Pelvik Ağrı Sendromu: 8 Belirtisi, Nedenleri Ve Tedavisi
Pelvik Ağrı Sendromu (PAS), dünya genelinde milyonlarca insanı etkileyen ve yaşam kalitesini ciddi anlamda düşürebilen karmaşık bir durumdur. Pelvik bölge, alt karın ve kasık bölgelerini kapsayan geniş bir alanı içerir ve bu bölgedeki ağrıların nedeni birçok farklı faktörden kaynaklanabilir. Çoğunlukla kadınlarda görüldüğü düşünülse de, pelvik ağrı sendromu hem erkekleri hem de kadınları etkileyebilir. Özellikle uzun süreli veya kronik pelvik ağrı, bireyin günlük yaşam aktivitelerini, iş yaşamını ve sosyal ilişkilerini önemli ölçüde etkileyebilir. PAS’nin nedenleri, belirtileri ve tedavi seçenekleri son derece çeşitli olup, tıbbi müdahale gerektirir.
Sağlık Bilgisi İçeriği
Pelvik Ağrı Sendromu: 8 Belirtisi, Nedenleri Ve Tedavisi
Pelvik ağrı sendromunun tanımı genellikle basit bir ağrıdan çok daha karmaşık olabilir. Bu sendrom, genellikle sinir sistemini, kas iskelet yapısını, ürogenital sistemi ve gastrointestinal sistemi içeren bir dizi organın işlev bozukluğundan kaynaklanabilir. Özellikle kronik pelvik ağrı (KPA) olarak tanımlanan durum, altı aydan daha uzun süre devam eden ve tedaviye direnç gösteren pelvik ağrılar için kullanılır. Bu durum, kadınlarda daha sık görülmekle birlikte, erkeklerde de kronik prostatit veya kronik pelvik ağrı sendromu gibi farklı formlarda ortaya çıkabilir. Pelvik ağrılar genellikle karın, kalça, genital bölge ve bel gibi vücudun geniş bir alanına yayılabilir ve bazen birincil kaynağın tespit edilmesi oldukça zor olabilir.
Pelvik ağrı sendromu, bireyin genel sağlığını ve psikolojik durumunu da etkileyebilir. Kronik ağrı çeken kişilerde anksiyete, depresyon ve yaşam kalitesinde belirgin bir düşüş gözlemlenebilir. Aynı zamanda, bu sendromun nedenleri ve tedavi seçenekleri üzerinde yapılan araştırmalar, tıbbi topluluk içinde hala devam etmekte olan bir tartışma konusudur. Çeşitli disiplinlerden uzmanlar, bu sendromun tedavisinde multidisipliner yaklaşımlar önermektedir. Bu yaklaşımlar; fizyoterapi, psikoterapi, ilaç tedavisi ve cerrahi müdahaleler gibi geniş bir yelpazeyi içerebilir.
Son yıllarda, pelvik ağrı sendromu ile ilgili farkındalığın artması ve bu alandaki araştırmaların ilerlemesi, tedavi süreçlerinin daha kişiselleştirilmiş ve etkili olmasını sağlamıştır. Ancak, bu ilerlemelere rağmen, hala çok sayıda hasta etkili tedaviye erişememekte ve bu durum onların hem fiziksel hem de duygusal açıdan zor bir yaşam sürmelerine neden olmaktadır. Bu makalede, pelvik ağrı sendromunun nedenleri, belirtileri, teşhis yöntemleri ve tedavi seçenekleri üzerine detaylı bir inceleme sunulacak ve bu karmaşık durumun yönetimi konusunda kapsamlı bilgi verilecektir.
Pelvik Ağrı Sendromu Nedenleri Nelerdir?
Pelvik Ağrı Sendromunun nedenleri karmaşık olabilir ve birçok farklı faktörden kaynaklanabilir.
Pelvik ağrının olası nedenlerinin daha ayrıntılı bir açıklaması:
- Adet Dönemi: Birçok kadın adet dönemi sırasında veya öncesinde pelvik ağrı yaşar. Bu, rahmin kasılması ve endometriumun (rahim iç zarının) dökülmesi ile ilişkilidir. Bu ağrı genellikle hafif ila orta derecede olup adet dönemi sona erdiğinde geçer.
- Endometriozis: Endometriozis, rahim iç zarının rahim dışına yayıldığı bir durumdur. Bu, pelvik bölgede inflamasyona ve ağrıya neden olabilir. Endometriozis ayrıca adet dönemi dışında da ağrıya yol açabilir.
- Rahim Fibroidleri: Rahim fibroidleri, rahim iç kas dokusundan kaynaklanan benign tümörlerdir. Büyük fibroidler, pelvik ağrıya, basıya ve rahatsızlığa neden olabilir.
- Pelvik İnflamatuar Hastalık (PID): Cinsel yolla bulaşan enfeksiyonlar, rahim, fallop tüpleri ve yumurtalıkları etkileyebilir. PID, pelvik ağrının bir nedeni olabilir ve tedavi edilmezse ciddi sorunlara yol açabilir.
- Üriner Sistem Sorunları: İdrar yolu enfeksiyonları veya böbrek taşları gibi üriner sistem sorunları pelvik bölgede ağrıya neden olabilir.
- Bağırsak Sorunları: İrritabl Bağırsak Sendromu (IBS) veya inflamatuar bağırsak hastalığı gibi bağırsak sorunları, pelvik ağrının nedenlerinden biri olabilir.
- Kas ve Bağ Dokusu Sorunları: Pelvik taban kaslarının spazmı veya gerilmesi, ağrıya katkıda bulunabilir. Bu kaslar, pelvik organları destekler ve kontrol eder.
- Psikolojik Faktörler: Stres, anksiyete ve depresyon gibi psikolojik faktörler, pelvik ağrının şiddetini artırabilir veya sürekli hale getirebilir.
- Cerrahi Sonuçlar: Pelvik bölgede daha önce yapılan cerrahi müdahaleler, bazen sinirlere veya dokulara zarar verebilir ve ağrıya neden olabilir.
- Diğer Nedenler: Diğer potansiyel nedenler arasında kronik kabızlık, ağrılı cinsel ilişki, adet dönemi sonrası ağrı sendromu ve interstisyel sistit (IC) bulunabilir.
Pelvik Ağrı Sendromunun nedeni kişiden kişiye farklılık gösterebilir ve bazen birden fazla neden bir araya gelebilir. Bu nedenle pelvik ağrıyı değerlendirmek ve tedavi etmek için bir sağlık profesyoneli ile çalışmak önemlidir.
Pelvik Ağrı Sendromu Belirtileri Nelerdir?
Pelvik Ağrı Sendromunun belirtileri kişiden kişiye farklılık gösterebilir ve ağrının nedenine bağlı olarak değişebilir. Ancak genel olarak, pelvik ağrı sendromu olan kişilerde aşağıda belirtilen semptomlar sıkça görülür:
- Alt Karın veya Kasık Ağrısı: Pelvik ağrı sendromunun en belirgin belirtisi, alt karın veya kasık bölgesinde sürekli veya tekrarlayan ağrıdır. Bu ağrı hafiften şiddetliye kadar değişebilir ve sıklıkla rahatsızlık yaratır.
- Ağrının Dönemsel Olması: Bazı kadınlarda pelvik ağrı adet dönemi sırasında artar veya adet sancısı gibi hissedebilir. Bu durum, özellikle endometriozis gibi adetle ilişkili problemlerle ilişkilendirilebilir.
- İdrar Yaparken Ağrı: Pelvik ağrı sendromu olan kişiler bazen idrar yaparken ağrı hissedebilirler. Bu, idrar yolu enfeksiyonu gibi idrar yolu sorunlarından kaynaklanabilir.
- Cinsel İlişki Sırasında Ağrı: Pelvik ağrı sendromu, cinsel ilişki sırasında da ağrıya neden olabilir. Bu ağrı genellikle vajinismus veya vulvodynia gibi cinsel işlev bozuklukları ile ilişkilendirilir.
- Kabızlık veya İshal: Bağırsak problemleri pelvik ağrı sendromunun bir parçası olarak ortaya çıkabilir. Kabızlık veya ishal sık görülen semptomlardır.
- İdrar Sıkışması veya Sık İdrara Çıkma: Pelvik bölgedeki ağrı, idrar yapma ile ilişkilendirilebilir. İdrar yaparken zorluk çekme veya sık sık idrara çıkma hissi olabilir.
- Bulantı veya Kusma: Pelvik ağrı sendromu bazen bulantı veya kusmaya da neden olabilir. Bu semptomlar özellikle bağırsak problemleriyle ilişkilendirilebilir.
- Bel Ağrısı veya Bacak Ağrısı: Pelvik ağrı bazen bel veya bacaklara yayılabilir. Bu, sinirlerin etkilendiği durumlarda görülebilir.
Pelvik Ağrı Sendromu Tanısı Nasıl Konur?
Pelvik Ağrı Sendromu, özellikle kronik seyir gösterdiğinde, hastaların yaşam kalitesini ciddi şekilde etkileyen ve kompleks bir tıbbi durum olarak karşımıza çıkar. Bu sendromun tanısı, genellikle multifaktöriyel etiyolojilerden kaynaklanan belirtilerin değerlendirilmesini gerektirir. Pelvik Ağrı Sendromu tanısında, ayrıntılı bir hasta öyküsü, fiziksel muayene ve gerekli tanı testlerinin birlikte kullanılması önemlidir.
1. Hasta Öyküsü
Pelvik ağrı sendromu tanısında ilk adım, detaylı bir hasta öyküsünün alınmasıdır. Hasta öyküsünde şu unsurlar sorgulanmalıdır:
- Ağrının süresi ve özellikleri: Ağrının süresi genellikle üç aydan uzun sürüyorsa, kronik pelvik ağrı olarak değerlendirilir. Ağrının yeri, şiddeti, yayılımı, ne zaman başladığı, belirli durumlarla ilişkisi ve karakteri (yanıcı, batıcı, künt vs.) ayrıntılı şekilde not edilmelidir.
- Tetikleyici faktörler: Ağrıyı artıran veya azaltan durumlar sorgulanmalıdır (örneğin, menstrüasyon, cinsel ilişki, idrara çıkma veya bağırsak hareketleri).
- Geçmiş tıbbi öykü: Pelvik bölgeyle ilgili geçirilmiş cerrahi müdahaleler, enfeksiyonlar, endometriozis, kronik inflamatuar hastalıklar ve doğum öyküsü önemlidir.
- Psikososyal faktörler: Anksiyete, depresyon ve travma öyküsü gibi psikososyal durumların ağrı algısını artırabileceği göz önünde bulundurulmalıdır.
2. Fiziksel Muayene
Fiziksel muayene, PAS tanısında kritik bir rol oynar. Muayenede aşağıdaki adımlar dikkatlice uygulanmalıdır:
- Abdomen muayenesi: Pelvik bölgedeki hassasiyet, kitle veya organ büyümesi değerlendirilir.
- Pelvik muayene: Vajinal ve rektal muayene sırasında pelvik kaslarda spazm, hassasiyet ve ağrı kaynakları belirlenebilir. Özellikle pelvik taban kaslarının değerlendirilmesi önemlidir.
- Kas-iskelet sistemi muayenesi: Postür, omurga ve pelvik bölgedeki kas yapılarındaki anormallikler incelenir. Miyofasiyal ağrı sendromu olasılığı da değerlendirilmelidir.
3. Laboratuvar Testleri
Laboratuvar testleri, altta yatan enfeksiyöz, inflamatuar veya metabolik nedenlerin dışlanmasında yardımcı olabilir. Sıklıkla kullanılan testler şunlardır:
- Tam kan sayımı (TKS): Enfeksiyon veya inflamasyon belirtileri için değerlendirme.
- C-reaktif protein (CRP) ve eritrosit sedimantasyon hızı (ESR): İnflamatuar süreçlerin varlığını araştırmak için.
- İdrar tahlili ve kültürü: İdrar yolu enfeksiyonlarının dışlanması için.
- Cinsel yolla bulaşan enfeksiyonlar için testler: Özellikle klamidya ve gonore açısından tarama.
4. Görüntüleme Teknikleri
Pelvik ağrı sendromu değerlendirilmesinde görüntüleme yöntemleri önemli bir yer tutar. Özellikle anatomik bozuklukları veya organ patolojilerini değerlendirmek için kullanılır:
- Ultrasonografi (USG): İlk basamak görüntüleme yöntemi olarak yaygın bir şekilde kullanılır. Özellikle kistler, myomlar veya pelvik inflamatuar hastalık bulgularını gösterebilir.
- Manyetik Rezonans Görüntüleme (MRG): Derin endometriozis veya diğer pelvik organ patolojilerini daha ayrıntılı bir şekilde değerlendirmek için tercih edilir.
- Bilgisayarlı Tomografi (BT): Genellikle akut durumlarda veya cerrahi planlama sırasında kullanılır.
5. Diğer Tanısal Yöntemler
- Laparoskopi: Eğer diğer yöntemlerle ağrının nedeni saptanamazsa, tanısal laparoskopi yapılabilir. Bu yöntem özellikle endometriozis gibi durumların tanısında altın standarttır.
- Pelvik taban fonksiyon testleri: Elektromiyografi (EMG) gibi yöntemler, pelvik taban kaslarındaki disfonksiyonları değerlendirmek için kullanılabilir.
6. Psikolojik ve Multidisipliner Değerlendirme
Kronik pelvik ağrının psikolojik boyutları göz ardı edilmemelidir. Psikiyatri veya psikoloji uzmanlarının değerlendirmesi, ağrının psikososyal etkilerini anlamak ve yönetmek için kritik önem taşır. Aynı zamanda, ağrının yönetimi için multidisipliner bir ekip yaklaşımı önerilmektedir.
7. Ayırıcı Tanı
Pelvik ağrı sendromu tanısında birçok farklı durum ayırıcı tanıya dahil edilmelidir. Bunlar arasında endometriozis, pelvik inflamatuar hastalık, interstisyel sistit, irritabl bağırsak sendromu, miyofasiyal ağrı sendromu ve nöropatik ağrı bulunur. Tanı süreci, bu durumların dışlanmasını ve birincil nedenin tespitini hedefler.
Pelvik Ağrı Sendromu tanısı, hem fiziksel hem de psikolojik faktörleri kapsayan bütüncül bir değerlendirme gerektirir. Doğru bir tanı, hastanın tedavi sürecindeki başarısını artırmak için kritik bir adımdır.
Pelvik Ağrı Sendromu Tedavisi Nasıl Yapılır?
Pelvik Ağrı Sendromu tedavisi, multidisipliner bir yaklaşımı gerektiren karmaşık bir süreçtir. Tedavi planı, ağrının kaynağı, şiddeti, süresi ve bireyin yaşam kalitesi üzerindeki etkisi gibi faktörlere dayanır. İşte Pelvik Ağrı Sendromu tedavisinde kullanılan başlıca yöntemler:
1. Medikal Tedavi
Pelvik ağrının tedavisinde ilaçlar sıklıkla ilk basamak olarak kullanılır. Bu ilaçlar şunları içerir:
- Ağrı Kesiciler ve Antiinflamatuvar İlaçlar: Nonsteroid antiinflamatuvar ilaçlar (NSAID’ler) ağrıyı azaltmada etkili olabilir. Daha şiddetli vakalarda opioidler kullanılabilir ancak bağımlılık riski nedeniyle dikkatli uygulanmalıdır.
- Hormonal Tedaviler: Endometriozis gibi hormonal nedenlerden kaynaklanan pelvik ağrılarda hormonal tedaviler (doğum kontrol hapları, GnRH agonistleri) tercih edilir.
- Antidepresanlar ve Antikonvülzanlar: Kronik ağrının sinir sistemi üzerindeki etkisini azaltmak için düşük doz trisiklik antidepresanlar veya gabapentin/pregabalin gibi antikonvülzanlar kullanılabilir.
- Kas Gevşeticiler: Pelvik taban kas spazmlarını rahatlatmak için kas gevşeticiler önerilebilir.
2. Pelvik Ağrı Sendromunda Fizyoterapi
Pelvik taban kaslarının gevşetilmesi ve güçlendirilmesi, Pelvik ağrı sendromu tedavisinde önemli bir rol oynar. Fizyoterapi, özellikle pelvik taban disfonksiyonunun ağrıyı tetiklediği durumlarda oldukça etkilidir. Kullanılan yöntemler:
- Manuel Terapi: Pelvik kasların gevşetilmesi ve hareket açıklığının artırılması için el teknikleri uygulanır.
- Biofeedback: Kas aktivitesinin görselleştirilmesi ve doğru kas kullanımının öğretilmesi için kullanılan bir yöntemdir.
- Germe ve Güçlendirme Egzersizleri: Pelvik kaslar ve çevre kas gruplarını hedef alan egzersizler ağrıyı hafifletebilir.
- Elektroterapi: Sinir uyarılarının düzenlenmesi ve kas gevşemesinin sağlanması için düşük voltajlı elektrik akımları uygulanabilir.
3. Psikolojik Destek
Pelvik ağrı kronikleştiğinde, psikolojik etkiler kaçınılmazdır. Bu nedenle tedaviye psikolojik destek eklenmesi önemlidir.
- Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT): Ağrının algılanması ve yönetimi konusunda bireyin farkındalığını artırır.
- Stres Yönetimi Teknikleri: Meditasyon, yoga ve mindfulness gibi uygulamalar stres kaynaklı ağrı artışını azaltabilir.
- Destek Grupları: Benzer sorunları yaşayan bireylerle iletişim kurmak, duygusal destek sağlar.
4. Cerrahi Müdahale
Eğer medikal ve konservatif tedaviler etkili olmazsa, cerrahi müdahaleler düşünülebilir.
- Laparoskopi: Endometriozis, adezyonlar veya diğer yapısal sorunların tanı ve tedavisinde kullanılır.
- Nöromodülasyon: Sinir uyarılarının düzenlenmesi için spinal veya sakral sinir stimülasyon teknikleri uygulanabilir.
- Histerektomi veya Ooforektomi: Endometriozis veya diğer ciddi rahatsızlıklarda rahim ve yumurtalıkların alınması gibi daha radikal cerrahi seçenekler kullanılabilir.
5. Diyet ve Yaşam Tarzı Değişiklikleri
Sağlıklı bir yaşam tarzı, ağrının şiddetini ve sıklığını azaltmada yardımcı olabilir.
- Antiinflamatuvar Diyet: İşlenmiş gıdalardan uzak, sebze-meyve ağırlıklı bir diyet önerilir.
- Egzersiz: Düzenli aerobik egzersizler kan dolaşımını artırır ve kasları güçlendirir.
- Sigara ve Alkol Tüketiminin Azaltılması: Bu maddeler ağrıya katkıda bulunabileceğinden kaçınılması önerilir.
6. Alternatif ve Tamamlayıcı Tedaviler
Bazı hastalar, geleneksel tıbbi tedavilerin yanı sıra alternatif yaklaşımlardan da fayda görebilir.
- Akupunktur: Belirli noktalara yapılan iğne uygulaması, sinir sistemi üzerindeki etkisiyle ağrıyı azaltabilir.
- Masaj Terapisi: Kasların gevşemesi ve dolaşımın artırılması için etkilidir.
- Bitkisel Tedaviler: Ağrıyı hafifletici etkisi olan bazı bitkisel preparatlar kullanılabilir. Ancak, bu tedavilerin bir uzman kontrolünde uygulanması önemlidir.
7. Multidisipliner Yaklaşım
Pelvik Ağrı Sendromu tedavisi, farklı uzmanlıkların bir arada çalışmasını gerektirir. Kadın doğum uzmanları, ürologlar, fizyoterapistler, psikologlar ve ağrı yönetimi uzmanları, bireyselleştirilmiş bir tedavi planı oluşturmak için birlikte çalışmalıdır.
Pelvik Ağrı Sendromu tedavisi, zaman ve sabır gerektiren bir süreçtir. Tedaviye uyum, düzenli takip ve bireye uygun bir planlama, başarılı sonuçlar elde etmenin temel taşlarıdır.
Sonuç
Pelvik Ağrı Sendromu, hem fizyolojik hem de psikolojik etkileri olan karmaşık bir sağlık sorunudur. Nedeni genellikle çok faktörlü olduğundan, tedavi yaklaşımları da kişiye özel olarak planlanmalıdır. Multidisipliner tedavi yöntemleri, bu sendromun yönetiminde en etkili sonuçları verir. Kapsamlı bir teşhis süreci, doğru tedavi planının oluşturulmasında kritik rol oynar. Hastaların yaşam kalitesini artırmak için tedaviye erken başlamak ve düzenli takip son derece önemlidir.
Referanslar:
- Pelvik Ağrı Sendromu: 8 Belirtisi, Nedenleri Ve Tedavisi
- Abrams, P., et al. (2002). “The standardisation of terminology of lower urinary tract function: report from the Standardisation Sub-committee of the International Continence Society.” Neurourology and Urodynamics, 21(2), 167–178.
- Clemens, J. Q., et al. (2005). “Prevalence and incidence of chronic pelvic pain in primary care: evidence from the TRIUMPH study.” The Journal of Urology, 173(2), 573–577.
- Daniels, J. P., et al. (2010). “Evaluation of chronic pelvic pain.” Obstetrics, Gynaecology & Reproductive Medicine, 20(8), 241–247.
- Zondervan, K. T., et al. (2001). “The prevalence of chronic pelvic pain in women in the United Kingdom: a systematic review.” BJOG: An International Journal of Obstetrics & Gynaecology, 108(8), 846–851.
- Howard, F. M. (2003). “Chronic pelvic pain.” Obstetrics and Gynecology, 101(3), 594–611.
- Jarrell, J., et al. (2004). “Chronic pelvic pain: A multidisciplinary approach.” Advances in Therapy, 21(5), 295–306.
- Grace, V. M., & Zondervan, K. T. (2004). “Chronic pelvic pain in women in New Zealand: comparative well-being outcomes for those with and without a diagnosis.” BJOG: An International Journal of Obstetrics & Gynaecology, 111(3), 265–272.
- Allaire, C., et al. (2007). “Chronic pelvic pain in women: evaluation and management.” Journal of Obstetrics and Gynaecology Canada, 29(8), 717–726.
- Latthe, P. M., et al. (2006). “Chronic pelvic pain in women.” BMJ, 332(7544), 749–751.
- Goldstein, I. T., et al. (2012). “Pelvic floor physical therapy for treatment of interstitial cystitis/painful bladder syndrome.” Current Urology Reports, 13(5), 433–439.
- Giamberardino, M. A., et al. (2010). “Pain syndromes associated with the female reproductive system.” Current Opinion in Obstetrics and Gynecology, 22(6), 425–429.
- As-Sanie, S., et al. (2012). “Pelvic pain: Pathogenesis and integrative treatment approaches.” Current Pain and Headache Reports, 16(6), 541–548.
- Reiter, R. C. (1990). “Chronic pelvic pain.” The American Journal of Obstetrics and Gynecology, 162(2), 420–426.
- Fall, M., et al. (2004). “The bladder pain syndrome: a holistic approach.” The Journal of Urology, 171(6 Pt 1), 2125–2130.
- Woolf, C. J. (2010). “Central sensitization: Implications for the diagnosis and treatment of pain.” Pain, 152(Suppl 3), S2–S15.
- ACOG Practice Bulletin No. 51 (2004). “Chronic pelvic pain.” Obstetrics and Gynecology, 103(3), 589–605.
- Steege, J. F., et al. (1993). “The role of laparoscopic evaluation in chronic pelvic pain.” Obstetrics and Gynecology Clinics of North America, 20(4), 743–751.
- Tu, F. F., et al. (2007). “Clinical and scientific basics of chronic pelvic pain.” Journal of Minimally Invasive Gynecology, 14(5), 659–669.
- Fauconnier, A., et al. (2002). “Chronic pelvic pain and quality of life in women.” The American Journal of Obstetrics and Gynecology, 187(5), 1383–1387.
- Hummelshoj, L., et al. (2006). “Chronic pelvic pain in endometriosis.” Best Practice & Research Clinical Obstetrics & Gynaecology, 20(5), 695–711.
- Vercellini, P., et al. (2009). “Chronic pelvic pain in women with endometriosis: a literature review.” European Journal of Obstetrics & Gynecology and Reproductive Biology, 146(1), 3–7.
- Wesselmann, U., et al. (1998). “Neurogenic inflammation and chronic pelvic pain.” World Journal of Urology, 16(5), 325–329.
- Melzack, R., & Wall, P. D. (1996). “Pain mechanisms: A new theory.” Science, 150(3699), 971–979.
- Ahangari, A. (2014). “Prevalence of chronic pelvic pain among women: An updated review.” Pain Physician, 17(2), E141–E147.
- Clemens, J. Q., et al. (2007). “Baseline urinary symptom severity and pain measures among women in the Interstitial Cystitis Data Base (ICDB) cohort.” Urology, 69(5), 84–90.
- Montoya, M. E., & Calhoun, A. H. (2008). “Pelvic pain and headache.” Current Pain and Headache Reports, 12(5), 376–383.
- Zondervan, K. T., et al. (2005). “Endometriosis: Epidemiology and aetiological factors.” Best Practice & Research Clinical Obstetrics & Gynaecology, 19(2), 177–192.
- Jarrell, J. (2011). “Chronic pelvic pain as a marker of inflammation in women.” Journal of Obstetrics and Gynaecology Canada, 33(10), 1042–1048.
- Chung, M. K., et al. (2005). “Interstitial cystitis and chronic pelvic pain: New concepts and future directions.” Obstetrics and Gynecology Clinics of North America, 32(3), 687–710.
- Moldwin, R. M., & Fariello, J. Y. (2013). “Myofascial trigger points of the pelvic floor: Associations with urological pain syndromes and treatment strategies including injection therapy.” Current Urology Reports, 14(6), 409–417.
- Abbott, J., et al. (2004). “Laparoscopic excision of endometriosis: a randomized, placebo-controlled trial.” Fertility and Sterility, 82(4), 878–884.
- Payne, C. K., et al. (2007). “A critical review of the literature on interstitial cystitis and painful bladder syndrome.” International Urogynecology Journal and Pelvic Floor Dysfunction, 18(9), 861–866.
- Ballweg, M. L. (2004). “Impact of endometriosis on women’s health: Comparative historical data show that the earlier the onset, the more severe the disease.” Best Practice & Research Clinical Obstetrics & Gynaecology, 18(2), 201–218.
- Mathias, S. D., et al. (1996). “Chronic pelvic pain: Prevalence, health-related quality of life, and economic correlates.” Obstetrics and Gynecology, 87(3), 321–327.
- Orr, N. L., et al. (2017). “Pain symptoms associated with endometriosis: a systematic review and meta-analysis.” Canadian Medical Association Journal Open, 5(2), E366–E381.
- https://scholar.google.com/
- https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/