Epididimit Ve Orşit: Epididimoorşit 10 Belirtisi Ve Tedavisi
Epididimit ve orşit, erkek üreme sisteminin iki önemli enfeksiyonudur. Bu iki enfeksiyon, testislerin ve epididim adı verilen sperm taşıyan kanalların iltihaplanmasıyla kendini gösterir. Epididimit, epididimin enfeksiyonu anlamına gelirken, orşit testislerin iltihaplanması durumudur. Bu iki hastalık sıklıkla bir arada görülür ve bu duruma “epididimoorşit” denir. Bu yazıda, epididimit ve orşit hastalıklarının nedenleri, belirtileri, tanısı, tedavi yöntemleri ve korunma yolları ele alınacaktır. Özellikle genç ve yetişkin erkekler arasında yaygın bir durumdur. Her ne kadar bu enfeksiyonlar sıklıkla bakteri kaynaklı olsa da, viral enfeksiyonlar da bu duruma yol açabilir.
Sağlık Bilgisi İçeriği
Epididimit Ve Orşit: Epididimoorşit 10 Belirtisi Ve Tedavisi
Epididimit ve orşit, genellikle idrar yolu enfeksiyonları veya cinsel yolla bulaşan hastalıklarla ilişkilendirilir. Cinsel yolla bulaşan enfeksiyonlar (CYBE) arasında en yaygın olanları klamidya ve gonore (bel soğukluğu) bu iki enfeksiyonun başlıca nedenlerindendir. Bununla birlikte, kabakulak virüsü de testis iltihabına yol açabilen bir diğer yaygın etkendir. Bu hastalıklar, tedavi edilmezse uzun vadeli komplikasyonlara yol açabilir ve üreme sağlığını olumsuz etkileyebilir. Bu yüzden, belirtiler fark edildiği anda derhal tıbbi yardım almak oldukça önemlidir.
Epididimoorşit vakalarının büyük bir kısmı başarılı bir şekilde tedavi edilebilse de, gecikmiş tedavi veya uygun olmayan müdahaleler ciddi sonuçlara yol açabilir. Bu sonuçlar arasında kısırlık, kronik ağrı ve testislerde kalıcı hasar yer alır. Ayrıca, tedavi edilmeyen bazı vakalarda apse oluşumu ve testis kaybı gibi komplikasyonlar görülebilir. Bu sebeple erken tanı ve doğru tedavi, hastalığın gidişatında belirleyici bir rol oynar. Epididimit ve orşit ile ilgili farkındalık, özellikle risk altında olan popülasyonlarda hastalığın önlenmesi ve etkili yönetimi açısından hayati önem taşımaktadır.
Bu makalede, epididimit ve orşitin anatomisi, enfeksiyon süreçleri, risk faktörleri, teşhis ve tedavi yöntemleri detaylı bir şekilde ele alınacaktır. Ayrıca, korunma stratejileri ve önleyici tedbirler de açıklanacak, bireylerin bu hastalıklardan korunmaları için atabilecekleri adımlar vurgulanacaktır. Epididimoorşitin tıbbi yönetimi sadece enfeksiyonun tedavisiyle sınırlı değildir; aynı zamanda hasta eğitimi ve uygun cinsel sağlık davranışlarının teşviki ile hastalığın tekrar etme olasılığı da en aza indirgenebilir.
Epididimit Nedir?
Epididimit, sperm taşıyan kanal olan epididimin iltihaplanması sonucu oluşan bir durumdur. Epididim, testislerin arkasında bulunan, spermin olgunlaştığı ve depolandığı bir tüp yapıdır. Bu yapı enfekte olduğunda ağrı, şişlik ve hassasiyet gibi belirtiler ortaya çıkar. Genellikle bakteriyel enfeksiyonlardan kaynaklanır ve en yaygın nedenleri idrar yolu enfeksiyonları ve cinsel yolla bulaşan enfeksiyonlardır.
Epididimitin başlıca iki türü vardır:
- Akut Epididimit: Genellikle ani başlayan ağrı ve şişlik ile karakterizedir. Enfeksiyon hızla ilerler ve tedavi edilmezse ciddi komplikasyonlara yol açabilir.
- Kronik Epididimit: En az altı hafta süren, daha hafif ama sürekli semptomlarla seyreden bir hastalıktır. Genellikle enfeksiyon dışında başka nedenlerle de gelişebilir ve tedavisi daha zordur.
Genellikle genç yetişkin erkeklerde daha sık görülür ve risk faktörleri arasında cinsel aktiflik, korumasız cinsel ilişki, idrar yolu enfeksiyonları ve prostatit (prostat bezinin iltihabı) sayılabilir. Bakteriyel epididimit, genellikle idrar yolundaki bakterilerin epididime ulaşması ile gelişir. Cinsel yolla bulaşan enfeksiyonlar da en yaygın nedenlerdendir.
Orşit Nedir?
Orşit, testislerin iltihaplanması durumudur ve çoğu zaman epididimit ile birlikte görülür. Tek başına orşit nadiren görülür ve çoğunlukla viral enfeksiyonlardan kaynaklanır. Kabakulak, orşite yol açan en yaygın virüslerden biridir. Kabakulak geçiren erkeklerin yaklaşık %20-30’unda orşit gelişebilir. Bakteriyel orşit, genellikle epididimit ile birlikte gelişir ve bu durumda “epididimoorşit” olarak adlandırılır.
Orşit vakalarında testislerde şiddetli ağrı, şişlik, kızarıklık ve hassasiyet gibi belirtiler gözlemlenir. Ağrı genellikle aniden başlar ve birkaç gün içinde şiddetlenir. Viral orşit genellikle kabakulak aşısının yaygınlaşmasından sonra azalmış olsa da, aşının yapılmadığı durumlarda veya salgınlarda tekrar ortaya çıkabilir.
Bakteriyel orşit ise, genellikle cinsel yolla bulaşan hastalıklar ve idrar yolu enfeksiyonları ile ilişkilidir. Tedavi edilmezse orşit, testislerde kalıcı hasar, kısırlık ve apse gibi komplikasyonlara yol açabilir. Bu nedenle, orşit semptomları fark edildiğinde derhal tıbbi müdahale gereklidir.
Epididimoorşit Nedenleri
Epididimoorşit, epididim (sperm taşıyan tüplerin bir parçası) ve testislerin inflamasyonu olarak tanımlanır. Bu durum genellikle enfeksiyonlardan kaynaklanır, ancak enfeksiyon dışı nedenler de mevcuttur. Epididimoorşitin nedenlerini ayrıntılı olarak anlamak, tanı ve tedavi yaklaşımlarını doğru bir şekilde yönlendirmek için önemlidir.
1. Bakteriyel Enfeksiyonlar
Bakteriyel enfeksiyonlar, epididimoorşitin en yaygın nedenleri arasındadır. Bu enfeksiyonlar genellikle şunlardan kaynaklanır:
- Üriner Sistem Enfeksiyonları (ÜSE): Özellikle alt üriner sistem enfeksiyonları epididime yayılarak iltihaba yol açabilir. Bu durum yaşlı bireylerde daha sık görülür.
- Cinsel Yolla Bulaşan Hastalıklar: Chlamydia trachomatis ve Neisseria gonorrhoeae gibi mikroorganizmalar, cinsel olarak aktif genç erkeklerde sıkça epididimoorşite neden olur.
- Escherichia coli: Yaşlı erkeklerde ve üriner kateter gibi cihaz kullanan hastalarda E. coli en sık saptanan patojendir.
2. Viral Enfeksiyonlar
- Kabakulak Virüsü: Kabakulak sonrası gelişen orşit, çocukluk çağında aşılanmamış bireylerde epididimoorşite yol açabilir. Kabakulak orşiti genellikle bilateral (iki taraflı) olup kalıcı hasar riski taşır.
3. Tüberküloz
Mycobacterium tuberculosis, epididim ve testislerin nadir ancak önemli bir enfeksiyöz nedenidir. Tüberküloz epididimoorşiti, genellikle kronik seyirli olup diğer tüberküloz enfeksiyonları ile ilişkilidir.
4. Travma ve Mekanik Faktörler
- Fiziksel Yaralanmalar: Testis veya epididime alınan travmalar, inflamatuar bir yanıtı tetikleyebilir.
- Retrograd Ejeksiyon: İdrarın geriye doğru epididime akışı (örneğin, prostat cerrahisi sonrası) kimyasal epididimoorşite neden olabilir.
5. Bağışıklık Sistemi Bozuklukları
Bağışıklık sistemi zayıflamış bireylerde (örneğin, HIV/AIDS hastalarında veya immünsüpresif tedavi alanlarda), nadir patojenler epididimoorşite yol açabilir. Bu bireylerde enfeksiyon daha ağır seyredebilir.
6. İlaçlar ve Tıbbi Prosedürler
- Amiodaron: Özellikle yüksek dozda kullanılan amiodaron, epididim dokusunda inflamasyona yol açabilir. Bu durum genellikle ilaç kesildiğinde düzelir.
- Cerrahi Girişimler: Üriner kateter veya sistoskopi gibi işlemler sırasında bakteriyel bulaş riski artabilir.
7. Anatomik ve Doğumsal Anomaliler
- Doğuştan gelen anatomik anormallikler, üriner sistemin enfeksiyona yatkınlığını artırarak epididimoorşite zemin hazırlayabilir. Vesikoureteral reflü gibi durumlar bu bağlamda önemlidir.
8. Diğer Nedenler
- İdiopatik Epididimoorşit: Bazı vakalarda hiçbir neden bulunamaz ve durum “idiopatik” olarak tanımlanır.
- Sistemik Hastalıklar: Behçet hastalığı gibi bazı sistemik inflamatuar hastalıklar epididimoorşit ile ilişkili olabilir.
Epididimoorşitin nedenini doğru şekilde belirlemek, etkili tedavi stratejileri geliştirilmesi açısından kritiktir. Hastanın öyküsü, fizik muayene bulguları ve gerekli laboratuvar testleri nedenin belirlenmesinde yol göstericidir.
Epididimoorşit Belirtileri
Epididimoorşit, testis ve epididimin (testis üstünde yer alan tüp şeklindeki yapı) iltihaplanması sonucu ortaya çıkan bir durumdur. Bu hastalık, genellikle enfeksiyona bağlı olarak gelişir ve belirgin belirtilerle kendini gösterir.
İşte epididimoorşitin en sık görülen belirtileri:
1. Skrotal Ağrı ve Şişlik
Epididimoorşitin en yaygın belirtisi, genellikle bir tarafta hissedilen keskin veya sürekli skrotal ağrıdır. Ağrı genellikle testislerin şişmesiyle birlikte ortaya çıkar ve zamanla şiddetlenebilir. Skrotumda kızarıklık ve ısı artışı da sık görülen bulgular arasındadır.
2. İdrar Yaparken Yanma ve Sık İdrara Çıkma
İdrar yolu enfeksiyonu epididimoorşitin yaygın nedenlerinden biridir. Bu nedenle hastalarda idrar yaparken yanma hissi, idrarın başlangıcında veya sonunda ağrı, ve sık idrara çıkma gibi semptomlar gözlemlenebilir.
3. Hidrosel (Skrotumda Sıvı Birikimi)
Testis çevresinde sıvı birikmesi, skrotumun belirgin şekilde büyümesine yol açabilir. Bu durum, epididimoorşitin neden olduğu iltihaplanma ve tıkanıklıklardan kaynaklanabilir.
4. Kasık ve Alt Karın Ağrısı
Hastalar genellikle kasık bölgesine yayılan ağrıdan şikâyet eder. Ağrı, iltihabın testis ve çevresindeki dokuları etkilemesi nedeniyle oluşur. Bazen bu ağrı alt karın bölgesinde de hissedilebilir.
5. Ateş ve Titreme
Epididimoorşit, enfeksiyona bağlı bir iltihaplanma olduğundan, hastalarda genellikle ateş, titreme ve genel halsizlik gibi sistemik belirtiler görülür. Yüksek ateş, enfeksiyonun şiddetlendiğini gösterebilir.
6. Penisten Akıntı
Cinsel yolla bulaşan enfeksiyonlar (özellikle gonore ve klamidya) epididimoorşitin yaygın nedenlerindendir. Bu tür durumlarda penisten sarımsı, beyazımsı veya yeşilimsi akıntı gözlemlenebilir.
7. Skrotum Cildinde Hassasiyet ve Renk Değişikliği
İltihaplanma nedeniyle skrotum cildinde belirgin hassasiyet oluşabilir. Ayrıca ciltte kızarıklık ve morarma gibi renk değişiklikleri de gözlenebilir.
8. Testislerde Sertlik ve Hassasiyet
Hastalar genellikle testislerde ele gelen sertlik ve dokunulduğunda hassasiyet hissettiklerini ifade ederler. Bu, enfeksiyonun ilerlediğini ve iltihabın yoğunlaştığını gösterebilir.
9. Genel Halsizlik ve Yorgunluk
Enfeksiyonun sistemik etkileri nedeniyle hastalarda iştahsızlık, yorgunluk ve genel bir halsizlik hali yaygın olarak görülür.
10. Belirtilerin Süresi ve Şiddeti
Epididimoorşit belirtileri genellikle birkaç gün içinde hızla gelişir. Tedavi edilmediği takdirde belirtiler şiddetlenebilir ve komplikasyonlara yol açabilir. Bu nedenle yukarıdaki semptomların bir veya birkaçını hisseden bireylerin hızlı bir şekilde bir sağlık kuruluşuna başvurması önerilir.
Bu belirtilerin her biri başka bir hastalığı da işaret edebileceği için doğru teşhis ve uygun tedavi için bir üroloji uzmanına danışmak önemlidir.
Epididimoorşit Tanısı
Epididimoorşit tanısı genellikle hastanın klinik öyküsü, fizik muayene bulguları ve gerektiğinde laboratuvar ve görüntüleme yöntemlerinden elde edilen veriler temel alınarak konulur. Tanı süreci şu başlıklar altında incelenebilir:
1. Klinik Öykü ve Semptomlar
Epididimoorşit, genellikle skrotal ağrı, şişlik ve kızarıklık gibi lokalize belirtilerle kendini gösterir. Hastalığın tanısında aşağıdaki semptomlar önemlidir:
- Ani veya kademeli olarak gelişen skrotal ağrı
- Şişlik ve hassasiyet
- Ateş ve üşüme gibi sistemik enfeksiyon belirtileri
- Üretral akıntı ve dizüri (idrar yaparken ağrı) gibi alt üriner sistem belirtileri
Hastanın cinsel öyküsü, önceki üriner enfeksiyonlar, cerrahi işlemler veya travma öyküsü sorgulanmalıdır.
2. Fizik Muayene
Fizik muayene sırasında skrotum incelenir. Epididim ve testiste hassasiyet, şişlik ve kızarıklık gibi bulgular epididimoorşiti düşündürebilir. Ayrıca, aşağıdaki bulgular değerlendirilir:
- Epididimde belirgin hassasiyet ve şişlik
- Testisin normal hareketliliğini kaybetmesi
- Skrotal ciltte eritem ve ödem
- Prehn belirtisi: Skrotumun yukarı kaldırılması ile ağrının hafiflemesi epididimoorşit lehine bir bulgu olabilir.
3. Laboratuvar Testleri
Laboratuvar incelemeleri tanıyı destekler ve olası etiyolojiyi belirlemeye yardımcı olur. Şunlar sıklıkla kullanılır:
- Tam Kan Sayımı (TKS): Lökositoz ve artmış C-reaktif protein (CRP) seviyesi enfeksiyonu işaret edebilir.
- İdrar Tahlili ve Kültürü: Pyüri, bakteriüri veya hematüri varlığı değerlendirilmeli, patojen izolasyonu için kültür yapılmalıdır.
- Üretral Sürüntü Testi: Özellikle cinsel yolla bulaşan enfeksiyonların (örn. Chlamydia trachomatis, Neisseria gonorrhoeae) şüphelenildiği durumlarda yapılır.
4. Görüntüleme Yöntemleri
Görüntüleme, özellikle torsiyon gibi acil ayırıcı tanılar söz konusu olduğunda önem kazanır.
- Skrotal Ultrasonografi (Doppler Ultrason): Epididim ve testisteki inflamasyonun yanı sıra kan akışında artış gibi bulgular görülebilir. Torsiyon dışlanabilir.
- MR Görüntüleme: Nadiren gerekli olsa da, kompleks vakalarda kullanılabilir.
5. Ayırıcı Tanı
Epididimoorşit, özellikle testis torsiyonu gibi acil müdahale gerektiren durumlarla karışabilir. Ayırıcı tanıda şu hastalıklar göz önünde bulundurulmalıdır:
- Testis torsiyonu
- Hidrosel
- Tümöral oluşumlar
- Skrotal fıtık
- Travmatik yaralanmalar
Klinik, laboratuvar ve görüntüleme bulgularının birlikte değerlendirilmesi, doğru tanıyı koymak ve uygun tedaviye başlamak açısından kritik öneme sahiptir.
Epididimoorşit Tedavisi
Epididimoorşit tedavisi, hastalığın altta yatan nedenine, hastanın yaşı, sağlık durumu ve enfeksiyonun şiddetine bağlı olarak planlanır. Tedavinin temel hedefi, enfeksiyonu kontrol altına almak, semptomları hafifletmek ve komplikasyonları önlemektir. Tedavi süreci genellikle şu başlıklar altında ele alınır:
1. Medikal Tedavi
a) Antibiyotikler:
Epididimoorşitin en sık nedeni bakteriyel enfeksiyonlar olduğundan, antibiyotik tedavisi sıklıkla ilk tercih edilen yaklaşımdır.
- Cinsel yolla bulaşan hastalıklar (CYBH): Eğer epididimoorşit, klamidya veya gonore gibi CYBH etkenlerinden kaynaklanıyorsa, seftriakson ve doksisiklin gibi antibiyotikler kullanılabilir.
- Üriner enfeksiyon kaynaklı: Enterik bakterilere bağlı enfeksiyonlarda kinolon türevi antibiyotikler (ör. siprofloksasin) tercih edilir.
b) Antiinflamatuar İlaçlar:
Ağrı ve inflamasyonu azaltmak için non-steroidal antiinflamatuar ilaçlar (NSAID’ler) reçete edilir. Örneğin ibuprofen veya naproksen bu gruba dahildir.
c) Ağrı Kesiciler:
Şiddetli ağrının olduğu durumlarda, ağrı kontrolü için parasetamol veya gerektiğinde daha güçlü analjezikler verilebilir.
2. Semptomatik Tedavi
a) İstirahat ve Skrotal Destek:
Hastaların skrotal bölgedeki rahatsızlığı azaltmak için dinlenmeleri önerilir. Skrotumun desteklenmesi, ağrının hafifletilmesinde etkilidir. Skrotal desteği sağlamak için özel iç çamaşırları veya havlu ile destek yapılabilir.
b) Soğuk Kompres:
Skrotal bölgeye soğuk uygulama, şişlik ve ağrıyı azaltmaya yardımcı olabilir. Günde birkaç kez, 15-20 dakika süreyle soğuk kompres yapılması tavsiye edilir.
3. Cerrahi Tedavi (Nadir Durumlarda)
Tedaviye rağmen ilerleme gösteren vakalarda cerrahi müdahale gerekebilir. Bu durumlar şunları içerebilir:
- Apse drenajı: Epididim veya testiste apse gelişimi varsa, bu durum cerrahi olarak boşaltılabilir.
- Orşiektomi: Çok nadiren, enfeksiyonun kontrol edilemediği ileri vakalarda, testislerin cerrahi olarak çıkarılması gerekebilir.
4. Tedavi Sürecinde Hasta Eğitimi
Tedavi sürecinde hastaların aşağıdaki konularda bilgilendirilmesi önemlidir:
- Antibiyotik tedavisinin tam olarak tamamlanması gerektiği, aksi halde enfeksiyonun nüksedebileceği.
- Cinsel yolla bulaşan bir enfeksiyon saptanmışsa, cinsel partnerlerin de değerlendirilmesi ve gerekirse tedavi edilmesi gerektiği.
- Tedavi sırasında cinsel ilişkiye ara verilmesi gerektiği.
5. Komplikasyonların Yönetimi
Tedavi edilmemiş veya geç kalınmış vakalarda oluşabilecek komplikasyonlar, epididim kalsifikasyonu, infertilite ve kronik skrotal ağrıdır. Bu komplikasyonların önlenmesi için erken tanı ve tedavi kritik önem taşır.
Epididimoorşit Komplikasyonları
Enfeksiyon tedavi edilmezse çeşitli ciddi komplikasyonlara yol açabilir. Bu komplikasyonlar şunları içerebilir:
- Kısırlık: Epididimit ve orşit, testis dokusuna zarar vererek sperm üretimini ve kalitesini olumsuz etkileyebilir. Özellikle iki taraflı orşit vakalarında kısırlık riski artar.
- Kronik Epididimit: Tedavi edilmeyen vakalar kronikleşebilir ve sürekli ağrıya yol açabilir.
- Abse: Şiddetli enfeksiyonlar, testislerde apse oluşumuna neden olabilir. Bu durumda cerrahi müdahale gerekebilir.
- Testis Kaybı: İleri enfeksiyon vakalarında testis dokusu geri dönülmez bir şekilde zarar görebilir ve bu durum testisin alınmasını gerektirebilir.
Epididimoorşitten Korunma Yolları
Epididimoorşit, epididim ve testislerin iltihaplanması ile karakterize ciddi bir sağlık sorunudur. Bu rahatsızlıktan korunmak, bireyin genel üreme sağlığını koruması ve yaşam kalitesini artırması açısından önem taşır. İşte epididimoorşitten korunmak için dikkat edilmesi gereken noktalar:
1. Cinsel Sağlık Önlemleri
- Korunmalı Cinsel İlişki: Cinsel yolla bulaşan enfeksiyonlar (CYBE), epididimoorşitin en yaygın nedenlerinden biridir. Prezervatif kullanımı, CYBE riskini büyük ölçüde azaltır.
- Düzenli Kontroller: Özellikle aktif bir cinsel yaşama sahip bireylerin düzenli aralıklarla ürolojik muayeneler yaptırması önemlidir. Bu, enfeksiyonların erken teşhisi ve tedavisi için fırsat sağlar.
- Partner Sağlığına Dikkat: Partnerin sağlık durumu ve olası enfeksiyonlar hakkında açık iletişim kurulması, bulaşma riskini minimize eder.
2. Kişisel Hijyenin Sağlanması
- Günlük Hijyen Rutinleri: Genital bölgenin temizliği, bakteriyel enfeksiyonların önlenmesi için kritik öneme sahiptir. Sık sık iç çamaşırı değiştirmek ve temiz iç çamaşırı kullanmak önerilir.
- Umumi Alanlarda Dikkat: Ortak kullanılan havlu, sauna veya jakuzi gibi alanlardan enfeksiyon kapma riski bulunur. Bu tür ortamlarda hijyen kurallarına dikkat edilmelidir.
3. Bağışıklık Sisteminin Güçlendirilmesi
- Sağlıklı Beslenme: Bağışıklık sisteminin enfeksiyonlarla daha etkili savaşabilmesi için vitamin ve mineral açısından zengin bir beslenme planı benimsenmelidir.
- Düzenli Egzersiz: Fiziksel aktivite, genel sağlık durumunu iyileştirir ve bağışıklık sistemini destekler.
- Stres Yönetimi: Stres, bağışıklık sistemini zayıflatabilir. Yoga, meditasyon ve benzeri aktivitelerle stresin azaltılması, enfeksiyon riskini düşürebilir.
4. İdrar Yolları Sağlığının Korunması
- Sıvı Tüketimi: Bol su içmek, idrar yollarını temizleyerek enfeksiyonların önlenmesine yardımcı olur.
- İdrar Rutinine Dikkat: İdrar tutmaktan kaçınılmalı ve idrar yollarının düzenli olarak boşaltılması sağlanmalıdır.
5. Düzenli Tıbbi Kontroller
- Rutin Muayeneler: Herhangi bir ağrı, şişlik veya rahatsızlık hissi durumunda derhal bir üroloğa başvurulmalıdır.
- Aşılama: Bazı enfeksiyonlar, epididimoorşite neden olabilen kabakulak gibi hastalıklarla ilişkilidir. Çocukluk döneminde kabakulak aşısı yapılması bu riski azaltır.
6. Risk Faktörlerinden Uzak Durma
- Travma ve Yaralanmalardan Kaçınma: Testis bölgesine alınan darbeler epididimoorşit riskini artırabilir. Spor veya fiziksel aktivitelerde koruyucu ekipmanlar kullanılmalıdır.
- Uzun Süre Oturmaktan Kaçınma: Uzun süre hareketsiz kalmak, skrotal bölgedeki kan dolaşımını olumsuz etkileyebilir ve enfeksiyon riskini artırabilir.
7. Enfeksiyonların Erken Tedavisi
- Üst Solunum Yolları Enfeksiyonlarına Dikkat: Boğaz enfeksiyonları veya grip gibi rahatsızlıkların zamanında tedavi edilmemesi, dolaylı olarak epididimoorşite yol açabilir.
- Antibiyotik Tedavisinin Tamamlanması: Doktor reçetesiyle başlayan antibiyotik tedavisi mutlaka tamamlanmalı, tedavi yarıda bırakılmamalıdır.
Sonuç
Epididimoorşit, testisler ve epididimlerde enfeksiyon sonucu gelişen ciddi bir durumdur. Genellikle bakteriyel veya viral nedenlerle ortaya çıkar ve tedavi edilmezse kısırlık gibi uzun vadeli komplikasyonlara yol açabilir. Cinsel yolla bulaşan hastalıklar ve idrar yolu enfeksiyonları, epididimoorşit için en yaygın risk faktörleridir. Erken tanı ve uygun tedavi ile hastalığın gidişatı kontrol altına alınabilir. Hastaların korunma yöntemleri konusunda bilinçlenmesi ve risk faktörlerinden kaçınmaları, epididimoorşitin önlenmesi için kritik öneme sahiptir.
Referanslar:
- Akut skrotum, Testis torsiyonu Epididimiorşit
- Epididimit Ve Orşit: Epididimoorşit 10 Belirtisi Ve Tedavisi
- Holmes, K. K., Sparling, P. F., & Stamm, W. E. (2008). Sexually Transmitted Diseases (4th ed.). McGraw-Hill.
- McAninch, J. W., & Lue, T. F. (2012). Smith & Tanagho’s General Urology (18th ed.). McGraw-Hill.
- Schaeffer, A. J., Darras, F. S., & Meares, E. M. (2006). Urinary Tract Infections in Adults. Journal of Urology.
- Lee, N. W., & O’Brien, K. P. (2005). Epididymitis and Orchitis. Clinical Infectious Diseases.
- Perimenis, P. (2009). Management of Acute Epididymitis and Orchitis in Adolescents. Pediatric Infectious Disease Journal.
- Redfern, D., & McNulty, A. (2010). Sexually Transmitted Epididymitis. Australian Family Physician.
- Garcia-Roig, M., & Bagrodia, A. (2017). Urogenital Infections: Diagnosis and Treatment. Urologic Clinics of North America.
- Coogan, C. L., & Miller, E. J. (2013). Viral Orchitis: A Diagnostic and Management Review. Clinical Medicine Insights.
- Fleming, D. T., & Wasserheit, J. N. (1999). Epidemiological Synergy of STDs and HIV Transmission. Sexually Transmitted Infections.
- Horner, P. J., & Boag, F. C. (2012). Antibiotic Treatment of Epididymitis. The Journal of Antimicrobial Chemotherapy.
- Park, K. (2015). Male Genital Tract Infections. Campbell-Walsh Urology.
- Barqawi, A. B., & O’Donnell, M. A. (2006). Epididymitis and Orchitis in Adults: Epidemiology and Diagnosis. Urology Journal.
- Baum, N., & Molina, E. (2016). Chronic Epididymitis: Causes and Management. European Urology Supplements.
- Chen, Y. C., & Chang, T. H. (2018). Sexually Transmitted Infections and Epididymitis. Urological Science.
- Nickel, J. C., & Costerton, J. W. (1993). Bacterial Infections in Chronic Epididymitis. Infectious Disease Clinics.
- Taylor, S. N., & Hines, R. L. (2019). Gonorrhea and Epididymitis: A Review. Clinical Infectious Diseases.
- Shafik, A., & El-Sherif, M. (2007). Testicular Dysfunction Following Epididymo-Orchitis. Journal of Andrology.
- Tso, L., & Tai, S. (2010). Management of Orchitis in the Pediatric Population. Pediatrics
- Mehta, V., & Verma, R. (2014). Epididymitis: Clinical Features and Treatment Options. Journal of Clinical Urology.
- Winter, T. C., & Shapiro, M. L. (1993). Scrotal Imaging in Acute Epididymitis. Radiology Clinics of North America.
- Ross, J. D., & Ison, C. A. (2006). Diagnosis and Management of Non-Gonococcal Epididymitis. International Journal of STD & AIDS.
- Brody, S., & Green, R. (2000). Infectious Causes of Male Infertility: Epididymitis and Orchitis. Fertility and Sterility.
- Tiwari, P., & Arora, S. (2011). Evaluation of Patients with Orchitis Following Mumps. Journal of Pediatric Urology.
- Doble, A., & Carter, S. S. (1995). Chronic Bacterial Prostatitis and Its Association with Epididymitis. British Journal of Urology.
- Niekerk, W. A., & O’Connor, P. (2002). Viral Epididymo-Orchitis: Role of Mumps and Other Viruses. Clinical Microbiology Reviews.
- Weidner, W., & Schiefer, H. G. (1987). Chronic Epididymitis: Bacterial Findings in the Seminal Fluid. International Journal of Andrology.
- Dockray, J., & McCarthy, J. (2018). Imaging Modalities in the Evaluation of Epididymo-Orchitis. Emergency Radiology.
- Simonsen, O., & Bentzon, M. W. (1980). Complications of Mumps Orchitis. Scandinavian Journal of Infectious Diseases.
- Shahedi, A., & Rezazadeh, A. (2012). Epididymitis and Orchitis: Current Therapeutic Approaches. Infection and Chemotherapy.
- Mandell, G. L., Bennett, J. E., & Dolin, R. (2010). Principles and Practice of Infectious Diseases (7th ed.). Churchill Livingstone.
- https://scholar.google.com/
- https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/
- https://www.researchgate.net/
- https://www.mayoclinic.org/
- https://www.nhs.uk/
- https://www.webmd.com/