrinology. 2011;7(12):738-748.
  11. Lamster IB, Lalla E, Borgnakke WS, Taylor GW. The Relationship Between Oral Health and Diabetes Mellitus. The Journal of the American Dental Association. 2008;139(5):19S-24S.
  12. Grossi SG, Genco RJ. Periodontal Disease and Diabetes Mellitus: A Two-Way Relationship. Annals of Periodontology. 1998;3(1):51-61.
  13. Borrell LN, Crawford ND. Social Disparities in Periodontitis Among United States Adults 1999-2004. Community Dentistry and Oral Epidemiology. 2008;36(5):383-391.
  14. Al-Maskari AY, Al-Maskari MY, Al-Sudairy S. Oral Manifestations and Complications of Diabetes Mellitus: A Review. Sultan Qaboos University Medical Journal. 2011;11(2):179-186.
  15. Oliver RC, Tervonen T. Periodontitis and Tooth Loss: Comparing Diabetics with the General Population. The Journal of the American Dental Association. 1993;124(11):71-76.
  16. Genco RJ, Borgnakke WS. Risk Factors for Periodontal Disease. Periodontology 2000. 2013;62(1):59-94.
  17. Emrich LJ, Shlossman M, Genco RJ. Periodontal Disease in Non-Insulin-Dependent Diabetes Mellitus. Journal of Periodontology. 1991;62(2):123-131.
  18. Faria-Almeida R, Navarro A, Bascones A. Clinical and Metabolic Changes After Conventional Periodontal Treatment in Type 2 Diabetic Patients: A 3-Month Follow-Up Study. Journal of Periodontology. 2006;77(4):591-598.
  19. Simpson TC, Needleman I, Wild SH, et al. Treatment of Periodontal Disease for Glycaemic Control in People with Diabetes Mellitus. Cochrane Database of Systematic Reviews. 2015;(11)
  20. Polak D, Shapira L. An Update on the Evidence for Pathogenesis of Periodontitis in Diabetes. Journal of Clinical Periodontology. 2018;45(2):150-166.
  21. Taylor GW. Bidirectional Interrelationships Between Diabetes and Periodontal Diseases: An Epidemiologic Perspective. Annals of Periodontology. 2001;6(1):99-112.
  22. Nibali L, Tatarakis N, Needleman I, et al. Association Between Periodontal Pathogens and Systemic Disease: A Systematic Review and Meta-Analysis. Journal of Clinical Periodontology. 2013;40(4):317-336.
  23. Nather A, Chionh SB, Chan YH, et al. Effectiveness of Periodontal Treatment in Improving Glycemic Control in Patients with Diabetes Mellitus. Journal of Clinical Periodontology. 2012;39(1):43-49.
  24. Ide R, Hoshuyama T, Takahashi K. The Effect of Periodontal Disease on Medical and Dental Costs in Diabetic Patients. Journal of Clinical Periodontology. 2007;34(1):79-84.
  25. https://scholar.google.com/
  26. https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/
  27. https://www.researchgate.net/
  28. https://www.mayoclinic.org/
  29. https://www.nhs.uk/
  30. https://www.webmd.com/
Diyabetik Hastalarda Diş Sağlığı İçin 5 Öneri: Ağız Bakımının Önemi
Diyabetik Hastalarda Diş Sağlığı İçin 5 Öneri: Ağız Bakımının Önemi
Sağlık Bilgisi Paylaş !