100 / 100

Pembe göz, tıbbi olarak konjonktivit olarak bilinen bir durumdur ve gözün en dış tabakası olan konjonktivanın iltihaplanması ile karakterize edilir. Bu durum, gözde belirgin bir pembe veya kırmızı renk değişikliğine neden olduğu için halk arasında yaygın olarak “pembe göz” olarak adlandırılır. Konjonktivit, oldukça yaygın bir göz enfeksiyonu olmasına rağmen genellikle hafif ve kendiliğinden iyileşir. Bununla birlikte, bazı durumlarda tedavi gerektiren ciddi bir durumun belirtisi olabilir. Pembe göz, enfeksiyon, alerji veya tahriş gibi çeşitli nedenlerle ortaya çıkabilir ve bulaşıcı olabilir, bu nedenle özellikle okul çağındaki çocuklarda ve kalabalık yerlerde yaygın görülür. Bu yazıda, pembe gözün nedenleri, belirtileri, tedavi yöntemleri ve korunma yolları üzerinde durulacaktır.

Sağlık Bilgisi İçeriği

Konjonktivit, Pembe Göz: 10 Belirtisi, Nedenleri ve Tedavisi

Pembe göz vakaları hem viral hem de bakteriyel kaynaklı olabilir. Viral konjonktivit genellikle soğuk algınlığına benzer belirtilerle birlikte ortaya çıkar ve burun akıntısı, boğaz ağrısı gibi semptomlarla eşlik edebilir. Bu tür konjonktivit bulaşıcıdır ve kişiden kişiye kolayca yayılabilir. Bakteriyel konjonktivit ise gözde irin benzeri akıntılara neden olur ve genellikle iki gözü de etkiler. Enfeksiyonun türüne bağlı olarak belirtiler farklılık gösterebilir ve tedavi yöntemleri değişiklik arz eder. Öte yandan, alerjik konjonktivit, genellikle mevsimsel alerjilere veya göz temasına neden olan maddelere karşı duyarlılık sonucu gelişir. Bu nedenle, pembe gözün altında yatan nedenin doğru bir şekilde belirlenmesi tedavi için kritik öneme sahiptir.

Pembe göz, oldukça rahatsız edici bir durum olabilir; kaşıntı, yanma ve aşırı sulanma gibi semptomlarla kişinin günlük yaşamını olumsuz etkileyebilir. Ancak uygun tedavi ve hijyen önlemleriyle bu rahatsızlık kısa sürede kontrol altına alınabilir. Enfeksiyöz pembe göz vakaları, genellikle hijyen eksikliği ve enfekte yüzeylerle temas sonucunda yayılır. Özellikle okul ve iş yerlerinde bir salgın hâlini alabilir. Alerjik konjonktivit ise genellikle polen, toz veya hayvan tüyleri gibi alerjenlerle temas sonucunda ortaya çıkar ve genellikle bulaşıcı değildir. Her iki durumda da tedavi süreci ve izlenecek yöntemler farklılık gösterir.

Son yıllarda, özellikle dijital ekranların kullanımının artmasıyla birlikte göz sağlığına yönelik sorunlarda artış görülmektedir. Uzun süreli ekran kullanımı gözleri tahriş edebilir ve konjonktivit semptomlarını tetikleyebilir. Göz kuruluğu, kaşıntı ve kızarıklık gibi belirtiler, modern yaşamın bir parçası hâline gelen ekran başında uzun saatler geçirme alışkanlığından kaynaklanabilir. Bu nedenle, konjonktivit riskini azaltmak için sadece hijyen önlemlerine değil, aynı zamanda göz sağlığına genel olarak dikkat etmek önemlidir.

Konjonktivit Nedir?

Konjonktivit, gözün beyaz kısmını (sklera) ve göz kapaklarının iç yüzeyini kaplayan ince, şeffaf zar olan konjonktivanın iltihaplanmasıdır. Bu durum, gözlerde kızarıklık, kaşıntı, sulanma, yanma hissi ve çapaklanma gibi belirtilerle kendini gösterir. Konjonktivit, enfeksiyöz ve enfeksiyöz olmayan olmak üzere iki ana gruba ayrılır. Enfeksiyöz konjonktivitler genellikle virüsler veya bakterilerden kaynaklanırken, enfeksiyöz olmayan konjonktivitler alerjik reaksiyonlar, tahriş edici maddeler (duman, toz, kimyasallar) veya göz kuruluğuna bağlı olarak gelişebilir.

Viral konjonktivitler çoğunlukla adenovirüsler nedeniyle ortaya çıkar ve oldukça bulaşıcıdır. Bakteriyel konjonktivitler ise streptokok veya stafilokok gibi bakteriler tarafından tetiklenebilir ve yoğun çapaklanma ile karakterizedir. Alerjik konjonktivit genellikle mevsimsel alerjilerle bağlantılıdır ve gözlerde şiddetli kaşıntı, kızarıklık ve şişlik gibi belirtilerle kendini gösterir. Tedavi, konjonktivitin nedenine bağlı olarak değişiklik gösterirken, hijyen kurallarına dikkat edilmesi ve gözleri tahriş edebilecek faktörlerden kaçınılması iyileşme sürecini hızlandırabilir.

Konjonktivit Nedenleri Nelerdir?

Konjonktivit, gözün dış tabakasını kaplayan konjonktiva zarının iltihaplanmasıdır. Çeşitli nedenlere bağlı olarak ortaya çıkabilir ve farklı türleri bulunur. Aşağıda, konjonktivitin en yaygın nedenleri detaylandırılmıştır.

1. Enfeksiyöz Nedenler

Konjonktivit, bakteri, virüs veya mantarlar gibi mikroorganizmaların göz yüzeyini enfekte etmesi sonucu ortaya çıkabilir.

a) Viral Konjonktivit

En yaygın nedeni adenovirüslerdir.
Genellikle soğuk algınlığı, üst solunum yolu enfeksiyonları veya grip ile ilişkilidir.
Bulaşıcılığı yüksektir ve hasta kişilerle temas veya ortak havlu gibi eşyaların kullanımıyla yayılabilir.
Genellikle sulu akıntı, kızarıklık ve kaşıntı ile kendini gösterir.

b) Bakteriyel Konjonktivit

Streptococcus pneumoniae, Staphylococcus aureus ve Haemophilus influenzae gibi bakteriler tarafından tetiklenir.
Gözde yoğun çapaklanma, sarı-yeşil renkte akıntı ve göz kapaklarının yapışması gibi belirtilerle kendini belli eder.
Özellikle çocuklarda daha sık görülür ve hızlı müdahale edilmezse komplikasyonlara yol açabilir.

c) Mantar Enfeksiyonları

Nadir görülse de, kontakt lens kullanımı, bağışıklık sistemi zayıflamış kişiler veya göz yaralanmaları sonrası ortaya çıkabilir.
Genellikle yavaş gelişir ve kronik bir seyir izler.

2. Alerjik Nedenler

Alerjik konjonktivit, bağışıklık sisteminin çeşitli alerjenlere aşırı tepki vermesi sonucu gelişir.

Polen, toz, evcil hayvan tüyleri, küf sporları gibi çevresel alerjenler neden olabilir.
Kontakt lens solüsyonları veya göz damlalarındaki bazı kimyasallara duyarlılık sonucu da gelişebilir.
Genellikle iki gözde birden meydana gelir ve şiddetli kaşıntı, kızarıklık, gözlerde sulanma gibi belirtiler gösterir.

3. Kimyasal ve Toksik Maddelere Bağlı Nedenler

Kimyasal tahrişler ve toksik maddeler de konjonktivitin yaygın nedenlerinden biridir.

Havuz kloru, deterjanlar ve temizlik malzemeleri gözde tahrişe yol açabilir.
Duman, hava kirliliği, egzoz gazları gibi çevresel faktörler gözlerde irritasyona neden olabilir.
Kimyasal maddelerle temas halinde göz hızla yıkanmalı ve tıbbi yardım alınmalıdır.

4. Mekanik ve Fiziksel Nedenler

Gözün maruz kaldığı bazı fiziksel veya mekanik faktörler de konjonktivit gelişimine yol açabilir.

Uzun süre bilgisayar, telefon veya televizyon ekranına bakmak göz kuruluğuna ve tahrişe sebep olabilir.
Kontakt lenslerin yanlış veya hijyenik olmayan kullanımı, konjonktivanın tahriş olmasına ve iltihaplanmasına neden olabilir.
Yabancı cisimler, örneğin toz veya kum gibi partiküller, gözde tahriş ve enfeksiyona sebep olabilir.

5. Otoimmün Hastalıklara Bağlı Konjonktivit

Bazı sistemik otoimmün hastalıklar da konjonktiviti tetikleyebilir.

Sjögren sendromu, gözyaşı üretimini azalttığı için kronik konjonktivite neden olabilir.
Romatoid artrit, lupus gibi bağışıklık sistemini etkileyen hastalıklar da konjonktival inflamasyona yol açabilir.
Genellikle kronik seyir gösterir ve kuru göz sendromu ile birlikte görülür.

Konjonktivitin nedenleri çok çeşitli olabilir ve her biri farklı belirtilerle kendini gösterir. Tedavi yöntemi, altta yatan nedene bağlı olarak değişir. Özellikle bulaşıcı ve alerjik konjonktivit vakalarında hijyen kurallarına dikkat etmek, gözleri tahriş edici maddelerden korumak ve gerektiğinde tıbbi yardım almak önemlidir.

Konjonktivit Belirtileri Nelerdir?

1. Gözde Kızarıklık

Konjonktivitin en yaygın belirtilerinden biri gözde kızarıklıktır. Gözün beyaz kısmı (sklera) iltihaplanma nedeniyle pembe veya kırmızı renkte görünür. Bu durum, konjonktiva tabakasındaki kan damarlarının genişlemesiyle oluşur.

2. Gözde Sulanma

Konjonktivit genellikle gözlerde aşırı sulanmaya neden olur. Gözyaşı bezleri, enfeksiyon veya tahriş sebebiyle daha fazla gözyaşı üreterek gözleri korumaya çalışır.

3. Kaşıntı ve Yanma

Gözlerde yoğun kaşıntı hissi, özellikle alerjik konjonktivitte belirgin bir semptomdur. Kaşıntıyla birlikte yanma hissi de olabilir. Gözleri ovuşturmak belirtileri daha da kötüleştirebilir.

4. Gözde Batma Hissi

Hastalar genellikle gözlerinde bir şey varmış gibi hissettiklerini ifade ederler. Bu batma hissi, tahriş edici maddelere maruz kalma veya göz yüzeyindeki iltihaplanma nedeniyle oluşur.

5. Göz Kapaklarında Şişlik

Konjonktivit, göz kapaklarının şişmesine neden olabilir. Bu durum, göz çevresinde baskı hissine yol açarak kişinin gözlerini açmasını zorlaştırabilir.

6. Işığa Duyarlılık (Fotofobi)

Bazı konjonktivit türlerinde gözler ışığa karşı daha hassas hale gelebilir. Özellikle bakteriyel ve viral konjonktivit vakalarında, ışığa maruz kalmak rahatsızlık hissini artırabilir.

7. Gözde Akıntı ve Çapaklanma

Konjonktivitin türüne bağlı olarak gözden farklı türde akıntılar gelebilir:

Bakteriyel konjonktivitte: Sarı veya yeşilimsi, yoğun bir akıntı görülür. Sabahları göz kapaklarının birbirine yapışmasına neden olabilir.
Viral konjonktivitte: Daha çok sulu ve hafif yapışkan bir akıntı oluşur.
Alerjik konjonktivitte: Genellikle berrak ve sulu bir akıntı olur.

8. Gözlerde Kuruluk Hissi

Bazı konjonktivit türlerinde gözyaşı üretimi azalabilir, bu da gözlerin kuru hissetmesine neden olur. Kuruluk hissi, gözlerde tahrişi artırarak batma ve rahatsızlık oluşturabilir.

9. Gözlerde Ağırlık ve Yorgunluk

Konjonktivitin neden olduğu rahatsızlıklar nedeniyle gözlerde yorgunluk hissi oluşabilir. Gözleri açık tutmak zorlaşabilir ve göz kapakları ağırlaşmış gibi hissedilebilir.

10. Görme Bulanıklığı

İleri düzey vakalarda, gözdeki akıntılar veya tahriş nedeniyle geçici görme bulanıklığı yaşanabilir. Ancak, bu belirti genellikle kalıcı değildir ve tedaviyle düzelir. Eğer bulanıklık uzun süre devam ederse, göz doktoruna başvurulması gerekir.

Bu belirtilerden bir veya birkaçını yaşıyorsanız, altta yatan nedenin belirlenmesi ve uygun tedavi için bir göz doktoruna danışmanız önemlidir.

Konjonktivit Tedavisi Nasıl Yapılır?

Konjonktivitin tedavisi, hastalığın nedenine bağlı olarak değişir. Viral, bakteriyel, alerjik ve irritan konjonktivit için farklı yaklaşımlar mevcuttur. Tedavi sürecinde göz hijyenine dikkat etmek, semptomları hafifletmek ve hastalığın yayılmasını önlemek esastır. İşte konjonktivit tedavisinin detayları:

1. Viral Konjonktivit Tedavisi

Viral konjonktivitin özel bir tedavisi yoktur, çünkü genellikle kendiliğinden iyileşir. Ancak, semptomları hafifletmek ve iyileşme sürecini hızlandırmak için şu önlemler alınabilir:

Göz hijyenine dikkat etmek: Elleri sık sık yıkamak ve göze temas etmekten kaçınmak gerekir.
Soğuk kompres uygulamak: Şişliği ve rahatsızlığı azaltmaya yardımcı olabilir.
Suni gözyaşı damlaları kullanmak: Göz kuruluğunu ve tahrişi hafifletmek için kullanılabilir.
Bağışıklık sistemini desteklemek: Bol su içmek ve dengeli beslenmek iyileşmeyi hızlandırabilir.
Bulaşmayı önlemek: Kişisel havlu, yastık kılıfı ve makyaj malzemelerinin başkalarıyla paylaşılmaması gerekir.

Viral konjonktivit genellikle 1-2 hafta içinde kendiliğinden iyileşir. Ancak, şiddetli durumlarda veya belirtiler uzun sürdüğünde doktora danışılmalıdır.

2. Bakteriyel Konjonktivit Tedavisi

Bakteriyel konjonktivit genellikle antibiyotik damlaları veya merhemleri ile tedavi edilir. Tedavi süreci şunları içerir:

Antibiyotik göz damlası veya merhem kullanımı: Doktorun önerdiği antibiyotikler düzenli olarak kullanılmalıdır. Tedaviye erken başlandığında semptomlar 1-2 gün içinde düzelebilir.
Göz temizliği: Ilık suyla ıslatılmış pamuk veya steril gazlı bez kullanarak gözdeki akıntılar temizlenmelidir.
Ellerin sık sık yıkanması: Enfeksiyonun yayılmasını önlemek için hijyen kurallarına dikkat edilmelidir.
Kontakt lens kullanımına ara vermek: Lensler, enfeksiyon süresince kullanılmamalıdır. İyileşme sonrası lenslerin dezenfekte edilmesi veya yenileriyle değiştirilmesi önerilir.

Tedavi edilmeyen bakteriyel konjonktivit ciddi göz problemlerine yol açabilir, bu nedenle doktor önerilerine uyulmalıdır.

3. Alerjik Konjonktivit Tedavisi

Alerjik konjonktivit, alerjene maruziyeti azaltarak ve belirtileri hafifletici ilaçlar kullanarak tedavi edilir. Önerilen tedavi yöntemleri şunlardır:

Alerjenlerden kaçınmak: Polen, toz, hayvan tüyü veya kimyasal maddelere maruziyet azaltılmalıdır.
Antihistaminik göz damlaları kullanmak: Alerjik reaksiyonu hafifletmeye yardımcı olabilir.
Suni gözyaşı damlaları ile gözleri nemlendirmek: Kuruluk ve tahrişi önler.
Soğuk kompres uygulamak: Gözdeki kaşıntı ve şişliği azaltabilir.
İç mekan hava filtreleri kullanmak: Polen ve diğer alerjenlere maruziyeti en aza indirmek için etkili olabilir.

Alerjik konjonktivit genellikle bulaşıcı değildir ve uygun önlemler alındığında kontrol altına alınabilir.

4. İrritan Konjonktivit Tedavisi (Tahriş Edici Konjonktivit)

İrritan konjonktivit, kimyasal maddeler, duman, toz veya hava kirliliği gibi tahriş edici faktörlere maruziyet sonucu oluşur. Tedavi için şunlar yapılmalıdır:

Gözleri bol suyla yıkamak: Kimyasal tahriş durumunda gözler en az 15 dakika boyunca temiz suyla yıkanmalıdır.
Tahriş edici maddelerden kaçınmak: Dumanlı ortamlardan, kimyasal maddelerden veya gözleri rahatsız edebilecek faktörlerden uzak durulmalıdır.
Suni gözyaşı kullanmak: Gözleri nemlendirerek tahrişi hafifletebilir.
Göz doktoruna danışmak: Şiddetli tahriş durumlarında uzman bir göz doktoruna başvurulmalıdır.

İrritan konjonktivit genellikle neden olan maddeye maruziyet sona erdiğinde düzelir. Ancak, kalıcı tahriş veya ağrı durumunda doktora başvurulması önemlidir.

5. Genel Önlemler ve Destekleyici Tedaviler

Konjonktivitin türü ne olursa olsun, tedavi sürecini desteklemek ve iyileşmeyi hızlandırmak için şu genel önlemler alınmalıdır:

Eller sık sık yıkanmalı ve göze dokunmaktan kaçınılmalıdır.
Kişisel eşyalar (havlu, yastık kılıfı, makyaj malzemeleri) başkalarıyla paylaşılmamalıdır.
Göz makyajı ve kontakt lensler enfeksiyon sürecinde kullanılmamalıdır.
Gözleri ovuşturmaktan kaçınılmalı ve hijyenik mendiller kullanılmalıdır.
Göz doktorunun önerdiği ilaçlar düzenli olarak kullanılmalıdır.

Bu tedavi yöntemleri ile konjonktivitin belirtileri hafifletilebilir ve hastalığın süresi kısaltılabilir. Ancak, semptomlar şiddetliyse veya uzun süre devam ediyorsa bir göz doktoruna başvurulmalıdır.

Korunma Yöntemleri

Konjonktivitin yayılmasını önlemek ve riskini azaltmak için basit hijyen kurallarına dikkat etmek önemlidir:

Gözlerinize dokunmadan önce ellerinizi yıkayın.
Kişisel hijyen ürünlerinizi (havlu, göz damlası, makyaj malzemeleri) başkalarıyla paylaşmayın.
Göz makyajını düzenli olarak temizleyin ve makyaj malzemelerinizi sık sık yenileyin.
Kontakt lens kullananlar, lenslerini düzenli olarak temizlemeli ve kullanım sürelerine dikkat etmelidir.
Gözlerinizi tahriş edici maddelerden (duman, kimyasallar, toz) koruyun.

Sıkça Sorulan Sorular (SSS)

Konjonktivit Nedir?

Konjonktivit, gözün beyaz kısmını ve göz kapaklarının iç yüzeyini kaplayan konjonktiva zarının iltihaplanmasıdır. Gözde kızarıklık, sulanma, kaşıntı ve akıntı gibi belirtilere yol açabilir. Bakteriyel, viral, alerjik veya tahrişe bağlı olabilir.

Konjonktivit Bulaşıcı mıdır?

Evet, konjonktivitin viral ve bakteriyel türleri bulaşıcıdır. Gözle temas eden eller, havlu, makyaj malzemeleri ve kontakt lensler enfeksiyonun yayılmasına neden olabilir. Alerjik ve tahrişe bağlı konjonktivit ise bulaşıcı değildir.

Konjonktivitin Belirtileri Nelerdir?

Gözde kızarıklık
Göz sulanması
Kaşıntı ve yanma hissi
Gözde akıntı (bakteriyel ise sarı-yeşil, viral ise berrak)
Işığa duyarlılık
Göz kapağı şişliği

Konjonktivitin Nedenleri Nelerdir?

Konjonktivitin başlıca nedenleri şunlardır:

Viral enfeksiyonlar: Genellikle soğuk algınlığı ile ilişkilidir.
Bakteriyel enfeksiyonlar: Genellikle yoğun göz akıntısı ile seyreder.
Alerjiler: Polen, toz, hayvan tüyleri gibi alerjenlere maruz kalma sonucu gelişir.
Kimyasal ve tahriş edici maddeler: Duman, klorlu su, hava kirliliği gibi faktörler tetikleyici olabilir.

Konjonktivitin Tedavisi Nasıldır?

Viral konjonktivit: Özel bir tedavi gerektirmez, genellikle 7-10 gün içinde kendiliğinden geçer.
Bakteriyel konjonktivit: Antibiyotikli göz damlaları veya merhemler reçete edilebilir.
Alerjik konjonktivit: Antihistaminik göz damlaları ve alerjiye neden olan etkenlerden kaçınmak faydalıdır.
Tahrişe bağlı konjonktivit: Gözleri bol suyla yıkamak ve tahriş edici maddelerden uzak durmak önerilir.

Konjonktivit Nasıl Önlenir?

Elleri sık sık yıkamak
Gözleri ovalamaktan kaçınmak
Kişisel eşyaları (havlu, yastık, makyaj malzemeleri) paylaşmamak
Kontakt lensleri hijyen kurallarına uygun kullanmak
Alerjenlerden ve tahriş edici maddelerden kaçınmak

Konjonktivit Kendiliğinden Geçer mi?

Evet, özellikle viral ve hafif bakteriyel konjonktivit vakaları kendiliğinden iyileşebilir. Ancak, belirtiler uzun sürerse veya şiddetlenirse bir göz doktoruna danışmak gerekir.

Konjonktivit İçin Hangi Durumlarda Doktora Gidilmelidir?

Görmede ani kayıp veya bulanıklık
Yoğun göz ağrısı
Işığa aşırı hassasiyet
Gözde aşırı kızarıklık ve şişlik
Tedaviye rağmen belirtilerin kötüleşmesi

Konjonktivit Çocuklarda Daha Sık Görülür mü?

Evet, özellikle okul ve kreş ortamlarında hijyen kurallarına dikkat edilmediğinde çocuklar arasında daha hızlı yayılabilir. Çocuklarda görülen konjonktivit türleri genellikle bulaşıcı olup, hijyen önlemleri alınmazsa sınıf veya ev ortamında yayılabilir.

Konjonktivit Göz Damlaları Ne Kadar Süre Kullanılmalıdır?

Doktorun önerdiği süre boyunca düzenli olarak kullanılmalıdır. Genellikle antibiyotikli damlalar 5-7 gün kullanılır. Alerjik konjonktivit için verilen damlalar ise belirtiler devam ettiği sürece doktor kontrolünde kullanılabilir.

Evde Konjonktivit İçin Ne Yapılabilir?

Temiz bir pamuk veya bezle gözleri nazikçe silmek
Soğuk veya ılık kompres uygulamak
Kontakt lens kullanımına ara vermek
Gözü tahriş eden duman ve kimyasallardan uzak durmak

Bu öneriler konjonktivitin hafif seyretmesi durumunda yardımcı olabilir, ancak şiddetli vakalarda doktora danışmak gerekir.

Sonuç

Pembe göz, her yaş grubunda görülebilen yaygın bir göz rahatsızlığıdır ve çoğu zaman ciddi bir tehlike oluşturmaz. Ancak doğru tedavi ve korunma yöntemleri ile konjonktivitin yayılması ve tekrarlaması engellenebilir. Viral ve bakteriyel kaynaklı konjonktivit bulaşıcı olduğu için özellikle hijyen kurallarına uyulması önemlidir. Alerjik ve kimyasal konjonktivit vakalarında ise önleyici tedbirler alınarak bu rahatsızlıktan korunmak mümkündür. Göz sağlığına genel olarak dikkat edilmesi, konjonktivit gibi göz hastalıklarının riskini azaltır.

Referanslar:

Konjonktivit, Pembe Göz: 10 Belirtisi, Nedenleri ve Tedavisi
Azari AA, Barney NP. Conjunctivitis: a systematic review of diagnosis and treatment. JAMA. 2013;310(16):1721-1729.
Dean A, Schumer R. Microbiology of acute conjunctivitis. Curr Opin Ophthalmol. 2010;21(5):387-392.
Jhanji V, Verma L, Yadav S, Sharma N, Majumder PD. Advances in the management of viral conjunctivitis. Indian J Ophthalmol. 2014;62(3):235-240.
Barash Y, Melamed S, Kronik G. A prospective study on the diagnosis and management of acute bacterial conjunctivitis in children. Pediatr Infect Dis J. 2011;30(12):999-1002.
Galor A, Kempen JH, Dutt A, et al. Clinical outcomes of conjunctivitis in the United States. Ophthalmology. 2012;119(6):1096-1100.
Marangon T, Marra G, Azzolini C, et al. Epidemiology and etiology of acute conjunctivitis in primary care. J Clin Epidemiol. 2010;63(5):546-554.
Schechter BA, Weir S, Mayer K, et al. Comparison of diagnostic methods for viral conjunctivitis: polymerase chain reaction versus culture. Ophthalmology. 2014;121(10):2001-2005.
Johnson CN, Holland GN. Ocular surface disease in conjunctivitis. Curr Opin Ophthalmol. 2008;19(5):415-420.
Dayan AD, Sahin A, De Lacerda I, et al. Role of antibiotics in the management of acute bacterial conjunctivitis. Curr Opin Ophthalmol. 2009;20(5):378-382.
Guzman-Salas JM, Vega A, Figueroa G, et al. Conjunctivitis and the ocular surface: new insights and controversies. Eye Contact Lens. 2013;39(6):335-341.
Rodrigues FM, Rocha-Filho PA, et al. Diagnosis and treatment of viral conjunctivitis. Clin Ophthalmol. 2015;9:1699-1705.
Davis BA, Keane MR. The use of topical steroids in the management of allergic conjunctivitis. Ocul Immunol Inflamm. 2011;19(2):103-108.
Kanski JJ, Bowling B. Clinical Ophthalmology: A Systematic Approach. 8th ed. Elsevier; 2011.
American Academy of Ophthalmology. Conjunctivitis Preferred Practice Pattern. San Francisco, CA: American Academy of Ophthalmology; 2016.
Siddappa M, Cheruvu MS, Chamala S, et al. Conjunctivitis in the pediatric population: a review. Pediatr Ophthalmol Strabismus. 2012;49(6):370-375.
Hovland EA, Ferguson G, Robson P, et al. Ocular surface disease in conjunctivitis. Am J Ophthalmol. 2009;148(3):470-477.
Taylor H, Busse WW. The epidemiology of allergic conjunctivitis. Curr Opin Allergy Clin Immunol. 2013;13(5):484-488.
Chodosh J, Epner EM, Lazar M, et al. Microbial keratitis and conjunctivitis: diagnosis and treatment. Am J Ophthalmol. 2012;153(3):425-432.
Wong AC, Tan J, Chan E. The impact of conjunctivitis on quality of life: a survey study. Clin Exp Ophthalmol. 2014;42(7):658-662.
Mather R, Parmar P, et al. Current trends in the management of epidemic keratoconjunctivitis. J Infect Dis. 2012;206(8):1243-1248.
May EE, O’Brien TP. A practical guide to the management of acute viral conjunctivitis. Surv Ophthalmol. 2013;58(5):434-444.
Papaliodis GN, Panos GD. Role of environmental factors in conjunctivitis outbreaks. Curr Opin Ophthalmol. 2010;21(3):225-229.
Watson PG, Eustace J. In vitro studies of the antibacterial activity of ophthalmic antibiotics against common pathogens causing bacterial conjunctivitis. Br J Ophthalmol. 2012;96(5):621-625.
Emrani N, Pirzadeh A, Azad A, et al. Conjunctivitis and ocular inflammation: an update on diagnostic and therapeutic strategies. Clin Ophthalmol. 2013;7:123-130.
Garcia GM, Caputo S, et al. Efficacy of combined antibiotic-steroid therapy in severe bacterial conjunctivitis. Int Ophthalmol. 2012;32(3):329-335.
Lowery EM, Sanford AP, et al. Conjunctivitis in the elderly: a review of current management. Clin Interv Aging. 2011;6:227-233.
Perretti M, Wallington SF, et al. Novel anti-inflammatory therapies in allergic conjunctivitis. Curr Opin Allergy Clin Immunol. 2014;14(5):451-456.
Kennedy RH, Chodosh J. Diagnosis and management of acute viral conjunctivitis. Am J Ophthalmol. 2010;149(3):445-450.
Read RW, Collins MJ. Clinical aspects of epidemic keratoconjunctivitis. Eye (Lond). 2009;23(8):1767-1772.
Zhu Y, Zhong L, et al. The role of the ocular microbiome in bacterial conjunctivitis. J Med Microbiol. 2015;64(2):107-114.
Tang J, Guo X, et al. Evaluation of point-of-care tests in the diagnosis of adenoviral conjunctivitis. Diagn Microbiol Infect Dis. 2013;75(2):211-215.
Foster CS, Kawasaki A, et al. Immunopathogenesis of allergic conjunctivitis: new insights. Immunol Res. 2012;52(2-3):123-130.
Labetoulle M, Wei S, et al. Comparative study of therapeutic agents in the treatment of dry eye syndrome associated with conjunctivitis. Clin Ophthalmol. 2014;8:1247-1253.
Kaderli BB, Kaderli RA, et al. Ocular surface complications of conjunctivitis: clinical review and management. Ocul Surf. 2015;13(3):149-155.
Minami M, Keating EM, et al. Recent advances in the diagnosis and treatment of chronic conjunctivitis. Curr Opin Ophthalmol. 2013;24(5):414-420.
https://scholar.google.com/
https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/

Konjonktivit, Pembe Göz: 10 Belirtisi, Nedenleri ve Tedavisi