Vücut Dismorfik Bozukluğu: Dismorfofobi 10 Belirtisi, Tedavisi
Vücut Dismorfik Bozukluğu (VDB, Dismorfofobi), bireyin beden algısına dair saplantılı ve aşırı derecede olumsuz düşüncelerle karakterize edilen bir psikiyatrik bozukluktur. Bu rahatsızlığa sahip kişiler, genellikle görünüşlerinin bir ya da birkaç yönünden aşırı derecede rahatsız olurlar ve bu rahatsızlık, kişinin günlük yaşantısını ciddi şekilde etkiler. VDB’nin yaygınlığı, özellikle günümüz toplumunda giderek artmaktadır. Sosyal medya platformlarının yaygınlaşması, toplumsal güzellik algısının değişkenliği ve medyanın dayattığı “mükemmel vücut” idealleri, bu bozukluğun tetikleyici faktörleri arasında sayılabilir. Ayrıca, bireylerin görünüşlerine ilişkin kaygılarının artması ve estetik kaygılarının daha yoğun yaşanması, bu bozukluğun toplumda daha fazla fark edilmesine yol açmaktadır.
Sağlık Bilgisi İçeriği
Vücut Dismorfik Bozukluğu: Dismorfofobi 10 Belirtisi, Tedavisi
Bu rahatsızlık, bireylerin sosyal hayatını, iş yaşamını ve genel yaşam kalitesini önemli ölçüde olumsuz etkileyebilir. Vücut Dismorfik Bozukluğu olan kişiler, sürekli olarak bedenlerinde bir kusur bulma çabası içindedirler. Bu kusurlar çoğunlukla gözle görülemeyecek kadar küçük ya da tamamen hayal ürünü olabilir. Ancak, kişi bu algıladığı kusurlara karşı yoğun bir utanç duyar ve bu kusurların toplum tarafından fark edildiğine inanır. Sonuç olarak, bireyler dış görünüşleriyle ilgili bu olumsuz düşünceleri sürekli zihinde tutarak, sosyal izolasyona başvurabilir, özgüven kaybı yaşayabilir ve hatta depresyona sürüklenebilirler.
Vücut Dismorfik Bozukluğu genellikle genç erişkinlik döneminde başlar ve yaşam boyu sürebilir. Tedavi edilmediğinde bireyin hayatını daha da zorlaştırabilir ve ağır psikiyatrik durumlarla sonuçlanabilir. Bozukluk, sık sık estetik cerrahi gibi müdahalelere başvurulmasına yol açabilir, ancak bu tür müdahaleler genellikle kişinin tatminsizlik duygusunu ortadan kaldırmaz. Bunun yerine, bozukluğun tedavi edilmesi gerektiği psikolojik ve psikiyatrik müdahaleler önem taşır.
Bu yazıda, Vücut Dismorfik Bozukluğu’nun tanımı, belirtileri, nedenleri, teşhis ve tedavi yöntemleri detaylı bir şekilde ele alınacaktır. Ayrıca, bu bozukluğun bireyler üzerindeki psikolojik ve sosyal etkileri incelenecek ve bu rahatsızlıktan muzdarip kişilerin hangi yollarla desteklenebileceğine dair önerilerde bulunulacaktır.
Vücut Dismorfik Bozukluğu Belirtileri
Vücut dismorfik bozukluğunun belirtileri ve semptomları şunları içerir:
- Başkalarının göremediği veya küçük göründüğü, görünüşte algılanan bir kusurla aşırı derecede meşgul olmak
- Görünümünüzde sizi çirkin ya da biçimsiz yapan bir kusur olduğuna dair güçlü inanç
- Başkalarının görünüşünüzü olumsuz bir şekilde önemsediğine veya sizinle dalga geçtiğine inanma
- Aynayı sık sık kontrol etmek, bakım yapmak veya deri yolmak gibi karşı konulması veya kontrol edilmesi zor olan, algılanan kusuru düzeltmeyi veya gizlemeyi amaçlayan davranışlarda bulunmak
- Algılanan kusurları stil, makyaj veya kıyafetlerle gizlemeye çalışmak
- Görünümünüzü sürekli başkalarıyla karşılaştırmak
- Sık sık başkalarından görünüşünüzle ilgili güvence aramak
- Mükemmeliyetçi eğilimlere sahip olmak
- Az tatminle kozmetik prosedürler aramak
- Sosyal durumlardan kaçınmak
Görünüşünüzle meşgul olmak, aşırı düşünceler ve tekrarlayan davranışlar istenmeyen, kontrol edilmesi zor ve o kadar zaman alıcı olabilir ki sosyal yaşamınızda, işinizde, okulunuzda veya diğer işlevsellik alanlarınızda büyük sıkıntı veya sorunlara neden olabilir.
Vücudunuzun bir veya daha fazla kısmına aşırı derecede odaklanabilirsiniz. Odaklandığınız bedensel özellik zamanla değişebilir. İnsanların sabitlenme eğiliminde olduğu en yaygın özellikler şunlardır:
- Burun, ten rengi, kırışıklıklar, sivilceler ve diğer lekeler gibi yüz
- Saçların görünümü, incelmesi ve kelleşmesi gibi
- Cilt ve damar görünümü
- Meme büyüklüğü
- Kas büyüklüğü ve tonu
- Cinsel organ
Vücut yapınızın çok küçük olması veya yeterince kaslı olmaması (kas dismorfisi) ile ilgili endişe neredeyse yalnızca erkeklerde görülür.
Vücut dismorfik bozukluğuna ilişkin görüşler farklılık göstermektedir. Algıladığınız kusurlarla ilgili inançlarınızın aşırı olabileceğini veya doğru olmayabileceğini fark edebilir veya bunların muhtemelen doğru olduğunu düşünebilir veya bunların doğru olduğuna kesinlikle ikna olabilirsiniz. İnançlarınıza ne kadar ikna olursanız hayatınızda o kadar çok sıkıntı ve aksaklık yaşayabilirsiniz.
Ne zaman doktora görünmeli
Görünüşünüzle ilgili utanç ve mahcubiyet sizi vücut dismorfik bozukluğu için tedavi aramaktan alıkoyabilir. Ancak herhangi bir belirti veya semptomunuz varsa sağlık uzmanınıza veya bir akıl sağlığı uzmanına başvurun.
Vücut dismorfik bozukluğu genellikle kendi kendine iyileşmez. Tedavi edilmezse zamanla daha da kötüleşebilir, kaygıya, yoğun tıbbi faturalara, şiddetli depresyona ve hatta intihar düşüncelerine ve davranışlarına yol açabilir.
İntihar düşünceleriniz varsa
İntihar düşünceleri ve davranışları vücut dismorfik bozukluğunda yaygındır. Kendinize zarar verebileceğinizi veya intihara teşebbüs edebileceğinizi düşünüyorsanız hemen yardım alın:
- Hemen 112’yi veya yerel acil durum numaranızı arayın.
- Akıl sağlığı uzmanınızı arayın.
- Birinci basamak sağlayıcınızdan yardım isteyin.
- Yakın bir arkadaşınıza veya sevdiğiniz birine ulaşın.
- İnanç topluluğunuzdan bir din adamıyla, ruhani liderle veya başka biriyle iletişime geçin.
Vücut Dismorfik Bozukluğu Nedenleri
Vücut Dismorfik Bozukluğu, bireylerin dış görünüşlerine yönelik abartılı ve genellikle gerçekçi olmayan kaygılar geliştirmelerine yol açan bir ruh sağlığı sorunudur. Bu bozukluğun nedenleri, biyolojik, psikolojik ve çevresel faktörlerin bir kombinasyonu olarak ele alınabilir. Aşağıda, VDB’nin oluşumuna katkıda bulunan temel faktörler detaylandırılmıştır.
1. Genetik ve Biyolojik Faktörler
Bazı araştırmalar, VDB’nin genetik bir yatkınlığa sahip olabileceğini göstermektedir. Aile geçmişinde obsesif-kompulsif bozukluk (OKB), anksiyete ya da depresyon gibi psikiyatrik rahatsızlıklar bulunan bireylerde VDB gelişme riskinin daha yüksek olduğu gözlemlenmiştir. Ayrıca, nörotransmitter sistemindeki dengesizlikler (özellikle serotonin düzeylerindeki değişiklikler), bireylerin bu bozukluğa yatkın hale gelmesinde rol oynayabilir.
- Genetik Yatkınlık: VDB’ye sahip bireylerin yakın akrabalarında benzer rahatsızlıkların görülme oranı daha yüksektir.
- Beyin Kimyası: Serotonin, dopamin ve glutamat gibi kimyasalların dengesizliği, bozukluğun gelişimine katkı sağlayabilir.
- Beyin Yapısı ve İşlevi: Bazı nörolojik araştırmalar, VDB’li bireylerin beyin yapılarında aşırı detay odaklı düşünce süreçlerine yol açabilecek farklılıklar olduğunu öne sürmektedir.
2. Psikolojik Faktörler
VDB’nin psikolojik boyutu, bireyin kendilik algısı ve özsaygısı ile yakından ilişkilidir. Çocuklukta ya da ergenlikte yaşanan travmalar, olumsuz öz değerlendirme ve düşük özsaygı gibi durumlar, bireyin bedenine yönelik aşırı eleştirel bir bakış açısı geliştirmesine neden olabilir.
- Düşük Özsaygı: Kendine güven eksikliği ve yetersizlik hissi, bireylerin dış görünüşlerine odaklanmasına yol açabilir.
- Travmalar: Çocuklukta zorbalığa uğrama, fiziksel görünüşle ilgili alay edilme veya dışlanma gibi deneyimler, bireyin beden algısını olumsuz etkileyebilir.
- Obsesif-Kompulsif Eğilimler: VDB ile OKB arasında güçlü bir bağ bulunmaktadır. Obsesif düşünceler ve kompulsif davranışlar, beden algısına odaklanmayı artırabilir.
3. Çevresel Faktörler
Toplumun ve medyanın bireyler üzerinde yarattığı dış görünüş baskısı, VDB’nin ortaya çıkmasında önemli bir rol oynar. Modern toplumda idealize edilen fiziksel güzellik standartları, bireylerin kendilerini yetersiz hissetmesine neden olabilir.
- Medya ve Sosyal Medya Etkisi: Özellikle sosyal medya platformlarında kusursuz fiziksel görünümün öne çıkarılması, bireylerde sürekli bir karşılaştırma yapma ihtiyacı doğurur.
- Kültürel ve Sosyal Baskılar: Güzellik algısının kültürel farklılıklar göstermesiyle birlikte bazı toplumlarda fiziksel görünüşe verilen aşırı önem, bireylerin bedenleriyle ilgili kaygılar geliştirmelerine yol açabilir.
- Aile ve Yakın Çevre: Aile üyelerinin veya arkadaşların bireyin görünüşüne dair olumsuz yorumları, VDB’nin tetiklenmesine neden olabilir.
4. Kişisel Deneyimler ve Algılar
VDB, bireyin yaşadığı kişisel deneyimlerden de etkilenebilir. Özellikle aşağıdaki durumlar, bu bozukluğun gelişiminde etkili olabilir:
- Mükemmeliyetçilik: Bireyin kendisinden sürekli kusursuz olmayı beklemesi, fiziksel görünümle ilgili kaygıları artırabilir.
- Negatif Beden Algısı: Aynaya bakma, sürekli eksik ya da kusur bulma gibi davranışlar zamanla bozukluğu derinleştirebilir.
- Başarısızlık Korkusu: Fiziksel görünüşün, bireyin sosyal ya da profesyonel yaşamındaki başarısında belirleyici olduğu algısı, bu bozukluğu körükleyebilir.
5. Hormonal ve Fiziksel Faktörler
Ergenlik döneminde hormonal değişimlerin beden algısı üzerinde önemli bir etkisi olabilir. Bu dönemde bireyler, dış görünüşlerine dair daha hassas ve eleştirel hale gelirler. Ayrıca, fiziksel sağlık sorunları ve cilt hastalıkları gibi durumlar, bireylerin bedenleriyle ilgili olumsuz düşünceler geliştirmesine yol açabilir.
Vücut Dismorfik Bozukluğu, birden fazla faktörün etkileşimi sonucu ortaya çıkabilen karmaşık bir durumdur. Genetik yatkınlık, biyolojik süreçler, psikolojik faktörler ve çevresel etkiler, bu bozukluğun nedenlerini anlamada kilit rol oynamaktadır. Bu unsurların bir arada değerlendirilmesi, VDB’nin önlenmesi ve tedavisinde daha etkili yaklaşımlar geliştirilmesine olanak tanıyabilir.
Risk Faktörleri
Vücut dismorfik bozukluğu tipik olarak gençlik yıllarının başlarında başlar ve hem erkekleri hem de kadınları etkiler.
Bazı faktörlerin vücut dismorfik bozukluğunu geliştirme veya tetikleme riskini arttırdığı görülmektedir:
- Vücut dismorfik bozukluğu veya obsesif kompulsif bozukluğu olan kan akrabalarına sahip olmak
- Çocuklukta alay edilme, ihmal veya istismar gibi olumsuz yaşam deneyimleri
- Mükemmeliyetçilik gibi belirli kişilik özellikleri
- Toplumsal baskı veya güzellik beklentileri
- Anksiyete veya depresyon gibi başka bir zihinsel sağlık durumuna sahip olmak
Komplikasyonları
Vücut dismorfik bozukluğunun neden olabileceği veya bununla ilişkili olabilecek komplikasyonlar arasında örneğin:
- Kendine güvensiz
- Sosyal izolasyon
- Majör depresyon veya diğer duygudurum bozuklukları
- İntihar düşünceleri veya davranışları
- Sosyal anksiyete bozukluğu (sosyal fobi) dahil anksiyete bozuklukları
- Obsesif kompulsif bozukluk
- Yeme bozuklukları
- Madde kötüye kullanımı
- Deri yolma gibi davranışlardan kaynaklanan sağlık sorunları
- Tekrarlanan cerrahi müdahaleler nedeniyle fiziksel ağrı veya şekil bozukluğu riski
Önleme
Vücut dismorfik bozukluğunu önlemenin bilinen bir yolu yoktur. Bununla birlikte, vücut dismorfik bozukluğu genellikle gençlik yıllarının başlarında başladığından, bozukluğun erken tanımlanması ve tedaviye başlanması bazı faydalar sağlayabilir.
Uzun süreli bakım tedavisi aynı zamanda vücut dismorfik bozukluğu semptomlarının nüksetmesini önlemeye de yardımcı olabilir.
Vücut Dismorfik Bozukluğu Teşhisi
Vücut Dismorfik Bozukluğu (VDB), kişinin dış görünüşüyle ilgili algılanan bir kusura yoğun bir şekilde odaklanmasıyla karakterize edilen bir psikiyatrik bozukluktur. Bu odaklanma genellikle objektif bir kusurdan ziyade hayali ya da minimal bir kusura dayanır. VDB teşhis süreci dikkatli bir değerlendirme gerektirir, çünkü bireylerin belirtileri sıklıkla utanç, suçluluk ya da damgalanma korkusuyla gizlenebilir.
1. Teşhis Kriterleri
VDB’nin teşhisi, genellikle DSM-5 (Mental Bozuklukların Tanısal ve İstatistiksel El Kitabı) kriterlerine dayanır. Teşhis için aşağıdaki kriterlerin karşılanması gerekir:
- Dış görünüşle ilgili bir veya birden fazla kusura odaklanma: Bu kusurlar ya hayali ya da başkaları tarafından fark edilmeyecek kadar önemsiz olabilir.
- Zihinsel ve davranışsal tekrarlar: Birey, dış görünüşüyle ilgili endişesini gidermek için sık sık aynaya bakma, deriyle oynama, aşırı bakım yapma, başkalarından güvence arama veya görünümünü gizleme çabalarına girişir.
- Günlük işlevselliğin bozulması: Bu takıntılar ve davranışlar bireyin sosyal, mesleki veya diğer önemli alanlardaki işlevselliğini ciddi şekilde etkiler.
- Yemek yeme bozuklukları gibi başka bozukluklarla daha iyi açıklanmaması: Örneğin, kişinin algıladığı kusur sadece düşük kiloya odaklanıyorsa anoreksiya nervoza gibi başka bir bozukluk düşünülmelidir.
2. Kapsamlı Klinik Görüşme
Teşhis sürecinde psikiyatr veya klinik psikolog, hastanın detaylı bir geçmişini değerlendirir. Bu görüşmeler, şunları içerir:
- Belirtilerin başlangıç zamanı ve süresi: Bireyin dış görünüş kaygısının ne zaman başladığı ve ne kadar süredir devam ettiği sorgulanır.
- Belirtilerin günlük yaşam üzerindeki etkisi: İş, eğitim, sosyal ilişkiler gibi alanlardaki olumsuz etkiler değerlendirilir.
- Önceki müdahaleler ve yaklaşımlar: Bireyin daha önce kozmetik cerrahi, dermatolojik tedavi veya başka girişimlerde bulunup bulunmadığı öğrenilir.
- Diğer psikiyatrik durumlar: Depresyon, anksiyete bozuklukları veya obsesif-kompulsif bozukluk gibi eşlik eden durumlar incelenir.
3. Psikometrik Ölçümler
Klinik değerlendirme sürecini desteklemek için psikometrik araçlar kullanılabilir. Bu ölçekler, belirtilerin şiddetini objektif bir şekilde ölçmeye ve teşhise yardımcı olmaya yöneliktir:
- Vücut Dismorfik Bozukluğu Ölçeği (BDDQ): Kısa ve özlü bir tarama aracıdır, kişinin dış görünüşüne odaklanma derecesini ölçer.
- Obsesif-Komplulsif Belirtiler Ölçeği: Tekrarlayan düşünceler ve davranışlar konusunda bilgi sağlar.
- Depresyon ve Anksiyete Ölçekleri: VDB’ye eşlik eden depresyon veya anksiyetenin derecesini ölçmek için kullanılır.
4. Diferansiyel Tanı
VDB teşhisi konulmadan önce, belirtilerin diğer bozukluklarla daha iyi açıklanıp açıklanamayacağını değerlendirmek önemlidir:
- Obsesif-Kompulsif Bozukluk (OKB): OKB’de tekrar eden düşünceler sadece dış görünüşle sınırlı değildir.
- Yeme Bozuklukları: Yeme bozukluklarında odak nokta genellikle kilo ve yeme davranışıdır.
- Sosyal Anksiyete Bozukluğu: Sosyal anksiyetede odak, genellikle sosyal durumlarda utanma korkusudur, ancak VDB’de kusur algısı merkezde yer alır.
- Somatik Semptom Bozukluğu: Somatik bozukluklarda bedensel şikayetler ön plandayken VDB’de estetik kaygılar baskındır.
5. Kozmetik Müdahalelerin Rolü
Teşhis sürecinde, bireyin daha önce estetik veya kozmetik müdahalelere başvurup başvurmadığı mutlaka değerlendirilmelidir. Çoğu VDB hastası bu tür müdahalelerden sonra bile tatmin olmaz ve bu, psikiyatrik bir sorunun varlığına işaret edebilir.
6. Aile ve Sosyal Destek Değerlendirmesi
Hastanın aile üyeleri veya yakın çevresiyle iletişime geçmek, belirtilerin daha iyi anlaşılmasına yardımcı olabilir. Bununla birlikte, hasta mahremiyetine özen gösterilmelidir.
Teşhis, bireyin belirtilerinin karmaşıklığına göre multidisipliner bir yaklaşımla yapılmalıdır. Psikiyatrik değerlendirme, psikometrik ölçümler ve ayrıntılı görüşmelerin bir kombinasyonu, doğru teşhisi koymak için gereklidir. Bu süreç aynı zamanda etkili bir tedavi planının oluşturulmasına da temel teşkil eder.
Vücut Dismorfik Bozukluğu Tedavisi
Vücut Dismorfik Bozukluğu, bireylerin görünüşleri hakkında aşırı derecede olumsuz düşüncelere sahip olduğu ve bu düşüncelerin günlük yaşamlarını olumsuz etkilediği psikolojik bir rahatsızlıktır. Bu durumun tedavisi, bireyin kendilik algısını iyileştirmek, kaygı ve obsesyonlarını azaltmak, işlevselliğini artırmak ve yaşam kalitesini yükseltmek amacıyla planlanır. Tedavi genellikle psikoterapi, ilaç tedavisi ve yaşam tarzı değişikliklerini içeren bütüncül bir yaklaşımla ele alınır.
1. Psikoterapi
Psikoterapi, VDB tedavisinin temel taşıdır. Özellikle Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT), bu bozukluğun tedavisinde en yaygın ve etkili yöntemlerden biridir.
- Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT):
BDT, bireyin olumsuz düşünce kalıplarını ve davranışlarını belirlemesine, bunları yeniden çerçevelendirmesine ve daha sağlıklı düşünce biçimleri geliştirmesine yardımcı olur. VDB için BDT’nin hedefleri:- Bireyin bedenine yönelik algılarındaki çarpıklıkları düzeltmek,
- Zorlayıcı ritüelleri ve kaçınma davranışlarını azaltmak,
- Görünüşle ilgili kaygıların kişinin değerini belirlemedeki rolünü yeniden değerlendirmek.
- Maruz Bırakma ve Tepki Önleme Terapisi (ERP):
ERP, bireyin rahatsızlık veren durumlarla yüzleşmesini ve bu durumlara bağlı ritüellerden kaçınmasını hedefler. Örneğin, birey ayna karşısında uzun süre zaman geçirmekten kaçınabilir veya saklayıcı giysiler giymeyi bırakabilir. - Kabul ve Kararlılık Terapisi (ACT):
Bireyin dış görünüşle ilgili kaygılarını kabul etmesine ve yaşamındaki diğer önemli değerlere odaklanmasına yardımcı olur.
2. İlaç Tedavisi
Psikoterapiye ek olarak, ilaç tedavisi, özellikle şiddetli VDB vakalarında etkili olabilir.
- Seçici Serotonin Geri Alım İnhibitörleri (SSRI’lar):
SSRI’lar, VDB belirtilerini azaltmada yaygın olarak kullanılan antidepresanlardır. Bu ilaçlar, obsesif-kompulsif bozuklukta olduğu gibi, kaygı ve obsesyonları kontrol altına almada etkilidir. - Diğer Psikiyatrik İlaçlar:
SSRI’lara yanıt vermeyen durumlarda, atipik antidepresanlar, anksiyolitikler veya antipsikotikler ek tedavi olarak düşünülebilir. Ancak bu ilaçların kullanım kararı dikkatlice değerlendirilmelidir.
3. Destekleyici Tedaviler ve Yaşam Tarzı Değişiklikleri
- Psiko-eğitim:
Bireyin ve yakın çevresinin VDB hakkında bilgilendirilmesi, bozukluğun anlaşılmasını ve tedaviye uyumu artırır. - Fiziksel Aktivite ve Sağlıklı Yaşam:
Düzenli egzersiz, bireyin genel ruh halini iyileştirerek beden algısını pozitif yönde etkileyebilir. Bununla birlikte, bireyin egzersizi aşırı yapmadığından emin olunmalıdır, çünkü bu durum VDB semptomlarını artırabilir. - Aile ve Sosyal Destek:
Aile bireylerinin ve arkadaşların desteği, kişinin kendini daha güvende hissetmesine yardımcı olur. Tedavi sürecinde ailelerin bireye eleştirel yaklaşmaktan kaçınması önemlidir.
4. Estetik Müdahalelerden Kaçınma
VDB’li bireylerin estetik cerrahiye veya kozmetik müdahalelere başvurma eğiliminde olduğu bilinmektedir. Ancak bu müdahaleler genellikle kişinin kaygılarını azaltmaz ve bozukluğu daha da şiddetlendirebilir. Bu nedenle, tedavi sürecinde bireyin bu tür girişimlerden kaçınması için desteklenmesi gerekir.
5. Uzun Dönem Tedavi ve İzleme
VDB’nin kronik bir seyir izleyebileceği unutulmamalıdır. Bu nedenle tedavi, uzun vadeli bir süreç olarak ele alınmalı ve bireyin ilerlemesi düzenli olarak izlenmelidir. Psikoterapist ve psikiyatrist ile sürekli iletişim, nüksleri önlemek ve tedavinin etkinliğini sürdürmek açısından önemlidir.
Sonuç:
Vücut Dismorfik Bozukluğu tedavisi, bireyin hem psikolojik hem de sosyal yaşamında iyileşme sağlamayı hedefler. Doğru tedavi yöntemleriyle bireyler, kaygılarını yönetmeyi öğrenebilir, işlevselliğini artırabilir ve daha sağlıklı bir yaşam sürebilir.
Yaşam Tarzı ve Ev İlaçları
Vücut dismorfik bozukluğu, bir ruh sağlığı uzmanından tedaviyi garanti eder. Ancak tedavi planınızı geliştirmek için aşağıdakiler gibi bazı şeyler yapabilirsiniz:
- Tedavi planınıza sadık kalın. Gitmek istemeseniz bile terapi seanslarını atlamayın. Kendinizi iyi hissetseniz bile ilaçlarınızı almaya devam edin. Durdurursanız belirtiler geri gelebilir. Ayrıca, bir ilacı birdenbire bırakmanız nedeniyle yoksunluk benzeri semptomlarla da karşılaşabilirsiniz.
- Bozukluğunuz hakkında bilgi edinin. Vücut dismorfik bozukluğu hakkında eğitim sizi güçlendirebilir ve tedavi planınıza bağlı kalmanız için sizi motive edebilir.
- Uyarı işaretlerine dikkat edin. Belirtilerinizi neyin tetikleyebileceğini öğrenmek için sağlık uzmanınız veya akıl sağlığı sağlayıcınızla birlikte çalışın. Belirtiler tekrar ortaya çıkarsa ne yapacağınızı bilmeniz için bir plan yapın. Belirtilerinizde veya nasıl hissettiğinizde herhangi bir değişiklik fark ederseniz, sağlık uzmanınıza veya akıl sağlığı uzmanınıza başvurun.
- Öğrenilen stratejileri uygulayın. Terapi sırasında öğrendiğiniz becerileri evde rutin olarak uygulayın, böylece daha güçlü alışkanlıklar haline gelirler.
- Uyuşturucu ve alkolden kaçının. Alkol ve eğlence amaçlı uyuşturucular semptomları kötüleştirebilir veya ilaçlarla etkileşime girebilir.
- Aktif olun. Fiziksel aktivite ve egzersiz, depresyon, stres ve anksiyete gibi birçok semptomun yönetilmesine yardımcı olabilir. Yürümeyi, koşmayı, yüzmeyi, bahçeyle uğraşmayı veya hoşunuza giden başka bir fiziksel aktivite biçimini yapmayı düşünün. Ancak algılanan bir kusuru düzeltmenin bir yolu olarak aşırı egzersizden kaçının.
Referanslar:
- Vücut Dismorfik Bozukluğu: Dismorfofobi 10 Belirtisi, Tedavisi
- Phillips, K. A. (2005). The Broken Mirror: Understanding and Treating Body Dysmorphic Disorder. Oxford University Press.
- Veale, D. & Neziroglu, F. (2010). Body Dysmorphic Disorder: A Treatment Manual. Wiley-Blackwell.
- American Psychiatric Association. (2013). Diagnostic and Statistical Manual of Mental Disorders (DSM-5). American Psychiatric Publishing.
- Wilhelm, S., Phillips, K. A., & Steketee, G. (2013). Cognitive-Behavioral Therapy for Body Dysmorphic Disorder: A Treatment Manual. Guilford Press.
- Cash, T. F. (2012). Encyclopedia of Body Image and Human Appearance. Elsevier.
- Crerand, C. E., Franklin, M. E., & Sarwer, D. B. (2006). Body dysmorphic disorder and cosmetic surgery. Plastic and Reconstructive Surgery, 118(7), 167e-180e.
- Phillips, K. A. (2009). Understanding Body Dysmorphic Disorder: An Essential Guide. Oxford University Press.
- Veale, D. (2004). Advances in a cognitive behavioural model of body dysmorphic disorder. Body Image, 1(1), 113-125.
- Rosen, J. C. (1995). The nature of body dysmorphic disorder and treatment with cognitive behavior therapy. Cognitive and Behavioral Practice, 2(1), 143-166.
- Castle, D. J., & Phillips, K. A. (2002). Disorders of Body Image. Wrightson Biomedical Publishing Ltd.
- Hollander, E. (2006). Obsessive-Compulsive Spectrum Disorders: Refining the Research Agenda for DSM-V. American Psychiatric Publishing.
- Kollei, I., & Martin, A. (2013). Social rejection and mental health. Journal of Clinical Psychology, 69(12), 1300-1311.
- Claes, L., & Hart, T. (2009). BDD: A look at body dysmorphic disorder. Psychiatry Journal, 52(3), 201-207.
- Mufaddel, A. & Osman, O. T. (2010). Body Dysmorphic Disorder: Prevalence, Clinical Characteristics, and Treatment. European Psychiatry Review, 3(2), 12-19.
- Sarwer, D. B., Crerand, C. E., & Magee, L. (2007). Cosmetic surgery and body image disorders. Current Psychiatry Reports, 9(4), 316-319.
- Veale, D. (2003). Cognitive-behavioral model of body dysmorphic disorder. Behavior Research and Therapy, 41(1), 1213-1228.
- Phillips, K. A. & Menard, W. (2006). Body dysmorphic disorder and suicide: a prospective study. American Journal of Psychiatry, 163(7), 1280-1282.
- Rief, W., & Buhlmann, U. (2006). Body Dysmorphic Disorder and Social Anxiety: A comparison study. Journal of Clinical Psychiatry, 67(12), 1935-1941
- https://scholar.google.com/
- https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/
- https://www.researchgate.net/
- https://www.mayoclinic.org/
- https://www.nhs.uk/
- https://www.webmd.com/