100 / 100

Göz altı torbaları, hem kadınlar hem de erkekler arasında sıkça karşılaşılan ve yaşlanma süreciyle birlikte belirginleşen bir estetik sorundur. Bu durum, yüz ifadesini yorgun ve yaşlı gösterdiği için bireylerde özgüven kaybına neden olabilir. Göz altı torbalarının oluşumu, sadece yaşlanmanın bir sonucu olmayıp, genetik yatkınlık, yaşam tarzı alışkanlıkları, çevresel faktörler ve sağlık durumuyla da yakından ilişkilidir. Cilt altındaki yağ dokusunun yer değiştirmesi, bağ dokuların zayıflaması ve sıvı birikimi, torbaların belirgin hale gelmesindeki başlıca nedenlerdendir. Bununla birlikte, bu duruma çözüm bulmak için cerrahi müdahalelerden doğal yöntemlere kadar geniş bir yelpazede çeşitli seçenekler bulunmaktadır.

Sağlık Bilgisi İçeriği

Göz Altı Torbalarının 6 Nedeni, Tanısı Ve Tedavisi

Yaşlanma süreci, göz altı torbalarının oluşumunda önemli bir rol oynar. Zamanla, cildin elastikiyetini sağlayan kolajen ve elastin gibi proteinler azalır. Bu da cilt dokusunun gevşemesine ve sarkmasına yol açar. Bununla birlikte, göz çevresindeki yağ dokusu, normalde göz küresini koruma işlevi görürken, yaş ilerledikçe yer değiştirerek dışarı doğru çıkıntı yapabilir. Bu durum, torbaların daha belirgin hale gelmesine neden olur. Yaşlanmaya bağlı bu fizyolojik değişiklikler, genetik yatkınlıkla birleştiğinde bazı bireylerde daha erken yaşlarda bile göz altı torbalarının oluşmasına yol açabilir.

Sadece yaşlanma veya genetik nedenlere bağlı olmadığı da bilinmektedir. Stres, yetersiz uyku, dengesiz beslenme ve alkol gibi yaşam tarzı faktörleri de göz altı torbalarının görünümünü kötüleştirebilir. Özellikle, uzun süreli uyku eksikliği, göz çevresinde sıvı birikimine ve damarların genişlemesine neden olabilir. Bu durum, göz altlarının şişkin ve koyu renkli görünmesine yol açar. Ayrıca, yüksek tuz tüketimi de vücutta su tutulmasını artırarak torbaları daha belirgin hale getirebilir. Bu tür yaşam tarzı alışkanlıklarının kontrol altına alınması, göz altı torbalarının azaltılmasında önemli bir rol oynar.

Çevresel faktörler ve alerjik reaksiyonlar da torbaların oluşumunda etkili olabilir. Özellikle hava kirliliği, UV ışınlarına uzun süre maruz kalma ve sigara kullanımı, cildin zarar görmesine ve bağ dokuların zayıflamasına neden olur. Alerjiler ise göz çevresinde iltihaplanmaya ve kaşıntıya yol açarak, bu bölgede ödem oluşumuna sebep olabilir. Göz altı torbalarının farklı nedenleri olduğu için, bu durumun etkili bir şekilde yönetilmesi, altta yatan nedenlerin doğru bir şekilde belirlenmesiyle mümkündür. Bu makalede, göz altı torbalarının oluşum nedenlerinden, estetik ve doğal çözüm önerilerine kadar kapsamlı bir değerlendirme sunulacaktır.

Göz Altı Torbalarının Nedenleri

Göz altı torbalarının oluşumunda birçok faktör rol oynar. Bunların bazıları kaçınılmaz yaşlanma sürecinin doğal bir sonucu olsa da, diğerleri yaşam tarzı, sağlık durumu ve çevresel etkenlere bağlıdır.

Göz altı torbalarının başlıca nedenlerini şu şekilde sıralayabiliriz:

Yaşlanma: Yaş ilerledikçe cilt elastikiyetini kaybeder. Bu da göz altı bölgesindeki cildin sarkmasına ve yağ dokusunun yer değiştirmesine neden olabilir. Ayrıca, yaşla birlikte cilt altındaki kaslar zayıflar ve bu durum göz altı şişliklerini artırır.
Genetik Faktörler: Göz altı torbalarının oluşumunda genetik eğilim büyük rol oynar. Eğer ailede bu duruma sık rastlanıyorsa, bireyde de torbaların oluşma olasılığı artar. Genetik faktörler genellikle, yaşlanma ile birlikte daha belirgin hale gelir.
Sıvı Tutulumu: Vücuttaki sıvı tutulumu, özellikle sabahları göz altı torbalarının daha belirgin hale gelmesine neden olabilir. Tuzlu yiyeceklerin aşırı tüketimi ve hormonal değişiklikler, vücutta sıvı birikimini artırabilir.
Yorgunluk ve Uyku Eksikliği: Yorgunluk ve düzensiz uyku düzeni, göz altı torbalarının oluşumunu hızlandıran önemli etkenlerdendir. Yeterli uyku alınmaması, vücudun kendini yenileme sürecini olumsuz etkileyerek göz çevresindeki kan dolaşımını zayıflatır ve bu da şişliklere neden olur.
Alerjiler ve Sinüs Problemleri: Göz altındaki cilt, vücuttaki alerjik reaksiyonlara duyarlı bir bölgedir. Alerjiler, sinüs enfeksiyonları veya kronik burun tıkanıklığı, göz çevresinde iltihaplanmaya ve sıvı birikimine yol açarak şişliklerin oluşmasına neden olabilir.
Güneşe Maruz Kalma: Güneşin zararlı UV ışınlarına uzun süre maruz kalmak, cildin erken yaşlanmasına ve göz çevresinde pigmentasyon sorunlarına yol açabilir. Bu da koyu halkaların ve göz altı torbalarının oluşmasına katkıda bulunur.

Göz Altı Torbalarını Önlemek İçin İpuçları

Göz altı torbalarını önlemek her zaman mümkün olmasa da, bazı yaşam tarzı değişiklikleri ve cilt bakımı rutinleri ile bu durumu minimize etmek mümkündür.

İşte göz altı torbalarını önlemek için atılabilecek bazı adımlar:

Düzenli Uyku: Sağlıklı bir uyku düzeni, cildin kendini yenilemesine ve dinlenmesine olanak tanır. Göz altı torbalarının oluşmasını engellemek için günde en az 7-8 saat uyumak oldukça önemlidir.
Bol Su İçmek: Vücutta sıvı tutulmasını önlemek için bol su içmek gereklidir. Yeterli miktarda su tüketimi, cilt dokularının nemli kalmasını sağlar ve göz altı torbalarının oluşumunu engelleyebilir.
Dengeli Beslenme: Tuzlu ve işlenmiş gıdalardan kaçınarak daha sağlıklı bir beslenme düzeni benimsemek, vücuttaki sıvı tutulmasını azaltarak göz altı torbalarının oluşmasını önleyebilir. Özellikle antioksidan bakımından zengin gıdalar, cildin sağlıklı kalmasına yardımcı olur.
Güneş Koruyucu Kullanmak: Güneşin zararlı etkilerinden korunmak için düzenli olarak güneş koruyucu krem kullanmak, göz çevresindeki ciltte oluşabilecek hasarları önleyebilir.
Soğuk Kompres: Sabahları oluşan şişlikleri azaltmak için göz çevresine soğuk kompres uygulamak etkili bir yöntemdir. Bu, göz altındaki kan dolaşımını artırarak şişlikleri azaltabilir.

Göz Altı Torbalarının Tanısı

Göz altı torbalarının tanısı, hastanın klinik değerlendirmesi ve yaşam tarzı alışkanlıklarının analiziyle başlar. Tanı sürecinde dermatologlar, oftalmologlar veya estetik tıp uzmanları, göz altı bölgesindeki şişkinliklerin nedenlerini belirlemek için bir dizi yöntem kullanır. Bu süreç, altta yatan nedenin belirlenmesine yardımcı olarak, doğru tedavi yaklaşımını seçmeyi kolaylaştırır.

1. Hastanın Tıbbi Geçmişinin Değerlendirilmesi

Tanı sürecinin ilk adımı, hastanın genel sağlık durumu ve tıbbi geçmişinin dikkatlice değerlendirilmesidir. Göz altı torbalarının oluşumunda genetik faktörler, alerjiler, kronik rahatsızlıklar, uyku düzeni ve stres gibi birçok faktör rol oynayabilir. Bu aşamada doktorlar şu soruları sorabilir:

Göz altındaki torbalar ne zamandır mevcut?
Göz altı torbaları gün içinde belirginleşiyor mu?
Ailede benzer bir durum yaşayan bireyler var mı?
Son zamanlarda kullanılan ilaçlar veya alerjenlere maruz kalma durumu nedir?

Bu tür sorular, göz altı torbalarının geçici mi yoksa kronik bir problem mi olduğunu anlamada kritik rol oynar.

2. Fiziksel Muayene

Fiziksel muayene, göz altı torbalarının dış görünümünü değerlendirmek için gereklidir. Bu muayenede, doktorlar göz altındaki şişkinliğin şekline, cildin tonuna, elastikiyetine ve renk değişimlerine dikkat eder. Ayrıca, şişkinliğin palpasyonu (elle muayene) yapılabilir. Bu işlem, ödem veya yağ birikiminden kaynaklanan şişliklerin ayrımını yapmak için önemlidir.

Fiziksel muayene sırasında cilt altındaki yapıların durumuna da bakılır. Örneğin:

Yağ birikiminden kaynaklanan şişlikler daha sert bir yapıya sahip olabilir.
Ödemden kaynaklanan şişlikler genellikle daha yumuşak ve sıvı dolu gibi hissedilir.

3. Alerji Testleri

Alerjiler, göz altı torbalarının en yaygın nedenlerinden biridir. Polen, toz, hayvan tüyü gibi yaygın alerjenler, göz çevresinde inflamasyona ve şişkinliğe yol açabilir. Eğer göz altı torbalarının mevsimsel olarak arttığı veya alerjik reaksiyonlarla ilişkili olduğu düşünülüyorsa, alerji testleri yapılabilir. Cilt testi veya kan testi gibi yöntemlerle alerjiye yol açan madde belirlenebilir.

4. Uyku ve Yaşam Tarzı Analizi

Göz altı torbalarının oluşumunda uyku eksikliği, stres ve düzensiz yaşam tarzı alışkanlıkları büyük bir rol oynayabilir. Tanı sürecinde hastanın uyku düzeni ve yaşam tarzı alışkanlıkları detaylı bir şekilde değerlendirilir. Şu durumlar özellikle dikkate alınır:

Günlük uyku süresi ve kalitesi
Stres düzeyi ve bunun vücuda etkileri
Alkol, kafein ve sigara tüketimi gibi faktörler
Yeterli su tüketimi ve diyet alışkanlıkları

Bu tür alışkanlıkların düzeltilmesi, göz altı torbalarını azaltmada etkili olabileceği için yaşam tarzı analizi önemlidir.

5. Görüntüleme Teknikleri

Bazı durumlarda göz altı torbalarının nedeni yüzeysel bir muayene ile tespit edilemeyebilir. Özellikle kalıcı veya asimetrik şişliklerin olduğu durumlarda, ileri tanı yöntemleri gerekebilir. Görüntüleme teknikleri, yağ birikimlerinin, kas yapılarının ve sıvı tutulmasının detaylı bir şekilde incelenmesini sağlar:

Ultrasonografi: Göz çevresindeki dokuların detaylı bir şekilde görüntülenmesine olanak tanır. Yağ birikimi ve sıvı tutulması gibi durumlar tespit edilebilir.
Manyetik Rezonans Görüntüleme (MR): Göz altı torbalarının arkasında yatan anatomik veya yapısal sorunları belirlemek için kullanılabilir.
BT (Bilgisayarlı Tomografi): Göz çevresindeki kemik ve yumuşak doku yapılarının detaylı görüntülenmesi için tercih edilir.

6. Laboratuvar Testleri

Eğer göz altı torbalarının nedeni altta yatan bir hastalık (örneğin tiroit hastalıkları, böbrek sorunları veya hormonal dengesizlikler) olduğu düşünülüyorsa, kan testleri ve idrar testleri gibi laboratuvar analizleri yapılabilir. Bu testler, hastanın genel sağlık durumunu ve göz altı torbalarına neden olabilecek potansiyel sorunları anlamada yardımcıdır. Örneğin:

Tiroit fonksiyon testleri: Tiroit problemleri sıvı tutulmasına yol açarak göz altı torbalarına neden olabilir.
Böbrek fonksiyon testleri: Böbreklerin düzgün çalışmaması vücutta ödem birikmesine yol açabilir.
Hormon testleri: Kortizol veya östrojen/testosteron seviyelerindeki dengesizlikler, göz altındaki şişliklere katkıda bulunabilir.

7. Psikososyal Değerlendirme

Göz altı torbaları, bireylerin estetik kaygılarına neden olarak psikolojik etkiler yaratabilir. Bu bağlamda, tanı sürecinde hastanın durumunu estetik ve psikolojik bir bakış açısıyla da değerlendirmek önemlidir. Uzmanlar, bu durumun hastanın öz güveni üzerindeki etkilerini anlamaya çalışarak tedavi sürecinde daha bütüncül bir yaklaşım benimseyebilir.

Göz Altı Torbalarının Tedavisi, Göz Altı Torbaları Şişliği Nasıl Geçer?

Göz altı torbaları, çeşitli nedenlere bağlı olarak ortaya çıkabilen, estetik açıdan rahatsızlık verici bir durumdur. Tedavi seçenekleri, torbaların oluşum nedenine, şiddetine ve bireyin tercihine göre değişiklik gösterir. Bu bölümde, göz altı torbalarını azaltmak veya tamamen ortadan kaldırmak için kullanılabilecek tıbbi, kozmetik ve doğal tedavi yöntemleri ayrıntılı bir şekilde ele alınacaktır.

1. Yaşam Tarzı ve Evde Uygulanabilecek Yöntemler

a. Soğuk Kompres

Soğuk kompres, şişliği azaltmak ve dolaşımı iyileştirmek için etkili bir yöntemdir. Temiz bir bez veya buz torbası kullanılarak göz altlarına 10-15 dakika süreyle soğuk uygulama yapılabilir. Bu yöntem, geçici bir rahatlama sağlamakla birlikte, düzenli uygulandığında göz altındaki şişliklerin görünümünü azaltabilir.

b. Uyku Düzeni

Yetersiz uyku, göz altı torbalarının belirginleşmesine neden olabilir. Günde 7-8 saat kaliteli uyku, bu sorunun önlenmesinde temel bir rol oynar. Ayrıca, başın biraz yukarıda olduğu bir yastık kullanmak, sıvı birikimini azaltarak göz altı şişliklerini engelleyebilir.

c. Tuz ve Alkol Tüketimini Azaltma

Aşırı tuz tüketimi, vücutta su tutulumuna yol açarak göz altı torbalarının belirginleşmesine neden olabilir. Aynı şekilde, alkol tüketiminin sınırlandırılması ve vücudun nem seviyesinin korunması için yeterli su içilmesi önerilir.

d. Yeşil Çay Poşetleri ve Patates Dilimleri

Doğal anti-enflamatuvar özelliklere sahip yeşil çay poşetleri veya soğutulmuş patates dilimleri, göz altı torbalarına doğrudan uygulanabilir. Bu malzemeler, şişlikleri azaltmaya ve cildi yatıştırmaya yardımcı olur.

2. Kozmetik Ürünler ve Uygulamalar

a. Kafein İçeren Göz Kremi

Kafein, kan damarlarını daraltarak şişlikleri azaltabilir. Kafein bazlı göz kremleri, düzenli kullanımda göz altındaki torbaların görünümünü hafifletmeye yardımcı olabilir. Aynı zamanda hyaluronik asit içeren ürünler de nemlendirme sağlayarak cildin daha sıkı ve dolgun görünmesine katkı sağlar.

b. Peptit ve Retinol İçeren Ürünler

Peptitler ve retinol, cilt yenilenmesini teşvik eder ve kolajen üretimini artırır. Bu bileşenler, göz altı torbalarının görünümünü iyileştirirken cilt elastikiyetini artırabilir. Ancak retinol bazlı ürünler güneşe duyarlılığı artırabileceği için gece kullanımı önerilir.

c. Kapatıcı ve Aydınlatıcı Makyaj Ürünleri

Göz altı torbalarının görünümünü geçici olarak gizlemek için kapatıcı ve aydınlatıcı makyaj ürünleri kullanılabilir. Bu ürünler, özellikle acil durumlarda estetik kaygıları azaltmada etkili bir yöntemdir.

3. Tıbbi Tedavi Seçenekleri

a. Dolgu Uygulamaları

Göz altındaki çukur görünümü, torbaların daha belirgin görünmesine neden olabilir. Hyaluronik asit bazlı dolgu maddeleri, bu çukur görünümü azaltarak göz altını daha düz ve pürüzsüz bir hale getirebilir. Bu işlem genellikle minimal invazivdir ve sonuçları anında gözlemlenebilir.

b. Lazer Tedavileri

Fraksiyonel lazerler, cilt yüzeyini yenileyerek göz altındaki ince çizgileri, torbaları ve pigmentasyon sorunlarını azaltabilir. Ayrıca cildin sıkılaşmasına yardımcı olarak daha genç bir görünüm sağlar. Bu yöntem, genellikle birden fazla seans gerektirir ve uzman hekimler tarafından uygulanmalıdır.

c. Kimyasal Peeling

Kimyasal peeling, göz altındaki cilt dokusunu iyileştirerek renk değişikliklerini ve ince çizgileri azaltabilir. Hafif asitlerle yapılan bu tedavi, cildin yenilenmesine yardımcı olur. Ancak hassas bir bölge olduğu için mutlaka uzman kontrolünde uygulanmalıdır.

d. PRP (Platelet Rich Plasma) Tedavisi

Hastanın kendi kanından elde edilen platelet açısından zengin plazma, cilde enjekte edilerek cilt yenilenmesi sağlanabilir. PRP, cilt dokusunu onarır, kolajen üretimini artırır ve göz altı torbalarının görünümünü hafifletir. Bu yöntem doğal ve güvenilir bir seçenek olarak öne çıkar.

4. Cerrahi Müdahaleler

a. Blefaroplasti (Göz Kapağı Estetiği)

Göz altı torbalarının kalıcı tedavisi için en etkili yöntemlerden biri blefaroplastidir. Bu cerrahi işlemde fazla yağ dokusu çıkarılarak veya yeniden düzenlenerek göz altı bölgesi daha sıkı ve genç bir görünüme kavuşturulur. İşlem genellikle lokal anestezi altında yapılır ve iyileşme süresi birkaç hafta sürebilir. Sonuçları uzun ömürlüdür ve ciddi göz altı torbalarından muzdarip bireyler için ideal bir seçenektir.

b. Yağ Transferi

Kendi vücut yağından alınan dokuların göz altına enjekte edilmesiyle yapılan bu işlem, göz altı çukurlarını doldurur ve torbaların belirginliğini azaltır. Dolgu maddelerine göre daha doğal bir görünüm sağlar ve kalıcılığı daha yüksektir.

5. Alternatif ve Tamamlayıcı Tıp Yöntemleri

a. Akupunktur

Bazı uzmanlar, göz altı torbalarının azaltılmasında akupunkturun etkili olabileceğini öne sürmektedir. Akupunktur, kan akışını artırarak cilt yenilenmesini destekler ve şişliklerin azalmasına yardımcı olabilir.

b. Bitkisel Yağlar ve Serumlar

Jojoba yağı, argan yağı ve E vitamini içeren serumlar, göz altı bölgesini nemlendirerek cildin esnekliğini artırabilir. Bu yöntemler doğal ve yan etkisiz olduğu için sıkça tercih edilir.

6. Tedavi Seçimi ve Uzman Desteği

Göz altı torbalarının tedavisinde en doğru yöntemin seçilmesi, bireyin ihtiyaçlarına, cilt yapısına ve altta yatan nedenlere bağlıdır. Hafif şişlikler için yaşam tarzı değişiklikleri ve kozmetik ürünler yeterli olabilirken, ileri düzeyde belirgin torbalar için tıbbi veya cerrahi müdahaleler gerekebilir. Her durumda, bir dermatolog veya estetik cerrahın yönlendirmesiyle hareket etmek, en iyi sonuçları almayı sağlar.

Göz altı torbalarının tedavisi, bireyin kendine güvenini ve yaşam kalitesini artırmada önemli bir adımdır. Doğru bilgi ve profesyonel destekle, bu sorun kolaylıkla yönetilebilir ve daha genç bir görünüm elde edilebilir.

Göz Altı Torbalarının Tedavisinde Doğal Yöntemler

Cerrahi olmayan yöntemler ve kozmetik ürünlerin yanı sıra, göz altı torbalarını azaltmak için doğal yöntemler de oldukça popülerdir.

Göz altı torbalarına karşı etkili bazı doğal çözümler:

Soğuk Çay Poşetleri: Siyah veya yeşil çay poşetlerini demleyip soğutarak gözlerin üzerine yerleştirmek, şişlikleri ve koyu halkaları hafifletebilir. Çayın içeriğindeki antioksidanlar ve kafein, cildin sıkılaşmasına yardımcı olur.
Hindistan Cevizi Yağı: Göz çevresine düzenli olarak hindistan cevizi yağı ile masaj yapmak, cildin nem dengesini korur ve ince çizgilerin azalmasına yardımcı olabilir. Hindistan cevizi yağı, aynı zamanda anti-inflamatuar özelliklere sahip olduğu için şişlikleri de azaltabilir.
Aloe Vera: Aloe vera, cildi yatıştırıcı ve yenileyici özellikleriyle bilinir. Göz çevresine düzenli olarak aloe vera jeli uygulamak, cildin esnekliğini artırır ve göz altı torbalarını hafifletir.
Salatalık Dilimleri: Göz altı bölgesine salatalık dilimleri yerleştirmek, cildi nemlendirir ve serinletir. Salatalığın antioksidan içeriği, göz altındaki şişliklerin azalmasına yardımcı olur.
Patates Dilimleri: Göz altı torbaları ve koyu halkalar için etkili bir diğer doğal çözüm patates dilimleridir. Patatesin içeriğindeki enzimler ve nişasta, cildin rengini açarak koyu halkaların görünümünü azaltabilir.

Sonuç

Göz altı torbaları, estetik bir sorun olmasının yanı sıra kişinin genel sağlığını ve yaşam kalitesini etkileyen önemli bir problemdir. Yaşlanma, genetik faktörler, yorgunluk ve alerjiler gibi çeşitli nedenlerle ortaya çıkan bu durum, doğru bakım ve tedavi yöntemleriyle kontrol altına alınabilir. Göz altı torbalarını önlemek ve tedavi etmek için yaşam tarzı değişiklikleri, cilt bakımı ürünleri ve tıbbi müdahaleler gibi pek çok seçenek mevcuttur. Her bireyin cilt yapısı ve ihtiyaçları farklı olduğu için, en uygun tedavi yöntemini belirlemek için bir uzmanla görüşmek önemlidir.

Referanslar:

Göz Altı Torbalarının 6 Nedeni, Tanısı Ve Tedavisi
Baumann, L. (2010). Cosmetic Dermatology: Principles and Practice. McGraw-Hill Medical.
Goldberg, R. A., & McCann, J. D. (2000). Orbital surgery: A conceptual approach. Springer.
Glogau, R. G. (2005). Chemical peels and laser surgery for the treatment of photoaging. Clinics in Plastic Surgery.
Finzi, E., & Burt, B. (2003). Botulinum toxin for the treatment of facial wrinkles. Archives of Dermatology.
Dover, J. S., & Alam, M. (2008). Non-Surgical Rejuvenation of the Aging Face. Saunders.
Carruthers, A., & Carruthers, J. (2007). Botulinum toxin: Procedures in cosmetic dermatology series. Elsevier.
Brightman, L., Geronemus, R. G., & Rullan, P. P. (2011). Combination laser resurfacing with CO2 and erbium: YAG laser. Journal of Cosmetic and Laser Therapy.
Dayan, S. H., Arkins, J. P., & Galgiani, J. N. (2011). Hyaluronic acid gel for volume restoration. Dermatologic Surgery.
Sadick, N. S. (2008). Cosmetic dermatology. Elsevier.
Housman, T. S., & Wilkel, D. A. (2004). Efficacy of nonablative laser resurfacing for photoaging and scarring. Dermatologic Surgery.
Fitzpatrick, R. E. (1998). Laser skin resurfacing. Mosby.
Goldberg, D. J. (2009). Advanced techniques in dermatologic surgery. Informa Healthcare.
Ganceviciene, R., Liakou, A. I., & Boström, A. (2012). Skin anti-aging strategies. Dermato-Endocrinology.
Lee, S. H., & Cho, S. (2013). Cosmetic use of botulinum toxin. Yonsei Medical Journal.
Perry, A. W., & Harrington, M. (2005). Surgical rejuvenation of the aging face. Springer.
Smith, S. R., & Hart, D. A. (2010). Laser therapy for rejuvenation of the skin. Plastic and Reconstructive Surgery.
Werschler, W. P., & Shecter, S. (2011). Injectable hyaluronic acid for facial soft tissue augmentation. Dermatologic Surgery.
Yaar, M., & Gilchrest, B. A. (2007). Aging of skin. In Mechanisms of Ageing and Development.
Roenigk, H. H., & Roenigk, R. K. (1996). Dermatologic Surgery: Principles and Practice. Marcel Dekker.
Brandt, F. S., Cazzaniga, A., & Hann, M. (2008). Advances in Hyaluronic Acid Filler Technology: Implications for Aesthetic Use. Journal of Cosmetic and Laser Therapy.
Weiss, R. A., & Weiss, M. A. (2005). Nonablative facial rejuvenation. Clinical Plastic Surgery.
Lupo, M. P., & Cole, A. L. (2007). Cosmeceutical peptides. Clinics in Dermatology.
Carruthers, J. D., & Carruthers, A. (2008). Injectable Fillers in Aesthetic Medicine. Springer.
Kligman, A. M. (1988). Topical Retinoids in the Treatment of Aging Skin. Journal of the American Academy of Dermatology.
Watson, R. E., & Griffiths, C. E. (2005). Extrinsic ageing and photoageing of the skin. Clinical and Experimental Dermatology.
Mukhtar, H., & Ahmad, N. (1999). Green tea and skin. Journal of the American Academy of Dermatology.
https://scholar.google.com/
https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/
https://www.researchgate.net/
https://www.nhs.uk/

Göz Altı Torbalarının 6 Nedeni, Tanısı Ve Tedavisi

Sağlık Bilgisi Paylaş !